|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
bilinen, dinletileri, hikmet, hikmetin, nazım, şiiri, şiirleri |
![]() |
Nazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet Şiiri |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet ŞiiriNazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet Şiiri Nazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet Şiiri ![]() BEN SENDEN ÖNCE ÖLMEK İSTERİM Ben senden önce ölmek isterim ![]() Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu ![]() İyisi mi, beni yaktırırsın, odanda ocağın üstüne korsun içinde bir kavanozun ![]() Kavanoz camdan olsun, şeffaf, beyaz camdan olsun ki içinde beni görebilesin ![]() ![]() ![]() Fedakârlığımı anlıyorsun : vazgeçtim toprak olmaktan, vazgeçtim çiçek olmaktan senin yanında kalabilmek için ![]() Ve toz oluyorum yaşıyorum yanında senin ![]() Sonra, sen de ölünce kavanozuma gelirsin ![]() Ve orda beraber yaşarız külümün içinde külün, ta ki bir savruk gelin yahut vefasız bir torun bizi ordan atana kadar ![]() ![]() ![]() Ama biz o zamana kadar o kadar karışacağız ki birbirimize, atıldığımız çöplükte bile zerrelerimiz yan yana düşecek ![]() Toprağa beraber dalacağız ![]() Ve bir gün yabani bir çiçek bu toprak parçasından nemlenip filizlenirse sapında muhakkak iki çiçek açacak : biri sen biri de ben ![]() Ben daha ölümü düşünmüyorum ![]() Ben daha bir çocuk doğuracağım ![]() Hayat taşıyor içimden ![]() Kaynıyor kanım ![]() Yaşayacağım, ama çok, pek çok, ama sen de beraber ![]() Ama ölüm de korkutmuyor beni ![]() Yalnız pek sevimsiz buluyorum bizim cenaze şeklini ![]() Ben ölünceye kadar da bu düzelir herhalde ![]() Hapisten çıkmak ihtimalin var mı bu günlerde? İçimden bir şey : belki diyor ![]() 18 Şubat 1945 Nazım Hikmet Ran |
![]() |
![]() |
![]() |
Nazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet Şiiri |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet ŞiiriBENCE SEN DE ŞİMDİ HERKES GİBİSİN Gözlerim gözünde aşkı seçmiyor Onlardan kalbime sevda geçmiyor Ben yordum ruhumu biraz da sen yor Çünkü bence şimdi herkes gibisin Yolunu beklerken daha dün gece Kaçıyorum bugün senden gizlice Kalbime baktım da işte iyice Anladım ki sen de herkes gibisin Büsbütün unuttum seni eminim Maziye karıştı şimdi yeminim Kalbimde senin için yok bile kinim Bence sen de şimdi herkes gibisin 334 (1918) - Yaz - Kadıköy Nazım Hikmet Ran |
![]() |
![]() |
![]() |
Nazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet Şiiri |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet ŞiiriBİR AYRILIŞ HİKAYESİ Erkek kadına dedi ki: -Seni seviyorum, ama nasıl, avuçlarımda camdan bir şey gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak kırasıya çıldırasıya ![]() ![]() ![]() Erkek kadına dedi ki: -Seni seviyorum, ama nasıl, kilometrelerle derin, kilometrelerle dümdüz, yüzde yüz, yüzde bin beş yüz, yüzde hudutsuz kere yüz ![]() ![]() ![]() Kadın erkeğe dedi ki: -Baktım dudağımla, yüreğimle, kafamla; severek, korkarak, eğilerek, dudağına, yüreğine, kafana ![]() Şimdi ne söylüyorsam karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana ![]() ![]() Ve ben artık biliyorum: Toprağın - yüzü güneşli bir ana gibi - en son en güzel çocuğunu emzirdiğini ![]() ![]() Fakat neyleyim saçlarım dolanmış ölmekte olan parmaklarına başımı kurtarmam kabil değil! Sen yürümelisin, yeni doğan çocuğun gözlerine bakarak ![]() ![]() Sen yürümelisin, beni bırakarak ![]() ![]() ![]() Kadın sustu ![]() SARILDILAR Bir kitap düştü yere ![]() ![]() ![]() Kapandı bir pencere ![]() ![]() ![]() AYRILDILAR ![]() ![]() ![]() Nazım Hikmet Ran |
![]() |
![]() |
![]() |
Nazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet Şiiri |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nazım Hikmet'in En Bilinen Şiirleri - Nazım Hikmet Dinletileri - Nazım Hikmet ŞiiriBİR CEZAEVİNDE, TECRİTTEKİ ADAMIN MEKTUPLARI 1 Senin adını kol saatımın kayışına tırnağımla kazıdım ![]() Malum ya, bulunduğum yerde ne sapı sedefli bir çakı var, (bizlere âlâtı-katıa verilmez), ne de başı bulutlarda bir çınar ![]() Belki avluda bir ağaç bulunur ama gökyüzünü başımın üstünde görmek bana yasak ![]() ![]() ![]() Burası benden başka kaç insanın evidir? Bilmiyorum ![]() Ben bir başıma onlardan uzağım, hep birlikte onlar benden uzak ![]() Bana kendimden başkasıyla konuşmak yasak ![]() Ben de kendi kendimle konuşuyorum ![]() Fakat çok can sıkıcı bulduğumdan sohbetimi şarkı söylüyorum karıcığım ![]() Hem, ne dersin, o berbat, ayarsız sesim öyle bir dokunuyor ki içime yüreğim parçalanıyor ![]() Ve tıpkı o eski acıklı hikâyelerdeki yalnayak, karlı yollara düşmüş, yetim bir çocuk gibi bu yürek, mavi gözleri ıslak kırmızı, küçücük burnunu çekerek senin bağrına sokulmak istiyor ![]() Yüzümü kızartmıyor benim onun bu an böyle zayıf böyle hodbin böyle sadece insan oluşu ![]() Belki bu hâlin fizyolojik, psikolojik filân izahı vardır ![]() Belki de sebep buna bana aylardır kendi sesimden başka insan sesi duyurmayan bu demirli pencere bu toprak testi bu dört duvardır ![]() ![]() ![]() Saat beş, karıcığım ![]() Dışarda susuzluğu acayip fısıltısı toprak damı ve sonsuzluğun ortasında kımıldanmadan duran bir sakat ve sıska atıyla, yani, kederden çıldırtmak için içerdeki adamı dışarda bütün ustalığı, bütün takım taklavatıyla ağaçsız boşluğa kıpkızıl inmekte bir bozkır akşamı ![]() Bugün de apansız gece olacaktır ![]() Bir ışık dolaşacak yanında sakat, sıska atın ![]() Ve şimdi karşımda haşin bir erkek ölüsü gibi yatan bu ümitsiz tabiatın ağaçsız boşluğuna bir anda yıldızlar dolacaktır ![]() Yine o malum sonuna erdik demektir işin, yani bugün de mükellef bir daüssıla için yine her şey yerli yerinde işte, her şey tamam ![]() Ben, ben içerdeki adam yine mutad hünerimi göstereceğim ve çocukluk günlerimin ince sazıyla suzinâk makamından bir şarkı ağzıyla yine billâhi kahredecek dil-i nâşâdımı seni böyle uzak, seni dumanlı, eğri bir aynadan seyreder gibi kafamın içinde duymak ![]() ![]() ![]() 2 Dışarda bahar geldi karıcığım, bahar ![]() Dışarda, bozkırın üstünde birdenbire taze toprak kokusu, kuş sesleri ve saire ![]() ![]() ![]() Dışarda bahar geldi karıcığım, bahar, dışarda bozkırın üstünde pırıltılar ![]() ![]() ![]() Ve içerde artık böcekleriyle canlanan kerevet, suyu donmayan testi ve sabahları çimentonun üstünde güneş ![]() ![]() ![]() Güneş, artık o her gün öğle vaktine kadar, bana yakın, benden uzak, sönerek, ışıldayarak yürür ![]() ![]() ![]() Ve gün ikindiye döner, gölgeler düşer duvarlara, başlar tutuşmaya demirli pencerenin camı : dışarda akşam olur, bulutsuz bir bahar akşamı ![]() ![]() ![]() İşte içerde baharın en kötü saatı budur asıl ![]() Velhasıl o pul pul ışıltılı derisi, ateşten gözleriyle bilhassa baharda ram eder kendine içerdeki adamı hürriyet denen ifrit ![]() ![]() ![]() Bu bittecrübe sabit, karıcığım, bittecrübe sabit ![]() ![]() ![]() 3 Bugün pazar ![]() Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar ![]() Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak bu kadar mavi bu kadar geniş olduğuna şaşarak kımıldanmadan durdum ![]() Sonra saygıyla toprağa oturdum, dayadım sırtımı duvara ![]() Bu anda ne düşmek dalgalara, bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım ![]() Toprak, güneş ve ben ![]() ![]() ![]() Bahtiyarım ![]() ![]() ![]() 1938 Nazım Hikmet Ran |
![]() |
![]() |
|