Şengül Şirin
|
Cevap : Sina-Filistin Cephesi
Sina ve Filistin Cephesi
Sina ve Filistin Cephesi Osmanlı Cephesi Bölge Sina ve Filistin Sonuç Sevr Antlaşması Taraflar Osmanlı Devleti Britanya İmparatorluğu Kumandanlar Cemal Paşa Sir John Maxwell
Archibald Murray
Henry George Chauvel
Philip Chetwode
Charles Dobell
Edmund Allenby Güçler 350 000 400 000 Kayıplar 300 000 100 000 [gizle] Sina ve Filistin 1 Süveyş – 2 Süveyş – Romani – Magdhaba – Ramallah – 1 Gazze – 2 Gazze – 3 Gazze – Bir-Seba – Kudüs – Megiddo
Dördüncü Ordu
Yıldırım Orduları Grubu
1917

Kanal'dan Birinci Gazze Savaşına kadar
Filistin cephesi (güz, 1917)
Mustafa Kemal daha işin başından beri Falkenhein'ı açık bir şekilde eleştirmekte, Alman subaylarının önünde onun plânlarını tenkit etmekteydi Bu hususta Cemal Paşa, M Kemal'i destekliyor ve Filistin cephesi komutanı olarak da, tıpkı onun gösterdiği sebeplerden dolayı Bağdat projesine şiddetle karşıydı Eldeki kuvvetleri Halep ile Şam arasında toplamak ve duruma göre nereye kuvvet gerekli ise oraya
sevketmek istiyordu Neyse ki, Falkenhein kurmay subaylarından önemli bir kişilik sahibi olan Binbaşı Franz von Papen'in yerinde vermiş olduğu nasihatleri sayesinde, fikrini değiştirmeye başlamıştı Filistin cephesinde von Papen'le yaptığı bir gezi sırasında tehlikeyi görebilmişti İngilizler taarruza geçerse Osmanlı
mevzilerini yarıp, Filistin ve Suriye'yi geçerek Bağdat'la bütün ulaşım yollarını kesebilirdi Böylece von Falkenhein, ün peşinde koşmak yerine, tedbirli davranmayı daha münasip görerek, Bağdat seferini şimdilik tehir etmişti 
Böylece, 1917 yılının yaz ayları her iki taraf için de bir hazırlık devresiydi Hazırlıklarını daha erken tamamlayan İngiliz Generali Allenby, 27 Ekim 1917 sabahı Gazze'nin bombardımanı ile taarruza geçti
Bu taarruzda kara topçusuna, denizden de İngiliz ve Fransız gemileri yardım ediyordu Aynı gün akşamı ise, Osmanlı cephesinin sol kanadını düşürmek için, Beer-Şeba üzerine hücum etti
31 Ekim akşamı Birüssebi İngilizlerin eline geçmişti Böylelikle Osmanlı cephesi tehlikeli bir duruma girmişti Bunun için 5 Kasım'da Gazze boşaltıldı ve 7 Kasım'da İngilizler Gazze'yi ele geçirdiler
Bundan sonra ise, Osmanlı kuvvetleri çekilmeye, İngiliz kuvvetleri de ilerlemeye başlamıştı İngilizler 15 Kasım'da Yafa'yı da ele geçirince, Osmanlı kuvvetleri de Kudüs'e doğru çekilmeye başlamışlardı Kudüs'te kuvvetli bir savunma hattı meydana getiren Osmanlı kuvvetleri Allenby'in taarruzunu durdurmuşlardı Bunun üzerine Allenby hareketini yavaşlatıp, malzemesini ve kuvvetlerini topladıktan sonra, 8 Aralık'ta Kudüs'e karşı taarruza geçti ve 9 Aralık 1917 günü Kudüs'ü düşürdü 
Böylece Ekim ayının son günlerinde 110 000 kişilik bir kuvvetle başlayan İngiliz taarruzu Kudüs'ü ve bütün Filistin'i kaybetmemize neden olmuştu Daha önce Lloyd George, Allenby'den İngilizlere Noel hediyesi olarak Kudüs'ü almasını istemiş ve o da almıştı Diğer bir husus da, Allenby burayı almakla Osmanlıların maneviyatına acı bir darbe indirmiş oluyordu Ayrıca Mekke ve Bağdat'tan sonra Kudüs, düşman eline geçen üçüncü mukaddes şehirdi 
1918
Diğer taraftan General Allenby hazırlıklarını tamamladıktan sonra 1918 yılının Şubat'ından itibaren Filistin cephesinde tekrar faaliyete geçti Böylelikle Lût gölünün kuzeyindeki Jericho'yu 21 Şubat 1918'de ele geçirdi Bundan sonra ise, İngiliz cephesinin sağ yanı Şeria nehri vadisine dayanmış oluyordu Bu durum, Hicâz'daki Osmanlı kuvvetlerinin tek ulaşım yolu olan Hicâz demiryolu için
tehlikeliydi Gerçekten Emir Faysal komutasındaki Arap kuvvetleri Akâbe körfezinden kuzeye doğru ilerleyerek, adı geçen demiryolunu ele geçirmek için çalışıyordu Bundan dolayı, Allenby esas faaliyetini batıya yani Amman
istikametine çevirip, Arap kuvvetleriyle birleşmeyi düşünüyordu 
Osmanlı komutanlığı bu tehlikeli durumun farkına varmış ve sert bir savunma yapmaya karar vermişti Bu sırada, Kudüs yenilgisinden dört ay sonra, 25 Şubat 1918'de Falkenhein'ın görevine son verilerek, Yıldırım Orduları Grubu
Komutanlığına Liman von Sanders atanmıştı Bu göreve atanırken Liman von Sanders'in Enver Paşa'dan bazı istekleri olmuştu Bu istekler; Irak'ta bulunan 6 Ordu'nun Yıldırım Orduları Grubu emrinden çıkarılması, ayrıca Kurmay Başkanı Kâzım Bey ile 5 Ordu Karargâhındaki bazı Osmanlı subaylarını da yanında
götürmek istediğini bildirmiş ve bu istekler de Enver Paşa tarafından kabul edilmiştir Alman İmparatoru'ndan henüz muvafakat cevabı gelmediği için Liman von Sanders Filistin'e hareketini birkaç gün geciktirmişti Daha sonra durumun Sanders'e telgrafla bildirileceği haberi üzerine 24 Şubat akşamı İstanbul'dan ayrılarak, cepheye ancak 1 Mart günü ulaşabilmiştir Yıldırım Orduları Grubu
Komutanlığına yeni atanan Sanders, birliklerini teftiş ederek, kendine göre yeni düzenlemeler yapar 7 Ordu karargâhını Nablus'tan Amman'a nakledilmesine karşı çıkarak, tekrar karargâhını Nablus'a almak ister ve 7 Ordu komutanı Fevzi Paşa ile karargâhını da Nablus'a geri çağırır 3 Kolordu Komutanı Albay İsmet Bey'in karargâhını da giderek, onunla da görüşür ve durumun hiç de iç açıcı olmadığını anlar
Öte yandan hazırlıklarını tamamlayan Allenby, 8-12 Mart 1918 tarihlerinde Osmanlı cephesini yararak kuzeyde Nablus'a yürümek istediyse de, beklemediği kadar sert bir mukavemetle teşebbüsten vazgeçti Bundan sonra ise Amman'a doğru gitmek isteyen Allenby, 21 Mart'ta Şeria nehrini geçerek, 26 Mart'ta ise Amman yakınında bulunan El-Salt'ı zaptetti Bir haffta süren çetin muharebelere rağmen Amman'daki Osmanlı savunmasını kıramayınca, 1 Nisan'da çekilip tekrar Şeria nehrine geldi 
Bunların yanı sıra Emir Faysal birlikleri Nisan sonunda ancak 2 000 Osmanlı askerî tarafından savunulan, güneyde Hicâz demiryolu üzerindeki Maan'a saldırmış, fakat geri püskürtülmüştü Bunun üzerine Allenby, 30 Nisan'da Amman'a karşı ikinci bir harekete geçmek istedi El-Salt ve Tel-İmrin civarında yapılan dört günlük muharebelerde İngilizler ikinci defa geri püskürtülerek, tekrar Şeria nehrine çekildiler Allenby'nin bu iki başarısızlığından da İngiliz kayıtlarında hiç bahsedilmemiştir 
Nisan (1918) ayındaki yenilgiler üzerine İngilizler, Mayıs ayından sonra Filistin cephesinde faaliyetlerini durdurmak zorunda kalmışlardı İngiliz kuvvetlerinin 160 000 civarında, Osmanlı kuvvetlerinin ise 40 000 civarında olmasına rağmen Allenby gayet kuvvetli bir savunma karşısında kalmıştı Bundan dolayı tekrar hazırlanmak gereği duydu Diğer bir konu ise havaların ısınmasıydı Ayrıca Almanya batı cephesinde taarruza başlamıştı Batı cephesini takviye etmek üzere İngilizler, Filistin cephesindeki birliklerin bir kısımını bu cepheye kaydırmışlardı 
Diğer taraftan Nisan ayı içerisinde Yıldırım Orduları İngilizlere karşı taarruza da geçmiş, fakat bu taarruzdan beklenilen bir netice alınamamıştı Zaten Araplar cephe gerisinde İngilizlerin lehine çalışıyorlar, demiryolu köprülerini İngilizlerin verdikleri vasıtalarla tahrip ediyorlardı 
Bir süre sonra, Sultan Mehmet Reşat ölmüş ve yerine kardeşi Vahidüddin padişah olmuştu (5 Temmuz 1918) Padişah Vahidüddin, M Kemal Paşa'yı İstanbul'a çağırmış ve memlekete dönen M Kemal Paşa ikinci defa olarak 7 Ordu Komutanlığına tayin edilmişti
Megiddo Savaşı (1918)
Bundan sonra General Allenby, 30 000 kişi olarak düşündüğü Türk kuvvetlerini yenmek maksadıyla, bu defa 460 000 kişilik bir kuvvet hazırlayarak, Yafa'nın kuzeyinde ve kıyı bölgesinden saldırıya karar vererek, kuvvetlerinin dörte üçünü burada toplamıştı Bu hazırlıkları sezen ve İngilizlerin 19 Eylül sabahı saldırıya geçeceğini tahmin eden 7 Ordu komutanı M Kemal, durumdan Sanders'i haberdar ettiği halde, ciddiye alınmamıştı Böylece sadece kendi birliklerini hazır bir duruma getirmişti 18 Eylül akşamı M Kemal, gerekli önlemleri almış
olduklarından emin olmak için, emrindeki iki Kolorduya komuta eden arkadaşları İsmet ve Ali Fuat'la telefonlaştı Daha telefonu henüz kapatmıştı ki, İngiliz topçu bombardımanının ilk sesini duydu Böylece İngilizler 19 Eylül 1918 günü büyük bir taarruza başlamışlardı Osmanlı kuvvetleri bu saldırıya karşı zaman zaman çetin bir direnme göstermelerine rağmen, çekilmeye başladılar Bu saldırılara M Kemal
Paşa' nın 7 Ordusu dayanırken, 8 Ordu cephesi ise yarılmıştı Bunun üzerine de 7 ve 4 Ordular çekilmeye başladılar Bu çekilme sırasında bile M Kemal at sırtında düşmanla teması kesmeyerek, en son eratının yanında ve içinde bulunarak, ordusunu güzel bir düzen içerisinde geri çekmişti Diğer yandan
isyancı Arapların, Osmanlı ordusunu vurmaları buraların çok çabuk çökmesine sebep olmuştu Arap yarımadasında, Araplardan sadece İmam Yahya'nın yönetimindeki Yemen, Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı kalmıştı İşte bu asilerden Emir Faysal kuvvetleri de güneyden ilerlemekteydi Bundan sonra 25 Eylül'de Amman düşmüş ve 30 Eylül'de İngiliz kuvvetleri Şam yakınlarına kadar gelmişlerdi 
Fakat aynı gün Şam'ı savunacak komutanın ayrılıp gitmesi ve askerlerinin dağılması nedeniyle Şam elden çıkmıştı Ayrıca Fransız ve İngiliz kuvvetleri denizden de donanma yardımı alarak, 8 Ekim'de Beyrut'a girdiler Bundan sonra Yıldırım Ordularının Halep'te toplanması kararlaştırılmıştı 
Bu çekilme esnasında 7 Ordu da komutanının güçlü şahsiyetinin, sevk ve idaresi altında düzenli bir şekilde, düşmanı karşılayarak, şiddetli taarruzların önünde ezilmeden ve tertibatını bozmadan çekilmekteydi M Kemal, İngiliz baskısından dolayı değil, 7 Ordunun sağ kanadını koruyan 8 Ordu kalmadığı için çekilmekteydi Kuşatılmaktan kaçınmak gerekiyordu Böylece M Kemal'in doğusundaki 4 Ordu da kuzeye doğru geri çekilmeye başlamışt Bu çekilmenin yanı sıra M Kemal, Halep'te düşmanla ve asi Araplarla yaptığı son muharebeyi de kazanmış ve düşmanın ilerlemesi 26 Ekim 1918'de sınırımızda tamamıyla
durdurulmuştu Bu sırada M Kemal Paşa Suriye'yi savunmanın gereksizliğini derhal anlamıştı Ona göre asıl savunulması gereken Anadolu idi Bu sebeple emrindeki orduyu Halep'in 5 km kuzeyine çekerek, Toros geçitlerini savunma hazırlığına başladığı bir sırada 30 Ekim 1918 tarihinde İtilaf Devletleri'yle Mondros Mütârekesi imzalandı
Kayıplar
31 Ekim'den 9 Aralık'a kadar yapılan muharebelerde ayrıca Osmanlılar 12 000 kişi de esir vermişlerdi İngilizler ise 18 000 kişi kaybetmişlerdi Kudüs'ün elden çıkması üzerine Cemal Paşa Suriye'den ayrılarak İstanbul'a dönmüş ve Bahriye Nazırlığı'na devam etmişti 
Bu yenilgiden sonra da Enver Paşa'nın emri üzerine Falkenhein, 26 Aralık'ta karşı bir taarruza teşebbüs ettiyse de, bu durum 5 000 askerimizin kaybedilmesinden başkaca da bir işe yaramamıştı 1917 yılının sonuna gelindiği zaman, Filistin'de İngiliz cephesi kıyıda Yafa'nın kuzeyi ile Kudüs'ün biraz kuzeyi arasında uzanan bir hat üzerinde bulunuyordu Bu sırada bizim Filistin cephesindeki kuvvetlerimiz 36 000 kişiden ibaretti İngiliz kuvvetleri ise, 550 000 kişiydi Ayrıca araç ve gereç bakımından da İngilizler bize göre çok üstündü 
Osmanlı Ordusu Savaş Düzeni İtilaf Kuvvetleri Savaş Düzeni Yıldırım Orduları Grubu
Daha çok bilgi için: Megiddo Savaşı (1918)
Allenby'nin kuvvetleri- 21nci Kolordu (Korgeneral E
S Bulfin) - Şaron ovasındaki baş hücumu - 60ncı Tümen
- 7nci Hint Tümeni
- 75nci Tümen
- 3ncü Hint Tümeni
- Britanya 54ncü (Doğu Anglia) Tümeni
- Fransız Levant müfrezesi (piyade ve süvari karma tugayı) - bağımsız
- 20nci Kolordu (Korgeneral Philip Chetwode) - ikincil hücum
- Chaytor birliği- doğu kanadı
- Anzak Atlı Piyade Tümeni
- (Hint) İmparatorluk Hizmeti Piyade Tugayı
- Batı Hint ve Yahudi Piyade müfrezesi {Yahudi Lejyon 38nci ve 39ncu taburlardan ibaretti (Kraliyet Avcıları}
- Çöl Atlı Kolordusu (Korgeneral Henry Chauvel) - ilerleme gücü
- 4ncü (Hint) Atlı Piyade Tümeni
- 5nci (Hint) Atlı Piyade Tümeni
- Avustralya Atlı Piyade Tümeni
- Zırhlı müfreze
- 7nci Hafif Arabalı Devriyesi
- Arap Kuzey Ordusu (Emir I
Faysal, T E Lawrence)
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|