![]() |
İbnü'n Nefis |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() İbnü'n NefisİBNÜ'N NEFİS Tam adı İbnü’n-Nefis Alaaddin Ebu’l-A’lâ Ali ibn Ebi’l-Hazm el-Kureşî ed-Dımeşkîdir(1210 - 1288) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İLMÎ HAYATI Kendi devrinde tıp ilminin önderi olan İbnü’n-Nefîs, daha çok insan organizması üzerinde etkili olan faktörleri araştırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’n-Nefîs sadık bir gözlemci, peşin hüküm taşımayan, müstakil fikirli bir yorumcu idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’n-Nefîs, Galen ile İbnü’s-Sina’nın bütün fikirlerini ezbere bilirdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tıbbî eserlerini kaleme aldığı sırada kendisini görenler, âdeta çağlayan bir sel halinde, başka bir kitaba başvurmaya lüzum görmeden yazdığını bildirirler ![]() ![]() ![]() Yazdığı eserlere o kadar güvenirdi ki: “Eserlerimin benden sonra asırlarca yaşayacaklarını bilmeseydim, onları yazmazdım” der, ancak ihtiyatı da elden bırakmaz ve “Bir eser yazma iddiasında bulunanlar, gereken mesuliyeti de yüklenmelidirler” demekten çekinmezdi ![]() Meşhur müellif Max Mayerhof: “İbnü’n-Nefîs’in değeri, kitapları bütün Orta Çağ boyunca en temel eserler kabul edilen Galen’in ve İbnü’s-Sina’nın bazı düşüncelerine, yanlış fikirlerine karşı yalnız başına mücadele etme cesaretini göstermiş olmasındadır” der ve “Kısacası, o ![]() ![]() ESERLERİ Mu’cez gibi asırlarca üzerine pek çok şerh, haşiye, ta’lik yazılan eserler verdiği gibi, Hz ![]() ![]() -Kitab eş-Şamii fi’t-Tıb: En büyük eseridir ![]() ![]() ![]() ![]() -Kitab el-Mühezzeb fi’l-Kahl: Göz hastalıktan hakkında değerli bir eserdir ![]() ![]() -Kitab el-Muhtar fi’l-Ağdiya: Gıdalar hakkındadır ![]() ![]() -Mu’cez el-Kanun: En çok tanınan eseridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() -Şerh-i Teşrih el-Kanun: Kanun’un anatomi bölümlerinin açıklamasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’n-Nefîs’in ayrıca ikisi Hipokrat’ın, biri Huneyn İbn İshak’ın eserlerine olmak üzere başka tıbbî şerhleri ve Peygamberimiz’in (sav) hayatını anlatan er-Risale el-Kâmiliye fi’s-Sîret en-Nebeviyye, hadîs ilminin prensiplerini anlatan Muhtasar fî İlm-ı Usûl el-Hadîs gibi tıp harici eserleri vardır ![]() İBNÜ’N- NEFİSİN KAN DOLAŞIMI TEORİSİ Hipokrat, kan dolaşımından karaciğeri sorumlu tutmuş ve kalbi bir damar genişlemesi gibi kabul etmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’n-Nefîs’in kan dolaşımı ile ilgili görüşleri ise şu şekilde özetlenebilir: 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() 6 ![]() ![]() ![]() ![]() KÜÇÜK KAN DOLAŞIMININ İBNÜ’N- NEFİS TARAFINDAN BULUNDUĞUNUN ORTAYA ÇIKARILMASI 1553’te İspanyalı Michael Servetus’un bir dolaşım nazariyesinden bahsedip buna ‘küçük kan dolaşımı’ veya ‘akciğer dolaşımı’ adını vermesinden ve onu takiben İtalyalı Colombo ve Cesalpino’nun Galen’in başarısız modelinden yaptıkları bazı düzeltmelerden sonra 1616 yılında William Harvey, Galen nazariyesinin hatalarını tamamen gösterdi ve yeni bir akciğer dolaşım teorisi ortaya koydu ![]() ![]() ![]() 1924 yılında Freiburg Tıp Fakültesinde ilim tarihinin çehresini değiştirecek bir hâdise oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bugün M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’s-Sina, tıp başta olmak üzere 29 ayrı konudaki keşifleriyle Avrupalı ilim adamlarına öncülük yapmış, Zehravî, cerrahlığı bağımsız bir ilim haline getirmiş ![]() ![]() ![]() Dr ![]() “Tantavi’nin bu buluşu gösterdi ki, İslâm âlimleri teorilere uygunluk derecelerine ve önce vukua gelip gelmediklerine bakmadan, kritik deneme, titiz gözlem ve peşin hükümsüz araştırmaya gayret gösterme hususunda Orta Çağdaki Hristiyan meslektaşlarına göre daha azimli ve daha kararlıydılar ![]() Arthur Pellegrin’in şu sözleri ile bahsimize son verelim: “Bütün Orta Çağ boyunca Müslümanlar bilhassa tıp sahasında inkârına imkân olmayan bir üstünlük göstermişlerdir ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Küçük Kan Dolaşımını Keşfeden Müslüman Hekim İbnü'n Nefis |
![]() |
![]() |
#2 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Küçük Kan Dolaşımını Keşfeden Müslüman Hekim İbnü'n NefisKüçük Kan Dolaşımını Keşfeden Müslüman Hekim İbnü'n Nefis ![]() ![]() ![]() ![]() Nureddin Zengi'nin Dımeşk'te inşa ettirdiği Bimaristanü'n-Nuri'de tıp tahsil etmiş ve yine aynı şehirdeki Dahvariyye Tıp Medresesi'nin kurucusu Mühezzebüddin ed-Dahvar' ın talebesi olmuştur ![]() ![]() ![]() 21 Zilkade 687 (17 Aralık 1288) tarihinde vefat eden Ibnü'n-Nefis'in, Kahire'de müreffeh bir hayat sürdüğü ve eviyle kütüphanesini Sultan Kalavun tarafından 1284 yılında kurulmuş olan Bimaristanü'l¬Mansuri'ye bağışladığı bilinmektedir ![]() Ibnü'n-Nefis, tıp ilmi yanında, tarih, mantık, nahiv, fıkıh, fıkıh usulü ve hadis usulü gibi sahalarda da çalışmalar yapmıştır ![]() ![]() ![]() Nahivci Bahaeddin en-Nehhas'tan Zemahşeri'nin Enmuzec adlı kitabını okuduktan sonra bu sahada orijinal bilgiler ihtiva eden bir eser telif etmiş ve onun bu muvaffakiyeti, devrinin nahivcilerinden büyük takdir toplamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Kan dolaşımını keşfetmesi lbnü'n-Nefis'in tıp tarihindeki en büyük muvaffakiyeti küçük kan dolaşımını keşfetmesidir ![]() ![]() Ibnü'n-Nefıs'in kan dolaşımı ile ilgili tesbitieri şöyle hülasa edilebilir: 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() 6 ![]() ![]() ![]() Bu keşif Avrupa'ya Andreas Alpagus (ö ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : İbnü'n Nefis |
![]() |
![]() |
#3 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : İbnü'n Nefisİbnü'n-Nefis Prof ![]() ![]() ![]() Tam adı İbnü’n-Nefis Alaaddin Ebu’l-A’lâ Ali ibn Ebi’l-Hazm el-Kureşî ed-Dımeşkîdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İLMÎ HAYATI Kendi devrinde tıp ilmiÂnin önderi olan İbnü’n-Nefîs, daha çok insan organizması üzerinde etkili olan faktörleri araştırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’n-Nefîs sadık bir gözlemci, peşin hüküm taşıÂmayan, müstakil fikirli bir yoÂrumcu idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’n-Nefîs, Galen ile İbnü’s-Sina’nın bütün fikirleriÂni ezbere bilirdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tıbbî eserlerini kaleme aldığı sırada kendisini görenÂler, âdeta çağlayan bir sel haÂlinde, başka bir kitaba başvurÂmaya lüzum görmeden yazÂdığını bildirirler ![]() ![]() ![]() Yazdığı eserlere o kadar güvenirdi ki: “Eserlerimin benden sonra asırlarca yaşayacaklarını bilmeseydim, onları yazmazdım” der, anÂcak ihtiyatı da elden bırakmaz ve “Bir eser yazma iddiaÂsında bulunanlar, gereken mesuliyeti de yüklenmelidirÂler” demekten çekinmezdi ![]() Meşhur müellif Max Mayerhof: “İbnü’n-Nefîs’in deÂğeri, kitapları bütün Orta Çağ boyunca en temel eserÂler kabul edilen Galen’in ve İbnü’s-Sina’nın bazı düşünÂcelerine, yanlış fikirlerine karşı yalnız başına mücadele etme cesaretini göstermiş olÂmasındadır” der ve “KısacaÂsı, o ![]() ![]() ESERLERİ Mu’cez gibi asırlarca üzerine pek çok şerh, haşiye, ta’lik yazılan eserler verdiği gibi, Hz ![]() ![]() -Kitab eş-Şamii fi’t-Tıb: En büyük eseridir ![]() ![]() ![]() ![]() -Kitab el-Mühezzeb fi’l-Kahl: Göz hastalıktan hakkınÂda değerli bir eserdir ![]() ![]() -Kitab el-Muhtar fi’l-Ağdiya: Gıdalar hakkındadır ![]() ![]() -Mu’cez el-Kanun: En çok tanınan eseridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() -Şerh-i Teşrih el-Kanun: Kanun’un anatomi böÂlümlerinin açıklamasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’n-Nefîs’in ayrıca ikiÂsi Hipokrat’ın, biri Huneyn İbn İshak’ın eserlerine olmak üzere başka tıbbî şerhleri ve Peygamberimiz’in (sav) haÂyatını anlatan er-Risale el-Kâmiliye fi’s-Sîret en-Nebeviyye, hadîs ilminin prenÂsiplerini anlatan Muhtasar fî İlm-ı Usûl el-Hadîs gibi tıp haÂrici eserleri vardır ![]() İBNÜ’N- NEFİSİN KAN DOLAŞIMI TEORİSİ Hipokrat, kan dolaşımından kaÂraciğeri sorumlu tutmuş ve kalbi bir damar genişlemesi gibi kabul etÂmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’n-Nefîs’in kan dolaşımı ile ilgili görüşleri ise şu şekilde özetÂlenebilir: 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() 6 ![]() ![]() ![]() ![]() KÜÇÜK KAN DOLAŞIMININ İBNÜ’N- NEFİS TARAFINDAN BULUNDUĞUNUN ORTAYA ÇIKARILMASI 1553’te İspanyalı Michael Servetus’un bir dolaşım nazariyesinden bahsedip buna ‘küçük kan dolaşımı’ veya ‘akÂciğer dolaşımı’ adını vermeÂsinden ve onu takiben İtalyalı Colombo ve Cesalpino’nun Galen’in başarısız modelinden yaptıkları bazı düzeltmelerden sonra 1616 yılında William Harvey, Galen nazariyesinin hatalarını tamamen gösterdi ve yeni bir akciğer dolaşım teÂorisi ortaya koydu ![]() ![]() ![]() 1924 yılında Freiburg Tıp Fakültesinde ilim tarihinin çehresini değiştirecek bir hâÂdise oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bugün M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbnü’s-Sina, tıp başta olÂmak üzere 29 ayrı konudaki keşifleriyle Avrupalı ilim adamlarına öncülük yapmış, Zehravî, cerrahlığı bağımsız bir ilim haline getirmiş ![]() ![]() ![]() Dr ![]() “Tantavi’nin bu buluşu gösterdi ki, İslâm âlimleri teÂorilere uygunluk dereceleÂrine ve önce vukua gelip gelÂmediklerine bakmadan, kriÂtik deneme, titiz gözlem ve peşin hükümsüz araştırmaya gayret gösterme hususunda Orta Çağdaki Hristiyan mesÂlektaşlarına göre daha azimÂli ve daha kararlıydılar ![]() Arthur Pellegrin’in şu sözleri ile bahsimize son veÂrelim: “Bütün Orta Çağ boÂyunca Müslümanlar bilhassa tıp sahasında inkârına imÂkân olmayan bir üstünlük göstermişlerdir ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|