|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
antlaşması, başlangıcı, çıkışı, kurtuluş, lozan, samsuna, savaşı, sonrası or atatürkün |
![]() |
Kurtuluş Savaşı Başlangıcı Ve Sonrası/Atatürk'ün Samsuna Çıkışı Ve Lozan Antlaşması |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kurtuluş Savaşı Başlangıcı Ve Sonrası/Atatürk'ün Samsuna Çıkışı Ve Lozan AntlaşmasıKurtuluş Savaşı Başlangıcı ve Sonrası/Atatürk'ün Samsuna Çıkışı ve Lozan Antlaşması Kurtuluş Savaşı Başlangıcı ve Sonrası/Atatürk'ün Samsuna Çıkışı ve Lozan Antlaşması Kurtuluş Savaşı (1919-1922) Meleklermekani ![]() Türk Kurtuluş Savaşı; ülke bütünlüğünü korumak, ulusal egemenliğe dayalı, tam bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak için tüm ulusça girişilen, çok cepheli bir savaştır ![]() ![]() Kurtuluş Savaşı Öncesi Durum Osmanlı İmparatorluğu'nun Birinci Dünya Savaşı’ndaki yenilgisini belirleyen Mondros Ateşkes Antlaşması (30 Ekim 1918) ile Anadolu ve Trakya her türlü işgale açık bir duruma geliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Mondros Ateşkes antlaşmasının hemen ardından işgaller başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra işgallerin başlamasına karşılık Padişah ve Osmanlı Hükümeti işgallere karşı ses çıkarmamışlar, orduyu geliştirip güçlendirmeye yönelmemişler, sadece kendi çıkarlarını düşünmüşler, çekingen ve korkak davranmışlar, ülkeyi içinde bulunduğu durumdan kurtarmak için hiçbir tedbir almamışlardır ![]() Kurtuluş Savaşı'mızda işgallere karşı ilk silahlı direniş Güneydoğu Anadolu’da Fransızlara karşı başlamışsa da, ilk Kuvayı Milliye hareketi Batı Anadolu’da Yunanlılara karşı oluşturulmuştur ![]() ![]() ![]() Mustafa Kemal'in Samsun'a Çıkışı ve Kongreler Gelişmeleri yakından takip eden Mustafa Kemal Paşa, Türk Halkının ulusal egemenliğe dayanan, kayıtsız ve şartsız olarak bağımsız, yeni bir Türk devleti kuracak güçte olduğunu inanıyordu ![]() ![]() ![]() Mustafa Kemal Paşa’nın Anadolu’ya geçmek için bir fırsat aradığı sırada, Karadeniz’deki Pontus Rum çetelerinin bölgedeki Türklere karşı saldırıları artmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mustafa Kemal, askeri örgütlenmeyi sağlamak için Havza’dan Anadolu’daki tüm komutanlarla temasa geçmiştir ![]() ![]() ![]() Amasya Tamimi (22 Haziran 1919) 12 Haziran 1919’da Havza’dan Amasya’ya gelen Mustafa Kemal Paşa buradan yayınladığı bildiri ile ülkenin içine düştüğü durumu açıklıkla saptıyor, çözümün bütün güçlerin birleşmesinden geçtiğini vurguluyordu ![]() ![]() Bu tamimin önemli maddeleri: - Vatanın bütünlüğü ulusun bağımsızlığı tehlikededir ![]() ![]() - Ulusun bağımsızlığını yine ulusun azim ve kararı kurtaracaktır ![]() - Ulusun haklarını dünyaya duyurmak için her türlü etkiden ve kontrolden uzak bir ulusal kongrenin toplanması şarttır ![]() ![]() ![]() - Doğu illeri adına, 10 Temmuz’da Erzurum’da bir kongre toplanacaktır ![]() Amasya Tamimi’nin Önemi: Bu tamim ulusal egemenliğe dayalı yeni Türk devletinin kurulması yolunda atılan ilk adımdır ![]() ![]() ![]() Erzurum Kongresi (23 Temmuz - 7 Ağustos 1919) Vilayet-ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti Erzurum Şubesi ile Trabzon Müdafaa-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti ortak bir kongre düzenlemek için çalışmalar yapıyorlardı ![]() ![]() ![]() ![]() Erzurum Kongresi Kararları: - Ulusal sınırlar içinde vatan bir bütündür, bölünemez ![]() - Yabancıların baskısı altındaki Osmanlı Hükümeti’nin dağılması karşısında ulus tümden direniş ve savunmaya geçecektir ![]() - Vatanı kurtarma yolunda İstanbul Hükümet’i başarısız kalırsa geçici bir hükümet kurulacaktır ![]() - Ulusal kuvvetleri ve ulusal iradeyi egemen kılmak esastır - Hıristiyanlara egemenlik ve ayrıcalık tanınamaz ![]() - Manda ve himaye kabul edilemez ![]() - Mebusan Meclisi açılmalı, hükümetin çalışmalarını denetlemelidir ![]() Kongrenin Önemi: - Yeni bir devlet kurma düşüncesi belirginleşmiştir ![]() - Misak-ı Milli sınırları ilk kez belirlenmiştir ![]() - Mustafa Kemal’in başkanlığında Doğu illerini temsilen, Heyet-i Temsiliye (Temsil Heyeti) adıyla bir yürütme organı seçilmiştir ![]() - Erzurum Kongresi’nin toplanma amacı bölgesel, alınan kararlar yönünden ise ulusaldır ![]() Sivas Kongresi (4-11 Eylül 1919) Ulusal direnişi oluşturmada ikinci büyük adım Sivas’ta atılmıştır ![]() ![]() ![]() Sivas Kongresi Kararları: - Erzurum Kongresinde alınan kararlar kabul edildi ![]() - Anadolu ve Rumeli’de kurulmuş olan Müdafaa-i Hukuk dernekleri, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Derneği adı altında birleştirildi ![]() ![]() ![]() Önemi: - Erzurum kongresinde alınan kararlar bir bölge halkının kararları olmaktan çıkarılıp tüm ulusa mal edilmiştir ![]() - Ulusun geleceğine ulusun kendisinin karar vereceği ilkesi gerçekleştirilmiştir ![]() - Mustafa Kemal kongrede Temsil Heyeti’nin başkanı olarak seçilmekle Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın yetkili lideri haline gelmiştir ![]() - TBMM bu kongrede seçilen Temsil Heyeti tarafından açılacaktır ![]() Amasya Görüşmeleri (20 - 22 Ekim1919) Mustafa Kemal, İstanbul Hükümeti ile yaptığı yazışmalarda; Hükümetin Erzurum ve Sivas Kongreleri’nde alınan kararlarına bağlı olmasını, Meclis-i Mebusan toplanana kadar hükümetin önemli kararlar almamasını, atamalarda Heyet-i Temsiliye’ye danışılmasını istemiştir ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Hükümeti ile Heyet-i Temsiliye arasında yapılan Amasya görüşmelerinde taraflar şu esaslar üzerinde anlaşmışlardır: - İstanbul Hükümeti Sivas Kongresi kararlarını Meclis-i Mebusan’da onaylanması şartıyla kabul edecektir ![]() - Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Derneği yasal bir kuruluş olarak İstanbul Hükümeti’nce tanınacaktır ![]() - Türklerin çoğunlukta olduğu yerlerin işgaline izin verilmeyecektir ![]() - Müslüman olmayan topluluklara Türklerin egemenlik haklarını, toplumsal dengesini bozacak ayrıcalıklar tanınmayacaktır ![]() - Meclis-i Mebusan’ın güvenlik bakımından İstanbul’ da toplanması uygun değildir ![]() - İtilaf Devletleri ile yapılacak barış görüşmelerinde Heyet-i Temsiliye’nin uygun göreceği temsilcilerin bulunması sağlanacaktır ![]() Sonuç: -Heyet-i Temsiliye Osmanlı Hükümeti tarafından resmen tanınmıştır ![]() -Görüşmeler sonunda Meclis-i Mebusan’ın İstanbul’da açılması İstanbul Hükümeti’nce kabul edilmiştir ![]() Heyet-i Temsiliye'nin Ankara'ya Gelişi (27 Aralık 1919) 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelen Mustafa Kemal burasını Anadolu’daki direniş hareketinin merkezi olarak seçmişti ![]() ![]() ![]() Meclis-i Mebusan'ın Son Toplantısı ve Misak-ı Milli'nin Kabul Edilmesi (28 Ocak 1920) 12 Ocak 1920’de Osmanlı Meclis-i Mebusan son kez toplandı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Misak-ı Milli (Ulusal And) Kararları: - Halkı özgür kalır kalmaz ana yurda kendi istekleriyle katılmış olan Kars, Ardahan, Artvin için gerekirse yeniden oylama yapılacaktır ![]() - Batı Trakya’nın durumu orada yaşayanlar tarafından saptanmalıdır ![]() - Halifeliğin, İstanbul ve Marmara’nın güvenliği sağlanmalıdır ![]() ![]() - Azınlıklar için istenen haklar sınırlarımız dışındaki Türklere de uygulanması koşuluyla kabul edilebilir ![]() - Ulusal ve ekonomik gelişmemizi mümkün kılmak amacıyla tam serbestlik ve bağımsızlık sağlanması, siyasi, adli, mali gelişmemize engel olan sınırlamaların kaldırılması gereklidir ![]() - Müslüman Arapların çoğunlukta olduğu yerlerin kaderi halkın oyuna uygun olmalıdır ![]() Önemi: - Misak-ı Milli ile Mustafa Kemal Paşa’nın düşünceleri Osmanlı parlamentosu tarafından kabul edilmiş ve yasallaşmıştır ![]() - Türk ulusunun bağımsızca yaşayacağı vatan sınırları çizilmiştir ![]() Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Açılması (23 Nisan 1920) İstanbul’un işgali edilmesi ve Meclis-i Mebusan’ın kapatılmasıyla Osmanlı yönetimi çökmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu anayasaya göre: -Egemenlik ulusa aittir ![]() -Kuvvetler birliği ilkesini benimsemiştir ![]() -Meclis Başkanı hükümetin de başkanıdır ![]() Önemli Ayaklanmalar Ulusal Kurtuluş Savaşı boyunca Anadolu’nun çeşitli yerlerinde bir çok ayaklanmalar çıkmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Doğrudan İstanbul Hükümetince Yürütülenler: - Ahmet Aznavur Ayaklanması (2 Kasım 1919-16 Nisan 1920): Manyas - Susurluk - Gönen - Ulubat dolaylarında Aznavur’un çıkardığı ayaklanmayı önce Milli kuvvetler, sonra’da Çerkez Ethem bastırmıştır ![]() - Halifelik Ordusu (Kuva-i İnzibatiye): İstanbul yönüne geçişi sağlayan Geyve ve çevresinde iyi donatılmış Kuva-i Milliye’ye karşı İngilizlerin desteği ile kurulan Halifelik Ordusu ![]() ![]() İstanbul Hükümeti ve İşgal Güçlerinin Birlikte Çıkardığı Ayaklanmalar: En yaygın olanıdır ![]() ![]() ![]() - Bolu - Düzce - Hendek ve Adapazarı Ayaklanmaları: Boğazları elde tutmak amacıyla çıkartılan ayaklanma ![]() ![]() - Yozgat Ayaklanması: Bu ayaklanmayı Çerkez Ethem daha sonrada Milli Kuvvetler bastırmıştır ![]() - Afyon Ayaklanması: Yunan ajanlarının kışkırtması sonucunda Çopur Musa adlı çıkar düşkününün çıkarttığı bu ayaklanma Kuvayı Milliye tarafından bastırıldı ![]() - Konya Ayaklanması: Din duygusu kullanılarak Fransız, İngiliz, İtalyan ajanlarının kışkırtmalarıyla çıkmıştır ![]() ![]() - Milli Aşireti Ayaklanması: Urfa’da yaşayan bu aşiret Fransızlarla işbirliği yaparak ayaklanmıştır ![]() ![]() Azınlıkların Çıkardığı Ayaklanmalar: - Fransızların desteğiyle 10 Temmuz 1920’de Adana’ya giren Ermeni İntikam Alayı’nın ayrıca doğu illeri sınırında bulunan diğer Ermenilerin ayaklanma kışkırtma ve savaş açma şeklindeki baskılarıdır ![]() - Yunan desteğini alamayan Doğu Karadeniz Rumlarının Pontus devletini kurma amacıyla çıkarttığı ayaklanmalardır ![]() ![]() Kuvayı Milliye Yanlısı Olup Sonradan Ayaklananlar: (Düzenli Ordunun kurulmasına tepkidir) - Demirci Mehmet Efe: Aralık 1920’de ayaklanmış, Refet Bey tarafından bastırılmıştır ![]() - Çerkez Ethem Ayaklanması: I ![]() ![]() Sevr Antlaşması (10 Ağustos 1920) Osmanlı İmparatorluğu ile İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Ermenistan, Belçika, Yunanistan, Hicaz, Polanya, Romanya, Sırp - Hırvat - Sloven ve Çekoslavakya devletleri arasında imzalanan, Türk’ün ölüm fermanı olarak bilinen bu antlaşma 433 maddeden oluşuyordu ![]() Önemli Maddeleri: - Osmanlılar’a İstanbul dolayları ve Anadolu’nun küçük bir bölümü bırakılacak ![]() - Boğazlar tüm devletlere açık olup Boğazlar komisyonunca yönetilecek - İzmir dahil Ege’nin büyük bölümü ile, Midye - B ![]() ![]() - Doğu Anadolu’da iki yeni devlet kurulacak ![]() - Antalya ve Konya bölgeleri ile Batı Anadolu’nun derinliklerine kadar İtalyanların nüfusuna girecek ![]() - Mersin’den başlayarak Sivas’a kadar uzanan bölgeler Fransızlara bırakılacak ![]() - Arapların yaşadıkları yerler İngiliz ve Fransız mandasına terk edilecek ![]() - Osmanlılar ağır silahlardan arındırılmış küçük bir ordu ve deniz birliği bulunduracak ![]() - Kapitülasyonlar en ağır şekilde yeniden kurulacak ![]() - Azınlıklara çok geniş haklar verilecek ![]() - Antlaşma hükümlerine uyulmazsa İstanbul işgal edilecek ![]() TBMM’nin Sevr Antlaşmasına tepkisi çok sert olup, bu antlaşmayı imzalayanları ve onaylayanları vatan haini saymaya karar vermiştir ![]() Kurtuluş Savaşı (Muharebeler ve Barış Görüşmeleri) Savaşlar Doğu Cephesi Savaşları: Ermeni sorununun uluslararası bir sorun haline gelmesi, Rusların Berlin Antlaşmasına Ermenilerle ilişkili olarak hüküm koydurmasıyla başlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rusya’da ihtilal gerçekleşince Ruslar, Doğu Anadolu’da işgal ettikleri yerleri Türklere bırakarak geri çekildiler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Savaşı kaybeden ve bu arada dostlarından bekledikleri yardımın gelmediğini gören Ermeniler barış istemek zorunda kaldılar ![]() ![]() ![]() Gümrü Antlaşması’na Göre: - Sevr Antlaşması’nın geçersiz olduğu Ermenilerce de benimsenmiştir ![]() - Ermeniler D ![]() ![]() ![]() - 1878’de elden çıkan Kars ve çevresi Türk topraklarına katıldı ![]() Önemi: - Gümrü Antlaşması TBMM’nin uluslararası alanda ilk siyasi başarısıdır ![]() - Misak-ı Milli’nin doğu sınırları kısmen de olsa belirlendi ![]() - Halk üzerinde ordu ve meclisin güveni artmıştır ![]() Güney Cephesi Savaşları - Mondros Ateşkes Antlaşması’nın koşullarına aykırı olarak İngilizler Musul, İskenderun, Kilis, Antep, Maraş ve Urfa’yı işgal ettiler ![]() ![]() - Fransa ile İngiltere 15 Eylül 1919’da ikili bir antlaşma yaparak Ortadoğu’yu nasıl paylaşacaklarını belirlediler ![]() ![]() ![]() ![]() - Ermeni saldırılarına karşı başlayan direniş hareketlerine, Sivas Kongresi’nde bu yöre için Kuvayı Milliye kurulmasına karar verilerek, halkın da katılımı sağlanmıştır ![]() - Maraş’ta, Sütçü İmam’ın önderliğini yaptığı mücadeleye tüm Maraş halkı katıldı ![]() ![]() ![]() - Urfa şehrinde Ali Saip(Ursavaş) Bey tarafından teşkilatlandırılan Türk direnişi başarıyla sonuçlandı ![]() ![]() ![]() - Antep halkı 1 Nisan 1920’de Fransızlara karşı ayaklandı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Fransızlar halkın direnişleri sonucunda askeri harekatlarını durdurduktan sonra Sakarya Zaferi’nin arkasından TBMM ile Ankara Antlaşması’nı yaptılar ve işgal ettikleri yerleri boşalttılar ![]() - Antalya, Isparta ve Konya’yı işgal eden İtalyanlara karşı cephe açılmamıştır ![]() ![]() Sonuç: Ulusal Kurtuluş Savaşımızın Güney Cephesi’ndeki başarıları halk direnişleriyle kazanılmıştır ![]() Batı Cephesi Savaşları Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın kaderini tayin eden cephe ![]() ![]() Çerkez Ethem Olayı Düzenli ordu kurma çalışmaları Kuvayı Milliyecilerden bazılarını tedirgin etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() I ![]() Çerkez Ethem’in ayaklanmasının yarattığı ortamdan yararlanmak isteyen Yunan ordusu, 6 Ocak 1921’de Bursa ve Uşak’tan hareket ederek, Eskişehir ve Afyon yönünde askeri harekata başlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() I ![]() ![]() Bu savaşın önemi: - Bu muharebenin kazanılmasıyla Türk ulusunun varlığı ve savaş gücünün tükenmediği kanıtlanmış, TBMM Hükümeti’nin yurt içinde ve dışında saygınlığı artmıştır ![]() - Çoklukla ayaklanma odakları söndürülmüş, yurt içinde güvenlik büyük ölçüde sağlanmış bundan sonra, ülkeye yasalar egemen olmuştur ![]() - Devlet kuruluşu işlemeye başlamış, vergi toplanması, asker alma işleri yoluna girmiş, daha önemlisi, Devlet’in kendi kaynaklarına sahip çıkması olanağı sağlanmıştır ![]() - Ordunun geliştirilmesi ve milletin orduya güveni artmıştır ![]() ![]() - İtilaf Devletleri Sevr’i tekrar görüşmek için Londra’da konferans düzenlemek zorunda kaldılar ![]() - Sovyet Rusya ile Moskova Antlaşması imzalandı ![]() - İstiklal Marşı kabul edildi ![]() - Teşkilat-ı Esasiye Kanunu (Anayasa) kabul edildi Londra Konferansı (21 Şubat 1921) I ![]() ![]() - İtilaf Devletleri Sevr’in yeniden gözden geçirilmesini kararlaştırdılar ![]() - Londra’da toplanacak konferansa Osmanlı İmparatorluğu ve Yunanistan çağrıldılar ![]() ![]() ![]() - Mustafa Kemal çağrının TBMM’ye yapılması gerektiğini, doğrudan çağrı yapılmazsa konferansa katılmayacaklarını bildirdi ![]() - İtalyanların aracılığıyla Ankara Hükümeti de konferansa davet edildi ![]() - TBMM Temsilcisi Bekir Sami Bey, Türk milletinin Misak-i Milli ile belirlenmiş olan haklarını dile getirdi ![]() ![]() - Konferansta Ankara Hükümeti’ne önerilen barış esasları Sevr’in biraz değiştirilmiş şekli olduğundan reddedildi ![]() ![]() ![]() Önemi: Yeni Türk Devleti İtilaf Devletlerince resmen tanınmıştı ![]() Moskova Antlaşması (16 Mart 1921) Türk Ordusu'nun İnönü Zaferi sonunda Sovyetler Birliği ile TBMM arasında imzalanmıştır ![]() - Doğu sınırımız büyük oranda kesinlik kazanmıştır ![]() - Sovyetler yeni Türk Devleti’ni ve Misak-i Milli’yi tanımıştır ![]() ![]() - İki devlet arasında çeşitli ekonomik ve siyasi konularda karşılıklı yardım kararı alındı - Doğu sınırımız güvenlik altına alındığı için, bu cephedeki kuvvetlerimizin diğer cephelere kaydırılma imkanı doğmuştur ![]() II ![]() Londra Konferansı’nın barış önerilerinin TBMM Hükümeti’nce reddedilmesi üzerine, İtilaf Devletleri’nin isteklerini zorla Türklere kabul ettirmekle görevlendirilen Yunanlılar, Bursa üzerinden Eskişehir’e, Uşak üzerinden Afyon’a doğru 23 Mart’ta saldırıya geçtiler ![]() Yunanlılar, Bilecik’i, İnönü’de Metris Tepe’yi ve Uşak’ı ele geçirmeleri üzerine, TBMM’i Muhafız Taburu cepheye gönderildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonuç: - TBMM Hükümeti varlığını bütün Avrupa devletlerine, resmen olmasa da kabul ettirdi; içte ve dışta nüfuz ve saygınlığı yükseldi ![]() - Avrupa ülkelerinde, İngiliz ve Yunan politikasına karşı güvensizlik ve muhalefet başladı ![]() - Ordu mensuplarında, her bakımdan kendilerine güven arttı ![]() - Bu durum karşısında, Fransızlar Zonguldak’tan, İtalyanlar Güney Anadolu’dan çekilmek zorunda kaldılar ![]() - Türk Ordusu'nun kazandığı zaferler, İtilaf Devletleri’ni Türkler hakkında yararlı kararlar almaya zorladı ![]() - II ![]() ![]() Kütahya - Eskişehir Savaşları (10 - 24 Temmuz 1921) 10 Temmuz’da Yunan saldırısı İnönü-Eskişehir, Afyon ve Kütahya hattında geniş bir cephede başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonuç: - Eskişehir, Afyon ve Kütahya elimizden çıkmıştır ![]() - Meclis tarafından M ![]() ![]() - Mustafa Kemal ayrıca üç ay süreyle meclisin yetkilerine de sahip olacaktı ![]() M ![]() ![]() ![]() Sakarya Meydan Muharebesi (23 Ağustos - 12 Eylül 1921) 23 Ağustos - 13 Eylül 1922 tarihleri arasında yapılan ![]() ![]() ![]() ![]() Mustafa Kemal Atatürk’ün emir ve komutasında, Türk ulusunun kanıyla yapılan ve dünya harp tarihine “En uzun meydan muharebesi”; Türk Kurtuluş Savaş’ı tarihine de “subay muharebesi” diye geçen Sakarya Destanı 21 gün 21 gece devam etmiş ve 13 Eylül günü Yunanlıların Sakarya Nehri’nin doğusunu tamamen terk etmesiyle son bulmuştur ![]() Başkomutan Mustafa Kemal, Sakarya Meydan Muharebesi sırasında ülke savunmasını şu şekilde ifade etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Taarruz inisiyatifinin Türk Ordusu’na geçmesini sağlayan Sakarya Zaferi, TBMM hükümetine siyasi başarı kapılarını aralamış Türk milletinin özgürlüğünü ve vatanını kurtaracağı inancını da kuvvetlendirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() - Düşman 10 Eylül’de karşı taarruzla Afyon-Kütahya hattına kadar atılmıştır ![]() - Savaş Türk Ordusu'nun üstün zaferiyle sonuçlanmıştır ![]() Sonuçları: - Ulusal Kurtuluş Savaşının son savunması savaşıdır ![]() - Düşmanın saldırı gücü tükenmiş, Türk topraklarını ele geçirme istek ve umudu yok olmuş, savunmaya geçmişlerdir ![]() - Bu savaşa Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü Paşalar katılmıştır ![]() ![]() - Mustafa Kemal’e mareşallik rütbesi ve Gazi ünvanı (19 Eylül 1921) verilmiştir ![]() - Sovyetler Birliği ile Kars, Fransızlarla Ankara Antlaşmaları imzalanmıştır ![]() - TBMM Anadolu’da kesin egemenlik sağlamıştır ![]() - TBMM’nin yaşama ve varolma mücadelesindeki en büyük başarısıdır ![]() Kars Antlaşması (13 Ekim 1921) Moskova Antlaşması Doğu sınırlarımızda bazı pürüzler bırakmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() Ankara Antlaşması (20 Ekim 1921) Fransızlar, Sakarya zaferinden sonra TBMM Hükümeti ile kesin antlaşmayı imzalamışlardır ![]() - TBMM ile Fransa arasında çatışmalar sona ermiş, Güney sınırımız (İskenderun-Hatay dışında) çizilmiştir ![]() - Hatay’daki Türklere geniş haklar tanındı ![]() ![]() Sonuç: - Bu antlaşma ile Fransa TBMM’yi resmen tanımıştır ![]() - Ankara Hükümeti’nin diplomatik zaferidir ![]() - Fransa Anadolu işgalinde işbirliği yaptığı dostlarından kopmuş, böylece İtilaf Blok’u parçalanmıştır ![]() - Güney sorunumuz çözümlenmiştir ![]() ![]() Hazırlık: Başkomutan Mustafa Kemal düşmana kesin darbeyi indirmek için hızlı biçimde hazırlıklara girişti ![]() - Doğu ve Güney cepheleri tam anlamıyla güvenlik altına alındığından buralardaki birlikler tam bir gizlilik içinde Batı’ya kaydırıldı ![]() - Ordunun eksiklikleri giderildi ![]() Mustafa Kemal Haziran 1922’de taarruz kararı aldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 26 Ağustos 1922 sabahı saat 05 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yunan ordusu, Başkomutan Mustafa Kemal’in 1 Eylül 1922’de, Türk Ordusu'na verdiği, “Ordular ilk Hedefiniz Akdeniz’dir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonuçları: - Bu zafer, milletin kendine güven duygusunu yükseltmiş, milli kudret ve yeteneğin yeniden canlanmasını sağlamıştır ![]() - Bu zafer, yeni Türk Devleti’nin temeli, uygarlık yolunun en büyük köprüsü olmuştur ![]() - Öldüğü sanılan ve mirası paylaşılmaya yeltenilen Türk milletinin yaşama hakkı ve yeteneği olduğu dünyaya kabul ettirilmiştir ![]() - Bu zafer ile Misak-i Milli gerçekleştirilmiş, bütün düşmanlar topraklarımızdan atılmıştır ![]() - Bu zafer, Mudanya Ateşkes antlaşması ile Lozan Konferansı’ndaki beklentilerimize esas teşkil etmiştir ![]() - Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile Anadolu’nun sonsuza kadar Türk yurdu olarak kalacağı bütün dünyaya kanıtlanmıştır ![]() Mudanya Ateşkes Antlaşması (11 Ekim 1922) İzmir’in kurtarılmasından sonra, Türk Ordusu, Boğazlar, İstanbul ve Trakya’nın geri alınması için o tarafa yöneldi ![]() ![]() 3 Ekim’de Mudanya’da başlayan ateşkes görüşmelerine Türk temsilcisi İsmet Paşa gönderilmiştir ![]() ![]() Mudanya Ateşkes Antlaşmasına göre: - Türkiye ile Yunanistan arasındaki silahlı çatışmalara son verilecektir ![]() - Yunanlılar 15 gün içinde Doğu Trakya’yı boşaltacaklar ![]() ![]() - Boğazların durumu barış antlaşmasıyla saptanacaktı ![]() - İtilaf Devletleri’nin kuvvetleri barış antlaşması imzalanıncaya kadar İstanbul’da kalacaklardır ![]() Sonuç: - Osmanlı İmparatorluğu hukuken sona ermiştir ![]() - Doğu Trakya savaş yapılmadan kazanılmıştır ![]() - Türk diplomasisi büyük bir zafer kazanmıştır ![]() Bu ateşkesten sonra çalışmalar Lozan’da toplanacak barış konferansının hazırlıkları üzerine yoğunlaştırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923) Lozan Barış Antlaşması’na Göre; Yeni Türk Devleti’nin uluslararası alanda bağımsız, bütün diğer devletlerle eşit, şerefli bir varlık olduğu kesinlikle tanınıyor ve Osmanlı İmparatorluğu’nun sona erdiği kabul ediliyordu ![]() Sınırlar: - Suriye sınırımız Fransızlarla imzalanan Ankara Antlaşması’na göre kabul ediliyor ![]() - Irak sınırı; Musul üzerinde antlaşma sağlanamadığı için bu konuda İngiltere ve Türk Hükümeti kendi aralarında görüşüp anlaşacaklardı ![]() - Türk-Yunan sınırı Mudanya Ateşkes Antlaşması’nda belirlenen şekliyle kabul edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Kapitülasyonlar: Tamamı kaldırıldı (En büyük siyasi başarı) Azınlıklar: Tüm azınlıklar Türk uyruklu kabul edilerek hiçbir şekilde ayrıcalık tanınmayacaktı ![]() ![]() ![]() Savaş Tazminatları: I ![]() ![]() Devlet Borçları: Osmanlı borçları, Osmanlı İmparatorluğu'ndan ayrılan devletlerle aramızda bölüşüldü ![]() ![]() ![]() Boğazlar: Boğazlar, üzerinde en çok tartışılan konudur ![]() ![]() ![]() ![]() -“Musul”, “Boğazlar” ve “Hatay” Lozan’da çözümlenemeyen sorunlardır ![]() Önemi: - Lozan Barışı bugüne kadar Türk ulusuna köklü ve huzurlu bir yaşam sağlamıştır ![]() - Misak-ı Milli sınırları büyük ölçüde sağlanmıştır ![]() - Türkiye tarihinde yeni bir dönem başlatmıştır ![]() - Türk ulusu adına, I ![]() ![]() ![]() - “Doğu Sorunu”, “Avrupa’nın hasta adamı” gibi deyimler ortadan kaldırılarak emperyalizme karşı verilen silahlı mücadele ve bunun sonunda yaratılan Yeni Türk Devleti tüm dünyaya kabul ettirilmiştir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|