Prof. Dr. Sinsi
|
Hıdrellez Bayramı Hangi Ülkelerde Kutlanır? Hıdrellez Bayramı Kutlayan Ülkeler
Hıdrellez Bayramı Hangi Ülkelerde Kutlanır? Hıdrellez Bayramı Kutlayan Ülkeler
Hıdrellez Bayramı Hangi Ülkelerde Kutlanır? Hıdrellez Bayramı Kutlayan Ülkeler
Hıdırellez
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Hıdırellez Bayramı (Hıdrellez), Türk dünyasında kutlanan mevsimlik bayramlardan biridir Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan hıdrellez günü, Hızır ve İlyas’ın yer yüzünde buluştukları gün olduğu savıyla kutlanmaktadır
İslam coğrafyasına bakıldığında Hıdrellez gününün yoğunlukla Türkiye'de kutlanıldığı görülmektedir
Bir görüşe göre; Türkler'in Orta Asya'dan getirdikleri Nevruz Bayramının başkalaşmış ve İslamlaşmış şeklidir Öyledir ki Nevruz Bayramı kutlaması Anadolu Türkleri arasında önemini kaybetmiştir Buna rağmen Hıdrellez eskiden beri kutlanmaktadır
Etimolojisi
Hıdrellez günü, Gregoryen takvimi (MİLADİ takvimi)'ne göre 6 Mayıs, eskiden kullanılan Rumi takvim olarak da bilinen Julyen takvimine göre 23 Nisan günü olmaktadır
Rumi takvime göre eskiden yıl ikiye ayrılmaktadır: 6 Mayıs’tan 8 Kasım’a kadar olan süre Hızır Günleri adıyla yaz mevsimini, 8 Kasım’dan 6 Mayıs’a kadar olan süre ise Kasım Günleri adıyla kış mevsimini oluşturmaktadır Bu yüzden 6 Mayıs Günü kış mevsiminin bitip sıcak yaz günlerinin başladığı anlamına gelir ki, bu da kutlanıp bayram yapılacak bir olaydır
Kökeni
Hızır ve Hıdırellezin kökeni hakkında çeşitli fikirler ortaya atılmıştır Bunlardan bazıları Hıdrellezin Mezopotamya ile Anadolu kültürlerine ait olduğu; bazıları ise İslamiyet öncesi Orta Asya Türk kültür ve inançlarına ait olduğu yolundadır Oysa ki Hıdrellez Bayramı’nı ve Hızır inancını tek bir kültüre mal etmek olanaksızdır İlk çağlardan itibaren Mezopotamya, Anadolu, İran, Yunanistan ve hatta bütün Doğu Akdeniz ülkelerinde bahar ya da yazın gelişiyle ilgili bazı tanrılar adına çeşitli tören ve ayinlerin düzenlendiği görülmektedir
Hızır
Hızır; hayat suyu (ab-ı hayat) içerek ölümsüzlüğe ulaşmış; özellikle de baharda insanlar arasında dolaşarak onlara yardım eden, bolluk-bereket ve sağlık dağıtan, Allah katında bir elçidir Hızır’ın hüviyeti, yaşadığı yer ve zaman belli değildir Hızır, baharın, baharla vücut bulan taze hayatın sembolüdür Hızır inancının yaygın olduğu ülkemizde Hızır’a atfedilen özelliklerin bazıları:- Hızır, zor durumda kalanların yardımına koşarak insanların dileklerini yerine getirir

- Kalbi temiz, iyiliksever insanlara daima yardım eder

- Uğradığı yerlere bolluk, bereket, zenginlik sunar

- Dertlilere derman, hastalara şifa verir

- Bitkilerin yeşermesini, hayvanların üremesini, insanların kuvvetlenmesini sağlar

- İnsanların şanslarının açılmasına yardım eder

- Uğur ve kısmet sembolüdür

- Mucize ve keramet sahibidir

Hızır, bu nitelikleriyle mitoloji dünyasının, kendilerine üstün yetenekler atfedilen tanrılarını hatırlatmaktadır
Ülkemizde Hıdrellez Bayramı 6 Mayıs tarihinde kutlanır Bugün Hıristiyanlarca da baharın ve doğanın uyanmasının ilk günü olarak kabul edilir; bu günü Ortodokslar Aya Yorgi, Katolikler St Georges Günü olarak kutlamaktadırlar
İstanbul'da Hıdırellez
Istanbul'da tarihi yarımadasında yerleşik Armada Otel'in 2000'li yıllara girerken başlattığı "Ahırkapı'da Hıdrellez Şenlikleri" ise giderek gelenekselleşen bir yapı almaktadır Bu yıl 8 yapılacak şenlik, artık bir toplu sivil etkinliğe dönüşmüş olup, her yıl 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a bağlayan akşam yerli yabancı binlerce kişinin katıldığı bir şenlik olarak tekrarlanagelmektedir
Anadolu’nun bazı yerlerinde Hıdrellez Günü yapılan duaların ve isteklerin kabul olması için sadaka verme, oruç tutma ve kurban kesme adeti vardır Kurban ve adaklar “Hızır hakkı” için olmalıdır Zira tüm bu hazırlıklar Hızır’a rastlamak amacına yöneliktir
Kutlama Mekanı
Hıdrellez kutlamaları genel olarak yeşillik, ağaçlık alanlarda, su kenarlarında, bir türbe ya da yatırın yanında yapılmaktadır Hıdrellezde baharın taze bitkilerini ve taze kuzu eti ya da kuzu ciğeri yeme adeti vardır Baharın ilk kuzusu yenildiği zaman sağlık ve şifa bulunacağına inanılır Bugünde kırlardan çiçek veya ot toplayıp onları kaynattıktan sonra suyu içilirse bütün hastalıklara iyi geleceğine, bu su ile kırk gün yıkanılırsa gençleşip güzelleşileceğine inanılır
Hıdırellez Gecesi
Hıdrellez gecesi Hızır’ın uğradığı yerlere ve dokunduğu şeylere feyiz ve bereket vereceği inancıyla çeşitli uygulamalar yapılır Yiyecek kaplarının, ambarların ve para keselerinin ağızları açık bırakılır Ev, bağ-bahçe, araba isteyen kimseler, Hıdrellez gecesi gül ağacının altına istediklerinin küçük bir modelini yaparlarsa Hızır’ın kendilerine yardım edeceğine inanırlar Ve aynı zamanda dileklerini kırmızı kurdaleye bağlayıp gül ağacına asarlar
Gelenekleri
Baht açma: Hıdrellezde baht açma törenleri de oldukça yaygın olarak uygulanan geleneklerimizdendir - Bu törene İstanbul ve çevresinde “baht açma”,
- Denizli ve çevresinde “bahtiyar”,
- Yörük ve Türkmenlerde “mantıfar”, Balıkesir ve çevresinde “dağara yüzük atma”, Edirne ve çevresinde “niyet çıkarma”,
- Erzurum’da “mani çekme” adı verilir

Törenler baharda doğanın ve tüm canlıların uyanmasıyla eş anlamlı olarak insanların da talihlerinin açılacağı inancıyla, şanslarını denemek için yapılır Hıdrellezden bir gece önce bahtını denemek ve kısmetlerinin açılmasını sağlamak isteyen genç kızlar yeşillik bir yerde veya bir su kenarında toplanırlar İçinde su bulunan bir çömleğe kendilerine ait yüzük, küpe, bilezik gibi şeyler koyarak ağzını tülbentle bağladıktan sonra bir gül ağacının dibine bırakırlar
Sabah erkenden çömleğin yanına giderek sütlü kahve içip ağızlarının tadının bozulmaması için dua ederler Ardından niyet çömleğinin açılmasına geçilir Çömlekten içindekiler çıkarılırken bir yandan da maniler söylenir Buna göre eşyanın sahibi hakkında yorumlar yapılır Hıdrelleze özgü bu uygulama temelde bu şekilde yapılmakla birlikte, yörelere göre bazı farklılıklar da gösterebilmektedir Son zamanlarda ise bu tören yalnızca evde kalmış kızların kısmetini açmak amacıyla yapılmaktadır
Sonuç olarak, Anadolu’da hala görkemli törenlerle kutlanan Hıdrellez Bayramı insanlık tarihinde çok eski zamanlardan (ERGENEKON DESTANI zamanından bu yana) beri kutlanmaktadır Farklı zamanlarda, farklı isimler altında kutlansa da Hıdrellez motiflerine pek çok yerde rastlamak mümkün olmaktadır Baharın gelişi ve doğanın canlanması insanlar tarafından bayramlarla kutlanması gereken bir durum olarak algılanmıştır Böylece bir bahar bayramı olan Hıdrellez evrensel bir nitelik kazanmıştır
Hızır ve Kur'an
Aşağıdaki Bölüm Kuran'ın Elmalılı Hamdi Yazır Meali'nden alınmıştır:
KEHF 60 - Ey Muhammed! Bir vakit Musa genç adamına demişti ki:
"İki denizin birleştiği yere ulaşıncaya kadar gideceğim, yahut senelerce gideceğim "
KEHF 61 - Bunun üzerine ikisi de iki denizin birleştiği yere vardıklarında balıklarını unuttular Bu arada balık, denizde yolunu bulup kaybolmuştu
KEHF 62 - İki denizin birleştiği yeri geçtikleri zaman, Musa genç arkadaşına: "Kuşluk yemeğimizi getir Gerçekten biz bu yolculuğumuzda epey yorulduk" dedi
KEHF 63 - Adam: "Gördün mü! dedi Kayaya sığındığımız vakit doğrusu ben balığı unutmuşum Onu hatırlamamı, muhakkak şeytan bana unutturdu O denizde garip bir yol tutup gitmişti "
KEHF 64 - Musa da demişti ki: "İşte aradığımız o idi " Bunun üzerine izlerine dönüp gerisin geri gittiler
KEHF 65 - Nihayet kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş ve tarafımızdan bir ilim öğretmiştik
KEHF 66 - Musa ona: "Allah'ın sana öğrettiği ilim ve hikmetten bana da öğretmen için sana tabi olabilir miyim?" dedi
KEHF 67 - (Hızır) dedi ki: "Doğrusu sen benimle asla sabredemezsin
KEHF 68 - "İçyüzünü kavrayamadığın şeye nasıl sabredeceksin?"
KEHF 69 - Musa: "İnşaallah beni sabırlı bulacaksın ve senin hiçbir işine karşı gelmeyeceğim" dedi
KEHF 70 - (Hızır) dedi ki: "O halde bana tabi olacaksın; ben sana sırrını anlatmadıkça, hiçbir şey hakkında bana soru sorma!"
KEHF 71 - Bunun üzerine ikisi beraber yürüdüler Nihayet gemiye bindikleri zaman, o kul (Hızır) gemiyi deldi Musa, ona şöyle dedi: "Geminin içindekileri boğmak için mi deldin? Doğrusu çok kötü bir iş yaptın "
KEHF 72 - (Hızır) "Sen benimle asla sabredemezsin, demedim mi?" dedi
KEHF 73 - Musa dedi ki: "Unuttuğum şeyden dolayı beni suçlama ve bu işimden dolayı bana bir güçlük çıkarma "
KEHF 74 - Yine gittiler Nihayet bir erkek çocuğa rastladıklarında Hızır hemen onu öldürdü Musa: "Kısas olmadan masum bir cana nasıl kıyarsın? Doğrusu sen çok fena bir şey yaptın" dedi
KEHF 75 - Hızır dedi ki: "Doğrusu sen benimle asla sabredemezsin demedim mi sana?"
KEHF 76 - (Musa) dedi ki: "Eğer bundan sonra sana bir şey sorarsam bana arkadaş olma! Hakikaten benim tarafımdan ileri sürülebilecek son mazerete ulaştın
KEHF 77 - Bunun üzerine yine yürüdüler Nihayet bir köy halkına varıp onlardan yemek istediler Ancak köy halkı onları misafir etmekten kaçındılar Derken orada yıkılmak üzere olan bir duvar buldular Hızır hemen onu doğrulttu Musa: "İsteseydin elbet buna karşı bir ücret alırdın" dedi
KEHF 78 - Hızır dedi ki: "İşte bu, seninle benim aramızın ayrılmasıdır Şimdi sana o sabredemediğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim "
KEHF 79 - "Gemi, denizde çalışan birkaç yoksula aitti Onu kusurlu kılmak istedim, çünkü onların ilerisinde her sağlam gemiye zorla el koyan bir hükümdar vardı "
KEHF 80 - "Oğlana gelince, onun ana-babası mümin kimselerdi Çocuğun onları azgınlık ve inkâra sürüklemesinden korktuk "
KEHF 81 - "İstedik ki Rabbleri onun yerine kendilerine ondan temizlikçe daha hayırlı ve daha çok merhamet eden birini versin "
KEHF 82 - "Duvar ise, o şehirde iki yetim oğlana ait idi Duvarın altında onların bir hazinesi vardı Babaları da iyi bir kimse idi Onun için Rabbin istedi ki o iki çocuk erginlik çağlarına ersinler ve Rabbinden bir rahmet olarak hazinelerini çıkarsınlar Ve ben bunların hiçbirini kendiliğimden yapmadım İşte senin sabredemediğin şeylerin içyüzleri budur "
|