Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kaynakları, nelerdir, yeraltı, yerüstü

Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nedir? Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nelerdir?

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nedir? Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nelerdir?



Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nedir? Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nelerdir?
Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nedir? Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nelerdir?

21 Yerüstü Su Kaynakları
22 Yeraltı Su Kaynakları
Dünyadaki toplam su miktarı 1,4 milyar km3 tür Bu suyun % 97'si denizlerde ve okyanuslardaki tuzlu sulardan oluşmaktadır Geriye kalan yalnızca % 2'si tatlı su kaynağı olup çeşitli amaçlar için kullanılabilir olduğu belirlenmiştir Dünyadaki toplam suyun yaklaşık yılda ortalama 500000 km3'ü denizlerde ve toprak yüzeyinde meydana gelen buharlaşmalar ile hidrolojik çevrim içerisinde yağmur ve kar olarak tekrar yeryüzüne düşmektedir
Dünya yüzeyine yağışla düşen su miktarı yılda ortalama yaklaşık olarak 100000 km3 olup bunun, 40000 km3'ü akışa geçerek nehirler vasıtasıyla denizlere ve kapalı havzalardaki göllere ulaşmaktadır Bu miktarın da 9000 km3'ü ise teknik ve ekonomik olarak kullanılabilir durumdadır
Kullanılabilir suyun dengeli dağıldığını söylemek çok zordur Bu nedenledir ki günümüzde dünya nüfusunun 1/3'ü yeterli ve sağlıklı su kaynaklarına sahip olamadıkları için su sıkıntıları yaşamaktadırlar
Bugün pek çok insan tatlı su kaynaklarının, dünyada insanlığın yararına sunulmuş sonsuz bir doğal kaynak olduğunu düşünmektedir Oysa, sonlu bir doğal kaynak olan tatlı su, yaşayan bir gezegen olan dünyamızın vazgeçilmez bir parçasıdır
Tablo : Türkiye Su Kaynakları potansiyeli
Ortalama (aritmetik) Yıllık yağış 642,6 mm Ortalama yıllık yağış miktarı 501,0 km3 Türkiye göller ve nehirlerinden oluşan tatlı su kaynaklarına sahip olmasına rağmen, sanıldığı gibi su zengini bir ülke değildir Aksine, gerekli önlemler alınmadığı taktirde yakın gelecekte su sorunları yaşamaya aday bir ülke konumundadır
Türkiye'de; kuraklıklar ve diğer nedenler yüzünden mevcut su kapasitesinde azalmalar görülmektedir Bunun başlıca nedenleri ise; topografyadaki düzensizlikler sebebiyle kaynakların kontrol edilemeyişi, yağışların ve kaynakların bölgelere göre dengesiz dağılımı, su kaynaklarının bütüncül havza bazında yaklaşımlarla uzun vadeli planlamalar yerine bölgesel, bağımsız ve kısa vadeli projelerle kullanıma açılması girişimleridir
21 Yerüstü Su Kaynakları
[Konu Başlığı] [Sonraki Konu]
Tablo-2: Türkiye'nin Yerüstü Su kaynakları
Yıllık yüzey akış miktarı 186,00 km3 Yıllık yüzey akış/Yıllık yağış miktarı 37% Yıllık tükenebilir su miktarı 95,00 km3 Fiili yıllık tüketim 32,41 km3 Türkiye'nin yağış rejimi mevsimlere ve bölgelere göre çok büyük farklılık göstermekte olup, yıllık ortalama yağış 642,6 mmdir Bu da yılda ortalama 501 km3 suya karşılık gelmektedir
Bu miktarın 274 km3'ünün toprak ve su yüzeylerinden ve bitkilerden olan buharlaşmalar yoluyla atmosfere geri döndüğü; 41 km3'ünün yüzeyden sızmalar suretiyle yeraltı suyu rezervlerini beslediği; 186 km3'ünün ise çeşitli büyüklükteki akarsular aracılığı ile denizlere, kapalı havzalardaki göllere ******** suretiyle akışa geçtiği kabul edilmektedir Ayrıca, komşu ülkelerden doğan akarsular ile yılda 7 km3 suyun ülkemiz su potansiyeline dahil olduğu göz önüne alındığında, toplam yenilenebilir tatlı su potansiyelimiz brüt 234 km3 olmaktadır
Halihazırda teknik ve ekonomik anlamda tüketilebilecek yerüstü ve yeraltı suyu miktarının 110 km3 olduğu belirlenmiştir Bu miktarın 95 km3'nün yurt içinden doğan akarsulardan; 3 km3 ünün yurt dışından ülkemize ulaşan akarsulardan 12,3 km3ünün ise yeraltı suyundan sağlanabileceği kabul edilmektedir
Türkiye'nin kişi başına düşen su potansiyeli (2000 yılı nüfus sayımının kesin olmayan sonuçlarına göre Türkiye nüfusunun 65 milyon kabulü ile 3600 m3 iken, kullanılabilir su varlığı bakımından kişi başına düşen su miktarı 1692 m3'dür Ülkemizin, kişi başına düşen kullanılabilir su varlığı bakımından diğer bazı ülkeler ve dünya ortalaması ile karşılaştırıldığında, su kisiti bulunan ülkeler arasında yer aldığı görülmektedir
Günümüzde bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için yılda ortalama kişi başına 10000 m3 su potansiyeline sahip olması gerektiği kabul edilmektedir Oysa Türkiye 'kişi başına düşen su potansiyeli açısından da (3600 m3) bu değerin oldukça gerisindedir Bu rakamlar da göstermektedir ki ülkemiz sınırlı miktarda su varlığına sahiptir
Devlet istatistik Enstitüsü (DİE) verilerine göre 2025 yılında nüfusumuzun 80 milyon olacağı hesaplanmaktadır Bu durumda 2025 yılı için kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının 1 375 m3'e düşeceği söylenebilir Mevcut büyüme hızı, su tüketim alışkanlıklarının değişmesi gibi faktörlerin etkisiyle su kaynakları üzerine olabilecek baskıları tahmin etmek mümkündür Ayrıca tüm bu tahminler mevcut kaynakların 25 yıl sonrasına hiç tahrip edilmeden aktarılması durumunda geçerli olabilecektir Dolayısıyla Türkiye'nin gelecek nesillerine sağlıklı ve yeterli su bırakabilmesi için kaynaklarını çok iyi koruyup, akılcı kullanması gerekmektedir
Türkiye 26 adet hidrolojikhavzaya ayrılmıştır Tablo 3 'de de görüleceği gibi havzaların verimleri son derece farklı olup, Fırat-Dicle havzalarının toplam ülke potansiyelinin yaklaşık %28,5' ine sahip olduğu görülmektedir
Şekil-1 : Akarsu Havzalarının Ortalama Yıllık Akış Miktarları
Türkiye'de hali hazırda kullanılabilir yerüstü su potansiyelinin %3315'inden faydalanılabilmekte olup, % 6685'i henüz kullanıma sunulamamıştır
Tablo-3: Akarsu Havzalarının Yıllık Ortalama Su Potansiyeli ve Verimleri

(xx) Dicle nehri ana kol yıllık akışı 1624 km3'dür
22 Yeraltı Su Kaynakları Tablo-4:Türkiye'nin Yeraltı Su Kaynakları
[Konu Başlığı] [Önceki Konu]
Yıllık çekilebilir yeraltı suyu rezervi (yillikjjüvenilir verim)
Yıllık çekilebilir yeraltı suyu rezervi (yillikjjüvenilir verim) 1 2,300 km3 DSİ' ce tahsis edilen yıllık miktar 9,650 km3 Fiili yıllık tüketim 6,000km3 Yeraltına sızan suların önemli bir bölümü Türkiye'nin kıyı kesimlerindeki dağlık bölgelerde yaygın yeraltı suyu rezervuarı oluşturmadan denizlere ********tadır Bununla beraber yeraltı suyu potansiyelini belirleyebilmek için 342 ovada hidrojeolojik etütler yapılmış ve, 12,300 km3 potansiyele sahip "Emniyetli Yeraltı suyu İşletme Rezervi" tespit edilmiştir
1960 yılında yürürlüğe girmiş olan 167 sayılı "Yeraltı suları Hakkında Kanun" hükümlerine göre Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü yurdumuzdaki yeraltı sularının araştırılması, kullanılması, korunması ve tescili işlemlerinde görevlendirilmiştir Bu göreve istinaden Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü bir yandan yeraltı suyu etüd çalışmalarını sürdürmekte, diğer yandan tespit ettiği yeraltı suyu işletme rezervlerini çeşitli amaçlı kullanımlara açmaktadır Bu amaçla Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü yurdumuzdaki 12,3 km3 emniyetli yeraltı suyu işletme rezervinin bugüne kadar 3,51 km3' ünü devlet eliyle yapılan sulamalarda, 4,42 km3'ünü içme-kullanma ve sanayi suyu ihtiyaçlarında ve 1,72 km3' ünü ise münferit özel sulamalarda olmak üzere toplam 9,65km3' ünü tahsis etmiştir Ayrıca DSİ' ce izin verilmeden açılarak kullanıma sunulan çok sayıda kuyu da mevcuttur
Yerüstü suyu imkanı olmayan bölgelerde yeraltı suyu kaynaklarına ilgi her geçen gün artmakta ve kullanımı yaygınlaşmaktadır Çeşitli amaçlı özel kullanımların yanı sıra Devlet Su işleri ve Köy Hizmetleri Genel Müdürlüklerince yapılan çalışmalar sonucunda, 1999 yılı sonu itibarıyla 420706 ha arazi yeraltı suyundan sulamaya açılmış durumdadır Ayrıca başta İzmir, Antalya, Şanlıurfa, Diyarbakır olmak üzere bir çok ilimizin ve irili ufaklı birçok yerleşim yerinin içme-kullanma suyu ihtiyacı yeraltı suyundan karşılanmaktadır
Devlet Su işleri Genel Müdürlüğünce planlama kademesinde hidrojeolojik etüt çalışmaları tamamlanmış sahalar dışında; sulama, içme-kullanma ve sanayi suyu ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla münferit hidrojeolojik etüt çalışmaları da yapılmıştır
Ülkemizde halihazırda kullanılabilir, iyi nitelikli yer altı su potansiyelinin %78,45'inden faydalanılabilmekte olup, %21,55'i henüz kullanıma sunulamamıştır


Alıntı Yaparak Cevapla

Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nedir? Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nelerdir?

Eski 09-11-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nedir? Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nelerdir?



bor demir yerüstü kaynakları ise su dur
Alıntı Yaparak Cevapla

Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nedir? Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nelerdir?

Eski 09-11-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nedir? Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nelerdir?



Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nedir? Yeraltı Ve Yerüstü Kaynakları Nelerdir?

Yeraltı ve Yerüstü Su Kaynaklar
Su Döngüsü

Yeryüzünün 3/4'ü sular tarafından kaplanmıştır Milyonlarca yıldan beri bu miktar hemen hemen sabittir Suyun tümü atmosfer, deniz ve okyanuslar ile karalarda dağılmış durumdadır Karasal sistemlerde sular, göl, akarsu, yer altısuları ve küçük birikintilerde yer alır Doğal dengenin korunabilmesi için bu suların devamlı yer değiştirmesi gerekmektedir Suyun hava, kara ve sucul sistemlerde yer değiştirmesine su döngüsü (çevrimi) denir

Yer Altı Suları

Yeryüzüne inen suların bir kısmı kumlu ve çakıllı katmanlardan geçerek daha alt kısımlardaki geçirimsiz killi tabakaların üzerinde birikir Bu sulara yer altı suları denir Yer altı suları bazen iç katmanlarda hareketsiz bir şekilde toplanır Bazen de yer altında akarak yer altı nehirlerini oluşturur Yer altı suları eğim koşulları ve akışın uygun olduğu zayıf yerlerden yeryüzüne çıkabilir Yeryüzüne çıkan bu sulara kaynak suları denir Yer altı suları yerkürenin iç katmanlarında bulunan ısı enerjisinin yeryüzüne taşınmasını da sağlar Bu enerji de jeotermal enerjinin kaynağını oluşturur

Yer altı suları en temiz sulardır Buna karşılık baraj ve göllerde biriken suların içilebilir ve kullanılabilir olması için temizlenmesi gerekir Bu nedenle, su şehir şebekesine ulaşıncaya kadar çeşitli işlemlerden geçirilir Bunlar; dinlendirme, havalandırma, çöktürme, süzme ve mikroplardan arındırma işlemleridir

Baraj ve göllerde biriken sular, ilk olarak dinlendirme havuzlarında toplanır Burada su içinde bulunan katı maddelerin kendiliğinden çökelmesi sağlanır Dinlendirilen su şelâle gibi bir setten akıtılarak suyun hava ve güneşle temas etmesi sağlanır Böylece suda bulunan bazı mikroplar ölürken zararlı gazlar da ayrılır Havalandırılmış su, çöktürme havuzlarına alınır Suyun içerisine şap adı verilen kimyasal bir madde atılır Böylece su içinde asılı bulunan küçük tanecikler çöktürülmüş olur Çöktürme işleminden sonra su, çakıl, kum ve ince kum katmanlarından oluşan süzgeçlerden geçirilerek süzülür Böylece suyun bulanıklığı giderilmiş olur

Süzülen suya son işlem olarak çok az miktarda klor katılır Klor zehirli bir gaz olup suyu mikroplardan arıtmak amacıyla kullanılır Böylece su içilebilir ve kullanılabilir hâle gelir Bu su depolarda toplanarak şehirlere gönderilir

Yer Üstü Su Kaynakları:

Okyanus: Kıt’alar arasında büyük çukurları kaplayan geniş ve derin su kütlesi Okyanuslar, yeryüzünün sularla kaplı olan geniş alanlarıdır Dünya’nın %71’ini okyanuslar ve denizler kaplamıştır Yeryüzünde üç okyanus vardır Bunlar büyüklük sırasına göre şöyledir: Büyük Okyanus (Pasifik), Atlas Okyanusu (Atlantik), Hint Okyanusu Kuzey ve Güney Amerika ile Asya ve Okyanusya kıt’aları arasında kalan alanda Büyük Okyanus yer alır Afrika, Asya ve Okyanusya kıt’aları arasında kalan bölümde Hint Okyanusu bulunur Kuzey ve Güney Amerika, Afrika ve Avrupa kıt’aları arasında da Atlas Okyanusu yer alır Denizler, okyanusların kara içlerine sokulmuş kollarıdır Okyanus ve deniz arasında genişlik ve derinlik bakımından farklılıklar vardır Okyanuslar, denize göre daha geniş ve derindir Bazı denizler birbirlerine ya da okyanuslara boğazlarla bağlanmıştır Karalar arasında bulunan denizin daralmış kısımlarına “boğaz” denir Örneğin; Çanakkale Boğazı, Marmara ve Ege Denizi’ni birbirine bağlar Karaların bazı kesimlerinde denizler ve okyanuslar karalara doğru girintiler oluşturmuştur Bu girintilerin büyüklerine “körfez” küçüklerine “koy” denir Kıyılarımızda birçok körfez ve koy bulunur Örneğin; Antalya Körfezi, Akdeniz üzerinde yer alan bir körfezdir İç denizler; dar boğazlarla okyanusları birbirine bağlar Örneğin; Marmara Denizi, bir iç denizdir Karaların okyanusa ya da denize doğru sokulmuş, üç tarafı denizlerle çevrili kara parçalarına “yarımada” denir Örneğin; Gelibolu Yarımadası, Ege Denizi üzerinde yer alan bir yarımadadır Ada, etrafı sularla kaplı, kara parçasıdır Örneğin; Kıbrıs Adası Akdeniz üzerinde bulanan bir adadır

Deniz: Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbirleriyle bağlantılı, tuzlu su kütlesi Denizler okyanuslardan, yüzölçümlerinin küçüklüğü, derinliklerinin azlığı, tuzluluk oranlarının değişkenliği, kıt’a sahanlığının çokluğu ve kıyılarını dövdüğü kıtalarla olan bağlantılarının çokluğuyla ayırt edilir

Deniz suyu, genellikle litrede 35 g erimiş tuz içeren bir eriyiktir Tuzluluk oranı, kutup bölgelerine yakın ya da çok sayıda akarsuyla beslenen denizlerde düşük, tropikal bölgelerde yer alan ya da kapalı olan denizlerde yüksektir Deniz suyunda çok sayıda metal de eser miktarlarda bulunur Güneş ışınlarından, rüzgârdan ve buharlaşmadan etkilenen yüzey sularında, çok büyük sıcaklık farklılıkları görülür Deniz suyunun yoğunluğu (donma ve buz dağlarının oluşmasında önemli bir etkendir), tuz oranına, sıcaklığa ve basınca bağlıdır

Göl: Kapalı havzalarda yer alan geniş, durgun su kütlesi

Göller dünyanın her yerinde bulunur Çoğunlukla ırmak boylarında, bol yağış alan bölgelerde ve denize yakın düzlüklerde bulunur

Göllerin suları tatlı ya da tuzlu olabilir Suyu tatlı olan göllere tatlı su gölleri, suyu tuzlu olan göllere ise tuzlu su gölleri denir Tatlı su göllerinin sayısı tuzlu su göllerine göre daha fazladır Tuzlu su gölleri genel olarak kurak bölgelerde oluşur Kurak bölge göllerinin suları tuz ve alkali bileşikler bakımından zengindir

Göller, çok çeşitli boyutlarda olabilir Çoğunun yüzeyi 260 km2 ya da daha azdır Yalnızca birkaçı bunun üzerine çıkar Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü’nün alanı 3713 km2dir Tuz Gölü de ikinci büyük gölümüzdür ve alanı 1500 km2dir

Akarsu: Yerin altında ya da üstünde, kıyıları az çok belirgin bir yatak içinde akan su kütlesi Günümüz coğrafî adlandırmalarında, akış hâlindeki her tür su akıntısı için akarsu anlamı kullanılsa da akarsuyu tanımlayan temel özellik suyun belli bir yatak içinde akıyor olmasıdır Akış hâlindeki su kütlesini büyüklüğüne göre yapılan adlandırmalarda; küçük akarsulara dere, çay, su ya da öz; büyük akarsulara da ırmak adı verilir

Yağmur ya da kar biçiminde yeryüzüne ulaşan suyun bir bölümü güneşin ve rüzgârın etkisiyle buharlaşarak yeniden atmosfere döner Geri kalan suyun bir bölümü birleşerek dereleri ya da çayları oluştururken başka bir bölümü de toprağın altına sızar Sızan suların çok büyük bir bölümü daha sonra kaynaklar hâlinde yeniden yeryüzüne çıkarak akar sulara karışır Yağışsız mevsimlerde akarsuların kurumamasına yol açan, bu kaynak sularıdır Kar ve buzlar da akarsuların beslenmesinde önemli rol oynar Böylece dereler birleşerek, ırmakları oluşturur Bir akarsuyun kat ettiği yola, akarsuyun çığırı denir Bu yol boyunca akarsuya katılan dere ve çaylara da akarsuyun kolları adı verilir Akaçlama havzası ya da havza anlamı, bir akarsuyun ve kollarının beslendiği, başka bir deyişle sularının topladığı alana verilen addır Ayrıca jeomorfolojik süreçlerin en önemli etkenlerinden biri olan akarsular, yeryüzü şekillerinin oluşmasında temel rol oynar Akarsuların aktığı yollar boyunca doğal şekiller oluşur Şelâleler ve akarsu vadileri bunlardandır

Yer Altı Su Kaynakları:

Artezyen Kuyusu: Yerin altında ya da üstünde, kıyıları az çok belirgin bir yatak içinde akan su kütlesi Günümüz coğrafî adlandırmalarında, akış hâlindeki her tür su akıntısı için akarsu anlamı kullanılsa da akarsuyu tanımlayan temel özellik suyun belli bir yatak içinde akıyor olmasıdır Akış hâlindeki su kütlesini büyüklüğüne göre yapılan adlandırmalarda; küçük akarsulara dere, çay, su ya da öz; büyük akarsulara da ırmak adı verilir

Yağmur ya da kar biçiminde yeryüzüne ulaşan suyun bir bölümü güneşin ve rüzgârın etkisiyle buharlaşarak yeniden atmosfere döner Geri kalan suyun bir bölümü birleşerek dereleri ya da çayları oluştururken başka bir bölümü de toprağın altına sızar Sızan suların çok büyük bir bölümü daha sonra kaynaklar hâlinde yeniden yeryüzüne çıkarak akar sulara karışır Yağışsız mevsimlerde akarsuların kurumamasına yol açan, bu kaynak sularıdır Kar ve buzlar da akarsuların beslenmesinde önemli rol oynar Böylece dereler birleşerek, ırmakları oluşturur Bir akarsuyun kat ettiği yola, akarsuyun çığırı denir Bu yol boyunca akarsuya katılan dere ve çaylara da akarsuyun kolları adı verilir Akaçlama havzası ya da havza anlamı, bir akarsuyun ve kollarının beslendiği, başka bir deyişle sularının topladığı alana verilen addır Ayrıca jeomorfolojik süreçlerin en önemli etkenlerinden biri olan akarsular, yeryüzü şekillerinin oluşmasında temel rol oynar Akarsuların aktığı yollar boyunca doğal şekiller oluşur Şelâleler ve akarsu vadileri bunlardandır

Jeotermal Kaynak: Yer Kabuğunun derinliklerindeki ısı nedeniyle, sıcaklığı yüksek olan, diğer sulara göre daha fazla çözünmüş madde içren sıcak su, buhar ve gazlar jeotermal kaynak olarak adlandırılırJeotermal kaynaklar jeotermal enerji elde edilir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.