09-10-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanli Maliyesi, &Quot;Miri Hazine&Quot; (Veya Dis Hazine) İle Enderûn (Veya İç Hazine) Hazine
Osmanli maliyesi, "Miri hazine" (veya dis hazine) ile Enderûn (veya iç hazine) hazine
Osmanli maliyesi, "Miri hazine" (veya dis hazine) ile Enderûn (veya iç hazine) hazine
OSMANLI MALİYESİ
Osmanlı Devleti, beylik döneminden itibaren sistemli bir malî teşkilâta sahip olmuştu Kaynakların verdiği bilgiye göre Osmanlılardaki ilk maliye teşkilâtının Murad Hüdavendigâr (I Murad) zamanında Çandarlı Kara Halil ile Karamanlı Kara Rüstem tarafından yapıldığı belirtilmektedir Bu bilgiler ışığında meseleye bakıldığı zaman Osmanlı maliyesinin daha ilk kuruluş dönemlerinde ortaya çıktığı ve devletin buna büyük bir itina gösterdigi anlasilmaktadir Gerçekten Fâtih zamaninda tedvin edilmis olan kanunnâmede "Bu kanunnâme atam ve dedem kanunudur ve benim dahi kanunumdur" ifadesi ile tarihî bilgilere göre ilk Osmanli hükümdarlarinin, bir araya getirilip tedvin edilmemis kanunnâme hükümleri ile âmil olduklari anlasilmaktadir Fâtih kanunnâmesinde yer alan "Ve yilda bir kerre rikâb-i Hümâyunuma defterdarlarim irad ve masrafim okuyalar hil'at-i fahire giysinler " ve "Ve hazineme dahil ve hariç olan akça, defterdarlarim emri ile dahil-hariç olsun" ifadeleri, Osmanlilarin maliye teskilâtina ne denli önem verdiklerini, bu anlayisa daha ilk zamanlardan beri nasil sahip çiktiklari görülmektedir Aslinda bu gerekli idi Çünkü gelir ve gider hesaplari olmayan, neyin nereden ve ne zaman gelecegi bilinmeyen ve bu konuda matematikî bir bilgiye sahip olmayan bir devlet düsünülemez
Görüldügü gibi Osmanli maliye teskilâtinin basinda "Defterdâr" adi verilen bir görevli bulunmaktadir Bu görevli, günümüzdeki Maliye Bakanlarinin yerine getirmekle yükümlü olduklari görevleri yapiyordu Önceleri teskilatin basinda bir defterdarla, onun maiyeti vardi Bütün malî islerden bu Bas defterdar sorumlu idi Ancak zamanla Osmanli ülkesinin genislemesi üzerine defterdar sayisi ikiye çikarildi Kanunnâmede de belirtildigi gibi defterdar padisah malinin vekili idi
Kurulus döneminde gelirler, daha fazla bir yekûn tutuyordu Buna karsilik masraflar pek o kadar fazla degildi Zira bu dönemde Osmanli askerinin büyük bir kismi timarli sipahi idi Ayrica devlet erkânindan çogunun has ve timarlarinin geliri kendilerine yetiyordu Devletin masrafi ise sadece Kapikulu askerlerine verilen para (maas) idi Gelirlerin fazlasi ise cami, medrese, köprü, han, hamam vs gibi imar islerinde kullaniliyordu
Osmanli maliyesi, "Miri hazine" (veya dis hazine) ile Enderûn (veya iç hazine) hazinesi olmak üzere iki kisimdi Dis hazinenin görev ve yetkisi, devletin genel gelirlerini toplamak ve gerekli masraflari yerli yerinde kullanmak seklinde belirlenmisti Iç hazine ise padisaha aitti Padisahlar, bu hazineyi istedikleri sekilde kullaniyorlardi Sayet dis hazinenin parasi yetismez ise iç hazineden borçlanmak suretiyle ödünç para alinirdi Dis hazine, vezirde bulunan hükümdar mührü ile açilip kapanirdi Bu hazine, defterdarin sorumlulugu ve vezirin denetimi altinda idi
Bundan bir müddet öncesine kadar ilk Osmanli sikkesinin Orhan Bey'e ait oldugu biliniyordu Fakat Osman Bey'e ait sikkenin bulunmasiyla eski bilgi, geçerliligini kayb etti Buna göre ilk Osmanli parasinin Osman Gazi döneminde tedavüle çiktigi anlasilmaktadir Gümüsten mamul Osmanli parasina "akça" deniyordu Her padisah, hükümdarlik alameti olarak kendi adina para bastirirdi Osmanli hükümdarlari Fâtih Sultan Mehmed dönemine kadar gümüs ve bakir para bastirdilar Kurulus döneminde ve daha sonraki dönemlerde paranin ayarina ve saf gümüs olmasina özen gösteriliyordu
|
|
|