Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
depremleri, türkiye

Türkiye Depremleri

Eski 05-20-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Türkiye Depremleri




KURŞUNLU DEPREMİ(1951)


13 Ağustos 1951’de Çankırı’nın Kurşunlu ilçesinde oluşan ve magnitüdü Richter ölçeğine göre 65 olan şiddetli yer sarsıntısıDeprem sonucunda yörede 50 kişi ölmüş, 678 kişi yaralanmıştırDepremde ayrıca, 3354 bina yıkılmış ve 13373 binada hasar görmüştür Kurşunlu ilçesi Türkiye’nin birinci derece deprem bölgesindedir ve Kuzey Anadolu Kırık Kuşağı üzerinde yer alırBölgede sık sık çeşitli büyüklüklerde depremler oluşmuşturÇankırı’nın 40 kilometre kadar kuzeybatısında yer alan Kurşunlu ilçesi, hafif dalgalı bir arazi üzerinde kurulmuşturİlçeden geçen derenin kuzeydoğusunda Neojen bölümden kalan killi marnlı katmanlar ve dere çökelleri, güneybatısında ise andezit, tüf ve yığışımlar yer alır

17 AĞUSTOS 1999 DEPREMİ

Depreme ilişkin sismolojik bulgular:
  • Depremin oluş zamanı: 17 Ağustos 1999 Saat 03:02
  • Depremin büyüklüğü (Magnitüd): 74
  • Odak derinliği: Yaklaşık 17 km
  • Merkez üssü: Gölcük
  • Süresi: Yaklaşık 45-50 sn
  • Ana şok: 2 (ulusal ve dış Sismoloji İstasyon bilgilerinden derlenmiştir)
  • Artçıl şoklar: 200’den fazla (10’a yakın artçıl şokun magnitüdü 4’den büyük)
  • Makrosismik zon: Karamürsel-Yalova-Gölcük-İzmit-Düzce Koridoru
    Ulusal ve uluslar arası sismoloji istasyonları verilerinden derlenmiştir
Saha gözlemleri: Depreme yol açan fay: Kuzey Anadolu Fayı’nın Kuzey Kolu
Depremde hareket eden fayın toplam uzunluğu: 90 km(130 kmye çıkabilir)
Hareket eden/ettiği sanılan fay segmentleri:
  • İzmit-Adapazarı Segmenti: Uzunluğu yaklaşık 90 km olup, kara bölümünde Gölcük-Akyazı arasında 40 km uzunluğunda yüzey kırığı (fayın Yeryüzünde yaptığı fiziksel deformasyon) izlenmiştir Fay blokları arasında 290 +/- 10 cm sağ yönlü atım ölçülmüştür
  • Gölcük Segmenti: Yüzey kırığı izlenmiştir Henüz saha incelemesi yapılmamıştır
  • Yalova Segmenti: Kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmaları nedeniyle henüz ulaşılamamıştır Büyük olasılıkla yüzey kırığı gelişmiş olduğu sanılmaktadır
Düzce Segmenti: Henüz incelenmemiştir Sismolojik ve makrosismik veriler bu segmentinde hareket etmiş olabileceğini düşündürmektedir


BİNGÖL DEPREMİ(1971)

22 Mayıs 1971’de Bingöl’de oluşan şiddetli depremŞiddeti Richter ölçeğine göre 68 olan ve Diyarbakır, Muş, Elazığ ve Tunceli’yi de içine alan geniş bir bölgeyi etkileyen deprem, özellikle Bingöl kentine büyük zarar vermiş, yaklaşık 5 bin konutun tümüyle yıkılmasına ya da oturulamayacak duruma gelmesine ve 755 kişinin ölümüne yol açmıştır Bingöl çöküntüsü,Doğu Anadolu’nun bu bölgesinde birbiri arkasında sıralanmış bir dizi çukurluktan biridirBölge, çeşitli doğrultularda uzanan kırıkların birbirleriyle kesiştikleri bir alanda yer alan tektonik nitelikli bir çöküntü vadisi durumundadırBingöl çöküntüsünün temel çizgileri, Genç Ovasının yer aldığı etek boyunca kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda, güneybatıda kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan kırık kuşakları ile Bingöl’ün kuzeyinde yer alan doğu-batı doğrultusundaki kırık kuşağıdırKenti bir üçgen biçiminde çevreleyen bu kırıkların hareketi, depremin başlıca nedenidir Konumu 38 08`kuzey enlemi, 40 05`doğu boylamı, merkez noktasının derinliği 10-12 kilometre, enerjisi 5,48 çarpı 10 üzeri 21 erg olan depremde, Bingöl’ün güney ve güneydoğusundaki 15 kilometrelik kırıkta 10 cm düşey, 25 cm yatay hareket olmuşturDepremden önce Bingöl Deresi’nin yatağında ve yamaçlarında yer alan Bingöl kenti, depremden sonra dere yatağının güneyindeki geniş düzlüğe taşınmıştır


ÇALDIRAN DEPREMİ(1976)


24 Kasım 1976’da Çaldıranda oluşan şiddetli depremŞiddeti Richter ölçeğine göre 75 olan ve Van iline bağlı Muradiye, Erçiş ve Özalp ilçeleri ile Ağrı iline bağlı Diyadin ve Taşlıçay ilçeleri dolaylarını da etkileyen deprem, 3840 kişinin ölümüne, 497 kişinin yaralanmasına ve 9232 konutun tümüyle yıkılmasına yada onarılamayacak düzeyde hasar görmesine yol açmıştır Bu depremde oluşan kırık, Türkiye’nin jeolojisi ve tektoniğine ilişkin haritalarda yer almamaktadırBilinen sismik kayıtlara göre yörenin deprem etkinliği de fazla değildirBölgede daha önce şiddeti 6-7’den fazla olan deprem oluşmamıştırDeprem bölgesinde Kuzey Anadolu Kırık kuşağının yaklaşık 30 kilometre kuzeyinde kalan ve aynı niteliklerde bulunması nedeniyle bu sisteme sokulabileceği düşünülebilen kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan Çaldıran Kırık hattının, batıdan doğuya doğru Sarıkök Köyü-Çaldıran arasında andezit ve bazaltları, Çaldıran’dan Güngören Köyüne kadar alüvyon alanları, Güngören Köyünden güneydoğuya doğru Eosen bölüm kalkerlerini ve Mezozoyik zamana özgü birimleri aşarak ilerlediği görülmektedirArazide çok iyi izlenebilen ve uzunluğu 53 kilometre genişliği ise 10 kilometreyi bulan bu kırığın sağ yanal atımlı bir kırık olduğu saptanmıştırİzlenebilen kırık kuşağı üzerinde genellikle sıkışmanın egemen olduğu ve kuzey bloğun düştüğü, sağa doğru 20-50 cm’lik kabarmalar, 5-30 cm arasında açılmalar ve 80 santimetreye varan düşey atımlar bulunduğu izlenmiştirBu depremde bölgede önceden varlığı bilinen kırıklarda herhangi bir hareket görülmemiştir Yapılan incelemeler sonucunda depremin gözlemsel dış merkezinin konumunun 30 15` kuzey enlemi, 43 9` doğu boylamı dolayında,Çaldıranın hemen batısında bulunduğu sonucuna varılmıştırDeprem sırasında açığa çıkan enerji 282çarpı10 üzeri 22 erg‘dirÇaldıran depreminde hasar gören alanlarda ayrıca çok sayıda kaya düşmesi ve toprak kayması saptanmıştır

ÇORUM DEPREMİ(1943)

26 Kasım 1943’te, Çorum, Samsun, Ladik ve Vezirköprü’yü kapsayan bir alanı etkileyen yer sarsıntısıRichter ölçeğine göre 72 şiddetinde 20 saniye kadar süren deprem, Çorum kentine büyük zarar vermiş, 2554 evin yıkılmasına, 618 kişinin ölümüne ve 217 kişinin de yaralanmasına neden olmuş, ayrıca 5375 hayvanın da ölümüne yol açmıştır Konumu 41 derece 05`kuzey enlemi, 33 derece 72` doğu boylamı ve merkez noktasının derinliği 10 kilometre olan bu depremle doğuda Destek Boğazından başlayarak batıda Filyos Irmağının keskin bir dönüş yaptığı yere kadar uzanan 280 kilometre boyunca bir kırık oluşmuştur


ERZİNCAN DEPREMİ(1939)


26-27 Aralık 1939’da Erzincan’da oluşan çok şiddetli yer sarsıntısıŞiddeti Richter ölçeğine göre 8 olan deprem sonucunda toplam 32962 kişi ölmüş,
yaklaşık 100000 kişi yaralanmış, ve 116720 bina yıkılmıştırDünyanın büyük depremleri arasında sayılan bu deprem Türkiye’nin en ciddi deprem felaketlerinden biridir
Konumu 39 80 kuzey enlemi ve 39 51 doğu boylamı, odak derinliği 20 km olan depremin etkilediği alan doğuda Erzincan Ovasından batıda Kelkit Vadisine kadar uzanırHasara uğramış bölgelerin uzunluğu 400 km(Erzincan’ın doğusundan Amasya’ya kadar), genişliği ise (güneyde Sivas’tan kuzeyde Karadeniz’e kadar) 200 km‘dirBu depremde Erzincan’dan Kelkit Vadisini izleyerek Niksar’a kadar uzanan yaklaşık 350 km’lik bir kırık sistemi oluşmuşturKırıklar boyunca 1 m’lik düşey (atım) ve 4 m’lik yatay hareketler görülmüştür
Bu geniş alanı sarmış olan 35 deprem merkezi yaklaşık doğu-batı doğrultusun-
da dizilmiş başlıca dört sarsıntı çizgisi üzerinde etkinlik göstermiştirBunlar; Yukarı Yeşilırmak çizgisi, Kelkit-Deliçay çizgisi, Yaylalar ve Orta Yeşilırmak çizgisi ve kıyı çizgisidirBu çizgilerin hepside kırıklara karşılık gelmektedir Kelkit Irmağı kırığı, Reşadiye’de doğu-güneydoğu ve batı-kuzeybatı doğrultu-
sunda alçalmış ve yükselmiş ve böylece iki blok arasında 380 cm’lik bir düzey farkı doğmuşturDeprem sırasında kıyı çizgisi Çarşamba ilçesinin kuzeyi ile Giresun arasında 15-100 m kadar geri çekilmiş ve Fatsa’da da bir deprem dalgası oluşmuştur
Türkiye’nin birinci derece deprem bölgesinde bulunan Erzincan, Kuzey Anadolu deprem kuşağının çok etkin bir bölümü olan Erzincan ovası içindedir Tarihi belgelere göre Erzincan son bin yılda 11 kez tümüyle yıkıma uğramıştır
Yerleşmenin bulunduğu zemin, akarsu çökellerinden oluşmuşturBu malzeme kentin yukarı kesimlerinde konglomeralaşmıştırOrta bölümlerde birbirini izle-
yen çakıl ve kum katmanlarına rastlanırBu katmanlar oldukça yerleşmiş ve sıkı yapılıdır1939 depreminden sonra yerleşim alanı dışında bırakılmış olan eski şehrin zemini, kalın bir tarihi enkaz örtüsüyle kaplı yerleşmemiş akarsu birikin-
tilerinden oluşmuştur

ERZURUM-KARS DEPREMİ(1983)


30 Ekim 1983’te, Erzurum ve çevresinde büyük hasara ve önemli ölçüde can kaybına neden olan yersarsıntısıŞiddeti Richter ölçeğine göre 71 olan bu depremde 1400 kişi ölmüş, 537 kişi yaralanmış, 3241 konut ağır, 3 bin konut orta ve 4 bin konut hafif hasar görmüş, 30 bini aşkın hayvan telef olmuşturMakrosismik hasar değerlendir-melerine göre depremin dış merkezi, Murat Dağı Kırklareli Köyü çevresinde yer almıştırErzurum-Kars depreminin oluştuğu alan Türkiye’nin birinci derece tehlikeli deprem bölgesidirHorasan-Narman ilçeleri arasındaki alanı kapsayan deprem bölgesi, çoğunlukla genç kırıklarla(fay) belirlenen alüvyon düzlükleriyle parçalanmış, yüksekliği 1750-2500 m arasında değişen engebeli bir topografyaya sahiptirGenellikle ayrışmış olan volkanik kayaçlar ile zayıf tutturulmuş yada hiç tutturulmamış kırıntılar, bölgede canlı yer kaymalarına elverişli zemini oluştururKuzey Anadolu Kırık Kuşağı’nın kuzeyinde yer alan bu bölgede özellikle kuzeydoğu-güneybatı ve kuzeybatı-güneydoğu gidişli doğrusal hatların varlığı göze çarpmaktadırDeprem bölgesinde, depreme bağlı olarak boyları onlarca metreden birkaç kilometreye kadar değişen, genellikle kuzeydoğu-güneybatı gidişli, birbiriyle bağlantısız aralıklı ve basamaklı çok sayıda yarık gelişmiştir


FETHİYE DEPREMİ(1957)

24-25 Nisan 1957’de Fethiye’de oluşan şiddetli yer sarsıntısıŞiddeti Richter ölçeğine göre 71 olan bu depremde Fethiye’deki binaların yüzde 90’ı yıkılmış, Ovacık tamamen tahrip olmuşturDalyan,Marmaris,Datça,Eskişehir,Çamel i ve civar köylerde de etkili olan deprem sonucunda yöre halkından toplam 67 kişi ölmüştür Konumu 36dereceye 5` doğu boylamı olan bu depremde açığa çıkan enerji 33çarpı 10üzeri 21 erg’dir24 Nisan gecesi hissedilen ilk sarsıntıdan sonra bölge halkı konutlarını terk etmiştiBu nedenle asıl depremde ölü sayısı görece az olmuştur Fethiye depreminin oluştuğu alan Türkiye’nin ikinci derece tehlikeli deprem bölgesindedirKasaba batıda Kerme Körfezinden, doğuda Kocaçayı Vadisine kadar uzanan ve Akdeniz kıyısına paralel olan bir tektonik çukurluk sistemin içindedirBu çukurlukta sık sık yerel depremler oluşmaktadırAyrıca İstanköy, Meis ve Rodos adaları deprem merkezlerinin etki alanı içindedirGeçmişte de Fethiye’de önemli depremler oluşmuşturBölge zemininin genç alüvyonlardan oluşması ve yeraltı suyunun da yüksekte bulunması, depremlerde şiddet arttırıcı rol oynayabilmektedir

GEDİZ DEPREMİ(1970)


28 Mart 1970’te Gediz ve çevresinde oluşan şiddetli yer sarsıntısıKonumu 39 21` kuzey enlemi ve 29 51` doğu boylamı olan depremin etkinlik gösterdiği yer ikinci dereceden deprem bölgesinde, Turgutlu-Sındırgı-Simav-Gediz kırık hattı üzerindedir Magnitüdü Richter ölçeğine göre, 71 olan bu depremde 1086 kişi ölmüş, 1250 kişi yaralanmış ve 9456 bina yıkılmış ya da ağır hasar görmüştür Depremden en çok etkilenen yer Gediz ilçe merkezi ile çevredeki bucak ve köylerdirAyrıca depremden sonra birçok artçı sarsıntı olmuşturBunlardan birkaçının magnitüdü Richter ölçeğine göre 5’in üzerindedir Gediz depremi ve onu izleyen sarsıntıların olduğu alan, Batı Anadolu’daki Neojen bölümde oluşan havzalardan biridirBatı Anadolu’daki kırık hattı oluşumu Neojen Bölüm başında, Batı Anadolu kristalin kütlesinin ve Neojen bölüm öncesi tortul dizilerin yükselmesiyle birlikte başlamış, havzaların oluşumu ve gelişimi sırasında sürekliliğini korumuştur Deprem sonrası Yunuslar yakınındaki Seyranbaşı tepesinin eteğinde en büyük açıklığı 50 cm olan, 7 cm yatay ve 15-20 cm düşey atılımlı bir yarık saptanmıştırGene Çavdarhisar’da köy içerisinde geçen dere üzerindeki köprü yakınlarında, eski ve yeni alüvyonlarda yaklaşık olarak güneybatı-kuzeydoğu doğrultulu 10-15 düşey atımlı bir yarık gözlenmiştirAyrıca Gediz ilçe merkezinin güneyinde Gediz Çayı-Bulacık Dere kavşağında, Çayçinge köyü çevresinde gerilme çatlağı sistemleri saptanmıştır

GEREDE DEPREMİ(1944)


1 Şubat 1944’te Bolu ve çevresinde oluşan çok şiddetli yer sarsıntısıRichter ölçeğine göre 74 şiddetinde olan deprem sonucunda toplam 3959 kişi ölmüş, 1182 kişi yaralanmış ve 9422 bina yıkılmıştır Konumu 41 41` kuzey enlemi ve 32 69` doğu boylamı olan depremin etkilediği alan Türkiye’nin birinci derece deprem bölgesinde, Kuzey Anadolu Kırık Kuşağı üzerinde bulunmaktadırBolu kenti, Pleyistosen Bölümde oluşan ve çakıl, kum, kumtaşı, marn, konglomera, içeren bir zemin üzerine kuruludurTepe kesimini çevreleyen hafif eğilimli yamaçlar moloz ve toprak karışımından, kentin güney kesimindeki ova bölgesi ise kil, kum ve toprak içeren genç alüvyonlardan oluşurDepremde Bolu’da en ağır yıkıma uğrayan yer kentin ova bölgesinin güney kesimidirDeprem sırasında kentin 4 kilometre güneyinde Ilıca yolu üzerinde yolu kesen bir çatlak oluşmuşturBu, büyük olasılıkla Gerede’de görülen ana çatlağın uzantısıdırBurada kara, batıya doğru 3 metre itilmiştir Tepenin kuzeyinde uzanan ova bölgesi ile kentin yamaç ve tepe bölgeleri depremden daha az zarar görmüştür


GÖNEN DEPREMİ(1953)


18 Mart 1953’te Gönen ve çevresinde oluşan çok şiddetli yer sarsıntısıŞiddeti Richter ölçeğine göre 75 olan deprem sonucunda 265 kişi ölmüş, 336 kişi yaralanmış ve 5 binden fazla bina yıkılmıştıKonumu 39 99` kuzey enlemi ve 27 63` doğu boylamı olan deprem yöresi birinci derece deprem bölgesinde ve Bursa-Apolyont-Manyas çukurluğunun Yenice-Gönen kırık kuşağı ile birleştiği sismik etkinliği yüksek bir alanda yer alır 6,3çarpı 10 üzeri 21 erg’lik bir enerji açığa çıkaran deprem sonucunda kentin 1 kilometre güneyinde, 48-50 kilometre uzunluğunda bir kırık oluşmuşturYatay atım Yenice Vadisinde 3,3 metre, Yenice’nin doğusunda ise 4,3 metre olarak saptanmıştırGönen kentinin düz kesimleri henüz yerleşmemiş alüvyon tabakası üzerindedir ve deprem açısından zayıftırÖzellikle yeraltı suyunun yüksekte bulunduğu, Gönen Çayı yönündeki kesim daha tehlikelidirKentin yukarı bölümleri daha sağlam yapılıdır


KARLIOVA DEPREMİ(1949)


17 Ağustos 1949’da Bingöl’ün Karlıova ilçesinde oluşan şiddetli yer sarsıntısı Magnitüdü Richter ölçeğine göre 67 olan bu depremin sonucunda ilçede 450 kişi yaşamını yitirmiş ve 1200 yapı yıkılmıştır Karlıova ilçesi birinci derece tehlikeli deprem bölgesinde yer alırKasabanın zemini deprem bakımından oldukça tehlikeli, henüz yerleşmemiş bir yapıdadır İlçenin arkasındaki yamaçlar molozla örtülü lav, tüf ve aglomera gibi volkanik kayaçlardan oluşur Daha sonra yörede, 28 Mart 1954’te 67 magnitüdünde ve 20 Ağustos 1965’te 53 magnitüdünde iki büyük deprem ile magnitüdü 50’dan küçük pek çok deprem olmuştur

LADİK DEPREMİ(1943)


Samsun’un Ladik ilçesi yakınlarında 26 Kasım 1943’te oluşan şiddetli yer sarsıntısıDışmerkezi 41 05` kuzey enlemi, 33 72` doğu boylamı olan depremin magnitüdü Richter ölçeğine göre 76’dırDeprem geniş bir alanı etkilemiş ve doğuda Taşova’dan, batıda Ilgaz’a kadar uzanan kasaba ve köylerde hissedilmiştirBölgede büyük hasara ve can kaybına yol açan depremde 2824 kişi yaşamını kaybetmiş, 5 bin kişi yaralanmış ve konutların yüzde 75’ini oluşturan 40 bin bina yıkılmıştır Depremin oluştuğu bölge, birinci derece deprem bölgesi olan Kuzey Anadolu Kırık Kuşağındaki Ladik çöküntü ovasının güney kenarındadır Deprem sonucunda, doğuda Destek Boğazından başlayarak batıda Filyos Çayının keskin bir dönüş yaptığı yere kadar uzanan 280 kilometre boyunca yeni bir kırık oluşmuşturKırık boyunca 90-100 cm’lik bir hareket oluşmuş ve kuzey blok güneye göre alçalmıştır Bölgede 27 Kasım 1943’te birincisi Richter ölçeğine göre 47, ikincisi 5 magnitüdünde iki deprem ve 15 Temmuz 1975’te de Richter ölçeğine göre 46 magnitüdünde başka bir deprem daha oluşmuştur

LİCE DEPREMİ(1975)

6 Eylül 1975’te Lice’de oluşan şiddetli yer sarsıntısıMagnitüdü Richter ölçeğine göre 66 olarak belirlenen deprem sonucunda Lice’de ve çevre köylerde 2385 kişi yaşamını kaybetmiştirDeprem sonucu Hani, Hazro, Kulp, Dicle, Silvan, Ergani ve Diyarbakır çevresindeki yapıların 8159’u ağır, 4550’si orta ve 7283’ü hafif hasar görmüştür Konumu 38 51` kuzey enlemi, 40 77` doğu boylamı olarak belirlenen bu depremde, Genç ilçesinin yolu üzerinde, Korha köyünün batısında, kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda 5-10 cm düşey, 8-10 cm yatay atımlı 200-300 metre uzunluğunda sağ doğrultulu bir kırık oluşmuştur Lice, kuzeyden güneye doğru, kireçtaşı, kumtaşı, marn ve alüvyondan oluşan bir zemin üzerine kurulmuşturÜçüncü derece deprem bölgesinde yer alan ilçe, Hani-Lice-Kulp deprem hattı üzerindedirBölge ayrıca Bingöl-Muş kırık hattının ve bölgesel kırık sistemlerinin etkisi altındadırBu özellik, bölgenin çevrede oluşan depremlerden hafif hasar görmesine neden olurİlçenin zeminini oluşturan yapı toprak aşınmasıyla taşınan killi, kumlu, çakıllı toprak katmanıyla örtülmüştürYeraltı suyunun düzeyi genellikle yüksektir

MANYAS DEPREMİ(1964)


6 Ekim 1964’te Manyas’ta oluşan şiddetli yer sarsıntısıMagnitüdü Richter ölçeğine göre 66 olan bu depremde Manyas ve köylerinde 23 kişi öldü, birçok kişide yaralandı 5523’ü ağır olmak üzere toplam 10048 yapı hasar gördü Deprem özellikle Marmara Denizinin güney kıyıları yakınındaki yerleşim bölgelerinde etkili oldu, kimi yerlerde toprakta yarıklar açıldı ve yer altı suları fışkırdı Manyas ve çevresi Türkiye’nin birinci derece deprem bölgesi içinde yer alır İlçenin üzerinde kurulduğu zemin genellikle kalın bir çökeller katmanıyla kaplı olan Neojen bölüm marnlarından oluşmuşturBu marnlar üzerinde, kısmen çimentolaşmış 4-5 metre kalınlıkta eski akarsu birikintileri görülürİlçenin alçak bölgeleri ise kum, çakıl ve moloz içeren gevşek yapılı alüvyondan oluşmuştur

NİKSAR DEPREMİ(1942)


20 Aralık 1942’de Tokat’ın Niksar ve Erbaa ilçelerini etkileyen şiddetli yer sarsıntısıMagnitüdü Richter ölçeğine göre 73 olan depremde 3 bin kişi yaşamını yitirmiş, yüzlerce kişi yaralanmış, 6 bine yakın bina yıkılmış ya da hasar görmüştür Kuzey Anadolu Kırık Kuşağı üzerinde yer alan ilçeler birinci derece deprem bölgesi üzerindedirTokat’ın kuzeybatısında, Kelkit Çayı düzlüğüne açılan dar bir vadinin yamaçlarına kurulmuş olan ilçe merkezleri toprak ve moloz katmanlarıyla örtülü olan volkanik bir kütle üzerindedirOva ise genç çökellerle örtülüdürKelkit ana kırığına paralel, Ayvaz Suyu yönünde bir kırık daha olduğu sanılmaktadır Bölgede çeşitli zamanlarda birçok başka deprem olmuştur


SİVAS DEPREMİ(1929)


18 Mayıs 1929’da Sivas ilinin Suşehri ilçesinde oluşan şiddetli yer sarsıntısıMagnitüdü Richter ölçeğine göre 65 olarak belirlenen deprem sonucunda 64 kişi yaşamını yitirmiş, 1357 yapı yıkılmış ya da ağır hasar görmüştürDepremde Suşehri Ovası da jeolojik hasara uğramıştır Depremin dışmerkezi 40 derece kuzey enlemi, 38 derece doğu boylamıydı İlçe merkezi birinci derece deprem bölgesi üzerinde ve Kelkit Vadisini izleyen deprem hattından gelen depremlerin etki alanı içinde yer alırAyrıca Suşehri Ovasından ikincil deprem hatları geçerİlçe merkezinin büyük bölümünün zemini, kısmen moloz ve toprakla örtülü serpantinlerden oluşurDüzlük alanlarda kuzeye doğru yamaç çökelleri, ilçe merkezinin altında ise genç birikintiler yer alır

SÖKE DEPREMİ(1955)


16 Temmuz 1955’te Aydın ilinin Söke ilçesinde oluşan şiddetli yer sarsıntısı Magnitüdü Richter ölçeğine göre 69 olarak belirlenen deprem sonucunda 23 kişi yaşamını yitirmiş ve 470 yapı yıkılmıştırDepremin dışmerkezi 37,9 kuzey enlemi ve 27,1 doğu boylamıdırİlçe merkezi birinci derece deprem bölgesi üzerinde yer alır ve Büyük Menderes tektonik çukuru içindeki deprem merkezlerinin etkisi altındadırİlçe merkezinin ırmak birikintileri ve dik yamaçlar üzerinde bulunması depremin verdiği zararın artmasına neden olmuştur İlçe merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan Balat kalıntıları ile 40 kilometre uzaklıktaki Yenihisar kalıntıları ve hem ilkçağdan hem de Selçuklu döneminden kalan yapıtlar, bölgede daha önceleri de şiddetli depremler oluştuğunu göstermektedirAynı bölgede 2 Nisan 1920’de 53 29 Temmuz 1925’te 45 15 Temmuz 1952’de 46 ve 17 Nisan 1953’te 45 magnitüdünde depremler olmuştur1 Mayıs 1954’te ise ilçede 48 51 52 ve 48 magnitüdünde dört deprem gerçekleşmiştir

VARTO DEPREMİ(1946)

31 Mayıs 1946’da Muş ilinin Varto ilçesinde oluşan şiddetli yersarsıntısı Magnitüdü Richter ölçeğine göre 6 olan deprem sonucunda 839 kişi yaşamını yitirmiş, 349 kişi yaralanmış ve 3 bin yapıda yıkılmış ya da hasar görmüştür Depremin dışmerkezi 39 3` kuzey enlemi, 41 2` doğu boylamı olarak belirlenmiştir İlçe merkezi ve çevresi Kuzey Anadolu Kırık Kuşağının Van Gölüne doğru uzanan bölümünde ve birinci derece deprem bölgesinde yer aldığından, bu yörede çok sayıda deprem olmuşturBunların en önemlileri olan 19 Ağustos 1966’da oluşan Richter ölçeğine göre 65 magnitüdündeki depremde 2394 kişi yaşamını yitirmiş, 1483 kişi yaralanmış, 27 Ağustos 1950’de 58 magnitündeki depremde 2 kişi ölmüş, 2 kişi yaralanmış, 88 yapı yıkılmış ya da hasar görmüş, 12 Temmuz 1966’da magnitüdü 46 ile 55 arasında değişen 14 deprem

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.