Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
binyılmö16, devirleri4, eski, ilk, imparatorluğu, mısır, mısırın

Eski Mısır İmparatorluğu,Mısırın İlk Devirleri(4 Binyıl-M.Ö.16. Yy)

Eski 09-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Eski Mısır İmparatorluğu,Mısırın İlk Devirleri(4 Binyıl-M.Ö.16. Yy)



Eski Mısır İmparatorluğu,Mısırın ilk devirleri(4 binyıl-MÖ16 yy)
Eski Mısır İmparatorluğu,Mısırın ilk devirleri(4 binyıl-MÖ16 yy)

Mısırın ilk devirleri(4 binyıl-MÖ16 yy)

Mısır, eski dünyanın ilk siyasi birliğidirBu erken doğuşta raslantı dan çok olağanüstü şartların oluşturduğu bir yazgı vardırBu ülkenin siyasi, etnik manevi dayanıklılığı sürekliliği bu ‘nin oluşumu belgelerMısır imparatorlu, Asyanın büyük imparatorluklarından da, Romaİmparatoluğu’ndan da uzun ömürlü olmuştur

Sıkı bir gerekirciliğe (determinizm) bağlanmadan, elverişli bir koşullar demetinin, Mısır’ın kaderini etkilediği söylenebilirBu koşullar hem coğrafi, hem etnik türdendirNil nehri’nin ülke için birleştirici bir etken olması ve düzenli taşkınlar kıyılardaki toprakların bereketi sağlaması Mısır bakımından çok güçlü bir etken olmuştur

Afrikalılar’ın Samilerin çok erken dönemde mısır topraklarına yerleşmesi ve tek bir halk olarak kaynaşması ise etnik bakımından büyük önem taşır Bir de ülkenin çöllerle çevrilmiş ve böylece dünyanın öbür ülkelerden ayrılmış olması, onun öbür seneler güvenliğini sağlamıştırCilalıtaş çağı belgeleri , bu birliğin daha ozaman geldiğini ve Nil kıyılarında kendine has bir uygarlığın doğmuş olduğunu gösterir

Mısır’ın yazısı daha o zaman belirlenmiştir; tarih çağlarında Mısır artık doğal bir gelişme izlemekten başka birşey yapmayacaktır

Mısır’ın tarihi üzerine elimizde bulunan ilk belgeler MÖIV ncü binyılınson üçte birine kadar dayanırBu belgelere bakarak Mısır’ın önce bir siyasi birlik kurduğunu , sonra birbirinden ayrı iki krallığa ayrıldığını düşünebilirizBu krallıkların biri güneyde yukarı Mısır’da öbürü kuzeyde,Delta’daydıBu ayrılış, uzun sürmüş görünmüyorGüneyin iki hükümdarı, skorpion ve narmer , MÖ 3190 sularında otoritlerini kuzeyde, delta’da hakim kılmayı başarıyorlar

Narmer’in ardından gelenler (3197-2278 dolayları) birinci ve ikinci mısır sülalesini meydana getiriyor,başkent thinis’tirMısır’ın gelecekteki kudretinin temelleri bu dönemde gerek ülkenin yönetim ve hukuk bakımından örgütlenmesiyle, gerek tanrı kadar kutsal sayılan hükümdarın sahip olduğu olağan üstü güç ve etkiyle atılmış oldu

Eski imparatorluk (MÖ 2778-2423)

Eski imparatorluğun firavunları (2778-2423 dolayları) kendilerinden önce gelenlerin bilgece siyasetinin meyvelerini topladılar ve Mısır’ın gelişmesi üzerine kesin etkiler yaptılar Krallığın başkenti kısa bir süre içinde, Mısır’ın tarihinde çok büyük bir önem kazanan menfis şehrine getirildi Menfis sülaleleri devri başladı

Bu dönemde Mısır, yoğun bir askeri etkinlik sürdürüyor; doğu sınırlarında tedirginlik uyandıran Asyalı halklara seferler açıyor ve Libya’da otoritesini güçlendiriyor bu genişleme siyaseti, altıncı sülale(2423-2280) tarafından da izlenecek ve bunlar çabalarını, Arabistan çölünün Asyalı göçebelerine ve Mısır’ın güneyindeki halklara karşı yöneltecekler, aynı zamanda, Akdeniz yöresinin doğusundaki sitelerle sıkı ticaret ilişkileri kurmağa çalışacaklardır

Yaklaşık olarak 2300 yılında Bedeviler, herhalde örgütlenmiş bir direnişe rastlamadan, Mısır’ın iç bölgelerine girdiler Krallık iktidarının ve yönetici sınıflarının acizliği bir halk ayaklanmasına yol açtı ve bu,bir sosyal devrimle sonuçlandıO günden beri mısır görülür bir anarşi içine girdi ve bu , sekizinci sülalenin sonuna kadar sürdü(2240)Bu arada üç krallığa ayrıldı; Asyalı istilacıların ele geçirip oturduğu Delta krallığı; Herakleopolis dolaylarında orta mısır krallığı ve Teb krallığı yukarı mısır krallğıbunlardan Teb sülalesinin, başarılı olabilmek için , büyük bir siyaset zekası göstermesi ve amacını sabırla izlemesi gerekiyorduBu sülale birbuçuk yüzyıl süren bir çabalamadan sonra otoritesini imparatorluğun tümüne hakim kılmayı başardı: Orta imparatorluk böyle kurulmuştu(2060)

Eski impartorluk,yağmacıların istilası altında ,yok
Olmayla sonuçlanan çökme dönemine girmeden önce,uygarlık ve siyasi güçler alanında dikkate değer bir dirilik göstermiştir Bu imparatorluğun en güçlü olduğu dönemde firavunlareşsiz ve olağan üstü bir niteliğin keyfini sürdürüyorlardı Birer insan olmaktan çok ,tanrı gibi tutuluyorlar ,resmi dilde “iyi tanrı,Tanrının oğlu, Güneş Ra, Altın Horus”gibi adlarla nitelendiriyorlardı Aslında, ülkeyi başkentleri olan Menfis’ten despotça yöneten mutlakiyet hükümdarlarıydıİmparatorluğun boyutları hükümdarların, mahalli yönetimi ve valilerin icra biçimini fiilen kontrol etmesine elverişli değildiBunun için bütün eski imparatorluk süresince devlet memurları kendilerini bağımsız saydılarHükümdarlar bu duruma karşı koyamıyor ve gerektiğinde valilerin yerini değiştiremiyorduBöylece valilik kendiliğinden,babadan evlada geçen bir görev oldu bundan,merkeziyetçiliğin büsbütün bozulması ve merkez iktidarının felce uğraması sonuçları doğduki bu,bir anlamda eski imparatorluğun yok olması demekti

Bu yarı derebeylik düzenin,Mısır birliği bakımından taşıdığı tehlikeyi farkeden Teb monarşisi öbür krallıklara karşı kazandığı zaferlerden merkezi iktidara bağlı bir yönetim düzeni kurmaya,bu sebeplerle çalıştıTeb monarşisinin ilk işi,Mısır birliğini yeniden kurmak ve ona,eski imparatorluk döneminde fethedilmiş olan toprakları geri vermek oldu

Onikinci sülale zamanında Mısır, Yakındoğu’da en güçlü devlet niteliğini yeniden kazandıAmmenemes’in kurduğu şaslı sülale sıradan hükümdarlarla sona erdi(1785);onlardan sonra iktidarı zorla ve haksız olarak elde eden birtakım zorbalar başa geçtiBunlar monarşiyi güçsüzlendirdiler ve Hyksos’ların istilasına yol açtılar

Hyksos’ların kökeni uzun zaman karanlık kaldı;ama bugün sorun aydınlatılmıştırBu halkların göçü Asya’nın iki binyıl boyunca uğradığı karışıklıklara sıkı sıkıya bağlıdırGerçekten Ariler Asya’yı yavaş yavaş işgal ettikçe yerli halklar oralardan göç ediyorlardıAriler Mitanni’yi istila ettikleri zaman Samiler Kenan’a sığındılar;kısa bir süre sonra oraya Ari grupları yetişti ve onları Mısır’a geçmeye zorladı

Delta’ya ilk gruplar 1730 sularında sonuncular da 1680’e doğru vardılarBunlar Mısır tarihinin, anısını uzun zaman saklayacağı büyük yıkım, ve zarar yaptıktan sonra, Aşağı ve Orta Mısır’a kesinlikle yerleşeceklerdi

Hyksos’lar artık ülkenin sahibi olmuş, ama yukarı Mısır’daki yerli sülale, bu yabancı kralların metbuluğunu tanıyarak varlıklarını korumayı başarmışlardıBunlardan, Teb sülalesi,bir yüzyıl Hyksos’ların tabiiyeti altında kaldıktan sonra, bir kurtuluş savaşına girişmek için, yeteri kadar güç kazandığına karar verdi

Ahmet, Mısır birliğini yeniden gerçekleştiriyor ve Mısır tarihinin en parlak sülalesi olan onsekizinci sülaleyi kuruyordu(1580)

Mentuhotep ve onbirinci sülalenin hükümdarları tarafından girişilen, “Mısır’ın birleştirşilmesi sorunu” gerçekleşince, önemli bir yönetim sorunu da çözümleniyordu

Mısır’ın birliğini sağlayan koşular , ülkenin manevi birliğini sağlamakta da büyük ölçüde etkili olduMısır, çok erken bir dönemde, din, sanat ve edebiyat alanındaki özgür uygarlığla kendini gösterdiÇeşitli dış etkilere ve din anlayışındaki değişikliklere rağmen bu özgürlüğü uzun süre koruyabildi

Yeni imparatorluk(MÖ 1580-1085)

Bu birliğin sürebilmesi için bütün Mısır kurıluşlarında ve genel siyasetinde tam reform gerekiyorduOnsekizinci sülale kendini bu işe adadıDenilebilirki yeni imparatorluk dönemindeki Mısır (1580-1085), onsekzinci sülalenin ve özellikle ülkenin iç ve dış siyasetine kişilikleri ile yön veren birkaç olağanüstü hükümdarın eseridirBu sülalenin hükümdar5ları beceriklikleriyle, sık sık başgösteren taht kavgaların sebeb olduğu karışıklıkları önlemeyi bildiler ve böylece, siyasi ,iktitarın uzun ömürlü olmasını sağladılar

Dışta, Mısır siyaseti yeni meydana gelen olaylara uygun biçimde değişiklik geçiriyorduHyksos’ların istilası Mısır’ın ençok , Asya’dan gelen sataşmalardan korkması gerektiğini açıkça göstermiştiBöylece bir tehtidin tekrarlanmasını önlemek için, önsekizinci sülale Asya’da bir Mısır imparatorluğu kurmaya çalışacak ve bu siyasetin, Mısır uygarlığının geleceği bakımından son derece önemli sonuçları olacaktı

Filistin, Fenike ve Lübnan’ın fethedilmesi, Mısır'a Asya’da sağlam bir harekat üssü saağladı; özellile fenike limanlarına sahip olmak,Mısır birliklerini denizden daha kolayca götürmeğe elverişli oluyordu

Tutmes IV (1425-1405) MitanniKralı’nın kızlarından biriyle evleniyorBu itifak aslında,Mısır’akafa tutmağa yetenekli tek devlet olan Hitit imparatorluğu’na karşı yönetilmiştir
Amenofıs (1405-1370) hiçbir bakımdan kendinen önceki krallara benzemiyordu,; gevşek, tasasız bir prenti ve Asya’daki Mısır politikası onu ilgilendirmiyorduBu davranış Mısır imparatorluğunun gerileme sebeblerini bir bakıma açıklar

Asya’da fetihler yapma politikası XIX Sülalenin hükümdarlarınca yeniden ele alındı

Hitit Kralı Mursil II, bu Mısır ilerlemesini durdurmaya çalıştı ama , Kadeş’te yenildi (1315) Buna rağmen Sethi I, otoritesini Suriye’de sağlam kurmayı başaramadıBu yüzden, ikinci Kadeş seferi askeri harekata bir duraklama dönemini gösterir ve Mısır, Sethi I’in krallığının sonuna kadar artık Asya siyasetine karışmaz

Mısır’ın aradan çekilmesi Hititler için elverişli bir durumdu; böylece yeniden Suriye ve Lübnan’ı kontrol altına almış oluyorlardıSethi ı’in halefi Ramses II(1298-1232) , Güçlü ve hırslı bir prensti; Mısır’ın kudretini tehlikede bırakmak onun tabiatına uygun değildiHitit hükümdarı Muvatalli de aynı derecede hırslıydıBöylece bu iki prens arasında savaş, kaçınılmaz bir hale geldiMuvatalli Mısır’a baskın yapmak için erken davranarak güçlü bir koalisyon kurdu ve Kadeş yakınında bir ordu topladıRamses II hemen Filistin’den dört ordu ile yukarıya doğru ilerlediKanlı bir savaş başladıRamses II yenik düşmek üzereyken kişisel yiğitliğiyle durumu kurtardı, savaş alanını hakim aldı(1292)

Mısır ile hatti arasındaki çekişme sonsuza kadar sürebilirdiAma Mutavelli ‘nin ölümü(1282),
Hitit imparatorluğu’nun kadekaderini değiştirdiGerçekten, ondan boşalan yere yeni bir prens geçeceği sırada Hatti’yigüçsüz düşüren büyük karışıklıklar olduBir başka yönden, Asur’unyeni beliren kudreti Hitit hükümdarlarını kaygılandırmaya başlıyorduBütün bu koşullar Hitit politikasının birdenbire bir dönüş geçirmiş olmasını, açıklar1275’ten sonra Hatti hükümdarı Hattuşil III, Ramses II ile bir itifak anlaşması imzaladıTarihte Kadeş Barışı olarak geçen bu anlaşma Batı Asya’ya yarım yüzyıllık bir barış sağlıyordu

Bununla birlikte Asya’yı yine de yeni tehlikeler tehtid ediyorduBu tehlikelerden biri Asur devleti, öbürü, Balkanlar’ı ve Küçük Asya’yı işgal edilecek olan Hint-Avrupa dalgalarının gelişiydi

Ramses III’ün güçlü direnişi Mısır’ı büyük bir felaketten kurtardı; Hint – Avrupalılar , Mısır yazıtlarında “deniz kavimleri” diye adlanlandırın topluluklar durduruldu

Mısır, duruma hakim olarak Asya’da imparatorluğunu yeniden kurduArdından
Gelen güçsüz ve otoritesiz prensler Ramses III’ün eserini tehlikeli durumda bıraktılar ve yeni imparatorluğun sonunda (1085), Mısır artık Asya politikasını gözden çıkarmıştı

Onsekizinci sülale sonunda imparatorluğun genişlemesi, kuruluşlarda farkedilir değişikliklere yol açtıKral artık tek başına bütün görevleri yerine geteremez olduGörev sorumluklarının bir kısmını vezirine, bir kısmını Nübye tabii kralına ve Amon büyük rahibine aktardıBöyle bir siyasi sistemde kralın yönetimde birliği koruyabilmek için çok güçlü ve uyanık olması, çevresindede kendine bağlı danışmanlar bulundurması gerekiyorduOrta imparatorluğun düşmesini doğuran olaylar, kralları yeni ve sürekli bir ordu meydana getirmeye yöneltti; bu ordu, subay ve askerden oluşan yeni bir imtiyazlar sınıfı yarattı

Onsekizinci sülale zamanında imparatrluğun genişlemesinin sonucu, yalnız kuruluşlarda köklü değişiklik olmadı; bu genişleme imparatorluğun uapısınıda değiştirdiMısırlı halklar Asyalı halklarla temas halindeydiler; bu yüzden, imparatorluk, bir dereceye kadar kozmolopit(dünya vatandaşı)olduBu halkların bütününe göre, Mısırlıların geneleksel dininde fazla özel çizgiler vardıDaha evrensel bir dine karşı duyulan ihtiyaç, dini aton ayrılığının nedeni olmuş gibidirAma bu şartlar din devrimini açıklamaya yetmez, din devrimini teşvik eden hükümdarın, benzeri olmayan kişiliğini de hesaba katmak gerekir

Amenofis IV (1370-1352), inaçların etkisiyle olduğu kadar siyasi sebeblerlede tahtta geçtiğinden beri Amon rahilerinin iktidarına karşıydı;sonra, Teb’i bırakarak Akhetaton (tell el amarna) adlı bir başkent yarattıAmenofis (Amon hoşnuttur)adını da Akhnaton (Aton’un parlaklığı)adıyla değiştirdiBöylece geleneksel dinden kopuyor ve tek tanrı Aton ,tanrılaştırılmış güneş dairesi (Güneş kursu) kültürünü kuruyorduBu yeni tek tanrılıcıkta kral,büyük rahip ve peygamber görevlerini yerine getiriyordu;eski ahlak anlayışı ortadan kalkıyor ve yerine son derece özgürlükçü bir doğacılık geçiyorduİçtenlik,bireysel yönelişlerle eylemler arasında uyum,din yükümlülüklerinin başında yer alıyorYeni din,yaşama sevincini ,doğaya ve canlı varlıklara aşkı aşırı derecede övüyordu

Pekala bilinir ki din üzerine bu kadar köklü bir reform sert bir karşı geliş uyandırmadan yapılamazdıHükümdar ,eski kültürlere kerşı aldığı sert tedbirlere rağmen ülkenin bütününe kendini kabul ettirmeyi başaramadıBaşkaldırmalar o kadar güçlü oldu ki ömrünün sonunda Akhnaton Amon rakipleri ile bir yakınlaşma sağlamayı bile denediYerine gelen Tutank Haton Tell el armana’da üç yıl kadarAton kültürüne bağlı kaldı;sonra birdenbire eski dinine döndü ve Amon rahiplerine boyun eğdiAdını Tutank Hamon adıyla değiştirdiAton devrimi yenilmişti ve bir an tehtit altında kalan Amon kültür önemli bir sınavdan yengin çıkıyorduAmon rahipleri bu sonuçtan sivil iktidar için tehlikeli bir güç ve gurur elde etmiş oluyorlardı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.