Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ergin, muharrem, prof

Prof. Dr. Muharrem Ergin

Eski 05-15-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Prof. Dr. Muharrem Ergin



Prof Dr Muharrem Ergin
(1923 - 1995)
Hayatı
Muharrem Ergin, Haydar Ergin ile Naime (nüfus kaydında Hanım) Ergin’in oğlu olarak 1923‘te Ahıska vilâyetinin Ahılkelek kazasına bağlı Gögye köyünde doğdu 1920′li yıllarda Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin sınırları içerisinde kalan bu bölgede yaşayan Türkler kendilerine Terekeme veya Karapapak adını vermişlerdir Ancak Türkiye’de “Mesket Türkleri” adı ile tanınmaktadırlar

Timur devrinde Semerkand‘dan göçen bu Türkler iki yüzyıl kadar İran’da Sulu düz > Sulduz bölgesinde yaşamışlar sonra Ahıska vilâyetine gelmişlerdir İşte Muharrem Ergin bu Terekeme Türklerinin beylerini teşkil eden Kemaloğulları adlı bir aileye mensuptur Osmanlı idaresi bu beyler ailesine fermanla beylik de vermiştir

Terekeme Türkleri 19 yüzyılın sonlarında kendilerini Türk-Ermeni mücadelesinin içerisinde buldular Birinci Dünya Savaşı esnasında bu Türk-Ermeni mücadelesi en had safhaya ulaştı ve savaştan sonra sınırlar belirlendiğinde sınırın Sovyet tarafında kalan Terekemeler artık bu topraklarda kalmanın güvenilir ve doğru olmadığını görerek Türkiye’ye göç etmeye karar verdiler

Daha önceleri kışın Türkiye’de Kars civarında, yazın Ahıska vilâyetinde yaşayan ve hayvancılıkla geçinen Kemaloğulları, küçük Muharrem’in doğumundan üç yıl sonra Türkiye’ye temelli göçü gerçekleştirmişlerdir Devlet bu beyler ve reayasına Türkiye’de yerleşim bölgesi olarak Muş vilâyetinin Bulanık kazasını seçmiştir Muharrem Ergin’in sülâlesinin Gögye’den Bulanık’a göçleri bir buçuk yıl kadar sürmüş ve 1926 yılında tamamlanmıştır Göç eden dört kabile mensubudur Altı kabilenin mensupları ise orada kalmıştır



Muharrem Ergin‘in aile arasındaki adı Behram-’dır Yaşlılar onun kendi aralarında Behram diye çağırırlar Ancak nüfus kaydında adı Muharrem Ergin-’dir



Ergin ailesi 11 çocuklu kalabalık bir ailedir Babası Haydar’ın ilk eşi Zöhre’den İbrahim, Mah-yıldız, Celîl, Kamil ve Enver adlı beş çocuğu olmuştur İbrahim ve kız kardeşi Mahyıldız ailenin Gürcistan’da kalan tarafında yaşadılar İbrahim Veteriner Profesör oldu İbrahim ağabeyi ve Mahvılchz ablası vefat etmişlerdir



Annesi Naime’nin ilk eşi Ali’den Bahri ve Mihriban adlı iki çocuğu vardı Sonra babası Haydar ile annesi Naime evlendiler ve bu evlilikten de Bahri, Yıldız, Muharrem ve Fahrettin doğdu

Muharrem Ergin ilk tahsilini Bulanık îlk Okulu’nda yapmıştır İlk okulu bitirince en yakın yer olan Muş vilâyeti merkezinde orta okul açılmış, böylece Muharrem Ergin orta tahsiline devam etmek fırsatını bulmuştur Orta okul sıralarında bu sefer lise ihtiyacı hasıl olmuş, Muharrem Ergin bu ihtiyacını da devlet parasız yatılı sınavına girerek karşılamıştır Sınavı kazanan Muharrem Ergin kendisini Balıkesir Lisesi’nde bulmuştur



İlk ve orta okulda çok parlak bir öğrencilik hayatı olan Muharrem Ergin Balıkesir Lisesi’nde de kendisini göstermiş ve o zamanlar Millî Eğitim Bakanlığı tarafından bütün Türkiye ölçüsünde hazırlanan İftihar Listesi kitabına girmiştir



İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümüne kaydolan Ergin, Reşid Rahmeti Arat, Ahmet Caferoğlu, İsmail Hikmet Ertaylan, Ali Nihat Tarlan, Ahmet Hamdi Tanpınar, Mecdut Mansuroğlu, Janos Eckmann, Ahmet Ateş, Abdülkadir Karahan, Mehmet Kaplan gibi hocaların öğretiminde başarılı bir yüksek tahsil hayatı sürdürerek 1946-1947 ders yılında mezun oldu Bir yıl kadar Boğaziçi Lisesi’nde Türkçe öğretmenliği yaptı 1950 yılında açılan asistanlık sınavını kazanarak Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne asistan oldu



Muharrem Ergin Türk Dili Kürsüsü’nde Ord Prof Dr Reşid Rahmeti Arat’ın asistanı olarak o sıralarda Vatikan Kütüphanesinde ikinci yazması bulunan Dede Korkut Destanları’nın karşılaştırmalı metni üzerinde doktora çalışmasına başladı Doktora tezini 1954 yılında tamamladı İki yıllık askerlik görevinden sonra da doçentlik çalışması olarak Dede Korkut Destanlarının hazırlamış olduğu karşılaştırmalı metninin gramerini ve sözlüğünü hazırladı ve bu çalışması ile 1962 yılında doçent unvanını aldı



1964 yılının sonlarında Ord Prof Dr Reşid Rahmeti Arat vefat edince Doçent Dr Muharrem Ergin Eski Türk Dili Kürsüsü’nün başkanı oldu ve bu görevi yaş haddinden emekli olduğu Temmuz 1990′a kadar devam etti



1964 yılında Özden Ergin ile evlendi 1965 yılında Ergin çiftinin tek çocukları olan Çağrı dünyaya geldi Muharrem Ergin 1971 yılında profesörlüğe yükseltildi Profesörlüğe yükseltilirken biri Orhun Âbideleri diğeri Azeri Türkçesi adlı iki profesörlük takdim tezi sundu



1986 yılından Temmuz 1990′a kadar Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün başkanlığını da yürüten Ergin başarılı ve parlak bir akademik hayat geçirmiştir Türkiye Millî Kültür Vakfı’nın, Boğaziçi Yayın-evi’nin, Aydınlar Ocağı’nın ve Milletler Arası Türkoloji Kongresi’nin üstün hizmet ve şeref armağanları ile taltif edilmiştir



Prof Dr Muharrem Ergin Türkçeyi çok iyi konuşan bir hatiptir Vurgulaması, tonlaması ve telaffuzu çok iyidir Muharrem Ergin eser vermiş olan velud bir hocadır Eserleri Türk dilinin ve kültürünün çeşitli sahalarına aittir Başta meslekî eserleri gelir



Meslekî eserlerinin en önde geleni Türk Dil Bilgisi adlı kitabıdır İlk baskısı 1958 yılında Edebiyat Fakültesi yayınları arasında yapılan bu eserin genişletilmiş ikinci baskısı 1962 yılında yapıldı Bu ikinci baskıdan yapılan üçüncü baskı ise özellikle SSCB’ye bağlı doğu bloku hocalarının ihtiyaçları için Bulgaristan’da Sofya’da 1967′de “Narodna Prosveta” olarak yayımlanan baskıdır Yine genişletilen eserin 1972 yılında dördüncü baskısı yapılmıştır



Türk Dil Bilgisi üniversitelerde yazılan ve okutulan ilk Türk Dil Bilgisi’dir Bu güne kadar Türkiye üniversitelerinin tümünde okutulan temel kitap olarak 1997 yılına kadar 20′nin üzerinde yayımlanmıştır Ergin’in bu eseri çeşitli ölçü ve hacimlerde Eğitim Enstitüleri, Yüksek Okullar ve Temel Bilimler Fakülteleri için yine Türk Dil Bilgisi başlığı ile, Lise 1 ve II için Türk Dili başlığı ile, Yaygın Yüksek Öğretim’in kuruluşundan sonra Türkiye Üniversiteleri’nin her bölümünün öğrencilerinin okumaları için Üniversiteler İçin Türk Dili başlığı ile, yayımlanmıştır Bu sonuncusunun 8 baskısı yapılmıştır



Ergin’in ikinci meslekî eseri Osmanlıca Dersleri adlı ders kitabıdır Eski yazının ve Osmanlıcanın üniversitelerde kapısını açan ve mükemmel bir antolojisi de olan Osmanlıca Dersleri, ilk baskısı 1958 yılında olan ve bu güne kadar 8 baskısı yapılan orijinal bir eserdir



Muharrem Ergin‘in ilmî araştırmaları ise Türk dilinin çeşitli saha ve devrelerini inceleyen eserler olarak karşımıza çıkmaktadır



Eski Türkçe sahasında hazırladığı eseri Orhun Âbideleri adını taşır 1970′te 100 Temel Eser serisinde ilk baskısı yapılan bu kitapta Köl Tigin, Bilge KağanTonyukuk yazıtlarının metinleri, tercümeleri, sözlüğü ve tıpkıbasımları yer almaktadır 27 yıldan beri üniversitelerde ders kitabı olarak da okutulan bu eserin 20 baskısı yapılmıştır ve



Çağatay Türkçesi sahasında hazırladığı eseri Ebülgazi Bahadır Han’ın Şecere-i Terâkime adlı eseridir Bu eser Tercüman 1001 Temel Eser serisinin 33 kitabı olarak 1974 yılında Türklerin Soy Kütüğü başlığı ile yayımlanmıştır



Azeri Türkçesi sahasındaki ilk eseri Şehriyâr’ın Haydar Baha’ya Selâm I-II adlı iki şiirinin esas alınarak Şehriyâr’a yapılan nazireler ile birlikte Şehriyâr’ın şiirlerinin dil özelliklerinin gösterildiği Azeri Türkçesi adlı kitabıdır İlk (1971) ve ikinci (1981) baskısı İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi yayınları arasında yapılan bu eserin üçüncü baskısı 1986′da Ebru Yayınevi tarafından yapılmıştır Bu sahada hazırladığı diğer eseri de İstanbul Edebiyat Fakültesi yayınları arasında yayımlanan Kadı Burhaneddin Divanı‘nın transkripsiyonlu metnidir



Türkiye Türkçesi sahasında hazırladığı eseri Dede Korkut Kitabı’dır Ergin Dede Korkut destanlarının karşılaştırmalı metni ile indeksini doktora tezi olarak, gramerini ise doçentlik tezi olarak hazırlamış ve bu eserlerin ilk baskıları Türk Dil Kurumu Yayınları arasında 1958 ve 1963 yıllarında yayımlanmıştır



Muharrem Ergin hocalığının dışında bir düşünür, bir fikir adamıdır Türkiye’nin Bugünkü Meseleleri adlı dört baskısı yapılan eseri Ziya Gökalp‘ten sonra bu sahada yazılmış en muht*******ı eserdir



Ergin’in diğer fikir eserleri arasında Sovyet Emperyalizmi, Balkanlar ve Türkiye (İstanbul 1974) ve Türkiye’yi Bu Güne Getiren Tarihi Seyir (Ankara, 1986) adlı eserlerini zikredebiliriz



Onun gözlerden uzak kalan bir büyük eseri de 1945 ile 1988 yılları arasında yazdığı 200′den fazla ilmî ve siyasî makaledir Çeşitli dergiler ile Orta Doğu gazetesindeki yorumları Milliyetçiler Korkmayınız, Birleşiniz (Ankara 1976) adı ile yayımlanmıştır



Ergin’in ilmî yorumları genellikle üniversite dergileri dışında Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü’nün aylık organı olan Türk Kültürü dergisinde görülür İlim politikasını genellikle Aydınlar Ocağı’ndaki çalışmalarında yapmış, siyasî yorumlarını ise Orta Doğu gazetesinde yayımlamıştır



45 yılı aşan ilim hayatında bir çok üniversite hocası yetiştiren Ergin’in büyük bir hizmeti de Türkiye liselerindeki dil ve edebiyat öğretmenleridir Bu gruba onun yazı, konferans, panel, seminer, sempozyum, kollokyum ve kongrelerdeki görüşlerinden faydalanan, başka bir söyleyişle Muharrem Ergin pınarından doyasıya, kana kana bilgi içen her yaştaki bir milliyetçiler ordusunu da ilâve etmek gerekiyor



Ergin Türk milliyetçisi, Türk kültürcüsüdür Türklüğü daima bölünmez bir bütün olarak görmüştür Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü’nün kuruluşunda ve gelişmesinde büyük emeği geçmiştir Ergin teşkilatçıdır, yönlendiricidir, idarecidir, liderdir Bulunduğu grupta derhal fark edilen bir şahsiyete, müthiş bir ikna kabiliyetine sahiptir Demirel hükümetine 100 Temel Eser serisini kabul ettiren kişilerin başında gelir Zaten 100 Temel Eser serisi Ergin’in Dede Korkut hikayelerinin Türkiye Türkçesi tercümesi cildi ile başlamıştır



Yine onun Türk Mûsikisi Devlet Konservatuarının kuruluşunda devrin siyasî ekibine yaptığı olumlu telkinler ile bu müstesna müessese Türk milletine kazandırılmıştır



Ergin Milletler Arası ve Millî kongreleri, kol-lokyumları ile Türkoloji ilminin bir ilim disiplini olarak Türkiye’de ve dünyada tanınmasında çok gayret göstermiş, bu müesseseler onun Genel Sekreterliği zamanında kökleşmiş ve gelenekleşmiştir



Muharrem Ergin 6 Ocak 1995 Cuma günü öğleden sonra dört civarında evinde vefat etti 9 Ocak 1995 Pazartesi günü saat 1100′de İstanbul Üniversitesi Merkez Binası’nda akademik tören yapıldı ve Muharrem Ergin’in eller üzerinde Beyazıt Camii’ne taşınan cenazesi kılınan öğle namazından sonra Hasdal Mezarlığında toprağa verildi



Prof Dr Osman Fikri SERTKAYA

Eserleri
Türk Dil Bilgisi
Osmanlıca Dersleri
Dede Korkut Kitabı
Orhun Abideleri
Azeri Türkçesi
Türkiye’nin Bugünkü Meseleleri
Türklerin Soy Kütüğü (sadeleştirme)
Milliyetçiler Birleşiniz
Türk Dili 1 - 2
Kadı Burhaneddin Divanı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.