Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bilgi, güdümbilim, hakkında, sibernetik, yönetimbilim

Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi



Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi
Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi
merhaba oyrenmek istediyim sey turkiyede ayrica kibernetika ihtisasi varmidir ve hangi universitelerde daha mukemmeldir ve de kibernetika haqqinda genis bilgi vere bilir misiniz? simdiden tesekkurler

Alıntı Yaparak Cevapla

Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi

Eski 09-11-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi



Alıntı:

asyatimur´isimli üyeden Alıntı

Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi

merhaba oyrenmek istediyim sey turkiyede ayrica kibernetika ihtisasi varmidir ve hangi universitelerde daha mukemmeldir ve de kibernetika haqqinda genis bilgi vere bilir misiniz? simdiden tesekkurler

Alıntı:

asyatimur´isimli üyeden Alıntı


Bulabildiğim bilgiler bunlar umarım işinize yarar

B ir insanın veya otomatik bir makinenin, modern tekniğin kaynakları çerçevesinde herhangi bir işi yönetmesini veya belli bir amaca ulaşmasını sağlayan bilim Makina ve canlılarda, kontrol ve haberleşmenin şartlarını ve kanunlarını tespit eden bir bilim dalı Yaşayan organizmalarla ve makinalarda kontrol ve haberleşme ile ilgili bilimlerin karmaşıklığını ifade etmek için kullanılmıştır Kökü,

eski Yunanca “Kubernetes” ve

Latince “Gobernare”den gelmektedir Her iki kelime de “sevk ve idare” anlamına gelir İlk defa Amerikalı ilim adamı

Norbert Wiener (1948) tarafından kullanılmıştır

Makineler, sistemin durumu hakkında bilgi toplayabilecek ve bu bilgileri değerlendirerek, sistemin yönetilmesine yarayan emirleri hazırlayabilecek duruma geldiği andan itibaren, yönetim sanatı makinelerin işi olup çıkar Bu anlamda, sibernetik, kim yönetir ve nasıl yönetilir sorularını sormaksızın yönetmenin ne olduğunu akla dayanarak açıklayabildiği ölçüde mantıki bir bilimdir

Bu yoldan hareket ederek, sistemler ve makineler için, bugüne kadar hiç ele alınmamış geniş ve teorik bir sınıflandırmaya imkân verir Üstelik, bu sınıflandırmanın sonuçlarından yararlanmakla her çeşit yönetim makinesinin yapımı mümkün olduğuna göre, sibernetik önemli uygulamaların hareket noktasıdır da, yönetim makinelerinden bazıları (uçaklardaki otomatik pilotlar) daha şimdiden geniş bir uygulama alanı bulmuştur ve bu makinelerin her alanda kullanılmaya başlaması otomasyon sanayiinin sistemli olarak gelişmesini sağlayacaktır

Yunanlılar eskiden yönetme sanatını biliyorlardı, hattâ Eflatun'un birçok diyalogunda «sibernetik» terimine rastlanır Ünlü filozof, «yönetmek» fiilinin derin anlamına dikkati çekti ve bir geminin idare edilmesinden veya bir arabanın sürülmesinden insanların yönetilmesine kadar çok çeşitli örneklerle bu anlamı açıkladı Ksenofon da, kendi payına, yönetmek sanatını siyasi anlamda sistemli olarak inceledi

1834'te Ampere, bilimlerin sınıflandırmasını yaparken bu terimi kullandı Fakat sibernetiğin gerçek anlamda ilerlemesi ancak çok yakın bir geçmişe, modern tekniğin yardımıyla insanoğlu «yönetilen işin sentezi»ni makineler sayesinde yapabileceğini anladığı ana rastlar Dünkü makineler bir kastan başka birşey olmadığı halde, bugünün imkânları, özellikle elektrik tekniği sayesinde günümüzün makineleri, kendilerinden beklenen işi aldıkları emirlere uygun olarak hakkıyla yerine getirebilecek şekilde bilgi-işlem organlarıyla donatılmış birer beyin vazifesi görebiliyor

Sibernetiğin iyiden iyiye gelişmesi İkinci Dünya savaşı sırasında, özellikle hava taşıtlarına karşı savunma problemini halletmek için, ağır gözetleme kulelerini hızla ve hassasiyetle istenen yöne çevirmek veya yalnız insan kontrolüyle yönetilmesi imkânsız olan radar antenlerini hedefe çevirmek zorunluluğundan doğdu

Böylece servomekonizma'lar kullanılmaya başladı ve uzun araştırmalardan sonra teknisyenler, radarların düşman uçaklarını takip etmesini ve aldıkları bilgileri (açıklık, yükseklik, uzaklık, uçağın hızı) elektronik bir hesap makinesine iletmesini, böylece elektronik makinenin topu doğrudan doğruya hedefe yönelterek mermiyi otomatik olarak fırlatmasını sağlayan tertibatlar yapmayı başardılar

Bu âlet ve tertibatların gerçekleştirilebilmesi için, çok çeşitli alanlarda uzmanlaşmış teknisyenlerin, özellikle olayların incelenmesinde fizikçilerin, dengeyle ilgili hesapların (karmaşık fonksiyonlardan yararlanan ve matris hesabının büyük ölçüde gelişmesinde yardımcı olan, Laplace dönüşümünün başlangıcı olan hesaplar) yapılabilmesinde matematikçilerin ve kullanılan çeşitli malzemenin incelenmesinde mekanikçilerin birlikte çalışması gerekti

Hattâ sırasında biyoloji bilginlerine bile danışıldı; çünkü «yönetilen için sentezi» denilen o mahut eylem insandaki refleks eylemini andırdığına göre, bu yeni makinelerin davranışıyla canlı varlıkların davranışı arasında bir benzerlik akla yakın gelebilirdi: incelemeler daha derinleştirildiğinde, gerek makinelerde gerek canlı varlıklarda aynı şema ile karşılaşıldığından bu benzerliğin gerçekten var olduğu anlaşıldı

Bu gerçeğin anlaşılmasından sonra, Amerikalı Norbert Wiener 1947'de otomatik kumandalı sistemlerin tekniği üstüne Cybernetics adlı ilk eseri yayımladı; Wiener bu eserinde sibernetiği bir kavşak bilim olarak tanımladı ve yönetim yapabilecek mekanizmalarla ilgili genel kavramları verdi Bu görüşler, üstün yapılı canlıların hayati fonksiyonları ve bu fonksiyonların suni olarak yaratılmasına imkân veren süreçleri mantık analizine vurmakla, gerçek bir akıl devrimi sayılabilecek büyük bir akımın başlangıç noktası oldu

Bazı sibernetikçiler, sosyal olayların bilgi alışverişinden doğduğunu öne sürerek bu olayları sibernetik metotlarıyla incelemenin mümkün olduğunu savunurlar; bu tez, oldukça aşırı bir hayalgücü çerçevesinde, gelecek toplulukların düşünme ve yönetme makineleriyle idare edileceğini akla getirebilir
Ek bilgi
Sibernetik makina ve canlılarda, kontrol ve haberleşmenin şartlarını ve kânunlarını tespit eden bir ilim dalı Yaşayan organizmalarla ve makinalarda kontrol ve haberleşme ile alâkalı ilimlerin karmaşıklığını ifâde etmek için kullanılmıştır Kökü, eski Yunanca “Kubernetes” ve Lâtince “Gobernare”den gelmektedir Her iki kelime de “sevk ve idâre” anlamına gelir İlk defâ Amerikalı ilim adamı Norbert Wiener (1948) tarafından kullanılmıştır

Târihi: Çeşitli sahalarda çalışan ilim adamları, aynı olaylar karşısında farklı isimler kullanmaktaydılar İlimde aşırı ihtisaslaşma dolayısıyla, ilim adamları birbirinin dilinden anlamaz hâle gelmişlerdi Bu durumdan yakınan bâzı ilim adamları özellikle Matematikçi Norbert Wiener ve Biyolog Arturo Resenblueth, ilim adamları arasında ortak noktaları bulup, çıkarmaya başladılar

Bu sıralarda İkinci Dünyâ Savaşı başladı Hedefini kendi kendine bulan, bir uçaksavar topunun yapılmasının mümkün olup olmadığı husûsunda yapılan araştırmalar, evvelce felsefenin işgâl ettiği yere tâlip bir “disiplin ilmi” olan “Sibernetik”in ortaya çıkmasına sebep oldu

Sibernetik, canlılarla kendi kendini düzenleyen makinalar arasındaki çalışma benzerliklerini araştırır Sibernetikte makina durum değiştirme, yâni transformasyon kâbiliyetinde olan her türlü dinamik sistem anlamına gelir Transformasyon bir halden diğer bir hâle geçiştir Gerek makinaların gerekse canlıların bütün faaliyetleri birer transformasyondan ibârettir

Organize bir sistemdeki transformasyona sebep olan her türlü tesire informasyon denir Bu sistemlerin kendilerinden ve dış ortamdaki değişikliklerden haberdar olmaları için, informasyon, yâni bilgi almaları gerekir Organize sistemler aldıkları bu bilgi sonucunda çeşitli durum değişikliklerinden geçerek bir denge durumuna varmaya çalışırlar Buna “homeostasis” adı verilir

Organize sistemlerin elde ettikleri sonuçlar onlar için tekrar bir bilgidir İşte, yapılan işin sisteme tekrar bağlanmasına geri-besleme (feed-back) denir Kendi kendini ayarlayan bütün sistemlerde, meselâ vücud harâretini, sâbit tutan canlılarda, kan şekerinin belli sınırlar içinde tespit edilmesini sağlayan mekanizmada, göz bebeğinin ışığın şiddetine göre büyüyüp küçülmesi gibi olaylarda geri beslemeler söz konusudur

İlk sibernetik âlimi Cizreli Ebü’l-İz el-Cezerî’dir 1969 yılında İbrâhim Hakkı Konyalı tarafından, Kara-Amid Dergisinde (cilt 2, sayı 2) yayınlanan bir makaleden sonra, Türkiye’de tanınan bu âlim sekiz asır önce Türk saraylarının makinalaşmasını sağlamıştır Diyarbakır’da hüküm süren Artuk Türkleri arasında yetişen Ebü’l-İz otomatik makinalar hakkında kitap yazmıştır Kitabın orijinal ismi Kitâb-ül-Câmi-i Beyn-el-İlm-i vel-Amel en-Nafî-i fî Sınat-il-Hiyel’dir

Topkapı Sarayı Üçüncü Ahmed Kütüphânesinde de bir nüshası bulunan bu eşsiz kitabı hangi sebeple yazdığını Ebü’l-İz şöyle açıklamaktadır:

“Ben bu kitabı, Artukoğullarından Diyarbakır hükümdarı Ebü’l-Feth Mahmûd ibni Karaaslan adına yazdım Bu değerli hükümdarın babasına ve kardeşine 25 yıl hizmet ettim Birgün, yaptığım makinalardan birini göstermiştim O, bu işimi büyük bir ilgiyle tetkik etti Bana; “Dünyâda eşi bulunmayan bir şey yaptın Emeğin boşa gitmeyecektir Bana bütün yaptıklarını gösteren bir kitap yaz!” dedi Ben de bu kitabı yazarak, kendisine sundum Kitabımı bir önsöz, 50 şekil ve 6 kısım üzerine kurdum

Bu kıymetli eserde Ebü’l-İz sekiz asır önce “Sibernetik’te denge durumu” veya “Elektronikteki ayarlama sistemleri” gibi, birçok ilgi çekici konuyu ele almıştır

Her millet, Sibernetik târihinde kendi yetiştirdikleri bilginlerle övünmüşlerdir Fransızlar bu konuda ünlü matematikçi Paskal ve ünlü düşünür Descartes ile öğünmektedirler İngilizler ise aynı konuya bilgisayar biliminin babası sayılan Charles Babbage’in öncülük ettiğini ileri sürmektedirler Almanlar ise Leibniz’i bu konuda en büyük önder olarak tanırlar

Halbuki Ebü’l-İz bundan sekiz asır önce Otomatik Kontrol Bilimini kurmuş ve sistemler arasında denge durumları sağlamıştır Genellikle hidro-mekanik güçten faydalanılmış, şamandıra ve palangalar arasında karşılıklı tesirde bulunma yoluyla çok ilgi çekici otomatik kontrol mekanizmaları geliştirmiştir

Ebü’l-İz’in otomatik makinalar kitabındaki düzenlerden birisi otomatik abdest alma makinası’dır Hükümdar Mahmud için geliştirilen bu düzende, abdest suyu otomatik olarak dökülmekte ve aynı şekilde durmaktadır Ebü’l-İz’in kitabında, “Sultan Mahmûd’un hizmetçilerin abdest suyu dökmelerinden hoşlanmadığı için” kendisinin bu işi yapmak üzere makina adamlar ve makina tavus kuşları yaptığı, sultanın bu robotların döktüğü sudan abdest aldığını yazmaktadır

Böyle bir kimse Türkiye’de pek az tanınmışken, hattâ kitabı Türkçeye bile tercüme edilmemişken, yabancılar bu kitabı bulmuş, incelemiş Donald Hill, “Al-Jaz’ari’s Book of Ingenious Mechanical Devices” Mekanik Hareketler Mühendisliği Bilgisi adıyla İngilizceye çevirmiştir Donald Hill’in kitabı hakkında bilgi veren bir kaynak Ebü’l-İz için, “On ikinci yüzyıl Müslüman mühendisliğinin doruğuna erişmiş kişi” sözünü etmektedir

Sibernetik konusunda çeşitli üniversite ve tıp fakültelerinde çalışmalar yapılmaktadır Bu çalışmalar sonunda, artık sibernetik ilim çevrelerinin olduğu kadar halkın da ilgilendiği bir ilim dalı hâline gelmiştir Meselâ, günümüzde bilgisayar işlemleriyle beynin çalışmaları arasındaki ilgi her kesimin yakından bilgi sâhibi olduğu bir konu hâline gelmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi

Eski 09-11-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi



SİBERNETİK

Sibernetiği ilk kuran alim İsmail-El GEZERİ'dirSibernetik yeni Türkçe Güdümbilim, (Yunanca kybernétes, "dümenci"), makine ve canlılarda geçerli olan kontrol ve iletişim teorisi İnsanlara ait ve mekanik sistemlerin çalışma tarzı ve fonksiyonlarını daha iyi anlatabilmek amacıyla bilgi-işlem sistemleri ve canlı varlıkların kontrol ve iş haberleşme yöntemlerinin karşılaştırmalı araştırması Sibernetik birden fazla disiplin oluşturmakla ilgili olup, bilim dallarının herbiriyle tam bir uygunluk içinde olan bir dizi kavram yardımıyla bu dallar arasında tam bir ilişki kurulmasını sağlar

'Sibernetik' Enerjiye açık, enformasyon ve kontrole kapalı sistemleri inceleyen bilim dalıdır

SİBERNETİK İLETİŞİM MODELİ

Bu model, Wiener'ın (1947) çalışmalarından doğan sibernetik (cybernetics) kavramının, Moles (1971) tarafından iletişim alanına uyarlanmasına dayanmaktadır 'Hayvan veya makinelerde, kendi kendini kontrol edebilen karmaşık sistemler teorisi' olarak tanımlanan sibernetik teori, çeşitli dilleri, kodları ve sinyalleri kapsayan belirli bir enformasyon anlayışı taşımaktadır Buna göre tüm enformasyonlar, genellikle bir dilin öğeleri tarafından oluşan bir taşıyıcıya sahiptirler Söz konusu dil öğeleri sözcükler ve bunlar da bir takım sinyal veya göstergelerden oluşurlar

İletişimin incelenmesi, iletişim şemasının temel öğeleri olan alıcı, verici, kanal ve işaretler repertuvarının incelenmesi demektir: Bu kapsamda alıcı ve vericinin betimsel özelliklerinin, kim olduklarının; repertuvarın karakteristiklerinin ve kanalın doğasının bilinmesi önem taşımaktadır Sibernetik iletişim teorisine göre;

• Mesaj, her şeyden önce, verici tarafından işaretler repertuvarından alınan öğelerin düzenlenmiş bir dizisidir (sequency) Verici, repertuvar öğelerini, mesaja içrel yasalara göre düzenler Alıcı mesaj öğelerini tanır, anlamlandırır, vb

• Mesaj, bir yenilik taşıyıcıdır; burada yenilik, belirli bir öngörülemezlik derecesinin, bu da orijinallik miktarının (orijinallik düzeyi, mesaj veya öğelerinin görülme, ortaya çıkma olasılığıyla ters orantılıdır) ifadesidir ve mesaj, bunu taşıdığı ölçüde bir değere sahiptir

• Enformasyon, belirsizliği azalttığı ölçüde, anlaşılabilir ya da okunabilir Anlaşılabilirlik, mesaj öğelerinin tekrar sıklığına, yani artıklık (redundancy) derecesine paralel olarak artar ve dolayısıyla mesajın orijinalliğiyle ters orantılıdır Pratikte mesajın, orijinallik ile anlaşılabilirlik, öngörülemezlik ile öngörülebilirlik arasında dengelenmesine çalışılır Bu noktada, alıcının maksimal orijinallik debisi önem taşır

• İletişimde bir diğer önemli faktör, iletişimin pahasıdır Mesajın olabildiğince ekonomik olması gerekir Bu gereklilik, mesaj öğelerinin miktarının sınırlanmasında somutlasın Anlaşılabilirlik, dolayısıyla artıklık (bir mesajda, zorunlu minimum öğe sayısından fazlalığın oranı), pahayı artırdığından dengelenmesi zorunludur

• Mesajlar, alıcı üzerindeki etkileri bakımından farklı özellikler gösterirler Verici ve alıcının ortak gösterge repertuvarının kullanımı ve mesajın kodlanmasına bağlı olarak mesajın zenginliği farklı özellikler gösterir Bu noktada denotatif ve konotatif mesajlar, bir başka deyişle semantik ve estetik mesajlar ayırdedilir

Bu boyutlardan hareket ederek iletme sürecini formelleştirmeye ağırlık veren sibernetik iletişim teorisi, mesajın semantik özelliklerinden ziyade, mantıksal özelliklerine odaklasan bir yaklaşım olarak görünmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi

Eski 09-11-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sibernetik (Yönetimbilim, Güdümbilim) Hakkında Bilgi




Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.