Prof. Dr. Sinsi
|
1.Meşrutiyet 1.Meşrutiyet Hakkında 1.Meşrutiyet Tanımı 1.Meşrutiyet
1 Meşrutiyet 1 Meşrutiyet Hakkında 1 Meşrutiyet Tanımı 1 Meşrutiyet
1 Meşrutiyet 1 Meşrutiyet Hakkında 1 Meşrutiyet Tanımı 1 MeşrutiyetBütün eleitirilere raimen Tanzimat döneminin, imparatorluiun kurtarilmasi için yeni esaslar benimseyen, islamî devlet esaslari yerine, batida demokratik mücadelelerden geçerek kurulmui olan meiruti sistemi amaçlayan bir neslin yetiimesini hazirlamasi da yadsinamaz
Osmanli imparatorluiu'nun kurtuluiunu meirutî sistemde gören "Genç Osmanlilar" cemiyeti 1865'de kuruldu Amaçlan Abdülaziz'e meirutî sistemi kabul ettirmekti Bu tarihe kadar Padiiahlardan gelen, imparatorluiu kurtarma çabalari olan islâhat hareketlerinin yerine iimdi halkin içinden ve bati düiünceleriyle yetiien aydinlarin imparatorluiu kurtarma giriiimleri aliyordu Dolayisiyla devletten gelen islâhat hareketlerine karii gerici çevrelerin tepkilerinin yerini, iimdi halktan gelenlerin isteklerine karii devletin tepkisi aldi
Genç Osmanlilarin çabalan sonucu 1876'da "Kanun-u Esasi (Anayasa) ilân edilerek meirutî sistem kuruldu Kanun-u Esasî ulusal bir ihtilâl sonucu ilân edilmemii olmakla beraber, tüm halkin siyasî haklan yönünden eiitliii, devlet yönetimine katilmasi ve denetlemesiyle parlamenter bir sisteme dayandirilmak isteniyordu Fakat devletin monariik ve teokratik niteliii deiiitirilmiyordu Hattâ, Saltanatin Osmanli Hanedanina ait olduiu, Pâdiiah'in kutsal ve sorumsuz bulunduiu, Kanun-u Esasîde yer aliyordu
Kanun-u Esasî'nin 7 maddesinin Pâdiiâha tanidiii genii yetkiler ve özellikle 113 maddeye göre, bir Osmanli vatandaiini basit bir polis raporuna dayanarak yurt diiina sürgün edebilme yetkisi, I Meirûtiyet'in zayif bir yönü idi Mithat Paia ile anlaian Abdülhamid, tahta çikinca vaat ettiii gibi Kanun-u Esasî'yi ilân etti Fakat, Osmanli-Rus Savaii'ndaki yenilgiden iahsina yönelik eleitiriler gelince, Meclis-i Mebusân'i daiitti ve bir daha toplamadi, Kanun-u Esasfyi uygulamadi
ilk ii olarak çekindiii Mithat Paia'yi 113 maddeye dayanarak yurtdiiina sürgün etti Kisa bir süre sonra da O'nu Abdülaziz'i öldürmekle itham edip Yildiz'da kurdurduiu mahkemede yargilatti idama mahkûm edilen Mithat Paia'nin cezasini müebbet sürgüne çevirip Taife sürgün etti ve Mithat Paia 1884' de orada öldürtüldü Valilikleriyle ülkede büyük hizmetleri olan, Ziraat Bankasi'nin kurucusu, ülkeye hürriyet yolunda hizmet veren "Hürriyet iehidi" Mithat Paia'nin öldürtülmesi istibdat rejiminin bir uygulamasi idi Ülkeyi nasil bir geleceiin beklediiini gösteriyordu
istibdat rejimi" ile yenileime hareketleri sona erdi ve baski rejimi kuruldu Bati uygarliii doirultusunda yanm yüzyil süren çabalar durdu Din-devlet ayrimi yönündeki gidii, yeni bir din-devlet bileiimi rejimiyle sonuçlandi Çöküntü ve toprak kaybi devam ediyordu "Avrupa'nin Hasta Adami" yaiayabilmek için Avrupa'nin denge politikasini sürdürdü ingiltere, bir yönden Kafkaslar'dan iskenderun Körfezi'ne, diier yönden Boiazlara yönelik Rus tehlikesini Osmanli imparatorluiu'nun durduramiyacaiini görerek, 1878 yilinda Kibns'i ele geçirdi, 1882'de Misir'a yerleiti
Diier yandan Ermeni sorununa sahip çikarak, Doiu Anadolu'da kurulacak bir Ermeni devletini himayesi altina alarak Rus ilerlemesini durdurmayi plânladi Bu arada Fransa'da 1881'de Tunus'u aldi Osmanli imparatorluiu bir yandan toprak kaybederken, diier yandan ekonomik çöküntü sürmekteydi Hizla borçlanmanin sonucu Osmanli Devleti borçlarinin faizini bile ödeyemeyecek duruma geldi
1881 malî iflâsin ilâni, "Düyûn-u Umumiye" nin kurulmasina yol açti Kelime anlami genel borçlar olan "Düyûn-u Umumiye", alacakli devletlerin alacaklarini toplamak amaciyla Osmanli maliyesine ve kaynaklarina el koyup, toplanan vergileri alacaklara pay eden bir kuruluitu Tuz, tütün, pul, müskirat (içki), balik resimleri (vergileri) ve bazi illerin ipek öiürleri, daha baika vergiler Düyûn-u Umumiye'ye birakildi Böylece devlet içinde devlet olan bir kurului haline geldi Bu kurumda çaliian 5 binden çok personelin masraflari da bu kaynaklardan sailaniyordu
Türkiye'ye giren yabanci sermaye de Düyûn-u Umumiye ile tam bir garantiye kavuitu Osmanli Devleti'nin malî tutsakliii demek olan Düyûn-u Umumiye'nin koruyuculuiu altinda yabanci sermaye, özellikle madenleri ve diier hammadde kaynaklarini sömürmeye bailadi 1838 Ticaret Antlaimasi ile bailamii olan demiryolu yapimi iimdi daha da önem kazaniyordu
1856 yilinda Londra'da ingiliz Bankerleri tarafindan kurulan ve 1863fde Fransiz bankerlerinin de katilmasiyla güçlenen Osmanli Bankasi 1862'de Osmanli Devleti'yle yaptiii anlaima ile 30 yil süreli olarak: "Talep olduiunda altin kariiliii banknot çikartabilecektir Piyasadaki banknotun üçte biri oraninda nakdî ihtiyat bulunduracaktir Bankanin imtiyazi sürdüiü sürece devlet "evrâk-i nakdiye" çikarmayacaktir Bu imtiyaz baika bir bankaya verilmeyecektir Banka, iubesi bulunan yerlerde devlet gelirlerini toplayacak ve devlet adina ödeme yapacaktir Devlet adina topladiii gelirlerden vadesi gelen hazine bonolarini mahsup etmeye yetkilidir iç ve dii borç taksitlerinin ödeme iilemlerini, yüzde yarim komisyon kariiliiinda yürütecektir Banka içte ve diita devletin resmî malî ajani olacaktir ve bir ticaret bankasi gibi faaliyet gösterebilecektir"
Genii yetkilerle devletin Merkez Bankasi niteliiini kazanan Osmanli Bankasi'mn kariisina 1888'den sonra en büyük rakibi olarak Deutsche Bank çikti ingiltere'nin himaye politikasindan uzaklaimasi üzerine, denge politikasini sürdüren Osmanli Devleti Almanya'ya yaklaiti 1890'dan sonra sömürge ve yayilma için kendine yaiam alani arayan Almanya "Doiuya doiru" slogani ile Osmanli imparatorluiu'na yöneldi Bu yöneliiin bir ürünü olan "Baidat Demiryolu Projesi"ni kabul ettirdi
iimdi Osmanli Devleti Almanya'nin himayesi altina giriyordu Fakat, çöküntü de bir yandan sürüyordu II Abdülhamid'in istibdadina karii "Jön Türk" hareketi ve ittihat ve Terakki Cemiyeti'nin kuruluiu siyasî direnmeye dönüierek, Makedonya'da bailayan askerî ayaklanmalar ve Reval'de ingiltere ve Rusya'nin Balkanlardaki Makedonya topraklarinin Türkler'den alinmasi yolundaki anlaimalari, Abdülhamid'e karii direnmeyi kuvvetlendirdi 1908 yilinda Kanun-u Esasî'yi yürürlüie koydugünü ilân etmek zorunda birakti Böylece "1908 inkilâbi" veya "2 Meirûtiyet" denen olay gerçekleiti
Osmanli imparatorluiu'nu kurtarmak için 19 y y'dan beri sürdürülen çabalarin baiarisizliklarin sebeplerini kisaca üç ana noktada toplayabiliriz Birincisi: Ülkede bu deiiimeye karii direnen gerici güçlerdir Bunlar, çoiu kez üstün geldi Bunun sebebi, ilerici güçlerin toplum içinde, orduda ve yönetimde köksüz oluilari, buna kariilik gerici güçlerin toplum derinliklerine kadar kök salmii olmalari, Yeniçeri ve ulemâya dayanmasi, dini ve gelenekleri bir araç olarak kullanmalaridir
ikincisi, Avrupa'nin geliien ekonomik yapisi sebebiyle, Avrupa Devletleri arasinda bailayan üstünlük savailanndan uzak kalamayan ve devamli Rus saldirilarina uirayan ve içte de parçalanmaya yönelik ayaklanmalar ve buna baili dii müdahalelerle uiraian Osmanli imparatorluiu, giderek Avrupa'nin ayri sömürgesi oldu Bu sebepten dolayi da yenileime programlarim uygulama olanaii bulamadi Savailarin büyük maddî sikintilara sebep olmasi ekonomiyi de çok olumsuz etkilemekteydi Bir yandan dii, bir yandan iç çatiimalar yüzünden barii ortami sailanamiyordu
Üçüncü olarak, yenileime giriiimlerini doiurduiu çekiime ve savailarin yol açtiii ekonomik sikinti ve sefaletin halk üzerindeki etkisiydi Olaylari fanatik ve fatalist bir düiünceyle yorumlayan halk, bütün bu sikintilarin sebebi olarak yenileime hareketlerini ve onlarin uygulayicilarini görüyordu Bu durum, her yenilikçi harekete karii çikan ayaklanmanin da gerekçesi oldu
|