![]() |
Peygamberimizin'in Hz. Hatice İle Evlenmesi |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Peygamberimizin'in Hz. Hatice İle EvlenmesiPeygamberimizin(a ![]() ![]() ![]() Peygamberimizin'in Hz ![]() Hz ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() İki kere evlenmiş ve dul kalmıştı ![]() Nefise binti Münye (Ümeyye) der ki: "Hatice binti Huveylid, b ![]() ![]() ![]() ![]() Yüce Allah; onu, bu m eziyeti eriyle birlikte, daha da şereflendirmeyi ve hayra erdirmeyi diledi ![]() Hatice, o zaman, Kureyş kadınlarının soy sopça en seçkin ve üstünü, şerefçe en büyüğü, mal bakımından da en zengini idi ![]() Bunun için, kavminin her erkeği, elinden gelse, onunla evlenmeye can atar, onunla evlenebilmek için servetini saçardı ![]() Muhammed ((a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ona: ´Ey Muhammedi Seni evlenmekten alıkoyan nedir?´ diye sordum ![]() ´Elimde param yok! Ben nasıl evlenebilirim?´ dedi ![]() ´Eğer sana evlenme masrafı sağlansa da, sen cemale, mala, şerefe, denkliğe davet olunsan, ica*bet etmez misin?´ diye sordum ![]() ´Kim bu kadın?´ dedi ![]() ´Hatice´dir!´ dedim ![]() ´Bu, sence, benim için nasıl olabilir?1 dedi ![]() ´Orası, bana düşen bir vazifedir1 dedim ![]() ´O halde, ben de senin dediğini yaparım!´ dedi ![]() Hemen gidip durumu Hatice´ye bildirdim ![]() Hz ![]() ![]() ![]() "Ey amcamın oğlu! Akrabam olduğun kavminin arasında şerefli, emniyetli, güzel huylu ve doğru sözlü olduğun için seninle evlenmeyi arzu etmiş bulunuyorum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Talib, durumu iyice öğrenmek üzere, Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() "Ey Ebu Talib! Amcamın yanına var da, kardeşinin oğlu Muhammed b ![]() ![]() Ebu Talib, o zaman Mudar´ların başkanları olan Hâşim oğullarından on kişilik bir toplulukla, Hz ![]() ![]() Gidenler arasında Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Dünürlük ve Nikâh Töreni Dünürlük ve nikâh töreninde Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Amr b ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() "Amcan Ebu Talib´e söyle de, şu mecliste beni sana, amcamdan istesin!" dedi ![]() Ebu Talib hemen ayağa kalkıp şöyle konuştu: "Hamd olsun Allah´a ki, bizi, İbrahim´in zürriyetinden, İsmail´in neslinden,[15] Maad´in mâdeninden ve Mudar´ın aslından yarattı ![]() Bize; hac ve ziyaret edilecek bir beyt (Mabed), içinde emniyet ve huzura kavuşulacak bir Harem ihsan etti ![]() Bizi; Beyt´inin bakıcısı ve Harem´inin yöneticisi kıldı ![]() Bizi; böylece, halkın hâkimi ve başkanı yaptı ![]() İçinde bulunduğumuz beldemizi, bize bereketli kıldı ![]() İmdi, kardeşimin oğlu Muhammed b ![]() ![]() ![]() Malı az olsa da, mal dediğin nedir ki? Tez geçici bir gölgedir; alınır verilir iğreti birşeydir![23] Muhammed´in, Abdulmuttalib ve Hâşim gibi şanlı ataların torunu olduğunu bilirsiniz ![]() Kendisi, şimdi, kızınız[25] Hatice binti Huveylid´le evlenmeyi arzu etmektedir ![]() Aynı şekilde,[27] Hatice de, onunla evlenmeyi istemektedir ![]() Hatice´ye, kendi malımdan, mehir olarak ne vermemi istersiniz?[29] Vallahi, bundan sonra, onun (yeğenimin) haberi büyük, hal ve şanı ulu olacaktır!" dedi ![]() Ebu Talib konuşmasını tamamlayınca, Hz ![]() ![]() "Allah´a hamd olsun ki, bizi de, anlattığın gibi yarattı ![]() Saydığın fazl ve şereflerle de, mümtaz kıldı ![]() Biz de, Arapların ulu kişisi ve başkanıyız ![]() Siz de, böylesiniz ![]() Ne Araplar sizin faziletinizi inkâr, ne de insanlardan hiçbiri sizin iftihar ettiğiniz şeyleri, şerefinizi red eder ![]() Biz de, sizinle hısımlık kurmayı ve şereflenmeyi arzu ediyoruz ![]() Ey Kureyş cemaatı! Şahit olunuz ki; ben, Hatice binti Huveylid´i, dörtyüz dinar mehirle Muhammed b ![]() ![]() Ebu Talib: "Ben, Hatice´nin amcasının da konuşmasını istiyorum!" dedi ![]() Bunun üzerine, Amr b ![]() "Ey Kureyş cemaatı! Siz şahit olunuz ki; ben de, Hatice binti Huveylid´i, Muhammed b ![]() ![]() Hazır bulunan Kureyş uluları, buna şahit oldular ![]() Hz ![]() ![]() Sanıldığına göre; develer, Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Bir ukıyye 40 dirhemdir;[36] bir neş de, yarım ukıyye, yani 20 dirhemdir ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Düğün Şenliği ve Velime Cemiyeti Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Ey Muhammedi Nereye gidiyorsun? Amcan Ebu Talib´e uğra da, senin develerinden bir veya iki deve kessin ve halka yemek yedirsin!" dedi ![]() ![]() ![]() ![]() Bu ziyafet, Peygamberimiz Aleyhiselamın verdiği ilk velime ziyafeti idi ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() Evlenme Tarihi ve Eşlerin Yaşları Evlenme tarihi; Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kutlu Evlenmenin Yapıldığı Ev Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eve girilince, kapının sol tarafında[44] bir arşın bir karış çapında birtaş vardı ![]() Hz ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Medine´ye hicret ettiği zaman, bu evi, amcası Ebu Talib´in oğlu Akîl zaptetti ![]() Muaviye b ![]() ![]() Zeyd b ![]() Zeyd b ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() "Bu köle benim olsaydı, muhakkak, onu hemen azad ederdim!" demişti ![]() ![]() "Haydi, o senin olsun!" diyerek Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Daha sonra, Peygamberimiz onu evlad edinmişti ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Yüce Allah´ın Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Talib Amcanın aile efradı kalabalıktı ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() "EyAbbas! Biliyorsun ki, kardeşin Ebu Talib´in aile efradı çok kalabalıktır ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() "Olur!" dedi ![]() İkisi birden kalkıp Ebu Talib´in yanına vardılar ![]() "Halkın içinde kıvrandığı kıtlık ve açlık sıkıntısı ortadan kalkıncaya kadar, biz senin aile efradından bir kısmını yanımıza alıp geçim yükünü hafifletmek istiyoruz!" dediler ![]() "Akîl´i, Talib´i bana bırakınız da, istediğinizi yapınız!" dedi ![]() Bunun üzerine, Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yüce Allah, Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() Peygamberimiz Aleyhisseiamın bütün çocuklarının doğum ebesi, Safiyye binti Abdulmuttalib´in cariyesi Selma Hatundu ![]() Selma Hatun, Hz ![]() ![]() Peygamberimiz Aleyhisseiamın, İslâm devrinde Hz ![]() ![]() Hz ![]() O da vefat ettikten sonra, Kureyş müşriklerinden Âs b ![]() "Bırakınız onu! O, ebter, nesli devam etmeyecek bir adamdır! Ölünce, anılmaz olur![55] Siz de, artık ondan rahata kavuşursunuz!" dedi ![]() Bunun üzerine, Yüce Allah, Kevser sûresini indirdi ![]() Peygamberimiz Aleyhisseiamın oğlu Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz Aleyhisseiamın, Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() Bu da, Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() O sırada, Hz ![]() ![]() "Ben, senden yaşlıyım!" diyordu ![]() Hz ![]() "Ey Fâtıma! Sen, Kureyşlilerin Kabe´yi yeniden yaptıkları ve Peygamber Aleyhisseiamın da otuz beş yaşında bulunduğu sırada doğdun ![]() ![]() Kâbe´nin Kureyşliler Tarafından Yeniden Yapılışı Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ne tavanı vardı, ne de duvarları örülürken çamur kullanılmıştı ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Kureyşîler Kabe´yi yeniden yapmadan önce de, Kabe, taşlarla, çamursuz olarak, taşlar üstüste dizilmek suretiyle yapılmış bulunuyordu ![]() Bir kadının Kabe Hareminde buhurdanlıkta öd ağacı yaktığı sırada buhurdanlıktan sıçrayan bir kıvıl*cımdan, Kabe´nin kat kat olan örtüsü tutuşup tamamen yanmış,[74] bu yüzden, duvarlar da her taraftan gevşeyip çatlamış bulunuyordu ![]() Mekkelilerce Arim selleri diye anılan ve ardarda gelen sellerden çok daha büyük,[76] iki dağ arasını dolduran,[77] Mekke´nin yukarı tarafından gelen[78] birsel de Kabe´nin içerisine girerek duvarları büsbütün çatlatın iş,[79] Kabe yıkılacak diye,[80] Kureyşîleri son derece korkutmuştu ![]() Kabe´deki kuyunun içinde saklanagelirken[82] çalınan[83] birtakım zinet eşyasıyla, altından yapılmış, üzeri incili ve cevherli geyik heykelleri,[84] Huzaa kabilesinden Müleyh b ![]() ![]() Bunun için, Kureyşîler; Kabe´nin duvarlarını onarıp sağlamlaştırmak ve üzerine de tavan çatmak istiyorlar,[85] fakat, onu yıkmaya kalkar1arsa[86] azaba uğrayabileceklerinden de[87] korkuyorlar,[88] Kabe´nin işini aralarında istişare ediyorlar,[89] kararsızlık içinde bulunuyorlardı ![]() Cidde Sahilinde Parçalanan Gemi Enkazının Kâbe İçin Satın Alınışı Ficar kavgasından onbeş yıl sonra,[91] Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Geminin yükü, ak, yumuşak düz taş ile, kereste ve demir gibi inşaat malzemeleri idi ![]() Bunları, Rum kralı, Habeşe´de[103] Farsların yıktı ki arı, [104] yeniden yapılacak kilise için, Mimar Bakom´la birlikte,[105] Mısır´dan, Kulzum denizi yolu ile göndermişti ![]() Rum tüccan, Kureyşîlere adam salıp, İbrahim (a ![]() ![]() ![]() Kureyşîler geminin parçalandığını işitince,[108] Velid b ![]() ![]() Kendileriyle birlikte Mekke´ye gelmesi için, Bakom´la konuştular ![]() Gemi tayfalarının da, Mekke´ye girip, yanlarında bulunan metalarını onda bir vergi ödemeksizin satabileceklerini bildirdiler ![]() Halbuki, Araplardan, Rumların memleketlerine giren tüccarlardan onda bir vergi alındığı gibi; Rum tüccarlarından Mekke´ye girenlerden de onda bir vergi alınırdı ![]() Bakom, Kureyşîlerle birlikte Mekke´ye geldi ![]() Kureyşîler, satin alıp getirdikleri gemi tahtalarıyla Kabe´yi tavanlatmak için hazırlandılar ![]() Mekke´de Kıbti (Mısırlı) bir marangoz da bulunuyordu ![]() Kureyşîler: "Rabbimizin Beyt´ini, şu geminin enkazıyla yeniden yapsak!" dediler ![]() Kabe´yi yıkıp yeniden yapmak hususunda görüş birliğine vardılar ![]() Bu hususta yardı m laştılar ve bağışlarda bulundular ![]() Kâbe Duvarlarının Yıkım ve Yapım İşlerinin Kur´a ile Bölüşülmesi Kureyşliler; Kabe´nin duvarlarının yıkım ve yapım işinde de ihtilafa düştüler ![]() ![]() ![]() ![]() Abdi Menaf ve Zühre oğullarına, Kabe´nin cephe ve kapı tarafı, Abduddar, Esed ve Adiyy oğullarına, Kabe´nin Şam cephesi (Hatîm ve Hicr tarafı), Teym ve Mahzum oğullarına, Kabe´nin Yemen cephesi, Sehm, Cuman ve Âmir oğullarına, Kabe´nin Yemen cephesiyle Hacerü´l-Esved köşesi arası düştü ![]() Her kabile; Kabe´nin kendilerine düşen yerleri için taş toplamaya ve taşımaya başladılar ![]() ![]() Kâbe´nin Üzerinde Güneşleyen Korkunç Yılan ve Âkıbeti Kabe´nin içinde bulunan ve Kabe´ye yapılan bağışlar içine konulagelen kuyuya, bir müddetten beri, bir yılan gelip yerleşmişti ![]() Çok kara, kamı ak,[126] başı oğlak başı gibi olan[127] bu büyük ve korkunç[128] yılan, her gün çıkıp Kabe duvarının üzerinde güneşler; Kabe´ye hiç kimseyi yaklaştırın az di ![]() Bir kimse ona yaklaşacağı zaman hemen kuyruğunun yanından başını kaldırır, ağzını açar, korkunç sesler çıkarmaya başlardı ![]() Bunun için, Kureyşîler ona yaklaşmaktan ürperirler, korkarlardı ![]() Bu yılan, yine, her gün yaptığı gibi, Kabe´nin duvarları üzerinde güneşleniyordu ![]() Kureyşîler, Makam-ı İbrahim´in yanında toplanarak: "Ey Allah! Eğer Beyt´inin yıkılıp yeniden yapılmasına razı isen, onu tamamlattır ve şu yılan uğraşısını da üzerimizden kaldır![130] Ey Rabbimiz! Biz, Senin Beyt´ini şereflendirmek ve süslemek istiyoruz ![]() Sen, razı isen, bunu yaptır ![]() Razı değilsen, Sen, istediğini yap!" diyerek dua ettiler ![]() O sırada, gökten, bir çığlık işittiler ![]() Yüce Allah tarafından; [132] sırtı kara, karnı ak, ayakları sarı, kartaldan daha büyük [133] bir kuşun salındığı görüldü ![]() Bu kuş, birden, yılanın üzerine inerek, başına batırdığı tırnaklarıyla onu hemen kapıp havalandı! Yılanı, kuyruğu sallana sallana Küçük Ecyad´a,[135] Hacun´a doğru[136] götürdü ![]() ![]() Yer, onu yuttu ![]() Bunun üzerine, Kureyşliler: "Yapmak istediğimiz işten Allah´ın razı olduğunu ümit ediyoruz ![]() Yanımızda, yardımından yararlanacağımız bir iş adamı da var, elimizde kereste de var! Yüce Allah, yılan belâsını da başımızdan def etti!" dediler ![]() Kureyşliler; Kabe´nin kendilerine düşen taraflarını yıkıp yeniden yapmaya karar verdikleri zaman, Ebu Vehb b ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Vehb: "Ey Kureyş cemaatı! Kabe´nin yapısına, kazancınızın temiz ve helal olmayanını sokmayınız! Ona, ne ****** başlığı, ne faiz parası, ne de herhangi bir kimseden haksız olarak alınmış olan para sokulmasın!" dedi ![]() Kureyşliler, Kabe´yi yıkmaktan çok korkmakta ve çekinmekte idiler ![]() Velid b ![]() "Sizin Kabe´yi yıkmaktaki gayeniz nedir? İyilik mi, yoksa kötülük müdür?" diye sordu ![]() "Elbette, iyiliktir!" dediler ![]() Velid b ![]() "Ey kavmim! Siz, Kabe´yi yıkmakla onu ıslah etmek istiyor değil misiniz?" diye sordu ![]() "Evet! Islah etmek istiyoruz!" dediler ![]() Bunun üzerine, Velid b ![]() "Yüce Allah, ıslah edicileri helak etmez![143] Fakat, siz, Rabbinizin Beyt´inin onarımına, mallarınızın temiz ve helal olanından başkasını sok*mayınız! Ona, faizden, kumardan, ****** başlığından elde edilen parayı sokmayınız! Beytullah´ı, mallarınızın kötü olanından uzak tutunuz! Çünkü, Allah, malın temiz ve helal olanından başkasını kabul etmez!" dedi ![]() Kureyşliler, yapılan tavsiyenin gereğini yerine getirdiler ![]() "O halde, yıkmak için onun üzerine kim çıkacak?[146] Onu yıkmaya, ilk önce kim başlayacak?" dediler ![]() Velid b ![]() "Onun üzerine ben çıkacak, onu ben yıkacağım![148] |
![]() |
![]() |
![]() |
Peygamberimizin'in Hz. Hatice İle Evlenmesi |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Peygamberimizin'in Hz. Hatice İle EvlenmesiSizin, onu yıkmaya ilk başlayanınız ben olacağım![149] Ben, çok yaşlanmış bir kimseyim ![]() ![]() ![]() Eline bir külünk alarak [151] Beytullah´ın üzerine çıktı, ve bir taşı yıkarken ayağının altındaki taş şid*detle deprenince, [152] Velid b ![]() "Ey Allah! Biz, Senin dininden çıkmış, sapmış değiliz! [153] Bizim ıslah etmekten, [154] hayırdan [155] başka gayemiz yoktur!" diyerek, [156] Kabe´nin iki rüknü arasındaki kısmından[157] elindeki külünkle taş taş kaldırıp akşama kadar yıkma işine devam etti ![]() Halk, o gece, yıkma işine girişmeyip beklediler ![]() "Akşam olunca, azap inmesinden korkarız!" dediler ![]() Akşamleyin, Velid b ![]() ![]() O geceyi de beklediler ve: "Bakalım, Velid´in başına birfelâket gelirse biz Kabe´den hiçbirtaş yıkmayız ve yıktıklarımızı da iade eder, eski haline getiririz ![]() Eğer onun başına birfelâket gelmezse, yaptığımız işten Allah´ın razı olduğunu anlarız ve hemen yıkmaya girişiriz!" dediler ![]() Kureyş halkı, ertesi günü, sabahleyin Velid b ![]() ![]() İbrahim (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Temelde, yeşil, birbirleriyle kaynaşmış, deve sırtı gibi taşlarla karşılaştılar; [162] ki, her biri, otuz kişinin bile kaldıramayacağı kadar ağır ve iri idi ![]() Yıkım işine katılan Kureyşlilerden birisi* elindeki külünkün ucunu iki taştan birisini ayırmak için aralarına sokup zorladığı zaman, taş kımıldamış, Mekke sarsılmaya başlamıştı! Bunun üzerine, yıkım işine orada son verdiler ![]() Taş kımıldatılınca, altından, gözleri kamaştıracak derecede bir şimşeğin çaktığı da rivayet edilir ![]() Kureyşîler "Sakın, bu taşı kımıldatmayınız ve hizasını da bozmayınız!" dediler ![]() Kımıldatılan taşın, Âdem (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kâbe Yıkılırken Bulunan Taşlar ve Üzerindeki Yazılar Kureyşliler Kabe´yi yapmak üzene yıktıkları zaman, üzerleri yazılı bazı taşlar bulmuşlardı ![]() İbn İshak´ın rivayetine göre, taşlardan, Rükün´de bulunanın üzerindeki Süryanice yazıda ne denildiğini, Yahudilerden birisi gelip onu okuyuncaya kadar, anlayamadılar ![]() Yemen´den gelen Yahudi âlimine, doğru okuyup kendilerine doğrusunu söylemesi için, yemin ettirdiler ![]() Yahudî âliminin bildirdiğine göre ![]() "Ben, Bekke (Mekke)´nin Sahibi olan Allah´ım! Onu, göklerle yeri yarattığım, Güneş´e ve Ay´a şekil verdiğim gün yarattım! Onu, masum yedi melek ile de, kuşattım ![]() Mekke´nin iki dağı* ortadan kalkmadıkça, o da ortadan kalkmayacaktır! Bekke (Mekke) ahalisine, su ve süt bereketli kılınmıştır ![]() Rivayete göre, Hicr´e gömülmüş bulunan bir taşın üzerinde de: "Bu belde ahalisi için, suya ve süte bereket ihsan edilmiştir ![]() ![]() Ezrakî´nin rivayetine göre, Beytullah olan Kabe yıkıldığı ve İbrahim (a ![]() ![]() ![]() Yazıda şöyle deniliyordu: "Ben, Bekke (Mekke)´nin Sahibi olan Allah´ım! Göklerle yeri, Güneş´le Ay´ı yarattığım gün, ve şu iki dağı meydana getirdiğim gün, onu Harem ve dokunulmaz kıldım ve masum yedi melek ile de, kuşattım ![]() İbn İshak´ın rivayetine göre, Makam-ı İbrahim´de bulunan taşın üzerindeki yazıda da, şöyle deniliy*ordu: "Mekke! Haram ve dokunulmaz şehir! Ona, rızık üç yoldan gelir ![]() Mekke´nin haram ve dokunulmazlığı, oralının ilkinden başkasına hıll ve helal kılınmamıştır!"[174] Ma´merb ![]() Kureyşliler, Kabe´yi yıkıp yeniden yaptıkları sırada, Makam-ı İbrahim´de, üç yüzü olan ve her yüzünde yazı bulunan bir taş buldular ![]() Taşın birinci yüzündeki yazıda: "Ben, Bekke (Mekke)´nin Sahibi Allah´ım! Güneş´le Ay´ı yapıp çattığım gün, onu da yapıp çattım ve masum yedi melekle de, kuşattım ![]() ![]() Taşın ikinci yüzündeki yazıda: "Ben, Bekke (Mekke)´nin Sahibi olan Allah´ım! Rahm´i yarattım ![]() O, Benim ismimden ayrılmıştır ![]() Kim onu birleştirirse, ben de onu birleştiririm! Kim onu koparırsa, ben de onu koparırım!" Taşın, üçüncü yüzündeki yazıda da: "Ben Bekke (Mekke)´nin Sahibi olan Allah´ım! Hayrı ve şerri yarattım ![]() İki eli hayırda olana ne mutlu! Vay iki eli serde olan kimseye!" deniliyordu ![]() Kâbe´nin Kuyusunda Bulunan Madenî Levhalardaki Yazılar Kureyşliler; Kabe´yi yıkıp yeniden yaptıkları sırada, Kabe´nin içindeki kuyuda da, deve kuşu yumur*tası büyüklüğünde iki adet sarı maden bulmuşlardı ![]() Onlardan birisinin üzerinde: "Bu, Allah´ın, Haram ve dokunulmaz Beyt´idir! Allah, onun ahalisini ibadetle rızıklandırmıştır ![]() İkinci madenin üzerinde de: "Arap kabilesinden filan oğullarının Allah için hac yaptıklarının beratıdır!" diye yazılı idi ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() "Ey insanlar! Şüphe yok ki, Allah, göklerle yeri, Güneş´le Ay´ı yarattığı gün, Mekke´yi de haram ve dokunulmaz kılmıştır ![]() Burası, Allah´ın haram ve dokunulmaz kıldığı bir bölgedir ![]() Kıyamet gününe kadar da, haram ve dokunulmaz olarak kalacaktır ![]() Mekke´yi haram ve dokunulmaz kılan Allah´tır ![]() Onu, insanlar haram ve dokunulmaz ki İmamı şiardır ![]() Allah´a ve âhiret gününe inanan kimseye, Mekke Hareminde kan dökmek, ağaç kesmek, helal olmaz! [181] Mekke´de kan dökmek benden önce hiçbir kimse için helal olmadığı gibi, benden sonra da hiçbir kimse için helal olmayacaktır! Bana da, ancak gündüzün belli bir saatinde helal kılınmıştır; [182] ki, bu da, Mekkelilerin ilahî gazabı hak etmiş olmalarından ileri gelmiştir ![]() Şüphe yok ki, Fil´i Mekke´ye girmekten alıkoyan, tutan Allah´tır ![]() Mekkeliler üzerine, Resûlullah ile mü´minler de, ancak bir kez salınmışlardır ![]() İyi biliniz ki: Şu saatte Mekke benim için bile haramdır ![]() Mekke´nin bugünkü haramlığı, dünkü haramlığı haline dönmüştür ![]() Kâbe´nin Planında Kısaltma ve Daraltma Yapılışının Sebebi Kureyşîler, Beytullah´ı yıkıp yeniden yapacaklan zaman; toplanan bağışlarla sağlanan yapı malzemesinin yetersizliği yüzünden, Beytullah´ın Hicr tarafındaki eski temelini dışarıda bırakıp duvarı biraz içeriden çekmek suretiyle, kısaltmak ve daraltmak zorunda kaldılar ![]() Kabe´nin eski temeline göre: Şam tarafından dışarıda bırakılan ve Kabe´ye dahil bulunan Hicr kıs-mının[188] eni altı arşın, [189] veya altı arşın bir karış,[190] ya da yedi arşın[191] veya yedi arşına yakın olup; [192] Kureyşliler inşaattan artacak malzemelerle eski temel üzerinden çektirecekleri yanm daire duvarla, hem burasının Kabe´ye dahil bulunduğunu belirlemek, hem de, tavanın bu duvarın dışından yapılmasını sağlamak istediler ![]() Kabe´nin kapısı, İbrahim (a ![]() ![]() ![]() Kureyşliler; Beytullah´ı yeniden yapmaya kalktıkları zaman,[195] Ebu Huzeyfe b ![]() "Ey kavmim! [196] Kabe´nin kapısını yerden yüksek yapınız ![]() ![]() Ona, ancak sizin istediğiniz kimse girsin! İstemediğiniz kimse girmek isterse, aşağı itiveriniz!" dedi, öyle yaptılar ![]() Bunun için, Kureyşliler, Kabe´nin kapısını dört arşın bir karış yüksekten koydular ![]() Kabe´nin içinden zeminini de, bu yüksekliğe kadar, toprakla doldurdular ![]() Hz ![]() "Ben, Beytullah´ın içine girip orada namaz kılmayı arzu ederdim ![]() Resûlullah (a ![]() ![]() ´Beytullah´a girmek istediğin zaman, Hicr´de namaz kıl! Muhakkak ki, orası Beytullahtan bir parçadır ![]() Fakat, senin kavmin Kabe´yi yaptıkları zaman, kısalttılar da, orayı Beytullahtan çıkardılar´ buyur-du ![]() ´Yâ Rasûlallah! Sen onu İbrahim´in temelleri üzerine çevirsen ya?´ dedim ![]() Resûlullah (a ![]() ![]() ´Eğer kavmin Cahiliye devrinden ve küfürden yeni kurtulmuş olmasaydı, Kabe´nin birikmiş malını Allah için harcarda, kapısını yerden yapar, Hicr´de bırakılmış olan kısmını ona katardım ![]() Kabe´ye, doğu ve batı tarafından da, yer seviyesinde iki kapı koyardım ![]() Oradan girerler, şuradan çıkarlardı´ buyurdu ![]() ´Kavminin, Kabe kapısını ne için yükseğe kaldırdığını da bilir misin?´ diye sordu ![]() ![]() ´Bunu, kavmin, istediklerini içeri almak, istemediklerine engel olmak için yaptılar ![]() Güya, Kabe´nin şerefini gözetmek üzere, dilediklerinden başka kimse oraya girmesin diye, merdi*venini yükselttiler ![]() Kabe´ye girmesini istemedikleri bir kimseyi, merdivenden çıkmakta serbest bırakırlar, kapıya kadar çıkıp tam içeri gireceği sırada ise merdivenden aşağı itiveririerdi de, adamcağız düşer giderdi!´ buyur-du"[210] Amr b ![]() "Ben, Kureyşlilerin Cahiliye devrinde Beytullah´ı, Pazartesi ve Perşembe günleri açtığını gördüm ![]() Kabe´nin kapıcıları, kapısının önüne otururlardı ![]() Kabe´ye girmesini istemedikleri bir kimse merdivenden yukarı doğru çıkınca, onu hemen itip aşağı düşürürlerdi ![]() Bazan, düşürülen adamın sakatlandığı, öldüğü de olurdu ![]() Kâbe Duvarlarının Örülüşü ve Hacerü´l-Esved Üzerinde Çıkan Anlaşmazlığın Peygamberimiz (a ![]() ![]() Kureyşliler; Kabe´nin dubarlarını bir sıra taş, bir sıra da ahşap bağlama kirişleriyle örerek yükselttiler ![]() Ahşap bağlama kirişleri, altlı üstlü taş sıralarının aralarına konulmakta idi ![]() Duvarlar örülüp Hacerü´l-Esved´in konulacağı yere ulaşıldığı zaman, Kureyş kabileleri arasında anlaşmazlık çıktı ![]() Her kabile: "Onu yerine koymaya biz daha layı kız !"[215] "Onu yerine koymayı biz üzerimize alacağız!" dedi ![]() Kureyşlilerden bir kabile: "Onu yerine biz koyacağız!" dediği zaman, başka bir kabile: "Hayır! Onu yerine biz koyacağız!" diyerek direndi ![]() Her kabile, onu tek başlarına kaldırıp yerine koymak istediler ![]() Söz çoğaldı ![]() İş kıskançlığa ve ihtirasa dönüştü ![]() Aralarında sert tartışma ve çekişmeler başladı ![]() Abdi Menaf ve Zühre oğulları: "Hacerü´l-Esved´in yeri, yapımı, bize düşen duvarın içindedir!" dedi ![]() Teym ve Mahzum kabileleri de: "O, bize düşmüş olan duvardadır!" dedi ![]() Diğer kabileler ise: "Rükn, üzerinde kur´a çektiğimiz hususlardan değildir!" dediler ![]() Sonunda, her biri bir tarafa dağıldılar ![]() Abduddar oğulları, ortaya içi kanla dolu bir çanak getirdiler ve Adiyy b ![]() ![]() Andlarını sağlamlaştırmak için de, ellerini o kanla dolu çanağın içine soktular! Bundan dolayı, onlara "Kan yalayıcı" adı takıldı ![]() Kureyşliler, bu iş üzerinde dört veya beş gece durdular ![]() O zaman, Kureyşlilerin en yaşlısı olan[220] Ebu Ümeyye b ![]() ![]() ![]() ![]() "Ey kavmim! Biz ancak iyilik istiyoruz, kötülük istemiyoruz ![]() Siz bu hususta birbirinize karşı kıskançlık yansına girmeyiniz ![]() Çünkü, siz anlaşmazlığa düştüğünüz zaman, işleriniz dağılırda, sizdeki ne sizden başkaları göz dik*erler!" dedi ![]() Bunun üzerine, Kureyşliler Mescid-i Haram´da toplanarak aralarında konuştular, birbirlerine karşı insafa geldiler ![]() Ebu Ümeyye b ![]() "Ey Kureyş cemaatı! Aranızda anlaşamadığınız bu işte, Mescid´in şu kapısından ilk girecek olanı, aranızda hakem yapınız! Aranızdakini, o halletsin!"[223] diyerek Mescid-i Haram´ın Beni Şeybe kapısına işaret etti ![]() Kureyşliler: "Razıyız ve onun vereceği hükme boyun eğeceğiz!" dediler ![]() O sırada, üzerinde siyah, beyaz çizgili A´râb işi ince ihramı bulunduğu halde,[226] Mescid-i Haram´ın Benî Şeybe kapısından[227] içeriye ilk giren, Peygamberimiz Muhammed (a ![]() ![]() Kureyşliler, onu görür görmez: "İşte, el-Emîn! Razıyız ona!" dediler ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Kureyşliler; Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Çünkü; Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Konuya komşuya karşı insanların en iyi davrananı, sakinlik ve yumuşak huylulukta en ulusu idi ![]() Doğru sözlülük ve güvenilirlikte insanların en başta geleni, insanlan alçaltan kötülüklerden de en uzak bulunanı idi ![]() Yüce Allah, her iyiliği, her üstün meziyeti onda toplamıştı ![]() Bunun için, kavmi arasında en çok el-Emîn diye anılırdı ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() "Haydi, bana bir örtü getiriniz!" buyurdu ![]() Hacerü´l-Esved´i eliyle tutup, getirilen örtünün içine koydu ![]() "Beytullahın dört duvarını yıkıp üzerlerine almış bulunan dört kabile topluluğundan birer adam gelsin!" buyurdu ![]() Utbe b ![]() Ebu Zem´a, Ebu Huzeyfe Velid b ![]() Kays b ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() "Sizden her biriniz, kabilesi adına, örtünün birer ucundan tutsun ve sonra da, hep birden onu yukarı doğru kaldırınız!" buyurdu ![]() Abdi Menaf oğulları adına, Utbe b ![]() Kabilesi adına Ebu Zem´a örtünün ikinci ucunu; Kabilesi adına Ebu Huzeyfe Velid b ![]() Kabilesi adına Kays b ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() "Hayır!" dedi ve onu uzaklaştırdı, Kendisinin getirdiği taşı uzattı ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() ![]() Necidli adam, kendisinin uzaklaştırıldığına kızdı ![]() Peygamberimiz (a ![]() ![]() "Bizden olmayan kişi, Beytullah´ı bizimle birlikte yapamaz!" buyurdu ![]() Bunun üzerine, Necidli: "Şaşılır o kavmin haline ki, kendileri şeref, akıl ve servet sahibi olduklan halde, yaşça en küçükleri*ni, servetçe en fakirlerini en şerefli işlerinin başına geçirdiler, kendilerine reis yaptılar! Olanca üstünlüklerine rağmen, ona sanki hizmetçi oldular! Fakat, vallahi, o onlara galip gelecek,[241] hâkim olacak,[242] onların topluluklarını dağıtacak,[243] rızıklarını aralarında bölüştüre çektir! [244] Siz, yaşça en küçüğünüze, malca en fakirinize güvendiniz ve şu en şerefli işinize onu vekil ettiniz !?[245] Bundan sonra, onun hal ve şanı yücelecek, haberi pek büyük olacaktır!" dedi ![]() Sanıldığına göre, Necidli adam,[247] insan suretine girmiş[248] şeytandı ![]() Kâbe Yüksekliğinin Onsekiz Arşına Çıkarılışı Hacerü´l-Esved Peygatm berim iz (a ![]() ![]() ![]() Kabe´nin tavanına kadar ahşap bağlama kiriş sıralan 15, taş sıralan da 16 oldu ![]() Kureyşiler; Kabe´nin, kendilerinden önce dokuz arşın olan yüksekliğine dokuz arşın daha eklediler ![]() Böylece, Kabe´nin yerden tavana kadar yüksekliği on sekiz arşını buldu ![]() Kâbe´nin Tavanlanışı Kabe´nin duvarları, bir sıra taş, bir sıra ahşap bağlama kirişleriyle örülüp tavan seviyesine yük*seltildiği zaman, Rum marangoz Bakom, Kureyşlilere: "Kabe´nin tavanının kubbeli mi, yoksa düz mü olmasını istersiniz?" diye sordu ![]() Kureyşliler: "Hayır![254] Rabbimizin Beytinin tavanını,[255] düz olarak yap" dediler ![]() Böylece, Kabe´nin tavanını düz yaptılar ![]() Kabe´nin son ahşap sırası üzerine on beş hezen (kiriş) attılar ve tavanı onun üzerine koydular ![]() Kabe´nin içinden de, iki sıra halinde,[259] altı direk diktiler ![]() Kabe´nin Şam tarafındaki duvarından Yemen tarafındaki duvarına kadar, her sırada üç direk bulunuyordu ![]() Kâbe´nin Damına Oluk ve İçeride Dam Merdiveni Yapılışı Kabe´nin damına, dam suyunu Hicr mahalline akıtacak biçimde bir oluk;[262] Kabe´nin içinden, damı*na çıkmak için de, Şam köşesinden ahşap bir merdiven yaptılar ![]() Kâbe´nin Duvar ve Direklerinin Yaldızlanışı, Direklerin Çizilen Resimlerle Süslenişi Kabe´nin tavanını, içindeki direklerini ve duvarlarını yaldızladılar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İbrahim (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kâbe´ye Kapı Takılışı, Kâbe Mallarının Depoya Konuluşu ve Kâbe´ye Yemen Bürüdünden Örtü Örtülüşü Kureyşliler; Kabe´ye, kilitlenir, açılır bir kapı da taktılar ![]() Kabe yıkılacağı zaman, Ebu Talha´ya emaneten bırakmış oldukları mallan ve zinet eşyasını getirtip Kabe´nin deposuna yerleştirdiler ![]() İsmail (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|