![]() |
Hüseyin Cavit |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Hüseyin Cavit Hüseyin Cavit Hüseyin Abdullah oğlu Rasizade(Yaşamı ve Şiirlerinden Örnekler) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hüseyin Cavit klasik Azerbaycan edebiyatının geleneklerini devam ve inkişaf ettiren büyük bir edebi simadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dramaturg olarak 1910-1912 yıllarında tanınmaya başlamış, 1910 yılında yazdığı bir perdeli ilk “Ana” sahnesi ile büyük bir usta olacağını ispat etmiştir ![]() ![]() 1913 yılında şairin “Geçmiş Günler” adlı ilk şiirler toplusu yayımlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Cavit’in şiir dili samimi, saf insan duygularının terennümünde ne kadar hazin, ağlamaklı, lirikse de insanlara zulüm eden, hayvani duygulara sahip olan, halkı cehalet ve karanlıkta bırakan ikiyüzlülere karşı kavgası da o kadar keskin, amansızdır ![]() ![]() 19 ![]() ![]() ![]() ![]() 1912-1918 yıllarında arka arkaya iki büyük facia yazar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cavit’in bütün facialarının esas kahramanı gerçek arayıcısıdır ![]() ![]() ![]() Nedir manası aşkın? Söyleyenler nerde, bir gelsin Görüp kusiyet-i Sinan’ı lal olsun hacsaletten ![]() Aşkı terennüm etmek için şair önce kendi felsefesini kadına, dünyevi aşka karşı koyan bir filozofu tasvir eder ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bunların dışında İblis, Şeyda, Uçurum, Afet, Topal Teymur (Timur), Peygamber, Azer, Knyaz faciaları; Telli Saz, Seyavuş, Şehla, İblisin İntikamı, Hayyam dram eserleri vardır ![]() ŞİİRLERİ BENİM TANRIM Her kulun cihanda bir penahı var, Her ehl-i halın bir kıblegahı var, Herkesin bir aşkı, bir ilahı var, Benim tanrım güzelliktir, sevgidir ![]() Haz etmedim fırkadan, cemiyetten, Zevk alamam harpten, siyasetten, Bir şey duymam felsefeden, hikmetten, Benim ruhum güzelliktir, sevgidir ![]() Güzel sevimlidir, cellat olsa da, Sevgi hoştur, sonu feryat olsa da, Uğrunda benliğim berbat olsa da, Son dildarım güzelliktir, sevgidir ![]() Güzelsiz bir gülşen zindana benzer, Sevgisiz bir başta akrepler gezer, Ne görsem, hangi bezme etsem güzar, Hep duyduğum güzelliktir, sevgidir ![]() BİR ZAMANLAR Bir zamanlar senin pembe gölgende, Pek bahtiyar idim nazlı dilberim, Henüz bahtiyarlık duyulmaz bende, Yalnız gülümserdi mahzun gözlerim ![]() Ayrılık ne yaman dert imiş, aman! Sensiz halim günden güne perişan, Vuslat demlerini arar da her an, İzler yollarını yorgun gözlerim ![]() Sensiz bütün duygularım bunalmış, Zihnim, fikrim durmuş, hep donakalmış, Uykum çekilmiş, gönlümü gam almış, Yalnız arar seni vurgun gözlerim ![]() GİT Bana anlatma ki aşk, alem-i sevda ne imiş? Bilirim ben seni git! Her sözün efsane imiş Git gülüm, git güzelim! Başka bir aşık ara, bul! Duydum artık senin aşkındaki mana ne imiş? Bivefasın, melek olsan bile uymam daha, git ![]() Kim ki uymuş sana, gönlüm gibi divane imiş Yetişir, git! Beni kahreyleme tersa kızı, git! Anladık şefkat-i ayin-i mesiha ne imiş! Seni bir sadedil, azade melek sanmış idim, Neyleyim! Ahhh gönül ruhuna bigane imiş ![]() Seni takdis ederek bir daha sevmem asla, Ne imiş sanki bu aşk, aşık-i Şeyda ne imiş? Alem-i zevkü sefadan bana bahsetme sakın Bildik artık bu cihan mülkü ne virane imiş ![]() GÖRMEDİM Bilmedim uydum şu mecnun gönlümün feryadına Aşka dil verdim, beladan başka bir şey görmedim Ruh-i mecruhum güzellerden vefa bekler yine Ben henüz asla cefadan başka bir şey görmedim Görmedim asla dikensiz gül, karanlıksız ışık Her visali daima takip eder bir ayrılık Söylüyorlar: “Daima zevk-i saadet var”, yazık! Seyredip boş iddiadan başka bir şey görmedim ![]() Gördüğüm her muzdarip simaya duydum merhamet Yara, hem ağyara yar oldum da sevdim bicihet Aşina zannettiğim her yüzde heyhat! Akıbet Boş temelluktan, riyadan başka bir şey görmedim ![]() Her muhabbet bir hıyanet, her gülüş bir hile Her saadet ruhu okşar pek sönük bir şuledir Belki var sehvim fakat gördüklerim hep böyledir Görmedim asla beladan başka bir şey görmedim ![]() ŞEYH SİNAN Uyan, ey pir-i hoşdil! Kalk ayıl bir hab-i rahatdan Kıyamettir kıyamet! Kalk uyan zevk al bu fırsattan Melekler gökten inmiş feyz alırlar hak-i pakinden Seçilmez şimdi asla makberin gülzar-i cennetten Donanmış her taraf pürşule yıldızlarla caizdir Ki, Tiflis arş-i pürehterle dem vursun rekabetten Ayıl ey şeyh-i vecdaver! Ayıl bak gör ne alemdir Cihan sermest olup raks eyliyor şevk-i şetaretten Uyup sen bir melek simaya sattın dini imanı Atıp ahkam-i Kuranı uzaklaştırdın tarikattan Fakat hoş bir tarikat koydun asla mahvolup gitmez Cihan durdukça parlar, yükselir, düşmez taravetten Ziyaretgahını gül buseler tezyin eder her an Sen ehli aşk için bir kabe yaptırdın muhabbetten Nedir manası aşkın? Söyleyenler nerde? Bir gelsin Görüp kutsiyet-i Sinan’ı lal olsun hacaletten Muhabbetsiz bütün mana-i hilkat şüphesiz hiçtir Muhabbettir evet, maksat şu pür efsane hilkattan ![]() SEVİNME, GÜLME KUZUM! Sevinme, gülme kuzum kimsenin felaketine Bu hal, evet, iyi bir şey değil sevinme sakın Sevinme başkasının hal-i pürsefaletine Dokunma kalbine bikeslerin, zavallıların ![]() İnan ki bir acı söz, bir bakış, bir ince gülüş Kederli, sıtmalı kalbi tırmalar, yaralar O kalp avunsa da aldanma, incinip küsmüş Sağalmaz işte o, yıllar geçer de hep sızlar ![]() Dokunma ruhum! Evet kinlidir felek, bir gün Kızar hemen gücenip intikam alır senden Bugün gülen yarın ağlar, sakın öğünme, düşün Düşün de munis ol, incitme, kırma kimseyi ![]() NİÇİN Ben niçin meşk-i aşk-ı yar oldum?
Bu ne hülya ki ben düçar oldum? Ben niçin böyle dilfigar oldum? Niye meftun-i zülf-i tar oldum? Niye bedbaht-ı ruzigar oldum? Merhametsiz melek, edalı güzel Gör neler yaptı bir visale bedel Yeni gülmek dilerdi şems-i emel Ahh pek bahtiyar idim evvel Ben niçin mest-i aşk-ı yar oldum? Severim son nefeste inlerken Yine atmam o nazlı dilberi ben O güzel gözler, ah o gonca dehen Çıkmıyor bir dakika fikrimden Bu ne hülya ki ben düçar oldum Seher aşık o nurun ismetine Bayılır pembe gül taravetine Cümle hayran iken nezaketine Uyar uymaz onun muhabbetine Ben niçin böyle dilfigar oldum Her gönül bağlı bir vefakara Arıyor derd-i aşka bir çare Ben niçin kaldım böyle avare Niçin uydum o çeşm-i sehhare Niye meftun-i zülf-i tar oldum Ne olur beş dakika lebberleb Yaşasaydık onunla mest-i tarab Of, bilmem ki merhamet ya Rab Beni kahretti ızdırabı taab İşte bedbaht-ı ruzigar oldum |
![]() |
![]() |
|