![]() |
Hücre Ve Yapısı |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Hücre Ve YapısıHücre: Canlının, yaşayan en küçük birimine hücre adı verilir ![]() ![]() ![]() Hücre, hücre zarı, stoplazma, organeller ve hücre çekirdeğinden oluşur ![]() Hücre Zarı: Hücreyi çevreleyerek dış etkilerden koruyan, şekil veren ve madde alışverişini sağlayan yarı saydam bölüme hücre zarı adı verilir ![]() ![]() Danielli ve Dawson Zar Modeli Singer ve Nicolson Zar Modeli: Bu modele göre hücre zarı tek katlı lipid tabakasından meydana gelmiştir ve karbonhidratlarla protein moleküllerinin gömülü olduğu lipid tabakası sürekli hareket halindedir ![]() Hücre zarı seçici geçirgen bir yapıya sahiptir ![]() ![]() ![]()
Hücre Zarında Madde Alışverişi Endositoz: Hücre zarından geçemeyecek kadar büyük moleküllerin hücre içerisine alınmasına endositoz denir ![]() ![]() ![]() a)Fagositoz: Hücrenin, hücre zarından geçemeyecek kadar büyük besinleri yalancı ayaklar çıkartarak sarıp içine alması olayına fagositoz denir ![]() ![]() ![]() b)Pinositoz: Hücrenin, büyük besinleri hücre zarında oluşturduğu bir kesecik yardımı ile içeri alması olayına pinositoz adı verilir ![]() Ekzositoz: Hücre zarından geçemeyecek kadar büyük besinlerin hücre dışına atılması olayına ekzositoz adı verilir ![]() Hücre Zarından Madde Geçişi Difüzyon: Moleküller çok yoğun ortamdan az yoğun ortama doğru hareket ederler bu olaya difüzyon adı verilir ![]() ![]() ![]() ![]() Osmoz: Suyun yarı geçirgen hücre zarındaki difüzyonudur ![]() ![]() Osmoz olayı hücrenin bulunduğu ortama göre değişik şekillerde gerçekleşir ![]() ![]() ![]() a)Plazmoliz: Bir hücre kendisinden daha yoğun (hipertonik) bir ortama konulursa, hücreden dış ortama doğru bir su difüzyonu gerçekleşir hücrede gerçekleşen bu su kaybına plazmoliz adı verilir ![]() Plazmoliz olayı bitki ve hayvan hücresi için farklı şekillerde gözenir ![]() ![]() ![]() b)Deplazmoliz: Plazmolize uğramış bir hücrenin saf suya yada kendisinden daha az yoğun (hipotonik) bir ortama koyulduğunda kaybettiği suyu geri alarak şişmesine deplazmoliz denir ![]() c)Turgor: Bir bitki hücresi ihtiyacı olandan fazla su alıp şişerse bu olaya turgor adı verilir ![]() Turgor Basıncı: Turgor olayı sırasında suyun hücre çeperine uyguladığı basınca "turgor basıncı" adı verilir ![]() Osmotik Basınç: Hücrenin yoğunluğundan kaynaklanan su çekme kuvvetine osmotik basınç denir ![]() ![]() (Turgor basıncı ile Osmotik basınç arasındaki ilişki) Emme Kuvveti: Osmotik basınç ile Turgor basıncı arasındaki farka emme kuvveti adı verilir ![]() Aktif Taşıma: Hücre kendisinden daha yoğun bir ortam içerisinde ise difüzyon yapamaz bu durumda hücre içerisine madde olmak için enerji harcaması gerekir ![]() ![]() __________________ |
![]() |
![]() |
![]() |
Küçük Dev Hücre |
![]() |
![]() |
#2 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Küçük Dev HücreKÜÇÜK DEV : HÜCRE Hücrenin yapısının ilk keşfedildiği yıllarda basit bir molekül yumağından ibaret yapılar olduğu zannediliyordu ![]() ![]() ![]() Eğer hücre üzerine araştırmalarınızı derinleştirirseniz, yanlızca hücre zarının bile oldukça karmaşık sistemlere sahip olduğunu keşfedebilirsiniz ![]() Bizlere verilen hücre bilgileri kısaca hücre zarı, mitokondri, endoplazmik retikulum ve nukleus'u kapsayan klasik bilgilerdir ![]() ![]() Doğadaki tüm canlılar hücrelerden oluşmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hücre yapı itibariyle basit gibi görünsede derinlerine inildikçe kompleksliğin boyutları artmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Hücreyi ele alırken en dıştan en içe doğru yapıları teker teker ele alacağız ![]() ![]() Hücre zarı (Membran) : Hücre zarının yapısı en basit olarak Fosfolipit adı verilen bir tabakadan oluşur ![]() ![]() ![]() Altın rengindeki bilyeler ve bu bilyelere bağlı bulunan ipliksi yapılar görülmekte ![]() Altın rengindeki bilyeler proteinlerdir ![]() ![]() ![]() Bu moleküllerin hemen altında bulunan ve karşı karşıya gelmiş ipliksi moleküller ise yağ molekülleridir ![]() ![]() Suyu sevmediklerinden dolayı bunlarada " Hidrofobik " denir ![]() Yağ ve protein molekülleri, hidrofilik ve hidrofobik özellikleri sayesinde şekildeki gibi bir dizilim gösterirler ![]() Zarda aynı zamanda kolestrol, zar proteinleri, reseptörler, karbonhidratlar, iyon pompaları ve enzimler iş görür ![]() ![]() ![]() Şekilde mavi renkle gösterilmiş yapılar zar proteinleridir ve bu proteinlerin içlerinde kanallar bulunup zarın seçici geçirgen özelliğini belirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zar proteinlein görevlerini kısaca özetleyelim ;
![]() İyon pompalarının çalışması ise tıpkı bir karınca gibidir ![]() ![]() Şekilde, hücre zarının enine kesitini görmektesiniz ![]() ![]() ![]() ![]() Hücrenin zarı oldukça elastik bir yapıya sahip olup hücrenin büyümesine paralel olarak yüzeysel bir genişleme gösterir ![]() ![]() ![]() Yukarıdaki ilk şekilde hücre zarı üzerinde yeşil renkli boncuk dizisine benzer yapılar görülmektedir ![]() ![]() ![]() Glikokaliksin, hücre zarının iç yüzeyi ile dış yüzeyi arasında bir gradiyent farkı oluşturarak kimyasal taşıma ve reaksiyonların meydana gelmesi açısından önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir ![]() Hücre iskeleti : Hücrenin % 75 ' lik kısımının su olduğunu belirtmiştik ![]() ![]() Hücre içerisinde sistematik olarak yerleşmiş olan " Mikrotubul " ve " Mikroflament " ler hücre iskeletini meydana getiren ana unsurlardır ![]() Soldaki şekilde hücre zarının hemen altından yerleşmeye başlayan mikrotubul (mavi renkli çubuklar) ve mikroflamentleri (sarı renkli ağsı yapı) görmektesiniz ![]() Mikrotubuller düz yapıdadırlar ve dallanma göstermezler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mikrotubuller hücre bölünmesi esnasında sayılarını artırırlar ![]() Mikrotubullerin belli başlı görevleri ise sentriyollerin, sillerin ve kamçıların yapısal unsurlarını oluşturumaları şeklinde sıralanabilir ![]() ![]() ![]() Mikroflamentler ise mikrotubullerin aksine ağsı bir yapı gösterirler ve kalınlıklarıda 7 nm kadardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Birinci mikroflamentimiz " Aktin " adı verilen bir çeşit protein taşır ![]() ![]() ![]() Mikroflamentler aynı zamanda hücre zarının endositoz ve ekzositoz hareketlerini sağlayarak kese oluşturma yöntemiyle hücre içerisine büyük moleküllerin alınmasını sağlarlar ![]() Organeller : Hücre içerisinde herbiri birbirleriyle etkileşim içerisinde bulunan birçok organel ve bu organellere yardımcı unsurlar vardır ![]() ![]() Biz en temel olarak bitki ve hayvan hücresini karşılaştıracağız ![]() Soldaki şekilde tipik bir hayvan hücresi görülmektedir ![]() Hayvan hücreleri ile bitki hücreleri yapı itibariyle pek fark göstermeselerde organel büyüklükleri, sayıları ve fonksiyonları bakımından farklılık gösterirler ![]() Şekildede görüldüğü gibi Nukleus hücrenin ortasında konumlanmıştır ![]() ![]() ![]() Genel olarak bakıldığında hücre içerisinde organellerin oldukça homojen dağıldıkları farkedilebilir ![]() Bitki hücresi hayvan hücresiyle arasındaki fark oldukça belirgindir ![]() Bitki hücresinin en dış tarafında membran'a ilave olarak kalın bir yapıya sahip " Selüloz çeper " görülmektedir ![]() ![]() ![]() Ayrıca bitki hücresinde " Vakuol " oldukça büyüktür ![]() Vakuol esas olarak depo organı olarak iş görür ve yüksek miktarda su içerir ![]() ![]() Bitki ve hayvan hücreleri arasında organeller dışında biyokimyasal farklarda vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İlk organelimiz " Endoplazmik retikulum " ![]() Endoplazmik retikulum : Endoplazmik retikulum hücre içerisinde madde iletimini sağlayan boru ağı gibi iş görür ![]() ![]() Endoplazmik retikulum hemen hemen tüm hücrelerde bulunur ![]() ![]() ![]() Şekildede gördüğünüz gibi endoplazmik retikulumun bir kesiti görülmektedir ![]() Şekilde gösterilen endoplazmik retikulum granüllü bir yapıya sahiptir ![]() " Ribozomlar " tutunmuş bir vaziyettedir ![]() Endoplazmik retikulumun üzerinde garnül yani " Ribozom " bulunmayan tipleride vardır ![]() ![]() ![]() DER ile GER çeşitli hücrelerde farklı olarak oranlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Hücrenin nasıl ki çevresini kuşatan bir zarı var ise hücre içerisindeki her organelinde çevresini kuşatan kendine özgü bir birim zarı vardır ![]() ![]() Kahverengi ile boyalı bölge, endoplazmik retikulum zarının dış yüzeyini temsil etmektedir ![]() Yani zarın bu bölgesi, içinde bulunduğu sitoplazmaya bakarken, mor ile boyalı bölge endoplazmik retikulumun iç tarafına yani " Matrix " ' ine bakmaktadır ![]() Üzerinde ribozom bulunan endoplazmik retikulum, ribozom tarafından üretilen proteinleri kendi bünmyesine alır ![]() ![]() ![]() ![]() Organelimiz bundan ayrı olarak şimdi göreceğimiz " Golgi " aygıtına da biyokimyasal materyaller gönderir ![]() ![]() Golgi aygıtı : Şekli, ardışık olarak sıralanmış keselere benzeyen golgi aygıtı, endoplazmik retikulumla bağlantılı olarak vesikül üretmekle görevli bir organeldir ![]() Golgi aygıtı esas olarak 3 bölgeden oluşur ![]() ![]() ![]() Şekilde bir golgi aygıtının kısımları net olaka gözüküyor ![]() En alttaki kısımlar yukarıdaki bölgelere göre daha ince olup " Oluşma bölgesi " ' ni temsil etmektedir ![]() ![]() ![]() Golgi aygıtına ulaşan polipeptidler, hücre tarafından üretilen polisakkaritlerle (şeker molekülleri) ile etkileşim içerisine girerek golgi aygıtı içerisinde bir seri işleme tabi tutulur ![]() ![]() ![]() Salgı vesikülleri, farklı hücrelerin ürettikleri farklı biyokimyasal özelliklere sahip maddeleri ihtiva ederler ![]() ![]() Sindirici enzim içeren vesiküllere ise " Lizozom " adı verilir ![]() ![]() ![]() ![]() " Otoliz " adı verilen hücre intiharlarıda lizozomlar tarafından gerçekleştirilen bir olaydır ![]() ![]() ![]() Ölmüş bir hayvan cesedinin birkaç gün içerisinde çürüyüp kokmasının bir nedenide budur ![]() Ribozomlar : Genetik sayfamızda üzerinde durduğumuz ribozomların daha derinine inerek nasıl bir yapıya sahip olduklarını göreceğiz ![]() Ribozomlar her hücre içerisinde bulunan bir organeldir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ribozomlar mikroskopla gözlendiklerinde küçük partiküller halinde görülürler ![]() ![]() Ribozomlar bildiğimiz gibi mRNA yı okuduktan sonra doğru tRNA yı mRNA üzerine yerleştirip protein sentezini gerçekleştiren organeldir ![]() ![]() ![]() Şekilde biri büyük diğeri küçük iki adet ribozom " Alt birimi " görülmektedir ![]() ![]() Ribozomlar RNA ve proteinlerden meydana gelirler ![]() ![]() ![]() ![]() Birinci şekilde ribozom kompleksi ve bu kompleksin içerisinde ayırt edilen iki bölge görülmekte ![]() Birisi P bölgesi diğeri A bölgesi olarak adlandırılan bu bölgeler, tRNA ların bağlanma bölgelerini temsil etmektedirler ![]() İkinci şekilde, protein sentezini birinci tRNA ile başlatmış olan bir ribozom görülüyor ![]() ![]() ![]() A bölgesi böylelikle boşalmış olur (3 ![]() ![]() ![]() ![]() Bu bağa " Peptid " bağı denir ![]() ![]() İnsanı hayranlık içerisinde bırakan bu sistem yanlızca bununlada sınırlı değildir ![]() ![]() ![]() Bu yüzden mRNA tıpkı kağıt fabrikalarında bir merdaneden çıkıp diğer bir merdaneye giren kağıtlar gibi, seri olarak dizilmiş ribozom kompleksleri tarafında ardı ardına okunur ![]() ![]() Şekilde bir protein sentez aşamasının gerçek halini görmektesiniz ![]() Ribozomlar tıpkı bir boncuk dizisi gibi yanyana dizilmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hücre böyle bir mekanizma kullanarak birim sürede ürettiği protein zinciri sayısını, ribozom sayısı oranında artırmış ve zamandan tasarruf etmiştir ![]() ![]() Sizler şu an bu yazıları okurken vücudunuzdaki trilyonlarca hücre bu kusursuz mekanizma ile sessiz bir şekilde hiç durmadan protein üretmektedir ![]() Mitokondri : Mitokondri, hücre için gerekli olan enerjinin üretildiği bir organeldir ![]() ![]() ![]() Mitokondri içerisinde cereyan eden kimyasal olaylar oldukça karmaşıktır ![]() ![]() Şekildede görüldüğü gibi mitokondrinin iç tarafındaki zar oldukça fazla kıvrım yapmıştır ![]() ![]() Mitokondrinin içerisinde özellikle fosforilasyon reaksiyonlarında ve elektron transfer zincirinde rol oynayan enzimler çok sayıdadır ![]() ![]() ![]() ![]() Şekilde bir bitki hücresine ait olan bu mitokondride, organelin membranına yerleşmiş olan proteinleri ve oksidasyonda rol alan enzimleri görmektesiniz ![]() Bu enzimler belirli molekülleri yapılarına alıp okside edebilir veyahut bu moleküllerden H (+) iyonu koparabilirler ![]() ![]() ![]() Tabii burada gösterilen ATP üretimi, sentezin son basamağıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizler koşarken eğer yeteri kadar nefes alamazsak, kandaki oksijen miktarı düşer ![]() ![]() ![]() Kanda yeteri kadar alyuvar bulunmazsa, hücrelere taşınacak olan oksijen miktarı düşer ![]() ![]() ![]() Başlıcaları kırmızı üzüm ve pekmez ![]() ![]() ![]() Nukleus (çekirdek) : Adındanda anlaşılacağı gibi nukleus hücrenin genellikle merkezinde konumlanmıştır ![]() ![]() Nukleus yapısı itibariyle bir zar ile kuşatılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nukleusun içerisinde bulunan sıvıya ise " Karyolenf sıvısı " adı verilir ![]() ![]() ![]() ![]() Soldaki şekilde nukleusun zarından alınan bir kesiti görmektesiniz ![]() Kesitte, nukleusun üzerindeki porların birisinin yarısı (por kesiti) diğerinin tamamı (nukleus zar poru) gösterilmiştir ![]() ![]() Görüldüğü gibi nukleus zarıda iki tabakadan oluşmaktadır ![]() ![]() Ribozomlarda okunan mRNA nın nukleustaki DNA da sentezlendikten sonra sitoplazmaya geçmesi resimde görülen bu porlar sayesinde olur ![]() Nukleusun içerisinde " Nukleolus " (Çekirdekcik) bulunur ![]() ![]() ![]() ![]() Nukleus, hücre içerisindeki tüm metabolik faaliyetleri kontrol eden beyin gibi bir organeldir ![]() ![]() " Feedback " mekanizması sayesinde olur ![]() HÜCRE BÖLÜNMESİ Vücudumuzda her an he saniye bir hücre, ölmekte fakat bu hücrelerin yerini yeni hücreler almaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Hücre bölünmesi iki tiptir ![]() ![]() ![]() ![]() Bunun önemi nedir ? Canlıların vücudunda hücrelerden eşey hücreleri hariç diğer tüm hücrelerinde 2n sayıda kromozom, eşey hücrelerinde ise n sayıda kromozom bulunur ![]() ![]() ![]() Eğer eşey hücrelerinde de diğer hücrelerdeki gibi 2n kromozom bulunsaydı erkekten gelen sperm ile dişiden gelen yumurtanın birleşmesi neticesinde meydana gelecek olan zigotta 4 n kromozom bulunacaktı ![]() ![]() ![]() Zigot meydana geldikten sonra mayoz bölünme devam etseydi bu seferde DNA miktarı her yavru hücrede yarıya düşecek ve en sonunda DNA dan eser kalmayacaktı ![]() ![]() ![]() DNA nın iki katına çıkması işlemi ise yukarı şekilde gösterilen " Replikasyon " mekanizması ile gerçekleştirlir ![]() DNA kırılma noktasından tıpkı bir fermuar gibi açılır ve tek zincire düşer ![]() ![]() ![]() Mitoz bölünmede bu zincirlerden birisi birinci yavru hücreye giderken diğer zincir ise ikinci yavru hücreye gider ![]() Bölünme 4 aşamada meydana gelir ![]()
![]() ![]() 2-) Metafaz aşamasında kromozomlar hücrenin ekvator hizasında bağımsız bir şekilde dizilirler ![]() ![]() 3-) Anafaz aşamasında sentrioller iğ iplikleri ile bağlı oldukları kromozomları kutuplara doğru çekmeye başlarlar ![]() 4-) Son aşama olan telofazda ise merkezden perifere (dış tarafa) doğru yeni hücre zarı oluşmaya başlar (Bu oluşum bazen periferden merkeze doğru olabilir) ![]() Aşamalar sona erdiğinde iki yavru hücre meydana gelmiş olur ![]() ![]() Hücre mitoz bölünme geçirecekse DNA miktarı iki katına çıkarılır ![]() ![]() İnsan somatik hücreleri (eşey hücreleri dışındaki tüm hücreleri) ' nde bölünme esnasında 46 kromozom bulunur ![]() ![]() Sağdaki şekilde elektron mikroskobuyla fotoğrafı çekilen kromozomların soldaki şekilde sınıflandırılmış şekli görülüyor ![]() Hepsinden bir çift bulunan kromozomların bir tanesi bir yavru hücreye giderken diğeri ikinci yavru hücreye gider ![]() ![]() ![]() ![]() Bunu formüllerle ifade etmeye çalışalım ; Kromozomlardan büyük olanı dişi eşey kromozomu olsun ve " X " harfiyle gösterilsin ![]() ![]() Bu kromozomlar bölünme esnasında eşey hücrelerine dağıtılırken birisi birinci eşey hücresine, diğeri ise ikinci eşey hücresine gider ![]() Eşey hücrelerinden birisi 22 + x tane kromozom taşırken diğeri 22 + X tane kromozom taşır ![]() ![]() ![]() ![]() Bir yavru, eşey hücrelerinin birleşmesiyle meydana geldiğine göre, yavrunun somatik hücrelerinden birisinin eşey kromozomlarına bakılarak erkek veya kız olduğu anlaşılabilir ![]() Eğer yavru kız olacaksa kromozomları 44 + XX, erkek olacaksa 44 + Xx şeklinde görünür ![]() Hücre, gerek organellerinin yapısı bakımından gerekse içerisinde cereyan eden metabolik olaylar bakımından gerçekten insanın hayal gücünü zorlayan bir yapıya sahiptir ![]() ![]() Hücre için buraya dökülen bilgiler, hücre hakında bilinen veya bilinmeyen bilgilerin toz tanesi kadar bir kısımını teşkil etmektedir ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|