Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
devletleri, devletlerinin, istanbulu, itilaf, işgal, nelerdir, sebepleri

İtilaf Devletleri - İtilaf Devletlerinin İstanbul'u İşgal Sebepleri Nelerdir?

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İtilaf Devletleri - İtilaf Devletlerinin İstanbul'u İşgal Sebepleri Nelerdir?



İtilaf Devletleri - İtilaf Devletlerinin İstanbul'u İşgal Sebepleri Nelerdir?
İtilaf Devletleri - İtilaf Devletlerinin İstanbul'u İşgal Sebepleri Nelerdir?

Özetle 12 Ocak 1920'de toplanan Meclis-i Mebusan, 28 Ocak 1920 tarihindeki gizli oturumunda "Ahd-i Milli" olarak Misak-ı Milli kararlarını aldı ve kararlar bütün mebuslar tarafından imzalandı 17 Şubat 1920 tarihli oturumunda da bu kararın basında yayınlanması ve bütün yabancı parlamentolara bildirilmesi kararlaştırıldı 15 Mart'ta, Bu gelişmeler üzerine İstanbul'daki İtilaf kuvvetleri 150 Türk aydınını yakalattı 18 Mart 1920'de İngilizler, meclisin etrafını makineli tüfeklerle sararak, toplantı halinde bulunan milletvekillerinden bazılarını tutuklayarak ve sürükleyerek götürdüler Böylece şehir fiilen ve resmen askeri işgale maruz kaldı Bunun üzerine milletvekilleri meclisin çalışma süresini ertelediler Böylece, son Osmanlı Meclis-i Mebusanı düşman süngüsü altında zorla kapatıldı

Detay Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra 13 Kasım 1918'de İstanbul'a giren İtilaf Devletlerinin kuvvetleri İstanbul'da bulunmakta idiler Osmanlı Hükümeti'nin her hareketini yakından takip ediyorlardı Özellikle Meclis-i Mebusan'ın müzakereleriyle alakadardılar İstanbul Hükümeti'nin Anadolu ile birleşmesi, Türk toprakları üzerindeki isteklerine engel olabilirdi Bu sebeple, İstanbul Hükümeti üzerine baskı yaparak bu birleşmeğe engel olmağa çalıştılar Fakat Osmanlı Mebuslar Meclisi'nin Misakı Milli'yi kabulü, İtilaf Devletleri'ni korkuttu Bunun üzerine Paris'teki "Yüksek Meclis" İstanbul'un işgalini ve milliyetçi Türk milletvekillerinin tutuklanmasını kararlaştırdı

İngilizler 9 Mart'ta vatanseverlerin toplanmakta olduğu Türk Ocağı merkezini bastılar 15 Mart günü de İstanbul'daki İtilaf Kuvvetleri Kumandanı yüz elli Türk aydınını tutuklattı

İşgal günü ise Mebuslar Meclisi'ne giren bir İngiliz müfrezesi de bazı milliyetçi milletvekillerini tutukladı Bir kısım milletvekilleri Anadolu'ya kaçtılar Bu suretle Osmanlı İmparatorluğunun son Mebuslar Meclisi kapatılmış oldu

Mustafa Kemal, Mebuslar Meclisi'nin kapatıldığı haberini alınca, bütün milletvekillerini ve İstanbul'daki yakın arkadaşlarını yanına davet etti

İşgal Ordusu Kumandanı İngiliz Generali Vilson'un yayınladığı bildiride: İstanbul'da örfi idare ilan olunduğu, emirlere aykırı veya düzeni bozacak bir harekete girişenlerin Divanı Harb tarafından muhakeme edilerek idam edileceği bildiriliyordu Ayrıca beyannameye "işgal geçicidir" kaydı konulmuş, fakat işgal süresi tayin edilmemişti Yine bu bildiride, Kuvayı Milliye'nin birtakım İttihatçı ve soygunculardan ibaret olduğu da yazılı idi

İstanbul'un işgalini Manastırlı Hamdi Efendi adında gayretli ve vatansever bir telgraf memuru Mustafa Kemal'e haber verdi

Mustafa Kemal, işgal olayı üzerine İstanbul'daki İtilaf Devletleri'nin temsilcilerine, tarafsız bütün devletlerin Dışişleri Bakanlıklarına protesto telgrafları yolladı Bu telgraflarda:

Türk Milletinin siyasi hakimiyet ve hürriyetine indirilen bu darbenin, yirminci asır medeniyet ve insaniyetinin mukaddes saydığı bütün esaslara, hürriyet, milliyet, vatan hisleri gibi bugünün insan cemiyetlerinde esas olan bütün umdelere ve bu umdeleri vücuda getiren insanlığın umumi vicdanına aykırı olduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyordu:

Biz hakkımızı ve istiklalimizi korumak için girdiğimiz kavganın kutsallığına ve hiç bir kuvvetin bir milleti yaşamak hakkından mahrum edemeyeceğine inanmış bulunuyoruz

İstanbul'un işgali olayından doğacak büyük mesuliyete son bir defa olarak dünyanın dikkat nazarını çekeriz Davamız haklılığı ve kutsallığı bugünlerde, Tanrı'dan sonra en büyük yardımcımızdır

İşgalden sonra Salih Paşa Kabinesi düştü Yerine tekrar Ferit Paşa Kabinesi geçti Fakat artık ne Padişah, ne de hükümetinden, milletin kurtuluş davasında herhangi bir yardım beklenemezdi Çünkü bütün maddi ve manevi gücünü kaybetmişti Hatta bağımsız bir Osmanlı Devleti'nden dahi söz edilemezdi Osmanlı Devleti'nin yedi yüz yıllık hayat ve egemenliği İstanbul'un işgaliyle sona ermiş bulunuyordu

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.