![]() |
Türkiye'nin Jeopolitik Konumu Ve Önemi |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Türkiye'nin Jeopolitik Konumu Ve ÖnemiJEOPOLİTİK VE TÜRKİYE’NİN YER ALDIĞI YENİ JEOPOLİTİK ORTAM Bu inceleme, ülke ve ittifakların politika ve strateji oluşturmalarında baş rolü oynayan jeopolitik ve jeostrateji kavramlarını açıklamak ve Türkiye’nin günümüz şartlarında yer aldığı jeopolitik ortamı belirlemeyi amaçlamaktadır ![]() Coğrafya, insanoğluna toprağı, suyu, havayı, beslenme ihtiyaçlarını kısaca her şeyi bahşetmiş bir varlıktır ![]() ![]() Tarih boyunca toplumsal yaşamda ve toplumlararası mücadelelerde coğrafyanın değeri bilinerek hareket edilmişti ![]() ![]() ![]() ![]() Coğrafi muhiti politikada kullanma sanatı olan Jeopolitik, kavram olarak bu dönemde anlam kazanmaya başlamış ve özellikle iki dünya harbi arasında geliştirilmiştir ![]() ![]() Jeopolitiği tanımlama ve yönlendirmede çatışan düşüncelerin yer aldığı dönemler olmuş ve bu alanda çalışan bilim adamlarını kaygılandıran görüşler ve yönelimler olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Jeopolitik yeni ve genç bir bilim dalı sayılabilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Jeopolitik hükmetme görüşüdür, hükmetme ve iktidar olma bilimidir ![]() İnsan sosyal zirveye yakınlaştıkça jeopolitiğin anlamını, yararlarını kavramaya çalışır ![]() ![]() ![]() Pierre Célérier bu zorunluluğu şöyle ifade etmektedir ![]() “Komutan ve devlet adamı birbirleriyle uyum içinde, öyle ki bazen tek bir fert halinde olmalıdırlar ![]() ![]() 2 ![]() İnsanın fiziki çevresi ve davranışları arasındaki çevresel münasebetlerin araştırılması çok eski dönemlere kadar gitmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aristo (M ![]() ![]() ![]() Strabo (M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Roma İmparatoru Jul Sezar (M ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük İslam düşünürü İbni Haldun (1332-1406) “Mukaddime” adlı ünlü eserinde, esas temaları olan “Toplum” ve “Uygarlık” için belirtmiş olduğu üç temel koşulu; yaşamı sürdürmek için gerekli maddelerin üretimi, toplumsal dayanışma ve dış tehditlere karşı savunma olarak özetlemektedir ![]() İbni Haldun, devletlerin doğuşunu, yükselişini ve çöküşünü dayanışma yoğunluğu açısından açıklamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Vatandaşın mali yükü artar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Coğrafya konusundaki büyük katkısı fiziki coğrafya ile tarihin ilişkisine yönelmiş olmasıdır ![]() ![]() Hiç şüphesiz, dünyanın çeşitli bölgeleri daha ilk çağlardan beri, hesaplı yayılmalara sahne olmuştur ve Akdeniz havzası bunun tipik bir örneğidir ![]() Gerçekte, büyük keşifler sonucunda bütün dünyaya yayılan rekabetin sertliği 15 ![]() ![]() ![]() ![]() Keşifler, müstemlekelerdeki canlılıklar, ticari gelişmeler, ilim, teknik ve sanattaki ilerlemeler, artık bir din faktörü yerine materyalizm noktai nazarının hakim olmasını sağlamıştır ![]() ![]() Monteskiyö (1689-1775)’nün “L’Esprit de Lois-Kanunların Ruhu” adlı eserinin bütün gelişmeler üzerindeki etkisi büyük olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Bu dönemde “Siyasi Coğrafya” kavramı, Turgot’ın “La Geographie Politique” başlıklı bir yazısı ile literatürde yerini almıştır ![]() ![]() ![]() 18 ![]() ![]() ![]() Coğrafyanın adından sık sık bahsedilir ve en çok ilgi çeken konulardan biri olan politika hakkında büyük fikir tartışmaları yapılır ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Türkiye'nin Jeopolitik Konumu Ve Önemi |
![]() |
![]() |
#2 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Türkiye'nin Jeopolitik Konumu Ve Önemi19 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Modern coğrafya bu şekilde doğdu ![]() ![]() ![]() ![]() Çağdaş jeopolitiğin başlangıcı olarak Alman Coğrafyacı ve antropolog Friedrich Ratzel (1844-1904)’in 1897’de yayınlanan “Politische Geograhie-Siyasi Cografya” adlı eserindeki fikir ve yorumları gösterilir ![]() Ratzel’e göre siyasi coğrafya mükemmel haritalar yapmakta ve ülkeleri tanımak için yeni bilgiler getirmekte, havanın, nüfusun, iklimin etkilerini yeterli bir şekilde açıklamakta ise de, siyasi ilimler üzerinde tatmin edici bir duruma ulaşamadığından cansız ve sade kalmaktadır ![]() ![]() Ratzel, kitabını 1903’de, “Siyasi Coğrafya veya Devletler, Ulaştırma ve Savaş Coğrafyası” adıyla genişleterek yayınladı ![]() ![]() Ratzel, siyasi güç olarak teşkilatlanmış bir toplumun bulunduğu fiziki ortamla münasebeti hakkında genel bir teoriye varmak istiyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Topluluklar az çok istidatlıdırlar, öyleyse komuta ve organize etmeye, yani idare etmeye ve diğerleri üzerinde hakkı olmaya az veya çok tayin edilmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ratzel, devletin coğrafi ve politik yapılarını biyolojik organizmalara benzeten fikirleriyle kendisinden sonra “Hayat Alanı – Rebensraum” adıyla gelişecek Alman Jeopolitik Ekolü’nün temellerini atmıştır ![]() Ratzel, devletler arasındaki sınırlara geçici işaretler gözüyle bakıyordu ![]() ![]() ![]() Rudolf Kjellen (1864-1922), 1916 yılında yazdığı “Bir Hayat Şekli Olarak Devlet” adlı eserinde, yaşayan bir organizmaya benzettiği devletin beş aktif unsurunu “Sosyopolitik, Ekonopolitik, Kratopolitik, Demopolitik ve Geopolitik” olarak adlandırmış ve böylece JEOPOLİTİK terimi doğmuştur ![]() Kjellen, Ratzel’in fikirlerini ifrat derecesine götürerek ve 19 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fransız Vidal de La Blanche, Alman Jeopolitik Ekolü’nün aksine, olayların sadece müşahade ve sınıflandırılmasında kalmayarak daima coğrafi olayların izahını aramıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İngiliz Jeopolitik Ekolü’nün temsilcisi Sir Halford Mackinder (1861-1947) bir coğrafyacıdır ![]() ![]() Mackinder’in coğrafyayı devlet idaresi için bir yardımcı olarak kullanmayı ileri sürmesine karşılık, Kjellen Coğrafyaya dayalı bir devlet idaresi sistemi formüle etmiştir ![]() Mackinder, yeryüzünde bir tek büyük kara parçasının olduğunu kabul eder ![]() ![]() ![]() Mackinder, üç aşamada hudutlarını geliştirdiği Heartland ile meşhur formülünü ifade eder ![]() “Doğu Avrupa’yı elinde tutan Heartland’e egemen olur, Heartland’i elinde tutan Dünya Adasına egemen olur, dünyanın bu adasını elinde tutan dünyaya egemen olur ![]() Böyle bir kara parçasına sahip tek devlet Rusya’dır ve dünya hegemanyasını elde etmesine mani olunmak isteniyorsa onun açık denizlere çıkmasına müsaade edilmemelidir ![]() ![]() ![]() Amerika’da Amiral Alfred Thayer Mahan (1841-1914), 1890’da yayımlanan “Deniz Kuvvetlerinin Tarihe Etkisi” adlı eseriyle “Deniz Hakimiyet Teorisi”nin esaslarını ortaya koymuştur ![]() 19 ![]() ![]() ![]() ![]() Amerikan Jeopolitik Ekolünün gelişmesi özellikle Prof ![]() ![]() ![]() Spykman bu teori ile aslında Mackinder’in Kara Hakimiyet Teorisine cevap vermekte ve Sovyetleri Asya’nın merkezi bölgesinde tutacak ve denizlere çıkışını çok büyük ölçüde engelliyecek politika ve stratejileri ön plana çıkarmaktadır ![]() ABD’nin güvenlik stratejisinin oluşumunda benimsediği Kenar Kuşak ve Deniz Hakimiyet Teorileri günümüze kadar aktüelliğini devam ettirmişlerdir ![]() __________________ |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Türkiye'nin Jeopolitik Konumu Ve Önemi |
![]() |
![]() |
#3 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Türkiye'nin Jeopolitik Konumu Ve ÖnemiGünümüze doğru yaklaştıkça jeopolitik ve jeostrateji, uluslararası ilişkiler ve güvenlik alanlarında daha fazla yer almakta ve çok kullanılan kavramlar olmaktadırlar ![]() ![]() Pascal Boniface, Jeopolitik ve Jeostrateji kavramları arasındaki farkı açıklarken, jeostratejiyi daha ziyade güvenlik ve savunma konuları ile ilgili kullanmakta, jeopolitiği ise uluslararası ilişkilerde tarafların genel yaklaşımlarını ortaya koyan, ilgili aktörlerin satranç hamlelerini analiz etmeye yarayan bir sistem yaklaşımı olarak açıklamaktadır ![]() ![]() Yves Lacoste, 1993’te yayınladığı “Jeopolitik Sözlük”te insanoğlunun on yıllar boyunca ekonomiyi merkeze koyarak düşünmeye alıştırıldığını ve artık çatışmaların karmaşıklığını ve dünyayı başka türlü görmek gerektiğini ifade etmektedir ![]() ![]() ![]() Lacoste’a göre Rusya dışında yaşayan 25 Milyon Rus’un varlığı jeopolitik bir problemdir ![]() ![]() ![]() Jeopolitik problemleri mevzii, bölgesel, ulusal ve dünya düzeyinde tanımladıktan sonra doğru bir yaklaşımla jeopolitiğin ilgi alanının geçmiş değil bugün olduğunu vurgulamaktadır ![]() ![]() Jacque Attali; güç ve güç olabilmenin şartları üzerinde durmakta, 21 ![]() ![]() Fransız Michel Foucher, yeni uluslararası konjonktür içinde sınırların önemini tartışmaktadır ![]() ![]() ![]() Son dönemlerin ünlü stratejistlerinden Zbigniew Brzezinski’nin eserlerinde, küresel çapta jeopolitik ve jeostratejik açıdan yaptığı değerlendirmeler ilgi çekmektedir ![]() ![]() Samuel Huntington 1993’de kaleme aldığı bir incelemede, 21 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Huntington bu tezinde 1960’larda Fransız filozof Raymond Aron ve 1940’lı yıllarda İngiliz Arnold Toynbee ile Christophe Rufin’in benzer görüşlerinden de destek almaktadır ![]() 1990’lı yıllarda oluşan jeokültür kavramı Huntington’ın tezi ile jeopolitik tartışmalara yeni bir boyut kazandırdı ![]() ![]() ![]() ![]() Rufin bir “Avrupa Kalesi” eğiliminden bahsederken, Huntington benzer şekilde; her kim batıyı bir arada tutmak istiyorsa ülke içinde batılı kültürü sadece muhafaza etmemeli, aynı zamanda batının sınırlarını da tarif etmelidir ![]() Uluslararası güç mücadelesinde kültür bilinçli olarak bir araç haline getirilmektedir ![]() Günümüzde uluslararası ilişkilerde ekonomi önemli bir yere sahiptir ![]() ![]() ![]() Karşılıklı ülkeler arası bir rekabetten çok ekonomik bölgelerin jeoekonomik rekabeti ve çatışması söz konusu olmaktadır ![]() AB, NAFTA, APEC jeoekonomik nedenlerle kurulmuşlardır ![]() ![]() Gelişen pazarlar, ordular ve diplomasinin yerini almaya başlamıştır ve “ekonomik diplomasi”den söz edilmektedir ![]() Bu ve benzeri söylemler sık sık ifade edilirken, bunun tam tersinin hazırlıklarının bu gelişen pazarlardan geçme olasılığının da dikkatten uzak tutulmaması gerektiğini hatırlatan söylemler de dile getirilmektedir ![]() ![]() ![]() Özetle tarihi gelişimine değindiğim jeopolitiğin kronolojik sıra ile birkaç tanımına yer vererek bu bölümü sonuçlandırmak istiyorum ![]() Kelimenin evrensel olarak kabul edilmiş bir tarifi yoktur ve siyasi coğrafya faktörlerinin objektif bir çalışması ile jeopolitik çevredeki siyasal güç spekülasyonları arasında dikkatli bir analize ihtiyaç vardır ![]() Kjellen: Jeopolitik, coğrafi teşekkül veya mekân içinde ilmi olarak devletin tetkikidir ![]() ![]() Devlet, vasıf ve kabiliyetlerini toprağından, bölgelesinden alan bir canlı organ, sahada tezahür eden bir hayat şeklidir ![]() Siyasetin gayesi, bu canlı varlığın mahiyetini kavramak, mukavemetli ve ebedi olması için gereken faaliyet ve icraatı sarf etmektir ![]() Haushofer: Jeopolitik, içinde yaşadığı coğrafi bölgenin ve tarihi gelişmelerin etkisi altında değişen siyasi hayat şeklinin (yani devletin) üzerinde yaşadığı yer ile münasebetidir ![]() Spykman: Jeopolitik, bir ülkenin güvenlik politikasının coğrafi unsurlara göre planlanmasıdır ![]() Kieffer: Jeopolitik, bir devletin sosyal, politik, ekonomik, stratejik ve coğrafi unsurlarının, bu devletin dış politikasının tayin ve takibine tatbikidir ![]() Bu tanımlarda başlangıçtan günümüze doğru; Kjellen, devletin tetkikini yapmakta, Haushofer, daha ileri bir tanıma ulaşmakta, Spykman, jeopolitiği tatbikat sahasına doğru yöneltmekte, Kieffer ise, jeopolitiğin kapsamını genişletmekte ve uygulamayı ön plana çıkarmaktadır ![]() Jeopolitiğin hemen yanı başındaki koltukta yer alan ve onun bir türevi olan jeostrateji’yi de tanımlamak gerekir ![]() ![]() Jeostrateji, stratejik açıdan coğrafi unsurların incelenmesini ve stratejik sonuçlar çıkarılmasını kapsar ![]() Jeostrateji, coğrafya ile strateji arasındaki münasebetlerin ilmidir ![]() Jeostrateji, jeopolitik çıkarların stratejik yönetimidir ![]() _________________ |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Türkiye'nin Jeopolitik Konumu Ve Önemi |
![]() |
![]() |
#4 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Türkiye'nin Jeopolitik Konumu Ve Önemi![]() ![]() Yüzeyindeki tüm eğimli alanlarla birlikte gerçek alanı ise 814,578 kilometrekaredir ![]() Türkiye genel görünüm olarak doğu-batı doğrultusunda uzanan ve boyu 1600km eni de 600 km olan bir dikdörtgen biçimindedir ![]() ![]() Türkiye’nin kara sınıları 2 ![]() ![]() ![]() ![]() Üç yandan ılık denizlerle kuşatılmış olan ülkenin başlıca özelliği, Kuzey Yarıküre’de Ekvator ile Kuzey Kutup Bölgesi arasında merkezi bir konumda olmasıdır ![]() ![]() Türkiye’nin başkenti Ankara ve ortalam nüfusu 65 milyondur ![]() ![]() Türkiye, 185 dünya ülkesi içinde nüfus itibarıyla 16′ncı, toprak büyüklüğü itibarıyla 32′nci ve ekonomik gücü itibarıyla 16′ncı sırada olan bir dünya devletidir ![]() Türkiye, jeopolitik ve jeostratejik mevkii itibarıyla; - Dünyanın en önemli petrol rezervlerine sahip Orta Doğu ve Hazar Havzası, - Önemli deniz ulaştırma yollarının kavşağı durumunda bulunan Akdeniz Havzası, - Tarihte her zaman önemini sürdürmüş olan Karadeniz Havzası ve Türk Boğazları, - SSCB ve Yugoslavya’nın dağılması sonucu yapısal değişikliklere uğrayan Balkanlar, - Etnik çatışmalar yanında, zengin tabiî kaynaklara sahip Kafkasya ve bunun daha ötesinde Orta Asya’nın oluşturduğu coğrafyanın merkezinde etkili bir konumda bulunmaktadır ![]() Üç kıtayı birbirine bağlayan ve çok önemli bir jeostratejik konuma sahip olan Türkiye, aynı anda bir Avrupa, Asya, Balkan, Kafkas, Ortadoğu, Akdeniz ve Karadeniz ülkesidir ![]() ![]() Türkiye’nin jeostratejik önemini pekiştiren diğer özellikleri ise; - Demokratik, lâik, sosyal hukuk devletine sahip ve piyasa ekonomisini kabul etmiş bir ülke olarak batı sistemlerini uygulaması ve batının tüm kurumlarıyla bütünleşmeyi benimsemiş olması, - 1990′lı yıllardan itibaren büyük değişmelere sahne olan Balkanlar, Ortadoğu, Kafkasya ve Orta Asya ülkeleriyle tarihten gelen kültür birliğine ve gelişen olumlu ilişkilere sahip olması, - Kafkasya ve Orta Asya petrol ve doğal gazının batıya ulaştırılması için belirlenen güzergâhlardan birini ve en önemlisini ihtiva etmesi, - BM ve NATO’nun barışı koruma, bölgesel güvenlik ve istikrara yönelik girişimlerine iştirakleri ve bazılarında üstlendiği öncü rol ile Avrupa Güvenlik Mimarîsi üzerinde tartışılmaz bir ağırlığa sahip olmasıdır ![]() 20′nci yüzyılın sonlarında dünyadaki köklü ve hızlı gelişmeler, Türkiye’ye hem farklı sorumluluklar yüklemiş, hem de yeni fırsat ve ufuklar açmıştır ![]() ![]() Türkiye, geniş olduğu kadar, sorunlar, çatışmalar ve istikrarsızlıklar içeren bir coğrafyada yaşamaktadır ![]() ![]() ![]() Anadolu Yarımadası’nın sunduğu zenginlikler ile tarih boyunca jeopolitik bir kavşak niteliği taşımış olan bu topraklarda yaratılan insanî değerlerin en güzel yönlerini benimseyen Türkiye Cumhuriyeti, çeşitli kültürlerin güzel bir sentezini oluşturmaktadır ![]() ![]() Türkiye’nin hem doğulu, hem de batılı yönleri, üyesi olduğu uluslararası örgütlerin çeşitliliği ile de kendini göstermektedir ![]() ![]() Türkiye, tarihî, coğrafî ve kültürel açılardan doğunun olduğu kadar, yine aynı kıstaslarla değerlendirildiğinde, tartışmasız biçimde batının da bir parçasıdır ![]() Türkiye’nin altı asır boyunca Avrupa ile mevcut ortak tarihi bunun en belirgin kanıtıdır ![]() ![]() Türk tarihi bu olgunun zenginlikleriyle doludur ![]() Türkiye ayrıca, gelecek yüzyılda Hazar ve Orta Asya doğal kaynaklarının batıya ulaşmasında doğal bir köprü rolü üstlenmektedir ![]() ![]() ![]() Bölgedeki zengin doğal kaynakların işletilmesini ve batıya naklini bölgesel iş birliği ve refahın artırılması için altın bir fırsat olarak gören Türkiye, söz konusu kaynakların dünya pazarlarına nakli için birden çok hattın kullanımını desteklemekte ve bu yönde siyasî iradesini ortaya koymaktadır ![]() Aynı şekilde, Hazar Havzası’nın doğal zenginliklerinin dünya pazarlarına ulaşmasıyla birlikte Kafkasya ve Orta Asya’ya yönelik insan ve mal trafiğinde meydana gelen artışın gerekli kıldığı Trans-Kafkasya Ulaşım Koridoru’nun hayata geçirilmesi bakımından da Türkiye anahtar ülke durumundadır ![]() ![]() Türkiye bir barış ve istikrar adası olma niteliğine ilâveten kaynaklarının zenginliği, demografik yapısı, hukukun üstünlüğüne ve insan haklarına saygıya dayanan demokratik, lâik rejimi, ekonomisinin dinamizmi, üretim kapasitesi, endüstrisinin rekabet gücü ile bir cazibe merkezi olarak içinde bulunduğu sancılı coğrafyanın barış, istikrar ve refah yönünde değişiminin itici gücü olabilir ![]() Türkiye, bu yapısı ile bölgede örnek bir ülkedir ve değişen dünya konjonktüründe jeopolitik, jeostratejik ve ekostratejik konumu nedeniyle önemi giderek artmaktadır ![]() Türkiye, dünya ekonomileriyle bütünleşme bakımından, bir taraftan küreselleşme hareketleri içinde yeralmış, diğer taraftan da ekonomik güç odaklarından Kuzey Amerika Serbest Ticaret Antlaşması (NAFTA) ve Türkiye’nin Atlantik-Avrupa ve Avrasya kuşakları içinde özel bir konumu vardır ![]() Batı toplumu ile bütünleşme hedefi güden, ayrıca islâm aleminin demokratik, lâik ve çağdaş üyesi olan bir ülke durumundadır ![]() ![]() ![]() Türkiye, varlığı ve başarılarıyla, islâmiyetle demokrasinin bağdaştığının; ekonomik, sosyal ve kültürel bir kalkınmanın demokratik bir ortamda da gerçekleştirilebileceğinin somut bir kanıtıdır ![]() ![]() ![]() Avrupa güvenliğinin Balkanlar, Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Kafkasya’da pekiştirilmesi, barış ve iş birliğinin güçlendirilmesi hedefleri ancak Türkiye’nin katılımıyla ve somut katkısı ile gerçekleştirilebilir ![]() ![]() ![]() Türkiye’nin dışarıda izlediği siyasî hedeflerin bir yandan çevresindeki mevcut ve potansiyel ihtilâfların kontrol altına alınmasına, diğer yandan bölgesel entegrasyon ve iş birliği yoluyla kalıcı barış ve istikrarın sağlanmasına yönelik olması tabiîdir ![]() Türkiye’nin bölgede oynadığı rolün temel felsefesini; ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi, siyasî istikrarın tesisi ve bölge ülkelerinin dünya ile entegrasyonunun sağlanması hedefleri oluşturmaktadır ![]() Türkiye bu anlayışla demokrasiyi, hoşgörüyü, hukuk devleti niteliklerini ve lâikliği çevresine yansıtmaktadır ![]() ![]() 21′nci asırda Türkiye’nin vizyonu; bölgesel zenginliklerini, entegre olma hedefi içinde olduğu Avrupa’ya taşıyan, küreselleşme olgusunu ileri götüren ve bu hareket içinde belli başlı bir rol sahibi olarak ortaya çıkan ve nihayet kalkınma ve iş birliği hamlelerinde barıştan yana ve öncü bir ülke olmaktır ![]() Bu vizyon gerçekleşme yolundadır ![]() ![]() ![]() Türkiye, sorumluluklarının bilincinde olarak, kendisini 21′nci yüzyılda üstleneceği role hazırlamaktadır ![]() ![]() Ayrıca Türkiye, yeni yüzyılda çok taraflı bir ekonomik ilişkiler ağının merkezi hâline gelecektir ![]() ![]() Üç tarafı denizlerle çevrili bir eskidünya ülkesi olan Türkiye, dünya üzerindeki yeri ve konumu bakımından önemli ayrıcalıklar kazanan bir ülke konumundadır ![]() ![]() İklim ve doğal güzellik bakımından da şanslı bir ülke olan Türkiye, ılıman iklim kuşağında olduğundan yılda dört mevsimi yaşayabilen bir ülkedir ![]() ![]() ![]() Doğal güzellikleri ve denizlere kıyısı olması nedeniyle turizm alanında önemli ayrıcalıklar kazanan ülkemiz ne yazık ki izlenen yanlış politikalardan dolayı bu özelliğinden yeteri kadar yararlanamamaktadır ![]() Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerin hemen hemen tamamının bu özelliklerinden en iyi şekilde yararlanmalarına karşın ülkemizde turizm için yapılan çalışmalar yeterli olmamaktadır ![]() Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan boğazlar gibi önemli geçiş yollarına sahip olması da Türkiye için önemli bir şanstır ![]() ![]() NATO gibi askeri birliklerde bulunması Türkiye’nin lehinde yer alan önemli ayrıcalıklardan biridir ![]() Tüm bu ayrıcalıklara rahmen Türkiye tehtid eden çeşitli unsurlarda mevcuttur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|