Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
yemeği, yemek

Yemeği Az Yemek..

Eski 05-26-2009   #1
meLankoLik_asaLet
Icon1861

Yemeği Az Yemek..



Az yemek, az uyumak ve az konuşmak salihlerin âdetidir Çok yemek, çok uyumak ve gereksiz yere çok konuşmak gaflete sebeptir Gaflete düşmek ise büyük ziyandır

Zihnî faaliyetleri zaafa uğratır

Bedeni hantallaştırır

Çok uyumaya sebep olur

Şehevâni arzuları artırır

Tok iken yemek ise, hastalık üzerine hastalıktır

Müslüman, her konuda olduğu gibi yemek, içmek hususunda da itidali muhafaza etmeli, aşırıı derecede, oburca yemekten, içmekten sakınmalıdır ALLAH dostları, sülaha-yı salihin, ülema-yı amilin günde bir defa, iki defa yerlerdi

Sabah ve ikindi sonrası olmak üzere günde iki kere yemek yemek güzel bir âdettir

İkindi sonrası yenilen akşam yemeklerinde çok yağlı, etli, hamurlu yemeklerden sakınmalıdır Daha ziyade sebze yemekleri yenmelidir Çünkü geceleri uyanık kalabilmek, seherlerin bereketli saatlerini değerlendirebilmek için uyku veren, kasvet veren, hazmı zor yiyeceklerden sakınmak gerekir

Mideyi haram ve şüpheli yiyecek ve içeceklerden korumak lazımdır Mübah olanlardan da kifayet miktarı yiyip içmelidir

Erzurumlu İbrahim Hakkı hazretleri Marifetname’sinde şöyle der: “Ehlullah demişlerdir ki: ‘Seni taşıyacak miktarda ye, sakın sen onu taşıyacak miktarda yeme Yemeği o derecede ye ki, sen onu yemiş olasın Sakın onun seni yiyeceği şekilde çok yeme Eğer sen onu yersen hepsi nur ve can olur Eğer o seni yerse hepsi dert ve duman olur

Aşırı derecede yeme iştahı olanlar, çok yemeyi adet haline getirenler, bu hallerinin önüne geçmek için, açlıktan karnına taş bağlayan alemlerin efendisi, ahir zaman nebisi ALLAH Teâlâ’nın sevgilisi Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellemi düşünelim

Mekke-yi Mükerreme’de üç yıl müşriklerin muharasında kalan, yiyecek içecek almaları yasaklanan ilk müslümanların açlıktan ölmemek için bulabildikleri katılaşmış derileri ıslatıp yumuşatarak yemelerini düşünelim

Açlık ve yokluk içinde bitap düşmüş, kuru bir ekmeğe muhtaç milyonlarca masum çocuğu, ak saçlı, ak sakallı ihtiyarları, muhtaç müslümanları düşünelim

Vicdanları sızlatacak, merhamet duygularını harekete geçirecek, elini lokmalara götürürken titretecek, milyonlarca mazlum, mağdur, mustazaf müslümanın türlü türlü zulümler altında inim inim inleyen din kardeşlerimizin canhıraş feryatlarına kulak verelim

Nefsimizin azgınlıklarına set çekip, gönül alemimizin çiçek çiçek muhabbet açması, aşk terennümleri fısıldaması, seherlerde açılan sır perdelerinin ötesini temaşa etmesi için az yemeyi şiar edinelim Az yemekle elde ettiğimiz tasarruflarımızı muhtaçlara, hayır kurumlarına aktaralım

Merhum, mağfur, arifi billah Musa Topbaş kudduse sırrıhu; Medine-yi Münevvere’de yapmış oldukları bir sohbette şöyle buyurmuşlardı: “Bizim çocukluğumuzda toz şeker 27 kuruş, kesme şeker de 29 kuruştu Büyüklerimiz toz şeker alır, kesme şekerle toz şeker arasındaki iki kuruşu tasarruf eder ve muhtaçlara tasadduk ederlerdi

Erzurumlu İbrahim Hakkı hazretleri şöyle buyuruyor:

“Ağzını ekmeğe kilitleyenin, ruhunun ağzı açılır Ona aşk şarabı içirilir Dünya ekmeği yerine nur ekmeği yedirilir Gençleşen ruh, birlik alemine göçer ve aşk kanadıyla veliler grubuna karışarak peygamberlerin ruhuyla uçar Nuh yağmurlarıyla ilahi gizlilikler gece gündüz ruhuna akar Eğer vücudun ağzı açılırsa o zaman ruhun ağzı kapanır ve beden mezbelesinden gelen dertlerle gönlü dolar Çünkü toprak gözün yiyeceği yine topraktır Eğer ruh, arzu ve heveslerin esiri, gönül belaların zindanı olursa, o zaman dimağ gece gündüz kuruntular içinde kıvranır Bütün sözleri çirkin, hareketleri fena, işleri hileli olur Hayvanî nefis, yemekle kuvvet bulur Ruh ise hastalanır Çünkü her lezzetli lokma, ruha bir zincir vurmaktadır Az yemek ise nefis zayıflayınca, ruh ondan kurtulur, sevgiyle, aşkla dolup şerefli ve üstün mertebelere yükselir

Yanlış anlaşılmasın, az yemek ayrı, ALLAH Teâlâ’nın insanlar için yaratmış olduğu nimetlerden faydalanmak ayrıdır Yani müslümanlar olarak ALLAH celle celaluhunun vermiş olduğu, lutfettiği yiyecek ve içeceklerden elbette faydalanacak, Rabbımıza kulluk, ALLAH yolunda hizmet etmek için vücudumuzu diri, sıhhatli, güçlü tutacak şekilde yiyecek ve içeceğiz Ancak bunu yaparken, israf etmeyecek, tıka basa, beden ve ruhumuza zarar verecek şekilde yiyip içmeyeceğiz Midemize haram ve şüpheli lokma sokmayacağız

Hz Aişe radıyallahu anha şöyle rivayet ediyor:

“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellemin karnı hiç doymamıştır Bu durumunu da hiç kimseye şikayet etmedi Fakirliği zenginlikten daha fazla severdi Sabaha kadar açlıktan karnı bükülse bile bu durum onun ertesi gün oruç tutmasını engellemezdi

Halbuki O, Rabbinden yeryüzünün bütün hazinelerini isteyebilirdi

Nitekim Mekke vadisi altın yapılıp kendisine arzolundu da O: “Hayır ya Rabbi! Bir gün tok olayım bir gün aç kalayım Aç kaldığım gün sana yalvarayım Tok olduğum gün sana hamd edeyim Seni senâ edeyim” demişti (Tirmizi)


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.