Şengül Şirin
|
4-)Böbrek Üstü Bezleri Hormonları :
a-)Adrenalin (epinefrin) : Öz bölgesinden devamlı olarak az miktarda salgılanır Öfke , korku , üzüntü , sevinç , sinirsel bozukluk durumlarında salgılanması artar
Görevleri şunlardır :
1-) Kalp atışını hızlandırır
2-) Kan basıncını yükseltir
3-) Karaciğer ve kaslardaki glikojen miktarını azaltır
4-) Kandaki glikoz miktarını yükseltir
5-) Kanın pıhtılaşma hızını yükseltir
6-) Göz bebeğinin büyümesine ve tüylerin diken diken olmasına neden olur
7-) Kan damarlarının genişlemesine fakat derideki kılcal damarların daralmasına neden olur Korkudan rengimizin sararmasının nedeni kılcal damarların daralmasıdır
8-) Sindirimi durdurur
9-) Duran kalbin tekrar çalıştırılmasında rol oynar
10-) Sempatik sinirlerin faaliyetlerini arttırır
b-)Noradrenalin (norepinefrin) : Kan damarlarının kasılmasında etkili olur Kan basıncının artmasına neden olur Kan şekeri ve kalp çarpması üzerinde etkilidir ama etkisi zayıftır
c-)Kortizol Hormonu : Bu hormon proteinlerin karbonhidratlara dönüşmesinde etkilidir Kan şekerini ve karaciğerde glikojen depolanmasını artırır Glikozun oksidasyonunu sağlar Proteinler ve amino asitler üzerindeki yıkıcı etkilerinden dolayı idrardaki azot miktarını artırır Amino asitleri glikoza çevirecek enzimlerin karaciğer hücrelerine geçişini sağlar , böylece bir yandan glikoz yapımı artar , diğer yandan kullanımı azalırken , kan şekeri de artmış olur Bu artış adrenal diabeti (yüksek kan şekeri ) meydana getirir Kortizol yağ metabolizmasında az da olsa etkilidir Kortizol kılcal damar yüzeyinin geçirgenliğini azaltarak iltihaplı dokulara protein sızmasını önler
Eğer kortizolün miktarı çok artarsa o zaman kortizol , CRF yapımını azaltmak üzere hipotalamusu etkiler Hipotalamus ise ACTH yapımını azaltmak üzere hipofiz üzerine menfi etki (negatif feed-back) yapar ACTH azalması kortizol salgılanmasını azaltır Böylece , plazmada kortizol seviyesi , normal sınırlarda kalır
Bu hormon tedavi amaçlı olarak , iltihaplanmalarda , alerji ve romatizma tedavisinde kullanılır
d-)Aldosteron Hormonu : Aldesteron hormonu Na ve Cl iyonlarının böbreklerde geri emilmesini ve potasyumun salgılanmasını sağlar Kandaki , doku sıvısındaki ve hücrelerdeki iyon derişimi bu hormon ile salgılanır Eğer bu hormon az salgılanırsa kan basıncı düşer , dokulardaki sıvı azalır , NaCl salgılanması artar Kanda potasyum iyonları çoğalıp buna karşılık kalsiyum iyonları azalacağından kaslar yorulur Deri tunç rengini alır (Addison hastalığı) Aldosteron hormonunun fazla salgılanması ise ; Na ve Cl iyonlarının tutulmasına , K iyonlarının azalmasına dokular arasında su tutulmasına , kas zayıflamalarına , kan basıncı yükselmesine sebep olur (Conn Sendromu)
e-)Androjen Hormonları : En önemlileri Testosteron ve Adrenosteron’dur Testosteron hormonu anabolik hormonlar arasında yer almaktadır Testosteronun vücut proteinlerini çoğalttığının en önemli bir belirtisi ve sonucu vücutta azot bilançosunu pozitif yapması , yani vücuda besinlerle alınan azot miktarına göre , vücuttan atılan maddeler içindeki toplam azotu daha azaltması , böylece vücuttaki toplam azot miktarını artırmasıdır Azotun en büyük kısmı proteinlerin yapıtaşı olan amino asitlerin amino gruplarında bulunur Yani , vücut azotunun fark edilir şekilde artması vücutta proteinlerin artmasıyla olur Böylece azotun artması protein artmasının bir belirtisini teşkil eder Parçalanan proteinler çoğaldığı zaman da azot bilançosu negatif hale gelir Çünkü yanma olaylarında kullanılan amino asitlerin amino grubundan çıkan azot , üre halinde idrara verilir ve çıkarılır
Testosteronun anabolik etkisinin ikinci belirtisi ve en önemli sonucu kasların gelişmesi ve büyümesidir Kas yapısının en büyük kısmı proteinlerden oluşur Kasların büyüyüp gelişmesi ve vücudun atletik görünüm alması kadınlardan ziyade erkeklerde belirgindir ve işte bu sonuç testosteronun anabolik etkisinin bir sonucudur
Testosteronun zindelik ve dinçlik verici etkisi de, protein anabolizmasını artırmasına, aynı zamanda sübjektif düzeyde libidoyu destekleyip tamamlayacak psişik etkilerine bağlıdır Ancak ileri yaşlardaki insana testosteron enjeksiyonları ile bu nitelikleri kazandırmak isterken , sonucun pek parlak olmayacağını , çünkü dinçlik , zindelik ve gençlik denen şeyin başka temelleri de olduğunu , bunların tümünü birden geri getirmeye çalışmanın mümkün olamayacağını hatırlamak yerinde olur
Erkek çocuklarda adrenal korteks fazla çalışırsa , androjen hormonlarının salgılanması artar ve çocuk normal zamanından önce ergenliğe ulaşır Bu çocuklarda ses kalınlaşır , kas yapısı ve kıllanma bakımından ergin erkeklere benzemeye başlarlar Dişilerde ise ses kalınlaşır , sakal çıkar , eşeysel organlar körelir ve erkeksi özellikler kazanmaya neden olur
5-)Gonadlar ve Seks Hormonları :
a-)Östrojen : Östrojen hormonların etkilerinden biri , bazı doku ve organlarda , hücrelerin bölünme ve çoğalması ile bu doku ve organları büyütmesidir Bu etki ile evvela ergenlik çağına girerken genital organlar ve göğüsler büyüyerek erginlikteki şekil ve büyüklüklerini kazanır
Ergenlik belirtilerinin (dişi eşemde) hemen hemen tamamı östrojen hormonların eseridir Östrojen hormonlar salgısı çocuktakinin 20 kat fazlasına çıkar Çünkü çocukluk çağı boyunca , az miktardaki östrojen hormonlarla inhibe olunarak , adenohipofizin gonadotrop hormon salgısına izin vermeyen hipotalamus , 10 yaşından sonra bu aşırı duyarlılığını azaltarak , ancak 20 kat daha yüksek östrojen miktarıyla inhibe olunacak duruma gelir Buna göre de adenohipfizin FSH’ı ve ovaryumun östrojen hormonu sahneye çıkar
Genital organlrdaki büyüme , klitoris , vagina ,uterus , Fallop boruları , yumurtalıkları kapsadığı gibi , pubis bölgesinde labia majora ve minoradaki yağ toplanması ile bu bölümlerin kabarmasını da içine alır
Göğüslerdeki büyümenin de büyük kısmı , yağ toplanması , bağ dokusunun artması ile ilgilidir Aynı zamanda süt bezlerinin ancak boşaltım kanalları östrojen hormon etkisi ile gelişir ve çoğalır Bu kanal sistemine süt dolduracak esas salgı bölümü , salgı epitelinin oluşturacağı lobuluslar , progesteron hormonun etkisi ile çoğalıp gelişecektir
O halde diyebiliriz ki, göğüsler, ergenlik çağında daha ziyade östrojen hormonların uyarısı ile, infantil (çocuksu) durumundan çıkarak genç kızlığa özgü biçim ve büyüklüğüne ulaşır Lobulusların gelişmesi ise , her siklusun progesteron evresinde bu hormon salgılandıkça azar azar , kısım kısım gelişme ve tamamlanma olanağını bulur
Kız ve erkek çocuklarda ilkel süt bezleri birbirinin aynıdır Sonradan ergenlik çağında , östrojen hormonlar onları büyütür ve geliştirir Eğer erkek çocuklara da (özellikle ergenlikten önce) östrojen hormonlar verilse , süt bezlerinin aynen kızlardaki gibi geliştiği görülebilir
Östrojen hormonlar etkisi altında deri yumuşak , düzgün ve gergin yüzeyli özel bir yapı kazanır Damardan zengin ve bol kanlıdır Erkeğe göre daha sıcak olması , kesildiği zaman daha çok kanaması bundandır Erkeğe göre daha ince , ancak kastre erkeğe ve çocuklara göre daha kalın olan kadın derisi , deri altındaki yağ dokusunun bolluğu nedeniylede daha gergindir
Östrojen hormon bayanlarda saçları gürleştirir , erkeklerde ise belli bir yaştan sonra saçların dökülmesini arttırır
Bu hormon iç dokuda mitozu artırır , dişi seks karakterlerinin oluşmasını ve tipik dişi özelliklerinin kazanılmasını , aybaşı kanamasının (menstruasyon) düzenlenmesini sağlar
b-)Progesteron : Döl yatağı mukozasını uyarır , burayı döllenen yumurtanın yerleşmesine hazırlar Ovulasyondan sonra ovaryumun çatlamış graff folikülünde LH etkisiyle sarı cisim (Korpus Luteum) oluşturur Bu yapıdan salgılanan progesteron , ayrıca eğer döllenme olmuşsa , döllenmiş yumurtanın uterusa tutunmasını sağlayarak gebeliğin devamını gerçekleştirir Sonuç olarak da yeni bir ovalasyona engel olur Eğer döllenme olmamış ise menstruasyona iki gün kala progesteron salgılanması durur Progesteron süt bezlerinin gelişmesinde de etkilidir Progesteron , östrojen ile birlikte menstruasyonun düzenlenmesinde önemli rol oynar Progesteron salgılanması gebeliğin 5 ayına kadar korpus luteumdan yapılır Fakat plasentanın gelişmesiyle birlikte bu görevi gebelik süresince plasenta üstlenir Bu hormon östrojende olduğu gibi karaciğerde parçalanır ve idrarla atılır
__________________
|