Şengül Şirin
|
Toplumsal Yapı Ve Toplumsal İlişkiler
A TOPLUMSAL YAPI ve TOPLUMSAL İLİŞKİLER
1- Toplumsal Yapı
Toplum belli bir coğrafyada bir araya gelmiş insanların tamamıdır Bütün bu insanlar kendi aralarında değişik ilişki biçimleri geliştirirler İşte toplumsal yapı, bir toplumdaki bireylerin, grupların, kurumların kendi aralarında düzenlenmiş toplumsal ilişkilerinin bir bütünüdür Toplumu oluşturan parçalar insan yaşamının ürünü oldukları için çok çeşitlidir Dolayısıyla toplumsal yapı, toplumun hem maddi hem de manevi yönünü içine alan bir kavramdır Toplumsal yapı ikiye ayrılır:
a Maddi Yapı (Fiziki Yapı): Toplumun yaşamış olduğu mekanın ve bu mekandaki yerleşiminin şeklini ve çevresini anlatır Nüfusun yerleşim biçimi, dağılımı, köy-kent yapılanması…
b Manevi Yapı (Kültürel Yapı): Bir toplumun insanları arasındaki sosyal ilişkiler ağını anlatır İnsanlar arasındaki ilişkiler sonucunda ortaya çıkan ilkeler ve anlamlar manevi yapıyı oluşturur Sosyal ilişkiler, statüler, roller, değerler…
Toplumsal Yapının Özellikleri:
• Toplumsal yapı her toplumun kendisine özgüdür ve toplumdan topluma değişir
• Toplumsal yapıdaki değişmeler birbirini etkiler
• Toplumsal yapı aynı toplumda zaman içinde değişime uğrar
• Her toplumsal yapının sahip olduğu özellikler kendine özgüdür
ÖRNEK :
Toplumsal yapıda yer alan kurumlardan birindeki değişme, bu kurumla diğer kurumlar arasındaki uyumu bozar Bu uyumsuzluk diğer kurumların değişmeye ayak uydurmasıyla giderilir Böylelikle toplumsal yapıda sağlanan uyum, kurumlardan birinin değişmesiyle tekrar bozulur ve benzer süreçten geçirilerek yeniden sağlanır Bu durum zaman içinde böylece sürer gider
Bu açıklamada, toplumsal yapının hangi özelliği üzerinde durulmaktadır?
A) Bir kurumdaki değişmenin, başka kurumlarca engellenmesi
B) Bazı temel niteliklerinin değişmeye kapalı olması
C) Toplum geliştikçe değişme hızının azalması
D) Değişmeyi, sürekli olarak yeni kurumun başlatması
E) Dengeyi sağlamaya yönelik bir iç dinamiğe sahip olması
(1992/ÖYS)
Çözüm :
Toplumlar, hareketli birer organizma gibidirler Öncelikle çevresel etkenlere uyum sağlamaya çalışırlar, sonrasında ise toplum içi unsurların olası hareketliliklerine uyum sağlamak için değişimler gösterirler
Paragrafta, toplum içindeki değişimlerin birbirini nasıl tetiklediğinden bahsedilmektedir Ancak bunu değişim zincirini ilk olarak başlatan yapının devamlı suretle “yeni olan toplumsal yapılar” olduğuna değinilmiyor Bunun yanında paragrafta anlatılan değişim süreçleri “farklı hızlarda ilerlemiyor” Ayrıca değişimin bu kadar açık anlatıldığı bir paragraftan sonra “değişimin engellenmesinden” bahsedemeyiz Ancak, bu değişim zincirinin aslında değişime uğrayan bir yapıya uyum sağlamak için başka yapıların da değişimiyle gerçekleştiği vurgulanıyor Yani amaç, “iç dinamiğe karşı, dengenin sağlanmasıdır”
Bu nedenlerden doğru yanıt: E’ dir
2- Toplumsal İlişkiler
Bir toplumdaki insanların kendilerini anlatmak, başkalarını anlamak, gereksinimlerini gidermek, karşılıklı yardımlaşmak ve anlaşmak üzere giriştikleri her türlü yaklaşma ve uzaklaşmalara toplumsal ilişki denir
Max Weber'e göre toplumsal ilişkilerin özellikleri şunlardır:
• Toplumsal ilişki, en az iki kişi arasında olmalı
• Belirli bir zaman dilimi içinde yaşanmalı
• İlişki içerisindeki bireyler birbirinden haberdar olmalı
• Bireyler birbirlerini etkilemeli
• Yaşanan ilişki bireyler arasında aynı anlama gelmeli
3- Toplumsal İlişki Çeşitleri
Toplumsal ilişkiler ilişkinin süresi ve ilişkide bireyler arası yakınlık derecesine göre iki farklı ölçüte göre sınıflandırılırlar:
A İnsanlar Arası Samimiyet Derecesine Göre:
a Birincil ilişkiler : İnsanlar arasında yüz yüze ve sıcak bir ilişki vardır “Biz” duygusunun egemen olduğu bu ilişkide ağırlıkta olan bir kişisel çıkara rastlanmaz İlişkideki insanlar benliklerinin bütünü ile ilişkiye katılırlar Yazılı kurallara dayanmayan, daha çok duygu ve samimiyetin geçerli olduğu ilişkilerdir Örneğin: Aile fertleri, komşular ve yakın arkadaşlar arasındaki ilişki
b İkincil ilişkiler : İnsanlar arasındaki resmi kurallara dayanan ve genelde yazılı kurallarla çerçevesi sınırlandırılmış olan ilişkilerdir Bu ilişkide “ben” duygusu hakim durumdadır İlişkideki insanlar yüzeysel ve kısmi olarak ilişkiye katılırlar Çok geniş bir insan katılımı vardır Örneğin: Askerde komutan ile er, bir resmi kurumda amir ile memur ilişkisi
ÖRNEK :
Aile, komşuluk, mahalle arkadaşlığı gibi gruplarda görülen ilişkilere birincil ilişkiler denir
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi birincil ilişkilerin özelliklerinden bir değildir?
A) Küçük gruplarda yer alması
B) Yazılı kurallara bağlı olması
C) Duygusal ilişkilerin yoğunluk kazanması
D) Bireyler arası etkileşimin güçlü olması
E) İlişkilerin uzun süreli olması
(1985/ÖSS)
Çözüm :
Birincil ilişkiler, insanlar arasında samimi bir ilişkinin olduğu, “biz” duygusunun egemen olduğu, duygusal temele sahip ve yazılı kurallara bağlı olmayan ilişkilerdir
Yazılı kurallar, gruptaki insan sayısının artmasından sonra, insanlar arasında ortaya çıkan güvensizliğe karşı önlem olarak konmuş kurallardır Ancak birincil ilişkinin var olduğu gruplar, küçük gruplardır Bu nedenle insanlar, yüz yüze ve samimi ilişkiler kurabilirler Bunun doğal sonucu olarak da, yazılı kurallara ihtiyaç duymazlar
Bundan dolayı doğru cevap: B’ dir
ÖRNEK :
“Durkheim’e göre, bir toplumda nüfus arttıkça yaşamak için verilen mücadele de şiddetlenmektedir Toplumsal farklılaşma, nüfus artışının getirdiği sonuçlara barışçıl bir çözümdür Bu yolla aynı işlerdeki yarışma ortadan kalkar; bireyler başka başka meslekler edinerek farklı görevleri yerine getirirler Böylece her birey ayrı ayrı çalışarak diğer bireylerin hayatına katkıda bulunur ”
Bu paragraf, aşağıdakilerden hangisine ilişkin bir açıklamayı içermektedir?
A) Organik dayanışmanın ortaya çıkışına
B) Mekanik dayanışma ile toplumsal bilinç arasındaki ilişkiye
C) Kolektif mülkiyetin bireysel mülkiyete dönüşmesine
D) Toplumsal bilinç ile bireysel bilinç arasındaki farka
E) Toplumun sürekliliği ile toplumsal bilinç arasındaki ilişkiye
(1983/ÖYS)
Çözüm :
Durkheim’e göre insanlar, oluşturdukları gruplarda kişi sayısına göre yaşam biçimi geliştirmektedir Bunun sebebi ise, bir arada yaşayan insan sayısı arttıkça, kaynak kullanımı sorunun ortaya çıkmasıdır Bu ise, paylaşım ve değişim ilişkilerini karmaşıklaştırmaktadır Bu nedenle bizler, aile içerisindeki ilişkinin benzerini toplumun kendisinde görememekteyiz Toplumlar da kendilerini oluşturan kişi sayısına göre yaşam biçimi geliştirmişlerdir Örneğin: Kişi sayısı az iken daha samimi ve sözlü kurallara dayalı dayanışmanın olduğu mekanik ilişkileri; kişi sayısının arttığı durumlarda ise, yüzeysel ve yazılı kurallarla belirlenmiş işbölümünün olduğu organik ilişkiler bulunmaktadır
Paragrafta insanların kendi işlerini yaptıkları, uzmanlaşmış bir toplum yaşamı anlatılmaktadır Buna göre “işbölümü” anlayışı gelişmiştir Çünkü üretimde herkesin kendince yapabildiği bir iş vardır ve ortak çalışma bir ürünü ortaya çıkarmaktadır Böylece aslında “organik toplumun ortaya çıkışının” anlatıldığını görmekteyiz
Bu nedenle yanıt: A’ dır
B İlişkinin Süresine Göre:
a Tesadüfi ilişkiler : Belli bir ihtiyacı gidermek için karşı karşıya gelmiş insanların kısa süreli sosyal ilişkileridir Örneğin:Taksi şoförü ve yolcusu arasındaki ilişki
b Periyodik ilişkiler : Önceden planlanmış bir program dahilinde belirli zamanlarda gerçekleşen seyrek, fakat düzenli ilişkilerdir Örneğin: Haftanın belirli günlerinde ders için bir araya gelen öğretmen ve öğrencilerinin ilişkisi
c Sürekli ilişkiler : İnsanların birbirleriyle gerçekleştirdikleri çok uzun süreli olarak devam eden ilişkilerdir Örneğin: Aile içinde ve yakın arkadaşlarla kurulan ilişkiler
4- Toplumsal İlişki ile İlgili Temel Kavramlar
a Toplumsal Statü ve Roller
Statü :
Bir toplum içinde yaşayan bireyin, o toplumdaki yerini, konumunu ve mevkisini belirleyen özelliklerine toplumsal “statü” denir Statüler ikiye ayrılırlar:
a Verilmiş Statüler : Bireyin kazanmak için herhangi bir çaba sarf etmediği, doğuştan kendisinde varolan statülerdir Örneğin: cinsiyet, ırk, zengin ya da yoksul bir ailenin çocuğu olmak gibi
b Kazanılmış Statüler : Bireyin doğuştan sahip olmadığı, kendi çaba ve gayretiyle sonradan elde ettiği statülerdir Örneğin: öğretmen, öğrenci, zengin ya da yoksul olmak gibi
Statülerin Özellikleri:
• Bazı statüler doğuştan vardır, bazıları ise sonradan kazanılır
• Aynı anda birden çok statüye sahip olunabilir
• Bireylerin sahip oldukları statülerin sayısı zamanla artar
• Her statü kendisine özgü bazı kurallara bağlıdır
• Statüler arasında karşılıklı ilişki vardır
• Statüler toplumdan topluma değişebilir
• Statülerin kaynağı toplumdur
Anahtar (Kilit) Statü :
Bireyin sahip olduğu statüler arasında bulunduğu toplumda en etkin olanına "anahtar" statü denir Anahtar statü, bireyin toplumdaki temel görevlerini ve kimliğini belirler Örneğin: çalışan bir bayan için "annelik" anahtar statü olabilir
Toplumsal Rol :
Her statünün kendisine özgü olarak bireye yüklediği bazı görevler vardır Toplum bireyin bu görevleri yerine getirmesini beklemektedir Bireyin statüsüne uygun davranışlarına "rol" denir Roller, "ideal rol" ve "gerçek rol" olarak ikiye ayrılır Bir statüden toplumun beklentilerine (olması istediklerine) “ideal rol”, o statüdeki kişinin gerçekleştirebildiklerine de (statüsüne uygun olarak elinden gelenlere) “gerçek rol” denir
Rollerin Özellikleri:
• Roller, statünün değişken ve hareketli yönüdür
• Her statünün rolü ait olunan toplum tarafından belirlenir
• Roller statüye sahip bireyin tutum ve davranışları üzerinde etkilidir
• Toplumsal yapılara göre farklılaşabilir
• Bireyin statüsüne uygun biçimde yaptığı gerçek rol, toplumun beklentilerine uygunsa beğenilir, uygun değilse kınanır
• Bir statünün rolü zamanla değişebilir
Rol Çatışması ve Rol Pekişmesi :
Birey bir toplumda aynı anda birçok statüye sahiptir ve aynı anda bu statülerin gerektirdiği rolleri yerine getirmek zorundadır Bireyin rollerinden bir tanesinin, başka bir rolün gerektiği gibi davranmasını güçleştirmesine "rol çatışması" denir Örneğin: bir okul müdürünün evinde de çocuklarıyla resmi bir ilişki kurarak “baba” rolünün gereklerini yerine getirememesi
Bir rolün, bireyin diğer rolünü yerine getirmesini kolaylaştırmasına da "rol pekiştirmesi" denir Örneğin: anaokulu öğretmeni olan bir annenin, çocuklarını eğitirken bu bilgisini kullanması
Toplumsal Prestij :
Toplumsal prestij (saygınlık), bireyin sahip olduğu statülerle ilgilidir Birey, statüsünün kendisine yüklemiş olduğu rolü ne kadar başarılı uygularsa, yani gerçek rolü, ideal rolü ile ne kadar örtüşürse toplumun önünde o kadar beğeni kazanır Bireyin zeka, ahlâk, yetenek ve yaratıcılık yönü saygınlığın kazanılmasında etkilidir Saygınlık, birey tarafından kazanılıp kaybedilebilir
b Toplumsal Kontrol Mekanizması
Bir toplumda düzenin bozulmaması ve top-lumsal birlik ve beraberliğin sağlanması için insanlar üzerinde etkili denetim görevi yapmaya "toplumsal kontrol" denir Toplumsal kontrolün amacı gerek insanlar gerekse kurumlar arası denetimi düzenleyerek toplumun düzenini devam ettirmektir Toplumsal kontrolün olmadığı yerde toplumun devamından söz edilemez
Toplumsal Kontrolü Sağlayan Faktörler:
I Yazılı (Resmi) Normlar:
Hukuk Kuralları: Toplum içerisindeki bireylerin birbirleriyle ve devletle olan ilişkisinde haklarını ve yükümlülüklerini düzenleyen ve devlet gücüyle desteklenen sosyal kurallar bütünüdür Hukuk kuralları yazılı ve devletin güvencesi altındadır Kurallara uymayanlar devlet tarafından cezalandırılır Bu kurallar genel olarak insanların hepsini kapsayacağı gibi, etnik bir topluma da özgü olabilir Etnik bir toplumda hukuk kurallarının etkin olması için uygulanacak kuralların, toplumun inancıyla ve töreleriyle aynı paralellikte olması gerekir Aksi takdirde hukuk kuralları toplumda uygulanma zemini bulamaz
II Yazısız (Resmi olmayan) Normlar:
a Töreler: Uyulması zorunlu davranışlardır Yazısız kuralların en etkili olanıdır Birçoğu yasalarla desteklenmiştir Cepheden kaçmamak, namusu korumak…
b Adetler: Toplumdaki yaygınlaşmış alışkan-lıklardır Uyulması ve yapılması toplumca gerekli görülen davranışlardır Düğünler, bayram ziyaretleri…
c Gelenekler: Bir kuşaktan diğerine aktarılan köklü ve eski alışkanlıklardır Türk misafirperverliği, belirli yörelere göre değişen kız isteme biçimleri…
d Görgü Kuralları: Bireylerin birbirlerinden görerek yaptıkları davranışlardır Yaptırım gücü en az olandır
Toplumsal Kontrolün Özellikleri:
• Toplumsal yaşama göre ortaya çıkar
• Toplumsal bütünleşmeyi ve ulusal birliği sağlar
• Toplumda düzeni ve devamlılığı sağlar
• Toplumdan topluma ve bir toplumda zaman içerisinde değişirler
• Bireylerin toplumsallaşmasına katkı sağlar
ÖRNEK :
Batı ülkelerinde, ikram edilen bir yiyeceği alması için misafire ısrar edilmez Bu ülkelerde, karnı aç olduğu halde misafirlikte ikram edilen yiyeceği almayıp ısrar bekleyen ve bu nedenle aç kalan Türkler olmuştur Oysa Türkiye’ye gelen yabancılar kendilerine ikram edilen yiyecekleri, eğer istiyorlarsa, ısrar beklemeden alırlar Bu durum Türkler tarafından genellikle yadırganır ve böyle davrananlar görgü kurallarını bilmeyen kişiler olarak değerlendirilir
Bu parçada, toplumsal değerlerin hangi özelliği üzerinde durulmuştur?
A) Yaptırım gücüne sahip olma
B) İnsan gereksinimlerine cevap verme
C) Toplumdan topluma değişme
D) Zaman içinde değişme
E) Bireylere belli sorumluluklar yükleme
(1993/ÖSS)
Çözüm :
Anlatılan örnekte asıl vurgulanan iki kültürel özelliğin birbirleri arasındaki farkın vurgulanmasıdır Özellikle batı ülkelerinde olan anlayış ile ülkemizde uygulanan anlayış farkı ortaya konmuştur Böylece anlatılmak istenen asıl konu toplumsal değerlerin “toplumdan topluma değişebileceğidir”
Bu nedenle doğru yanıt: C’ dir
c Toplumsallaşma (Sosyalleşme)
Bir toplum içinde yaşayan bireyin o toplumun tüm davranış, değer ve düşünme biçimlerini öğrenmesi, benimsemesi ve yapmasıdır Birey, top-lumsal yaşama katılmak için sahip olması gereken beceri, değer ve davranış kalıplarını toplumsallaşma sayesinde öğrenir Toplumsallaşma doğumla başlar ve ölünceye kadar devam eder Toplumsallaşmada en etkili kurum "aile"dir Daha sonra bunu akraba, arkadaş çevresi ve okul takip eder
d Toplumsal Sapma
Bireyin içinde bulunduğu toplumun davranış, değer ve düşünme biçimlerini öğrenemediği ya da onlarla uyum içinde bulunmadığı, yani “toplumsallaşamadığı” durumlarda gösterdiği davranışlara “toplumsal sapma” denir Örneğin: çöplerini sokağa döken, görevini yapmayan kişilerin davranışları
ÖRNEK :
Bir toplumda;
– Trafik polisi yoksa kırmızı ışıkta geçilmesi
– Piknik yapılan yerlerde, çöplerin çöp kutusuna atılmayarak açıkta bırakılması
– Toplu taşıma araçlarında gençlerin, yaşlılara yer vermemesi
gibi davranışların yaygın olması aşağıdakilerden hangisinin en güçlü göstergesidir?
A) Bazı toplumsal kuralların gereği gibi benimsenmemiş olduğunun
B) Teknolojik ilerleme karşısında yasaların yetersiz kaldığının
C) Endüstri toplumlarında, duygu ve düşünce alışverişinde azalma olduğunun
D) Nüfusun hızla artmakta olduğunun
E) Kültürler arası etkileşimin ulusal değerleri değiştirdiğinin
(1992/ÖSS)
Çözüm :
Verilen örneklerde insanların toplum içerisinde konulmuş olan bazı kurallara uymadığı görülmektedir Ancak bunun nedeni konusunda bize kesin bir bilgi verilmemiştir Bu nedenle kurala uymama davranışının “teknolojik ilerleme karşısındaki yasaların yetersizliği” olarak düşünmemizi sağlayacak bir bilgi de bulunmamaktadır Aynı şekilde karşımızdaki toplumun “endüstri toplumu” ya da “nüfusu hızla artmakta olan bir toplum olduğunu” da söyleyememekteyiz Ayrıca bu toplumun bir başka toplumla “kültürel etkileşime girmesinden dolayı ulusal değerlerini yitirdiğini” de paragrafta bulamıyoruz
Ancak elimizdeki bilgilerden bu toplumdaki insanların “bazı toplumsal kuralların gereği gibi benimsenmediklerini” anlayabilmekteyiz
Bu nedenle doğru yanıt: A’ dır
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|