Amsterdam |
06-24-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
AmsterdamAmsterdam Parlamentonun Lahey'de (Hollanda dilinde Den Haag) olmasına karşılık Hollanda'nın başkenti Amsterdam'dır Sivri kuleleri, iki yanı ağaçlıklı kanalların üstündeki küçük köprüleriyle şirin, eski bir kenttir Aynı zamanda önemli bir iş merkezidir ve modern bir limanı vardır Bir bataklıkta yer alan adaların kanallarla bağlanmasıyla kurulan Amsterdam'da bazı semtler deniz düzeyinin altındadır Limanın güneyindeki eski kent, C biçiminde, birbirinin içine geçen dört kanalla bölünmüştür Hollandaca kuşak anlamında "Singel" olarak adlandırılan en dıştaki kanal 16 yüzyıla kadar kenti kuşatmaktaydı çamur, kil ve kumla sıvandı Ardından kent duvarları, köprüler ve denizin basmasını engellemek için setler yapıldı İskandinavya'dan denizyoluyla getirilen keresteler bataklıklarda yapılacak binaların temelinde kullanıldı 1746'da mimar van Campen tarafından yapılan yeni Belediye Sarayı'nın temeli için 13651 direk kullanıldı (Kentin merkezindeki bu yapı günümüzde kraliçenin sarayıdır) Amsterdam'ın 17 ve 18 yüzyıldan kalma yüksek evlerinin taş merdivenlerinden süslü antrelere girilir Bu evlerin vitrayları ve çatı pencereleri ayrı bir özellik taşır Eskiden bu evlerde kentin zengin tüccarları otururdu; bugün ise çoğu hükümet binası olarak kullanılıyor Tarih Eski adı Amsteldam olan Amsterdam, Amstel Irmağı kıyısındaki bir ortaçağ balıkçı kentinin büyümesiyle ortaya çıktı Hollandalı tüccarların Baltık limanlarıyla ticaret yapmaya başladıkları 14 yüzyılda gelişti 16 yüzyılda Amsterdam'ın ticarette en büyük rakibi Belçika limanı Anvers'di 1585'te Anvers İspanyollar'ın saldırısı sırasında yıkıldı Anvers'in gerilemesi Amsterdam'ın yararına oldu Buna karşılık Amsterdam'lılar kenti su altında bırakmak pahasına bentleri açtılar ve İspanyol saldırısına karşı koydular 17 ve 18 yüzyıllarda Avrupa'nın en zengin kentlerinden biri durumuna gelen Amsterdam, Kuzey Avrupa'da başta buğday olmak üzere pek çok malın ticaret merkezi oldu Gemiler doğunun ve Batı Hint Adalan'nm zenginliklerini kente taşırlarken, İspanya'dan göçen Yahudiler'in başlattığı elmas sanayisi de dünyaca ün kazandı Zenginliğinin artmasında köle ticaretinin de payı oldu İspanya, Fransa ve Belçika'dan dini inançlan nedeniy le kaçan tüccar ve meslek sahibi göçmenlere Amsterdam kapılarını açtı 1685'te kentin nüfusunun 150000 dolaylarında olduğu sanılmaktadır Bu dönemde sanat alanında da büyük bir gelişme gözlendi 19 yüzyılda yapılan büyük sanat müzesi Rijksmuseum'da, en ünlüleri Rembrandt (160669) olan 17 yüzyıl ressamlarının değerli tabloları yer alır {bak Rembrandt) 18 yüzyılda İjssel Denizi'nin ağzı kille dolduğu için büyük gemilerin limana girmesi zorlaştı ve Amsterdam'ın şansı büyük ölçüde döndü Kenti Kuzey Denizi'ne bağlayan kanalın açıldığı 1876 yılına kadar bir durgunluk yaşandı O tarihten sonra deniz ticareti yeniden canlandı II Dünya Savaşı sırasında Alman işgal güçleri limanı tahrip ettiler Savaştan sonra liman onarıldı ve 1952'de Amsterdam'ı Ren Irmağı'na bağlayan yeni bir kanal açıldı Ne var ki bugün Amsterdam dünyanın en canlı limanlarından biri olan Rotterdam'ın çok gerisinde kalmıştır Ama hâlâ önemli bir iş merkezidir Ayrıca her yıl on binlerce turist gelir Kentin nüfusu 679140'tır (1986)
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
Cevap : Amsterdam |
05-27-2010 | #2 |
Şengül Şirin
|
Cevap : AmsterdamAmsterdam, Hollanda'nın başkenti Kuzey Hollanda'da, Amstel ve ij ırmaklarının kavşağında; 676 400 nüf (1984) COĞRAFYA Amsterdam'ın etkinliğinde, liman ve sanayi, eskiye oranla önemini yitirmiştir Amsterdam'ın deniz taşımacılığı, 17 Mt'la (buna ijmuiden ön limanından gerçekleştirilen 11 Mt'u da eklemek gerekir), petrol dışalımının büyük bölümünü gerçekleştiren Rotterdam-Europoort limanının çok gerisinde kalır Sanayi ve liman bölgesi yakın dönemde genişletildi (Rotterdam'dan gelen petrol boru hattının beslediği rafineriler), ama kentin ulaşıma ve genişlemeye çoğunlukla elverişsiz olması nedeniyle birçok işletme, kent dışına taşındı Bu süreci, hükümetin yürüttüğü merkezcilikten kurtulma siyaseti de büsbütün hızlandırdı Bununla birlikte kentteki sanayi etkinlikleri hâlâ çok çeşitlidir ve bunların bazıları Amsterdam'a ün kazandırmıştır: lüks eşya sanayisi (sözgelimi, Amsterdam'ın dünya çapında ünlü olduğu elmas yontuculuğu), besin sanayisi (bira ve şeker fabrikaları), basım sanayisi (kent Hollanda'nın başlıca yayıncılık merkezidir) ve özellikle de metalürji sanayisi (tersaneler, makine yapımı, otomobil montaj sanayisi, elektronik sanayisi) Banliyölere doğru bir göç olayı görülmekteyse de hizmetler kesiminin ağırlığı gene de artmıştır Denizci ve sömürgeci geçmişinin mirası olan ulusal ve uluslararası maliye merkezi işlevini koruyan kentte, menkul kıymetler borsası ve Hollanda'daki başlıca bankaların merkezleri yer almaktadır Amsterdam, ayrıca, Rotterdam ile toptan ticareti gerçekleştiren ve siyasal ve iktisadi başkent olmanın yüklediği görevleri La-hey (hükümet merkezi) ile paylaşır Kent, perakende ticaret bakımından çok iyi donatılmıştır (büyük mağazalar lüks eşya ticareti, antikacı dükkânları); ayrıca kültür etkinlikleri ve boş vakitleri değerlendirme hizmetleri büyük ölçüde gelişmiştir (üniversiteler, birçok tiyatro ve konser salonu, müzeler), Amsterdam, Schiphol havalimanına yakınlığı, özellikle de çok büyük ve çok iyi korunmuş tarihsel merkezi ve kanalları sayesinde çok sayıda yabancı turist çeker Kentin nüfusu 1958'den bu yana önemli ölçüde azalmıştır (o tarihte 875 000 nüf); birçok Amsterdamlı, açık alanlar ve daha iyi konut koşullan bulma amacıyla kentten ayrılırken, nüfusta yaşlıların, genç bekârların ve yabancı işçilerin oranı artmıştır Günümüzde güç dengesi yeniden kurulmaya çalışılmakta (özellikle eski semtlerin "yenilenmesiyle") ve iş sayısının aşırı hızlı biçimde azalması önlenmeye çalışılmaktadır • TARİH XII yy'da Amsterdam, Amstel ırmağının çığırını kesen bir bent üstünde kurulmuş (zaten adı "Amstel üstündeki bent" anlamına gelir) bir köydü XIII yy'da Utrecht piskoposluğuna bağlanması ve birkaç ticaret bağlantısı sayesinde, toprakları üstünde yapılan ticarete gümrük bağışıklığı tanınmasını sağladı XIV yy'da Hansa birliği ile ilişki kurdu ve daha XV yy'da, önemli bir ticaret merkezi oldu; doğal limanı, Baltık denizi'nde çalışan gemilere iyi korunan ve yeterince derin bir limanın güvenliğini sağlıyordu Ringa balığı avcılığının erken bir tarihte Baltık denizı'ne çektiği Amsterdamlı balıkçılar, Hansa ile çatıştılarsa da, 1441'de bir antlaşma imzaladılar (antlaşma sonradan, sürekli yenilendi) ve XVI yy'da Baltık denizi ile Kuzey denizi arasında ticareti üstlendiler Hollandalı gemiciler ayrıca ispanya ve Portekiz limanlarına (Laredo, Santander, Lizbon, Bilbao, Sevilla) uzanıyor, tuz, zeytinyağı, yün, şarap, gümüş ve Doğu'dan getirilmiş baharat ve ipekli kumaşları alarak, Batı ve Kuzey Avrupa' daki çeşitli limanlara ulaştırıyorlardı; Amsterdam borsası da işte o dönemde kuruldu Hollandalıların ispanya egemenliğine karşı ayaklanmaları ve Anvers'in Felipe li nin askerlerince yakılıp yıkılması, amsterdamlı gemicilerin Lizbon ile ilişkilerini daha da sıklaştırdı Amsterdamlılar, 1578 yılına kadar işgalcilere karşı dikkatli bir tutum izledikten sonra, o tarihte ispanya'ya karşı ayaklanmaya katıldılar Felipe ll'nin 1580'de Lizbon'u işgali, hollandalı ve zeeland'lı gemicileri (Kara denizi'nden ve Spitz-berg'den geçmeyi deneyip [1594] başaramadıktan sonra), Ümit burnu yoluyla Hindistan sularına uzanmak zorunda bıraktı Amsterdam gemileri 1597'de Malabar'a ulaştıktan sonra Malakka'ya ve Molük adalarına doğru ilerlediler; Portekiz Zenci Afrikası'nın iktisadi başkenti Sâo Tome adasına çıktılar ve 1597'de Küçük Antil adalarına ulaştılar Amsterdam yavaş yavaş, F Braudel'in "dünya-iktisadı" diye nitelediği şeyin merkezi haline geldi Hollanda ticaret şirketlerinin çoğu, bu kentte kuruldu: 1602'deDoğu Hindistan Hollanda şirketi, 1614'te Kuzey şirketi ve -Yakındoğu şirketi Bu yoğun ticaret, Venedik'ten örnek alınmış sağlam bir bankacılık iskeletine dayanıyordu: 1609'da kurulan Amsterdam bankası Banka büyük ün kazanınca, florinin değeri dünyanın her yanında arttı ve Amsterdam, XVII yy'ın ilk yarısında büyük bir uluslararası değerli taşlar ve değerli madenler merkezi haline geldi Kente, aralarında el sanatçıları, tüccarlar ve sarraflar bulunan birçok mülteci akın etti: Anversliler; ispanya'dan ya da ispanyol egemenliğindeki Hollanda topraklarından kovulan yahudiler; bütün ülkelerden gelen protestanlar Kent hızla büyüdü ve nüfusu çoğaldı: 1600' de 50 000 nüf;1700'de 200 000 nüf 1648'de Westfalen antlaşmaları Escaut ırmağının ağızlarını Birleşik Eyaletler'e bırakarak, Anvers'in rekabetini ortadan kaldırdı 1685'te Nantes fermanı'nın yürürlükten kaldırılması da, protestan Fransızlar'ın kente göçmelerine yol açarak, zenginleşmeye katkıda bulundu Bununla birlikte, büyük tüccarlar aristokrasisi önemli görevleri elinde tutmayı sürdürdü ve aristokrasi 1650'de stadho-uder Willem ll'ye karşı, 1672'de Fransa kralı Louis XlV'e karşı bağımsızlığını korumak için bentleri yıkmaktan kaçınmadı, 1672'den sonra Germanya imparatoru Wilhelm III ile ittifak yaparak Fransa'ya karşı savaştı XVIII yy'da Londra, Amsterdam'ı geride bıraktı 1780 - 1790 arasında Amsterdam'ın Fransa ile ticareti geriledi: Amsterdam'ın ticaretinde ingiltere ve Hansa, dışalımda başlıca payı ele geçirdi; dışsatımdaysa, ispanya öbür Hansa kentlerinin önünde geliyordu Dördüncü İngiltere-Hollanda savaşı (1780-1784) ve Prusyalılar'ın 1787'de, Pichegru komutasında Fransızlar'ın da 1795'te kenti işgal etmeleri gerilemeyi hızlandırdı Napoléon döneminde Amsterdam, Hollanda krallığı'nın başkenti oldu(1806) ve 181 Oda Fransa imparatorluğu'na katılarak, Zuiderzee département'inin merkezi, imparatorluğun da üçüncü büyük kenti haline geldi,Kıta ablukası Anvers'in rekabeti ve ijselmeer'in yavaş yavaş kumla dolması sonucunda Amsterdam'ın ticareti iflas ettiyse de, sonradan yavaş yavaş, eski önemine bir ölçüde yeniden kavuştu • GÜZEL SANATLAR Büyük bölümleri gotik üslubunda yapılmış, ahşap kemerli, içlerinde birçok lahit bulunan Oude Kerk (XIV yy- XVI yy) ve Nieuwe Kerk (XV-XVII yy'lar) J Van Campen'in yaptığı (XVII yy ortaları) eski belediye konağının XIX yy'da yeniden elden geçirilmesiyle oluşturulan Krallık sarayı Başlıca müzeler: özellikle Hollanda okulu ressamlarının tabloları, birçok desen ve taşbaskı bakımından zengin Rijks-museum; Rembrandt'ın evi (Rembrandt' in desenleri ve ofort tekniğiyle yaptığı gravürler); planını G T Rietveld'in yaptığı bir yapıda 1973'te açılmış Van Gogh müzesi (Van Gogh'un 200 tablosu, 500 deseni, mektupları ve çağdaş ressamların yapıtları); modern sanata (Breitner'in, izlenimci ressamların, Van Gogh'un, Alman anlatımcılarının, Mondrian, Maleviç, Chagall, Cobra, vb'nin yapıtları) ve çağdaş öncü sanata ayrılmış Stedelijk Museum; ilgi çekici Tarih müzesi; Allard Pierson müzesi (Üniversite'nin arkeoloji koleksiyonları) |
|