Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Fizik / Kimya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
azot

Azot

Eski 06-21-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Azot



Renksiz, kokusuz ve tatsız bir gazdır; ne hidrojen gibi kolayca yanar, ne de oksijen gibi başka maddelerin yanmasına yardımcı olur Ama böylesine eylemsiz gözükmesine karşılık bütün canlılar için yaşamsal önem taşıyan bir elementtir Soluduğumuz havanın dörtte üçünden fazlasını azot oluşturur

Ayrıca başka elementlerle birleşerek nitro bileşikleri, nitrat, amonyak ve amonyum tuzları gibi çeşitli inorganik bileşikler ya da bütün canlıların yapısında bulunan protein ve nükleik asitler gibi organik bileşikler verir (bak Protein) Azot bileşiklerinden çoğunun nitrat, nitrit gibi adlar taşımasının nedeni bu elementin batı dillerindeki bir adının da "nitrojen" olmasıdır Bu yüzden kimya da N simgesiyle gösterilen azot, atom numarası 7, atom ağırlığı 14,0067 olan bir ametal, yani metal özellikleri taşımayan bir elementtir
Havanın bileşiminde büyük oranda azot bulunmasına karşılık ne insanlar ve hayvanlar azot gereksinimlerini solunum yoluyla havadan karşılayabilir, ne de bitkiler karbon dioksidi aldıkları gibi havadaki azotu yapraklarıyla alabilirler



Canlıların yararlanabilmesi için, havadaki azot gazının, yani element halindeki serbest azotun bileşiklerine dönüştürülmesi gerekir; bunu da toprakta yaşayan bazı bakteriler sağlar Böylece bitkiler, proteinlerin ve Öbür azotlu organik bileşiklerin yapımında kullanacakları azotu nitrat biçiminde topraktan alırlar İnsanlar ve hayvanlar ise bitkileri yiyerek aldıkları bu azotlu bileşikleri, büyümeleri ve sağlıklı yaşamaları için gerekli olan maddelere dönüştürürler Hayvanlar azotlu bileşiklerin fazlasını vücutlarında depolayamadıkları için bu bileşikler parçalanır ve dışkıyla birlikte vücuttan dışarı atılır Çiftçiler bu dışkıları toplayıp gübre olarak tarlalarına serperler ve böylece bitkilerin topraktan almış olduğu azot yeniden toprağa karışır İnsanların ve hayvanların yemediği bitkiler ise çürüyerek ölür ve hücrelerindeki azotlu bileşikler bu kez topraktaki bakteri ve mantarlarca nitratlara dönüştürülür (bak BAKTERİ;Mantarlar) Topraktaki azotun bitki ve hayvanlarca alınıp kullanıldıktan sonra yeniden toprağa dönmesine "azot çevrimi" ya da "azot dolaşımı" denir


Azot çevrimi sırasında bir miktar azot kaybı olur
Bunun başlıca nedeni insan dışkısının çok az bir bölümünün gübre halinde toprağa geri dönebilmesidir Örneğin İngiltere'de her yıl toplam 40 bin ton azot kanalizasyona karışır ve bunun ancak yüzde 40'ı toprağa geri döner Şiddetli yağmurların topraktaki nitratları sürükleyip götürmesi de azot kaybına yol açan önemli bir etkendir


Buna karşılık fasulye, bezelye, bakla ve yonca gibi baklagillerin köklerinde yaşayan bazı bakteriler havadaki serbest azotu "bağlayarak", yani çeşitli azot bileşiklerine dönüştürerek topraktaki bu azot kaybını bir ölçüde karşılayabilir Baklagillerin ortakçısı olan bu azot bağlayıcı bakteriler konak bitkinin köklerindeki yumrularda yaşar ve toprağın içindeki havadan aldıkları azotu, bitkinin yararlanabileceği nitratlara dönüştürür Bu olaya "azot bağlanması" denir (bak Baklagiller) Bu bakterilerin en büyük yararı, bitkilerin kullanabileceğinden daha fazla azot üreterek toprağı zenginleştirmeleridir Bu yüzden çiftçiler bazen tarlalarına yonca ya da baklagillerden başka bir bitki ekip, ürünü toplamadan tarlayı sürerek toprağı bu "yeşil gübre" ile zenginleştirirler Ama tarımda hayvan dışkısı ve çürümüş bitki artıkları gibi doğal gübrelerin ya da nitrat ve amonyum bileşikleri içeren azotlu yapay gübrelerin kullanımı daha yaygındır (bak Gübre; Toprak)


Yıldırım ve şimşek de havadaki bir miktar azotun toprağa geçmesine yardımcı olur Çünkü şimşekteki elektrik enerjisi havadaki azot ile oksijenin birleşerek azot oksitlerinin oluşmasına yol açar Bu oksitler de yağmur suyuyla birleşip nitrik ve nitröz asitler halinde toprağa düşer


Azotlu yapay gübreler yıllarca hep sodyum nitrattan elde edilmiş, havagazmın üretimi sırasında bir yan ürün olarak açığa çıkan amonyum sülfat da gübre yapımında kullanılmıştı HaberBosch yöntemi denen bu işlemde, sıvılaştırılmış havadan elde edilen azot ile hidrojen gazı karıştırılıp basınç altında sıkıştırılır, ısıtılır ve demir içeren bir karışımdan geçirilir Bu katalizör iki gazın amonyak halinde birleşmesini sağlar (bak Katalizör) Amonyak da gübre yapımında kullanılan nitrik asidin ve azotlu bileşiklerin üretiminde kullanılır(bak Amonyak) Alman kimyacı Fritz Haber'in havadaki azottan amonyak elde etmeyi başarması gübre sanayisinde bir dönüm noktası oldu

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

Azot, Azote

Eski 06-07-2010   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Azot, Azote



Azot, Azote


AZOT a (fr azote) 1 Hacim bakımından havanın yaklaşık beşte dördünü oluşturan ve olağan sıcaklıkta gaz halinde bulunan madde (Simgesi N olan kimyasal element) [Bk ansikl böl]

—2 Amonyak azotu, hidrojenle bileşerek NH4 kimyasal kökünü oluşturan azot
Atom sayısı: 7 Atom kütlesi: 14,006 7 Erime noktası:-195,8°C Kaynama noktası:-210°C Havaya göre yoğunluğu: 0,97 Yükseltgeme dereceleri: -3,-2,-1, 0, +1, +2, +3, +4, +5 Elektron biçimlenmesi: [2]s2p3 izotopları: 12, 13, 14, 15, 16, 17 Doğal azot: 14N (% 99, 65), 15N (% 0,35)


—Biyokim Proteikazot, bir dokudaki ya da biyolojik bir sıvıda proteinlerde bulunan azot miktarı (Proteinlerde ortalama % 15-20 azot bulunur) || Proteik olmayan azot, bir dokudaki ya da biyolojik bir sıvıdaki proteinlerden başka maddelerde bulunan azot (Bk ansikl böl Biyokim, Zo-otekn)

—Biyol Azot bakterisi, NİTROZOBAKTERİ' nin eşanlamlısı
L —Çevrebil ve Tarım Azot dolaşımı, azotun madenler, bitkiler ve hayvanlar âlemi arasında dolaşımından oluşan değişiklikler dizisi (Bk ansikl böl) —Fişekç Azot pamuğu, güçlü patlayıcı özellikler kazandırmak için nitrolanmış, azot oranı oldukça yüksek pamuk

—Petrokim Azot giderme, doğal gaz içinde bulunan azotu kısmi olarak özütleme (Gelişmiş azot giderme fabrikalarında, doğal gazın içerdiği azotun büyük bölümü -100°C'ta sıvılaştırma ve bölümlü damıtma yoluyla elenerek, gazın ısıl gücü artırılır)


—ANSİKL Özellikleri 1772'de Daniel Rutherford hava içindeki azotu saptadı, Cavendish bu maddeyi inceledi (1784), Lavoisier de, basit bir cisim olduğunu kanıtladı




Azot, renksiz, kokusuz ve sıklaştırılması zor bir gazdır (kritik sıcaklığı:-146°C) Çözünürlüğü oldukça zayıftır: 0°C'ta, 1 litre suda ancak 23 cm3'ü çözünür

Azot, üç değerli bir ametal türüdür Düşük sıcaklıkta kimyasal etkinlik göstermemesi nedeniyle bu şekilde adlandırılmıştır Öte yandan yüksek sıcaklıkta tekatom-lu hale dönüştüğü için etkinlik gösterir Tepkimelerinden birçoğu doğada ve sanayide oynadıkları rolden dolayı çok önemlidir Azot, uygun sıcaklık aralığında hidrojenle tersinir bir tepkimeye girerek amonyağı oluşturur:N2+3H2=!2NH3 Tepkime, amonyak oluşurken ısı vericidir; dolayısıyla sıcaklık düştükçe amonyak veriminin artması gerekir; ancak bu kez tepkimenin hızı düşer Bununla birlikte demir kökenli bir katalizör yardımıyla işlem, 550°C'ta uygulanabilir Amonyak oluşturan tepkime, ortamdaki mol sayısının azalmasına yol açtığından, bireşimi kolaylaştırmak için yüksek basınç uygulanır Bu bileşiğin sanayideki bireşimi işte bu yöntemle gerçekleştirilir
Azotun bir başka önemli tepkimesi, oksijenle bileşerek azot monoksit oluşturmasıdır:
N2+02 = 2NO

Bu tersinir tepkime ısı alıcıdır ve dolayısıyla yüksek bir sıcaklık gerektirir Gaz karışımı önce bir elektrik arkı üstüne gönderilir; sonra çok düşük nicelikte oluşan oksidin bozunmasını önlemek İçin gazlar hızla soğutulur; çünkü 600°C'ın altında serbest oksijen, azot monoksidi, azot diokside dönüştürür:

bu bileşikten de asit elde edilir Ancak bu yöntem, amonyak yükseltgenerek azot monoksit elde edilmesi karşısında önemini yitirmektedir (- Bir gaz karışımının azot içerip içermediğini anlamak ve azot niceliğini saptamak için eskiden beri kullanılan aşağıdaki ayraçlara başvurulur: oksijen ve kıvılcım, pirogallik asit, sodyum hidrostit vb Bu ayraçlarla uygulanan işlemlerden sonra bir gaz artığı kalırsa, bu artık ya azot ya da bir soy gazdır Artık gazlardan azotu, yalnızca kalsiyum ya da kızıl hale gelinceye değin ısıtılan magnezyum soğurabilir

Organik bir bileşikteki azot, bu madde kireçle ısıtılarak belirlenebilir ve azot genellikle amonyak biçiminde açığa çıkar Daha güç, ama daha güvenilir bir yol ise, bu bileşiğin küçük bir miktarını sodyum ile ısıtmaktır; azot içeren organik bileşikler bu kez sodyum siyanür oluşturur; sodyum siyanür ise tam yansız çözelti halinde, demir II ve demir III tuzlan karışımına dokunduğunda Prusya mavisi çökeltisi oluşturmasıyla tanınır
• Doğal hali, hazırlanması ve kullanım alanları Azot, serbest halde havanın hacimce % 78'ini, ağırlık bakımından da % 75,5'ini oluşturur Minerallerde, nitratlar ve amonyak tuzları biçiminde yer alır Nihayet proteinlerin, nükleik asitlerin bileşimine girer ve canlı varlıkların organlarında bileşik halinde bulunur

Sanayide azot, büyük ölçüde bedava ve tükenmez bir kaynak olan havadan üretilir Genellikle sıvı hava bölümsel damıtmadan geçirilerek azot elde edilir Bu element gübre üretiminde ve özellikle amonyağın bireşiminde çok büyük miktarlarda kullanılır Sözkonusu üretim yöntemlerinde kullanılan azotun, katalizörlerin 02, CO ve CO2 gibi zehirlere karşı duyarlılığı nedeniyle oldukça arı olması zorunludur Ayrıca kalsiyum karbür üzerine azotun etkimesiyle elde edilen kalsiyum siyanamit üretimi de çok arı azot gerektirir Öte yandan, istenmeyen tepkimeleri önlemek için azottan çoğu kez koruyucu ve yansız gaz olarak yararlanılır Patlama tehlikesine karşı tutuşabilir sıvıların depolanmasında ve haznelerden basınç altında gaz aktarılmasında da azot kullanılır Çeşitli maddelerin oksijenle bozunmasını engellemek için besin ve dokuma sanayilerinde azot geniş ölçüde tüketilen bir maddedir

• Azotun metal bileşikleri

Azot, az çok yüksek sıcaklıklarda çeşitli metallerle birleşerek ya amonyağın ornatma türevleri olan nitrürleri, ya da azotür asidin (HN3) tuzları olan azotürleri oluşturur Üç tür nlt-rür vardır: iyonik, ortak değerlikli, ara du-rumlu iyonik nitrürler N3" iyonu içerir Bu türler arasında Li3N, Na3N (patlayıcı), Ca3N2 gibi alkali ya da toprak alkali nitrürler sayılabilir Bu bileşikler hidrolizlen-diğinde hidroksit ve amonyak verir Ortak değerlikli nitrürlere örnek olarak, alüminyum nitrür (AIN) ile grafit yapısındaki bor nitrür (BN) gösterilebilir Bor nitrür, hem cam döküm kalıplarına camın yapışmasını önler, hem de potalarda astar olarak kullanılır; çünkü erimiş demir bor nit-rürü ıslatmaz Ara durumlu nitrürler, geçiş metalleriyle oluşur ve örnek olarak Fe4N, Mn4N verilebilirSert olarak bu bileşiklerin erime noktaları yüksektir; iyi İletkendirler ve görünümleri metallere benzer

• Azot oksitleri


Bu bileşiklerin sayısı oldukça kabarıktır: diazot monoksit ya da azot hemioksit (N20), azot monoksit (NO), diazot trioksit ya da nitrit anhidrit ya da azot seskioksit (N203), azot dioksit ya da diazot tetraoksit (N02)ve diazot pent-oksit ya da nitrik anhidrit (N2Og) Bütün bu oksitler elementlerinden elde edildiklerinde ısı alıcıdır; bu nedenle orta sıcaklıkta az kararlıdırlar Bozunmaları sırasında oksijen verdiklerinden yükseltgen rolü oynayabilirler; örneğin hepsi tutuşturulmuş kömürün tümüyle yanmasını sağlayabilir Hidrojen, azot oksitlerini indirgeyerek azot ve su verir; bu tepkime platin süngeri katalizörlüğünde gerçekleştirilirse amonyak oluşur
Bütün bu bileşikler arasında yalnızca azot monoksit, kendi elementlerinden doğrudan doğruya elde edilebilir

1 Diazot monoksit, azot oksidül ya da azot protoksit (N20) 1776'da Priestley tarafından bulundu Renksiz ve kokusuz bir gazdır; havaya göre yoğunluğu 1,53'tür; sıvılaştırılması çok kolaydır ve -89°C'ta kaynar; ayrıca suda oldukça çok çözünür (0°C'tabir litre suda bir litre diazot monoksit)


Solunum yoluyla alındığında önce beyinde bir gülme uyarısına yol açar; bu nedenle Davy bu oksite "güldürücü gaz" adını vermiştir Güldürme etkisinin ardından anestezik etkileri görülür ve özelliği kimi cerrahi işlemlerde kullanımını sağlar Isı etkisiyle kolayca bozunarak elementlerini açığa çıkarır Akkor bir cismin do-kunuşuyla başlayan bu bozunma üçte bir oranında oksijen içeren bir azot ve oksijen karışımı verir; dolayısıyla kükürt, fosfor, karbon, magnezyum gibi yanıcı maddeler tutuşturularak daldırılırsa bu gaz içinde de canlı bir parlaklıkla yanmalarını sürdürürler Azot protoksit, bir noktasından için için yanan bir tahta parçasını yeniden alevlendirir; ancak oksijenden farklı olarak yavaş yanmayı sürdürmez ve soğukta beyaz fosforca soğurulmaz; ayrıca azot monoksitle kırmızı duman vermez
Azot protoksit piyasada çelik tüpler içinde sıvı olarak satılır, atom soğurma spek-trofotometrisinde yakıcı gaz olarak kullanılır Asetilen-azot protoksit karışımı yaklaşık 3000°C sıcaklıkta bir alev verir ve ateşe dayanıklı oksitlerdeki elementlerin (Al, Ti) miktarını belirtmeye yarar

2 Azot monoksit 1772'de Hales ve Priestley buldu; kokusu belirsiz, renksiz bir gazdır; havada tutulduğunda azot dlok-side (N02) dönüşür Yoğunluğu 1,04 olan azot monoksidin sıvılaştırılması zordur (kaynama noktası -150°C); suda çok az çözünür Soğukta kararlı değildir; kızıl derecede tümüyle bozunur Bu nedenle yakıcı özellikler taşır; ama cisimlerin azot monoksitle yanabilmesi için daha yüksek bir sıcaklığa değin ısıtılması gerekir Nitekim, kibrit, azot monoksit içinde söner Oksijenle temas ederse yükseltgenerek nitrit anhidrit ve azot dioksit verir Tersinir bir tepkimeyle oluşan yükseltgenme ürünlerinin oranları, oksijen miktarına ve sıcaklığa bağlıdır Nitrit anhidrit ancak soğukta elde edilebilir
Bu özelliği nedeniyle azot monoksit indirgen bir gazdır: Potasyum permanganat, derişik nitrik asit vb ile tepkimeye girer Halojenlerle tepkimesi nitrozil haloje-nürleri oluşturur Isı veren bu tepkime,

40°C dolayında klor ile'etkin alümin eşliğinde gerçekleştirilir ve aşağıdaki denklemle gösterilir:


2NO+CI a 2N0CI
Sanayide, elementlerinin elektrik arkında doğrudan bireşimi yoluyla ya da amonyağın katalitik yükseltgenmesiyle elde edilir; ama oluşumunun hemen ardından nitrik ya da nitrit aside dönüşür (- 3 Azot dioksit Azot dioksit,-10°C'ta renksiz kristaller halinde katılaşır 0°C'a doğru, uçuk sarı renkli bir sıvıya dönüşür; ama sıcaklık arttıkça kırmızı duman çıkararak daha koyu bir renge bürünür 21 °C'ta kaynar Isıtıldıkça dumanı daha da koyulaşır ve saydamlığını yitirerek opaklaşır Aynı zamanda yoğunluğu da giderek azalır Bu belirgin nitelikleri iki ayrı molekül türünün varlığıyla açıklanır: dimer (N2O4), renksiz ve soğukta kararlıdır; mo-nomer (NO2) oldukça renklidir; sıcakta tersinir tepkime monomer oluşumu yönünde gerçekleşir: N204 e 2N02 130°C'ta tam bir ayrışma doğar
180°C ile 600°C arasında N02 molekülü azot monoksit vererek ayrışır:
N02 = NO + l-02

Bu tepkimeden azot dioksidin yakıcı ve yükseltgen özeliklerinin azot monokside göre daha belirgin olduğu anlaşılır Bu bileşik uçucu ve yanıcı bir sıvıyla (benzin, karbon sülfür) karıştırılırsa, panklastitler denen şiddetli patlayıcıları oluşturur Ayrıca uzay roketlerinde ergol olarak kullanılır Suya karşı karma bir anhidrit gibi davranır; 0°C'ta nitrit asit ve nitrik asidin bir karışımı elde edilir: 2N02 + H20 ->HN02 + HN03 Alkali çözeltiyle nitrit ve nitrat oluşturur Azot dioksit olağan sıcaklıkta su ile tepkimeye girerse, nitrit asit bu sıcaklıkta bozunacağından, tersinir bir tepkime uyarınca nitrik asit ve azot monoksit ortaya çıkar:
3N02 + H20 = 2HNO3 + NO

Sanayi alanında nitrik asidin bireşiminde bu tepkimeye başvurulur Ayrıca azot dioksit, bazen azotil gibi bir değerli kök rolü oynar
4 Nitrit anhidrit - 5 Nitrik anhidrit - • Hidrojenli bileşikler —AMONYAK, AZOTÜR asit,

HİDRAZİN
• Oksijenli asitler — HİPONİTRİT, NİTRİT NİTRİK


• Halojenli bileşikler Çok karmaşık brom ve iyot bileşikleri dışında bilinen bileşikler azot klorür (NCI3) ve fluorürlerdir (NF3) Azot fluorür, oldukça kararlı bir gazdır; azot klorür ise çok duyarlı, sıvı bir patlayıcıdır

• Gaz ve sıvı azot Gaz azot, hem bireşim etkeni (amonyak üretimi), hem de yansız gaz olma özellikleri nedeniyle ge ıiş bir kullanım alanı bulur (Yansız atmosfer oluşturma, yangınlara karşı korunma, temizleme gazı olarak yararlanma vb) Sıvı haldeki azotun ise soğutucu sıvı olarak (olağan kaynama noktası 77,3 K, yaklaşık -196°C) pek çok uygulama alanı vardır ve örnek olarak şunları verebiliriz: besin sanayisi alanındaki uygulamaları (besin maddelerinin hızla dondurulması, çabuk çürüyen besin maddelerini taşıyan araçların soğutulması); tıptaki uygulamaları (yapay döllenme için spermanın saklanması, doku ve organ bankaları, cerrahi kriyosondaların soğutulması, deri hastalıklarının soğukla tedavisi, özellikle küçük deri urlarının yok edilmesi, siğiller); sanayi alanındaki uygulamaları (soğuk pompalama, uzay benzeşim odaları, kararsız sollerin dondurulması, soğukta çapak alma, soğuk öğütme, çeşitli maddelerin geri kazanımı) Sıvı azot, binlerce metreküplük depolarda stoklanır ve onlarca metreküplük tankerlerle taşınır

—Biyokim Kanda hem proteik azot (pep-titlerin ve proteinlerin azotu), hem proteik olmayan azot (üre, amonyak, amino-asitler, ürik asit) bulunur Proteinlerin tümü %16 azot içerir Polipeptit azotu böbrek ve karaciğer hastalıklarında artar ve bunun değişimleri, ürenin değişimlerinden daha iyi bir şekilde hastalığın gidişini gösterir Azot vücuttan idrarla atılır; atılma daha çok üre (% 82), amonyak, ami-noasit, ürik asit ve kreatinin biçiminde olur Azotun vücutta tutulması büyüme gereksinimi bakımjndan çocukta ve gebe kadında daha belirgindir

—Çevrebil ve Tarım Son derece karmaşıklığına karşın, azot dolaşımı biyosferin en iyi bilinen büyük madde dolaşımlarından biridir

Canlı maddedeki azot, özellikle proteinler, atmosferdeki azottan gelir, çeşitli süreçler sonucunda organik bileşiklerin yapısına girer Tutma, bağlama denen bu ilk aşamayı amonyaklaşma' ve nitratlaşma izler; böylece nitrit ve nitrat biçiminde mineralleşen bu azotlu bileşikler doğrudan doğruya bitkilerce soğurulabilir Eğer nitrat" bozma süreci olmasaydı, bir başka deyişle, tutulmuş olan azotun bir kısmı nitrat bozma süreciyle atmosfere geri dönmeseydi bu dolaşım tamamlanamazdı

Havadaki azotun tutulması çeşitli biçimde olabilir; azotun en büyük bölümünü toprağa çekip alan etmen mikroorganizmalardır Bunların en İyi bilinen ve en bol olanları arasında topraktaki serbest ve ae-robi bakteriler (azotobacter) ya da anae-robi bakteriler (Clostridium) bazı mavisu-yosunları (nostoc, anaboena) ve baklagillerdeki ortakyaşar bakterilerdir Bu sonuncular çok önemlidir, çünkü toprağa en çok azotu bunlar sağlar; örneğin bir yonca tarlasında toprağa giren azot miktarı yılda hektar başına 400 kg'ı bulur Bugünkü durumda önem sırası açısından, ikinci sırayı sanayi gübrelerindeki azot alır; onun ardından daha az oranda olmak üzere, elektrokimyasal (gökgürültü-lü sağnaklar) ve fotokimyasal süreçler gelir Bu yollarla değişikliğe uğrayan azot genellikle nitrat biçiminde girerek, üstün yapılı bitkilerce proteinlerin sentezinde kullanılır

Topraktaki azotun % 95'ten fazlası durağan humusta yer alır ve mineral maddelere çok sıkı bağlandığından mikroorganizmaların eyleminden çok az etkilenir Bir başka organik bölük, ölü ya da canlı mikroorganizmalar ve kimilerince "geçici ürünler" diye adlandırılan, çözülme ya da bireşme yolundaki basit metabolitler gibi değişken organik maddelerdir Son olarak, organik azot, henüz değişime uğramamış olan taze bitkisel ve hayvansal artıklarda bulunur
Proteinlerin aminoasitlere parçalanmasından (proteoliz) sonra yer alan amonyaklaşma sonucunda aminoasitlerden amonyak biçiminde azot ortaya çıkar Bunu da en başta bakteriler ve mantarlar yapar


Amonyak biçimindeki azot bitkilerce soğurulabilir, ama amonyak aynı zamanda dışbeslek (heterotrof) mikroorganizmalar için de aranan bir besindir Amonyak-sal azot topraktaki emici mekanizma ile alıkonur ve sularla akıp gitmesi önlenir Bazı killi topraklarda (iliit) bir geri dönüş sürecine de uğrayabilir

Nitratlaşma amonyağın nitrata yükselt-genmesidir Bunu iki tip bakteri sağlar: nitrosomonas denen bakteriler amonyağı nitrite dönüştürür; nitrobacter denenlerse bu bileşiği yükseltgeyerek bitkilerce soğurulabilir nitrat haline getirir
Nitrat bozma en başta, nitratları gaz halinde azota ve oksijene ayıran nitratsızlaştırıcı bakterilerin etkisiyle gerçekleşir

Nitratlı azot uçucu bir nesnedir, toprakta çok ender birikir Ama nitratlaşma sürecinin de zorunlu bir aşamasıdır Bununla birlikte nitritler, iyi havalanmamış topraklarda önemli miktarda birikebilir; o zaman nitrat bozma süreçleri yoğunlaşır Nitrik azot ise azotun mineralleşmesirıin son ürünüdür Görülebilen nitrik azot miktarı, birlikte yürüyen iki etkinliğin sonucudur:

bir yandan, mineralleşme organik azotu amonyaksai azota (amonyaklaşma), sonra nitrik azota dönüştürür; öte yandan, mikroorganizmalar kendi bünyelerinde mineral azotu organik azota dönüştürürler (organikleşme) Çevresel koşullara göre bu iki etkinlikten biri, bir süre öbürüne üstün gelebilir, ama değişiklik ters yönde de aynı hızla gerçekleşir, iyi koşullarda (elverişli nem, oldukça yüksek sıcaklık ve mayalandırıcı karbon yokluğu) mineralleşme organikleşmeye büyük ölçüde üstün gelir Toprakta eriyik içinde bulunan kullanılabilir nitrik azot büyüme evresinde bitkilerce yüksek bir hızla soğurulur O zaman topraktan çekilen azot hektar başına günde 3 kg dolayındadır Bununla birlikte o sırada kök soğurmasına bağlanamayan bir miktar azot kaybı daha olabilir Bu olgu azotun rizosfer (kökküre) bölgesinde yeni bir düzenlemeye geçmesinden ileri gelirEğer mineralleşme koşulları elverişliyse genellikle hasattan az bir zaman sonra bu olay kaybolurTopra-ğa azotlu gübre vermenin amacı toprağın verebileceği azotu tamamlamak olmalıdır; bunun nedeni topraktaki azotun yetersiz kalıp bitkinin büyümesini sınırlayıcı bir etmen olmaması, bir başka nedeni de sularla akıp giden azot kaybını elden geldiğince azaltmaktır

Gerçekten de azot, nitratların ya da suda eriyen organik maddelerin toprağı yıkayan sularla akarsulara ve okyanuslara sürüklenmesi sonucunda dolaşımdan çıkabilir Bu durumda azot biyolojik bağlarla tutulma ve nitrat bozma yoluyla yeniden dolaşıma sokulabilir; sonunda ya atmosfere yollanır ya da derinlerde tortular içinde birikir

Nitrat bozma süreçlerine karşın, bugünkü durumda, bazı akarsularda ve derindeki sulu katmanlarda tutulan azot miktarında bir artış görülmektedir (Bu olgu insan sağlığı için tehlikeli sonuçlar doğurabilir: zehirli nitrit yüklü sular, göllerin ok-sijensizleşmesi, vb)

—Zootekn Evcil hayvanların rasyonların-da, genetik potansiyellerinin onlara sağladığı üretim düzeyini tutturabilecek miktarda azot bulunmalıdır Her hayvan türü için azot gereksinimleri deneylerle saptanmış normlara gö_e hesaplanır Besinler azotu değişik biçimlerde içerir: protit azotu (aminoasitlerde yer alan azot), proteik azot (besinlerin çözünmeyen azotlu kısımları), proteik olmayan azot (ya da çözünür azot) Bu azot bir öncekinin bütünleyici kısmını oluşturur ve protitler dışı azotlarla aminoasitleri ve küçük peptitleri içerir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.