Prof. Dr. Sinsi
|
Yeniyıl Nedir - Yeniyıl Ne Demek - Yeniyıl Sözlük Anlamı Nedir - Yeniyıl Tanımı
Yeniyıl Nedir - Yeniyıl Ne Demek - Yeniyıl Sözlük Anlamı Nedir - Yeniyıl Tanımı
Yeniyıl Nedir - Yeniyıl Ne Demek - Yeniyıl Sözlük Anlamı Nedir - Yeniyıl Tanımı
YENİ YIL
Aralık ayının son günü gece yarısından sonra yeni bir yılın ilk günü başlar Ocak ayının birinci gününden Aralık ayının 31 günü gece yarısına kadar geçen süreye bir yıl denir
Dünyanın; biri Güneş, öbürü kendi ekseni çevresinde olmak üzere iki türlü hareketi vardır Dünyanın Güneş çevresinde bir kez dolanması bir yılda tamamlanır Bu hareketten mevsimler oluşur Dünyanın kendi çevresinde dönmesinden gece – gündüz meydana gelir
Dünyamız Güneş çevresindeki dolanımını 365 gün 6 saatte tamamlar Her yıl 365 günden artan 6 saatler 4 yılda bir 24 saat, yani 1 gün eder Bu bir gün 4 yılda bir Şubat ayına eklenir Böylelikle, 28 gün olan Şubat ayı 4 yılda bir 29 gün olur Buna artık yıl denir 4’le bölünebilen yıllar artık yıldır
Dünyamız Güneş çevresinde dolanırken yumurta biçiminde bir yol izler Bu yola dünyanın yörüngesi denir Yerkürenin içinden geçip, kutupları birleştirdiği varsayılan eksen dünyanın yörüngesine dik değildir 23,5 derece eğik durumdadır Bu nedenle Dünya üzerindeki herhangi bir yere Güneşin ışınları yıl boyu aynı eğimle gelmez Yılın kimi zamanları ışınlar dik olarak gelir Bu yörelerde gündüzler uzun, havalar sıcak olur Kimi zaman ışınlar eğik gelir Bu durumda da gündüzler kısa, havalar soğuk olur Bu sıcaklık ayrımları mevsimleri oluşturur Bir yılda dört mevsim vardır
Sonbahar 23 Eylül - 21 Aralık
Kış 21 Aralık - 21 Mart
İlkbahar 21 Mart - 21 Haziran
Yaz 21 Haziran - 23 Eylül
21 Mart ve 23 Eylül’de gece ile gündüz birbirine eşit olur 21 Aralık’ta en uzun gece, en kısa gündüz, 21 Haziran’da en uzun gündüz, en kısa gece yaşanır
İnsanlar tarihin ilk çağlarından beri olayları zaman içinde kolaylıkla belirlemek için yılı aylara, ayları haftalara, haftaları günlere bölmüşlerdir Bu düzenlemeye takvim denir
Her takvim önemli bir olayı başlangıç olarak almıştır Örneğin; Müslümanlar, peygamberimiz Hz Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göç olayını takvim başı olarak kabul etmişlerdir Buna göre düzenlenen takvime Hicri Takvim denir
Bugün dünyada genel olarak kullanılan takvim, İsa Peygamber’in doğumunu başlangıç olarak alan Miladi Takvimdir Bu takvimde İsa’nın doğumundan önceki yıllara MÖ (Milattan Önce), sonraki yıllara da MS (Milattan Sonra) denir Geçmiş tarihler buna göre hesaplanır Örneğin Büyük Roma İmparatorluğu’nun ikiye bölünmesi MÖ 365 yılında olmuştur Bu: Roma İmparatorluğu’nun İsa Peygamberin doğumundan 365 yıl önce ikiye bölündüğünü belirtir İstanbul’un İsa’nın doğumundan 1453 yıl sonra Osmanlılar tarafından alındığını belirtir Ancak uygulamada MÖ’ler kullanılır MS’ler ancak gerektiğinde kullanılır
İnsanlar yaptıkları takvimlerde yılı 12 aya bölmüşlerdir Bu 12 ayın 7 ayı 31 gün, 4 ayı 30 gün, Şubat ayı da 28 gün olarak hesaplanır Her mevsim 3 aydır Bir ayda 4 hafta, bir yılda 52 hafta vardır
Bir hafta 7 gün, bir gün de 24 saattir Bir saat 60 dakikadır Saat zaman ölçüsü birimidir Tarihlerin belirlenmesinde kolaylık sağlayan bir başka zaman ölçüsü birimi de yüzyıldır Yüz yıllık zaman parçasına yüzyıl (Asır) denir Çok eski olaylar kolaylık olsun diye yüzyıllarla belirlenir
Yeni bir yıl başlarken : Biten yıl neler yaptığımızı, neler öğrendiğimizi gözden geçiririz Çevremize yararlı olup olmadığımızı, zamanımızı iyi kullanıp kullanmadığımızı düşünürüz
Her yeni yıl; yeni atılımlar, teni umutlar, kısaca yenilikler yılıdır İnsanlık her yeni yılda tarihini yeni başarılar, yeni buluşlar, her alanda ilerlemelerle zenginleştirir
Bizim de bu hızlı gidişe ayak uydurmamız, yeni yılda daha çok çalışarak daha başarılı olmamız gerekir
Her yeni yılda yakınlarımızın, arkadaşlarımızın yeni yılını kutlarız Yeni yılın başarılı, verimli olmasını dileriz
DÖRT MEVSİM MASALI
Bir zamanlar Toprak Ana, evinde yalnız yaşıyormuş Yalnız yaşamak zormuş, bu yüzden canı çok sıkılıyormuş Bir gün kalkmış, gök kralına misafirliğe gitmiş Sarayın kapısına varınca, gürültüler, patırtılar duymuş Kapıdaki nöbetçiye, “bunların ne olduğunu” sormuş
Nöbetçi:
― Ne olacak, demiş Mevsim kardeşlerin gürültüsü İkisi kız, ikisi oğlan dört yaramaz çocuk var Kavga edip duruyorlar
Toprak Ana :
― Onları bana gönderin, demiş Ben yalnızım, biraz da benimle otursunlar
Nöbetçi Toprak Ananın isteğini krala söylemiş Kral da “Peki” demiş Toprak Ana bunun üzerine evine dönmüş, mevsim kardeşleri beklemeye başlamış
Önce en küçük kardeş gelmiş Pembe, beyaz saçlı, güzel bir çocukmuş Toprak Anaya :
― Benim adım İlkbahar, demiş Size ufak bir armağan getirdim
İlkbahar, çantasını açmış, çantasından tomurcuklanmış dallar, renk renk çiçek demetleri, cıvıl cıvıl ötüşen kuşlar çıkarmış
Çok geçmeden ikinci kardeş gelmiş Tombul, kırmızı yanaklı bir kızmış Adı da Yaz’mış Kardeşine :
― Haydi çekil bakalım, bak, ben geldim, demiş Sonra po da çantasından çilek, kiraz, şeftali, erik gibi meyveler çıkarmış, bunları Toprak Anaya sunmuş
Derken üçüncü kardeş gelmiş Sarı sapsarı bir çocukmuş Toprak Ana’ya :
― Ben sonbaharım demiş Yalnızlığı, sessizliği çok severim, demiş Sonra da kuşları kovmuş, her yeri sarıya boyamış Ortalığa bir sessizlik çökmüş Tam bu sırada dördüncü kardeş gelmiş Çiçekleri, meyveleri dağıtmış, cebinden beyaz bir su çıkarmış, bu suyla her yeri beyaza boyamış Bir yandan da :
― Benim adım kış, benim adım kış diye bağırıyormuş
Dört kardeş de Toprak Ananın evinden gitmek istememiş Kavgaya tutuşmuşlar Ortalık alt üst olmuş Toprak Ana kızmış :
― Beni dinleyin, demiş Ya sırayla gelin, evimde üçer ay misafir kalın, ya da çekilip gidin Hepinizi birlikte istemiyorum
― Bunun üzerine mevsim kardeşler düşünmüşler Aralarında anlaşıp Toprak Anaya, “peki” demişler İşte o günden beri sırayla geliyor, Toprak Anada üçer ay misafir kalıyorlar
|