Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
mehmet, paşa, sokollu

Sokollu Mehmet Paşa

Eski 05-03-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Sokollu Mehmet Paşa



Sokollu Mehmet PaşaSokollu Mehmet Paşa (1506 - 1579) Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlı Donanmasının Kaptan-ı Deryalığı ve gene Kanuni Sultan Süleyman, II Selim ve III Murat devirlerinde toplam 14 yıl, 3 ay, 17 gün Osmanlı Devleti`nın sadrazamlığını yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır Kanuni Sultan Süleyman`ın son vezir-i azamı olmuştur Hem Osmanlı İmparatorluğu`nun zirvede bulunduğu d


Sokollu Mehmet Paşa ( 1506 - 1506 yılı olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler

1579) 1579 yılı olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler

Kanuni Sultan Süleyman döneminde Kanunî Sultan Süleyman Osmanlı Devleti'nin onuncu sultanı ve İslam halifelerinin yetmiş beşincisi Babası Yavuz Sultan Selim Han, annesi Aişe Hafsa Sultan olup, Kanûnî lakabıyla meşhur oldu Avrupalılar Büyük Türk ve Muhteşem Süleyman lakaplarını verdiler Sultan Süleyman Osmanlı hanedanı içinde en uzun süre tahtta kalan padişahtır

Osmanlı Donanmasının Osmanlı Donanması veya Donanma-yı Hümâyûn, Osmanlı Deniz Kuvvetleri

Kaptan-ı Deryalığı ve gene Kanuni Sultan Süleyman, Kanunî Sultan Süleyman Osmanlı Devleti'nin onuncu sultanı ve İslam halifelerinin yetmiş beşincisi Babası Yavuz Sultan Selim Han, annesi Aişe Hafsa Sultan olup, Kanûnî lakabıyla meşhur oldu Avrupalılar Büyük Türk ve Muhteşem Süleyman lakaplarını verdiler Sultan Süleyman Osmanlı hanedanı içinde en uzun süre tahtta kalan padişahtır

II Selim ve Sultan İkinci Selim (1524 - 1574) 28 Mayıs 1524'de İstanbul'da doğdu Babası Kanuni Sultan Süleyman, annesi Hürrem Sultan'dır Hürrem Sultan Slav kökenlidir

III Murat devirlerinde toplam 14 yıl, 3 ay, 17 gün {{Osmanlı padişahı

Osmanlı Devleti'nın Osmanlı Devleti, 13 yüzyıl sonlarından 20 yüzyılın ilk çeyreğine değin varlığını sürdüren Türk devleti Anadolu'da kurulmuş, sınırları tarihi boyunca çok değişmekle birlikte en geniş döneminde bugünkü Arnavutluk, Yunanistan, Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya ye Akdeniz'in doğusundaki adaları, Macaristan ve Rusya'nın bazı kesimlerini, Kafkasya, Irak, Suriye, Filistin ve Mısır'ı, Cezayir'e kadar tüm Kuzey Afrika'yı ve Arabistan'ın bir bölümünü kapsamıştır

sadrazamlığını yapmış bir Sadrazam, VEZİR-İ AZAM da denir Osmanlı Devleti'nde bugünkü başbakan durumunda olan vezir-i azama verilen isim, padişahın vekili olarak görev yapar ve onun altın mührünü taşırdı Divana başkanlık eder, padişah sefere katılmıyorsa ordunun başına geçer, bu görevi sırasında Serdar-ı Ekrem sıfatıyla padişahın bütün yetkilerini kullanırdı

Osmanlı devlet adamıdır Osmanlılar ile ilgili olarak aşağıdaki başlıkları kullanarak bilgi alabilirsiniz

Kanuni Sultan Süleyman'ın son vezir-i azamı olmuştur Hem Kanunî Sultan Süleyman Osmanlı Devleti'nin onuncu sultanı ve İslam halifelerinin yetmiş beşincisi Babası Yavuz Sultan Selim Han, annesi Aişe Hafsa Sultan olup, Kanûnî lakabıyla meşhur oldu Avrupalılar Büyük Türk ve Muhteşem Süleyman lakaplarını verdiler Sultan Süleyman Osmanlı hanedanı içinde en uzun süre tahtta kalan padişahtır

Osmanlı İmparatorluğu'nun zirvede bulunduğu dönemi simgelemesi itibariyle hem de icraatları, projeleri ve kişiliği nedenleriyle en büyük Osmanlı Devleti, 13 yüzyıl sonlarından 20 yüzyılın ilk çeyreğine değin varlığını sürdüren Türk devleti Anadolu'da kurulmuş, sınırları tarihi boyunca çok değişmekle birlikte en geniş döneminde bugünkü Arnavutluk, Yunanistan, Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya ye Akdeniz'in doğusundaki adaları, Macaristan ve Rusya'nın bazı kesimlerini, Kafkasya, Irak, Suriye, Filistin ve Mısır'ı, Cezayir'e kadar tüm Kuzey Afrika'yı ve Arabistan'ın bir bölümünü kapsamıştır

Osmanlı sadrazamlarından biri kabul edilir İki metreyi aşan boyu ile aynı zamanda en uzun boylu Osmanlı sadrazamı idi

Sadrazamlıktan Önceki Hayatı

Osmanlılar ile ilgili olarak aşağıdaki başlıkları kullanarak bilgi alabilirsiniz

1506 yılında 1506 yılı olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler

Bosna'nın Sokol (Slav dillerinde 'şahin' demektir) kasabasında doğmuştur Bu nedenle bkz Bosna-Hersek
Balkan halkları arasında Mehmet Paşa Sokoloviç olarak anılır Avrupa kıtasının güneydoğusunda yer alan topraklara Balkanlar, Balkan Yarımadası ya da Güneydoğu Avrupa denilir Bölge Avrupa'nın en yoksul, geri kalmış ve sorunlu yerlerinin başında gelir

1519 yılında 1519 yılı olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler

Devşirme sistemi ile çocuk yaşta Devşirme, Osmanlı İmparatorluğu'nun ele geçirdiği özellikle Rumeli ve Balkanlardaki Hristiyan topraklardan genç ve yetenekli çocukların toplanarak, sıkı bir eğitim altında üstün bir asker ve yönetici sınfı oluşturma sistemidir

Edirne Sarayına getirilmiş, Mehmet adı verilerek Edirne Sarayı Sultan I Murad tarafından 1365-1366 yılları arasında kaledışında yaptırılan saray Türkler tarafından yaptırılan ilk saray özelliğini taşımaktır

Türk ve Türk kelimesinin aslı "türümek" fiilinden gelmektedir Bu fiilden türetilmiş, kişi ve insan anlamında "türük" ve nihayet hece düşmesiyle "Türk" kelimesi ortaya çıkmıştır Nitekim Anadolu'da bir kısım göçebeler de yürümekten "yürük" adını almışlardır Türk kelimesi, ayrıca, çeşitli kaynaklarda; "töre sahibi, olgun kimse, güçlü, terk edilmiş, usta demirci ve deniz kıyısında oturan adam" manalarında kullanılmaktadır

Coğrafi ad olarak Turkhia (Türkiye) tabiri ise altıncı yüzyıldak

Müslüman kültürü ile yetiştirilmiştir Ardından Müslüman isim, din bilgisi Arapça muslim + Farsça -¥n (Türkçede teklik olarak kullanılır) kelimlerinden oluşmuştur Aşağıdaki anlamlarda kullanılır:

İstanbul'a gönderildi İstanbul, Marmara Bölgesi'nde il ve Türkiye'nin en büyük kenti Tarih boyunca çeşitli imparatorluklara başkentlik yapan, 133 milyar dolarlık yıllık üretimiyle Dünyada 34 sırada yer alır Türkiye'nin kültür ve finans merkezidir İstanbul, 41° K, 29° D koordinatlarında yer alır Marmara kıyısı ve İstanbul Boğazı (Boğaziçi) boyunca, Haliç'i de çevreleyecek şekilde Türkiye'nin kuzeybatısında kurulmuştur

Topkapı Sarayı'nın Topkapı Sarayı dünyada günümüze gelebilmiş sarayların en eskisi ve genişi Topkapı Sarayıdır İstanbul'da Sarayburnu sırtlarında yaklaşık 400 yıl Osmanlı Devletinin idare merkezi olan saray Sultanahmed ile Haliç ve Boğaz sahilini kaplıyordu Asıl alanı 700000 m2 kadardı İnşasına Fatih Sultan Mehmed (1451-1481) zamanında 1465 yılında başlandı Osmanlı teşrifatında ilk adı "Saray-ı Cedîd-i Âmire" olup, “Yeni saray” demekti Fatih, sarayın tek binadan değil, birçok köşk ve dairelerden meyd

Enderun Bölümünde çeşitli görevlerde bulundu 1541'de Kapıcıbaşılığa yükseldi 1546'da saray hizmetlerinde başarılı olanların dış göreve atanmaları yolundaki gelenek uyarınca Kaptan-ı Derya lığa getirildi Görevde iken Trablusgarp Seferi'ne katıldı, İstanbul Tersanesini genişletti ve yeniledi 1549'da vezirliğe yükselerek Rumeli Beylerbeyliğine atandı

Avusturya ile 1547'de imzalanan barış antlaşmasının bozulması üzerine Sokollu Mehmet Paşa 1551'de Erdel üzerinde yapılacak seferin komutanlığına getirildi 80000 kişilik orduyla Erdel'e giren Sokollu Mehmet Paşa önemli kaleleri aldı, ama Temeşvar Kuşatmasında başarılı olamayarak geri çekildi Temeşvar 1552'de, Macaristan serdarlığına atlan Kara Ahmet Paşa ile alınabildi

Kanuni Sultan Süleyman 1553'te Sokollu Mehmet Paşa'yı Rumeli askerlerinin başında Anadolu'ya gönderdi Aynı yıl başlayan Nahçıvan Seferinde SokulluRumeli askerleri büyük başarı gösterdiler Sefer dönüşünde Sokullu üçüncü kez vezirliğe yükselerek kubbealtı vezirleri arasına katıldı Sokollu Mehmed Paşa, Kanuni'nin oğulları arasındaki mücadeleler sırasında da hep Selim'in yanında oldu Nitekim taht mücadelesini Selim kazandı Semiz Ali Paşa'nın sadrazamlığa yükselmesiyle ikinci vezir olan Sokullu, onun 1565'de ölmesiyle sadrazamlığa getirildi Yaşı hayli ilerlemiş olan Kanuni çok güvendiği Sokullu'ya geniş yetkiler vermişti 1561'de üçüncü vezir iken Kanuni Sultan Süleyman'ın torunu ve Sultan II Selim'in kızı Esmehan Sultan ile evlendi

komutasındaki Sadrazamlık Dönemi

Bu tarihten ölümüne kadarki 15 yıl boyunca Osmanlı devletinin idaresini fiilen elinde tuttu Kanuni Sultan Süleyman'ın son seferi olan Zigetvar kalesi fethini, padişah öldükten sonra o idare etti Kanuni Sultan Süleyman'ın ölümünü askerden II Selim geliceye kadar saklayarak onu tahta çıkarmayı başardı II Selim döneminde sürekli sadrazamlıkta kaldı ve devlet işlerini idare etti Sokullu 1568'de Avusturya ile 8 yıl süren bir barış antlaşması imzaladıktan sonra doğuya yöneldi Amacı Osmanlı egemenliğini Asya'da ve doğu denizlerinde de güçlendirmekti Portekiz'in Hint Okyanusu'ndaki artan etkiniğine karşın Kızıldeniz, Umman Denizi ve Basra Körfezi'ndeki Osmanlı gemilerinin sayılarını attırdı Hindistan ve Endonezya ile iyi ilişkiler kurmaya çalıştı Sokollu ayrıca Tunus'u Osmanlı himayesi altına sokarak,Kuzey Afrika'yı da denetlemek istiyordu Ama Piyale Paşa ve Lala Mustafa Paşa gibi karşıtların etkisiyle Divan 1570'de Kıbrıs'ın alınması kararını aldı SokulluVenediğe karşı böyle bir savaşın Avrupa'yı kendilerine karşı birleştireceği görüşündeydi Ama Lala Mustafa Paşa Divan'a uyarak 1571'de Kıbrıs'a1İnebahtı'da yenildi Alınan ağır yenilgi karşısında Osmanlılara gelen bir Venedik elçisine "Biz sizden Kıbrıs'ı alarak kolunuzu kestik, siz ise donanmamızı yenmekle yalnızca sakalımızı kestiniz; unutmayın ki, kol bir daha yerine gelmez, ama sakal eskisindende gür çıkar" dedi Gerçekten de Sokullu'nun dediği oldu ve Venedikliler barış istemek zorunda kaldılar Daha sonra Osmanlı Donanması Tunus'u İspanyollardan aldı

Sokullu 1574'te ölen II Selim'in yerine geçen III Murat döneminde de sadrazamlığını sürdürdü Fakat artık eski gücü yoktu çünkü padişah da artık onun karşıtlarıyla işbirliği halindeydi Sokullu yine de bazı siyasal başarılara imza attı Fas'ı Portekiz akınlarından kurtardı, Avusturya'nın saray içine dönük oyunlarını etkisiz hale getirdi Fakat baskılar artık iyice artmıştı, amcasının oğlu Budin Beylerbeyi Mustafa Paşa sudan bir nedenle idam ettirildi 1579 yılında ise 3 Murat' ın eşi Safiye Sultan tarafından tutulan ve derviş kılığına girmiş bir yeniçeri tarafından hançerlenerek öldürüldü ve Eyüp'te defnedildi

çıktı Haçlı Donanması'nın misillemesinde Osmanlı donanması Sokullu Mehmet Paşa'nın Diğer Hizmetleri



Sokullu Mehmet Paşa 14 yıl süren sadrazamlığı boyunca usta bir siyasetçi olarak öne çıkmış, birçok askeri ve siyasal başarının elde edilmesinde birinci derecede rol almıştır 60 yıllık devlet hizmeti sırasında da hiçbir görevinden alınmamış, daima bir üst göreve atanmış olması da ayrı bir özelliğidir Sokullu bir tanesi İstanbul'da, diğerleri Lüleburgaz, Havsa (Edirne) ve Payas

Don ve Volga ırmakları arasında bir kanal açarak Osmanlı donanmasına Hazar Denizi yolunu açma, Süveyş Kanalı'nı açma, İzmit Körfezi- Sapanca Gölü- Sakarya Nehri üzerinden Karadeniz'e alternatif bir boğaz açma gibi çağının ötesinde projeleri vardı Don- Volga kanalı için gerekli işgücü seferber edildi, ancak hava şartları nedeniyle çalışmalar sürdürülemedi Süveyş Kanalı düşüncesiyle ön adım olarak Sudan zaptedildi Ancak bu proje de sonuca ulaşamadı Devlet teşkilatı içinde de önemli düzenlemeler yapmıştır
(Hatay)'ta bulunan beş külliyesi, imparatorluğun hemen her yanına yayılmış eserleri vardır

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Sokollu Mehmet Paşa

Eski 05-09-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Sokollu Mehmet Paşa



Sokullu Mehmed Paşa hakkında bilgi

Sokollu Mehmed Paşa (1506 - 1579) Kanuni Sultan Süleyman, II Selim ve III Murat devirlerinde toplam 14 yıl, 3 ay, 17 gün sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır Kanuni Sultan Süleyman'ın son vezir-i azamıdır Hem Osmanlı İmparatorluğu'nun zirvede bulunduğu dönemi simgelemesi itibariyle hem de icraatları, projeleri ve kişiliği nedenleriyle en büyük Osmanlı sadrazamlarından biri kabul edilir İki metreyi aşan boyu ile aynı zamanda en uzun boylu Osmanlı sadrazamı olmuştur



Sokollu Mehmed Paşa ( 1506 - 1579) Kanuni Sultan Süleyman, Sultan İkinci Selim ve Sultan Üçüncü Murad devirlerinde sadrazamlık yapmış Osmanlı tarihinin en önemli kişilerinden biridir Sokollu Mehmed Paşa 1506 yılında Bosna civarında Sokoloviç kasabasında doğdu

Devşirme çocuklar arasında Edirne sarayına getirildi Türk ve Müslüman kültürü ile yetiştirildi Saraydan kapıcıbaşılıkla çıkarak Barbaros Hayreddin Paşa'nın ölümü üzerine Kaptan-ı Derya ve bir süre sonra Rumeli Valisi oldu Bu sıralarda ilk büyük başarısına, Tameşvar kalesinin fethi ile ulaştı Bu başarı üzerine kendisine vezirlik verildi

1561'de üçüncü vezir iken, Kanuni Sultan Süleyman'ın torunu ve Sultan İkinci Selim'in kızı Esmehan Sultan ile evlendi İkinci Vezir iken Semiz Ali Paşa'nın ölümü üzerine, 1564'te sadrazamlığa getirildi Bu tarihten ölümüne kadar Osmanlı devletinin idaresini elinde tuttu Kanuni Sultan Süleyman'ın son seferi olan Zigetvar kalesi fethini, padişah öldükten sonra o idare etti Kanuni Sultan Süleyman'ın yerine padişah olarak Sultan İkinci Selim'i tahta çıkarmayı başardı Bu padişah döneminde sürekli sadrazamlıkta kaldı ve devlet işlerini idare etti

Don ve Volga ırmakları arasında bir kanal açma düşüncesini gerçekleştiremedi Süveyş Kanalını da açmayı düşünen Sokollu Mehmed Paşa, bu amacını gerçekleştirmek için Sudan'ı zaptetti Devlet teşkilatı içinde önemli düzenlemeler yapan Sokullu Mehmed Paşa, 1579 yılında öldürüldü ve Eyüp'te defnedildi
Sokollu

Sokullu Mehmed Paşa ünlü Osmanlı sadrâzamlarından Bosna’nın Sokol kasabasından, Şahinoğulları âilesine mensuptur 1505’te Sokol’da doğdu Sultan Süleyman Han (1520-1566), zamânında âilesinin rızâsıyla devşirme alındı Zekâ ve kabiliyeti, devlet memurlarının dikkatini çekti Mehmed adıyla Edirne Sarayında, Osmanlı tahsil ve terbiyesiyle yetiştirildi Edirne’den İstanbul’a getirilerek, Saray-ı Âmire’de Enderun’un Küçük Odalar bölümüne alınıp, pâdişâhın hizmetine girdi

Sarayda üstün gayret gösterip, mükemmel hizmet etti İç hazinede vazifelendirildi Dürüstlüğü ve başarılı hizmetleri sâyesinde sırasıyla; Rikâpdâr, Çuhâdâr ve Sarayda çok önemli bir mevki olan Silahdârlığa tâyin edildi Bosna’daki âilesini de İstanbul’a getirip, onların İslâm dînini kabul etmelerine sebep oldu

Sokullu Mehmed Paşa, Enderun’daki hizmetlerini tamamlayıp, Birûn’da Kapucular Kethüdâsı oldu 1541’de Kapıcıbaşılık, büyük denizci Barbaros Hayreddin Paşanın vefâtıyla da 1546’da Gelibolu Sancakbeyi olarak, Kaptan-ı deryâlığa tâyin edildi Kaptan-ı deryalığında, Trablusgarp Seferine çıkarak, İspanyollara karşı başarılı oldu Kânûnî, 1549 İran Seferi sırasında Sokullu’yu Rumeli Beylerbeyi olarak tâyin etti Sokullu, asıl ordunun İran Seferinde olmasından faydalanarak Rumeli’ye taarruz edebilecek kuvvetlere karşı koymak için vazifelendirildi

Avusturya, Osmanlı tâbiiyetindeki Erdel ile sıkı münâsebetler içine girerek, burada hâkimiyet kurmak için faaliyetlerde bulunuyordu Her ne kadar, Erdel idârecilerinden Martunuzzi, Osmanlılara bağlılıklarını bildirdiyse de, Budin Beylerbeyi vâsıtasıyla gerçeğin bildirilenlerin tam tersi olduğu öğrenildi Tespit edilen bilgiye göre, Erdel Avusturya topraklarına katılma hazırlığı içindeydi Bu hâince plânın ortaya çıkmasıyla, Sokullu, Erdel Seferine memur edilip, emrine Semendire, Niğbolu Sancak Beyleri ve Kırım, Dobruca kuvvetleriyle Eflak, Boğdan Voyvodalarının birlikleri, ayrıca iki bin Yeniçeri askeri verildi Sokullu, Salankamen’de ordugâhını kurdu Bu mevkide Mihaloğlu Ali Beyin akıncıları ile Budin Beylerbeyi Hadım Ali Paşanın kuvvetleri de orduya katıldılar Martunuzzi bu hazırlıklardan telaşa kapılıp, bir takım teminatlarda bulunduysa da, seksen bin kişilik Osmanlı Ordusu Eylül 1551’de Erdel üzerine hareket etti

Sokullu Mehmed Paşa tarafından 18 Eylülde Tissa Nehri üzerindeki Beçe Kalesi, 21 Eylülde Beçkerek Kalesi, Maroş Nehri üzerindeki Çanad Kalesi alındı ve Lapova Kalesi de, ahâlisi tarafından teslim edildi Bu muvaffakiyetlerden sonra Sokullu, Temeşvar’ı muhâsara ettiyse de, kışın gelmesi ve şiddetli mukâvemet yüzünden Belgrad’a çekildi

1552’de verilen emir üzerine Erdel Seferi serdarlığına İkinci Vezir Kara Ahmed Paşa tâyin edildi Köprülü ise, Rumeli Beylerbeyliği kuvvetleriyle, Ahmed Paşanın emrinde görev alacaktı Ahmed Paşanın, Temeşvar’ı fethinde ve bâzı kaleleri ele geçirmesinde faydalı faaliyetleri oldu (Temmuz 1552) Eğri Kalesinin 11 Eylül 1552 târihindeki muhâsarasında bulundu; fakat kış dolayısıyla Belgrad’a çekilmek zorunda kaldı

Sokullu Mehmed Paşa, İran harplerinin tekrar başlaması ihtimâli üzerine, 1552-1553 kışını Tokat’ta geçirme emrini aldı Bu emir üzerine, kendisine bağlı Rumeli Beylerbeyliği birlikleriyle Tokat’a gitti Sokullu, Tokat’ta 1553-1554 kışını da geçirdi ve 5 Haziran 1554’te Erzurum istikâmetinde İran Seferine giden Ordu-yı hümâyûna katıldı Sokullu Mehmed Paşa, bu sefer esnâsında sol kanatta Nahçivan Taarruzunda ve Gürcistan Harekâtında vazife alarak üstün muvaffakiyet gösterdi Sokullu, bu savaşlarda gözü pekliği, cesâreti ve askerlerini iyi sevk ve idâre edebilmesinden dolayı, pâdişâhın takdirini kazandı Sultan Süleyman Han, sefer dönüşü Amasya’da Sokullu’yu üçüncü vezir tâyin ederek, kubbealtı vezirleri arasına aldı 1561 senesinde ikinci vezir olan Sokullu Mehmed Paşa 1565’te Semiz Ali Paşanın vefâtı üzerine Sadrâzamlığa getirildi

Bu sırada Malta Muhâsarası devam etmekte olup, Avusturya ile münâsebetler bozulma yoluna girmişti Avusturya kuvvetlerinin Osmanlı hududuna tecâvüz edip, Erdel’den bâzı kaleleri zaptettiklerini haber alınca, amca oğlu olan, Bosna Beylerbeyine harekete geçmesi cihetinde emir verdi Bu emir gereğince Kruppa elde edildi Sokullu Mehmed Paşa, harp taraftarı olmasa da, devletin çıkarları ve geleceği için Avusturya’ya harp ilan edilmesini istedi Avusturya’nın yıllık haracı vermemiş, Osmanlılara karşı düşmanca bir tavır takınmış, daha da ileri giderek hudut ihlâllerinde bulunmuş ve nihâyet Erdel’i de ele geçirme plânları yapıp faaliyete geçmiş olması, savaşın yeterli sebeplerindendi

Osmanlı Devletinin güçlenip büyümesi ve herşeyden de önce İslâmiyetin yücelmesi için hiç durmadan mücadele etmiş olan Sultan Süleyman Han, yaşlı ve hasta olduğu hâlde, bu sefere iştirâk etti Ordu-yı hümâyûn, 1 Mayıs 1566’da, târihe Sigetvar (Zigetvar) Seferi olarak geçecek olan harekât için, İstanbul’dan yola çıktı 5 Ağustosta Sigetvar Kalesi muhâsara edildi Sokullu Mehmed Paşa, yapılan muhârebelerde büyük çabalar sarfetti, hattâ gecelerini siperlerde dahi geçirdi Sultan Süleyman Han, mutlaka bu kalenin alınmasını istiyordu 7 Eylül günü Sultan Süleyman Han, Hakkın rahmetine kavuştu Bir gün sonra da Sigetvar Kalesi fethedildi Sultan’ın vefâtını gizleyerek, Şehzâde Selim, Kütahya’dan gelinceye kadar ordunun nizam ve intizâmının bozulmasına ve herhangi bir karışıklık çıkmasına meydan vermedi Selim Han, vâlilik yaptığı Kütahya’dan İstanbul’a gelerek cülûs edip (tahta çıkıp), derhal Belgrad’a gitti Sultan Selim Han, Sokullu’nun iktidar, dirayet ve sadâkatini takdir ettiğinden, onu Sadâret makâmında bıraktı

Sokullu’nun, Sultan Selim Han zamânında, ilk icraatı Yemen ve Basra’da meydana gelen hâdiseleri etkisiz hâle getirmek oldu Sokullu, 1568’de Edirne’ye tebrik için gelen Şah Tahmasb’ın elçisiyle görüştü Bu sırada Avusturya elçileriyle de müzâkerelerde bulunarak, 17 Şubat 1568’de antlaşma yaptı

Osmanlı Devleti, Asya’daki Müslüman devletlerle sıkı münâsebetler kurdu Sumatra’daki Açe hükümdarı Sultan Alâeddin, Sultan Süleyman Handan Portekizlilere karşı yardım istemiş, fakat Sigetvar Seferi sebebiyle yardım gönderilememişti Sokullu, Pâdişâhın da isteği doğrultusunda ilk iş olarak Açe Sultanına istediği yardımı gönderdi Bu kuvvetler 1568/1569 yıllarında çeşitli faaliyetlerde bulundular Portekizlilerin Müslümanlara karşı yaptıkları baskıları etkisiz hâle getirmek ve ayrıca Habeş, Hicaz ve Yemen’in emniyetini sağlamak için, Süveyş Kanalının açılması yolunda teşebbüslerde bulunuldu Aralık 1568 târihinde, bu hususta Mısır Beylerbeyine bir ferman gönderilip, kanalın açılıp açılamayacağı, ne kadar para harcanacağı, kaç geminin girebileceği vs gibi konularda bilgi istendi Ancak, bu çok mühim teşebbüsün neden yapılmadığı bilinmemektedir Sokullu’nun bu târihlerde, Don-Volga Kanalı açma teşebbüsünden dolayı, Süveyş Kanalı projesi geri kalmış olabilir Sokullu, ileri görüşlü bir kimse olduğundan, Don-Volga arasında kanal açılması için plânlar yaptı Bu teşebbüsün sebepleri ise şunlardı:

Orta-Asya’daki Türk devletlerinin İran’daki Sâfevîlerden şikâyetçi olup, Osmanlılardan yardım istemesi; İran’ın Osmanlılar aleyhine Avrupa devletleriyle ittifak yapması; Astrahan Hanlığının Ruslar eline geçmesi; Rusların gerek Orta-Asya’yı, gerekse Osmanlı topraklarını ele geçirme istekleri

Osmanlı Devleti bu proje sâyesinde, İran ile Rusya’yı birbirinden ayırmak istiyordu Ayrıca Orta-Asya ile münâsebet sağlanacak, böylece Safevîler, iki güç arasında bırakılacaktı Herhangi bir sefer ânında Hazar Denizine kadar mühimmât yiyecek vs gibi erzaklar gemilerle getirilebilecekti 1568 yılında Şıkk-ı sâni Defterdârı Kasım Bey, Kefe Sancakbeyi tâyin edilerek, kanal projesi için gerekli incelemeleri yapmakla vazifelendirildi İncelemelerden sonra, 1569 Ağustosunda Don ve Volga Nehirleri arasındaki en dar bölgeden kanal açılmaya başlanıldı Ancak, Kırım Hanı Devlet Giray’ın gereken ilgiyi göstermemesi ve ağır kış şartları sebebiyle kanal projesi gerçekleşemedi ve bir daha da teşebbüs edilmedi

Sokullu Mehmed Paşanın Sadrâzamlığı zamânında, 1570’te Kıbrıs Adası fethedildi Osmanlı donanması 1571’de İnebahtı’da yok edildi İnebahtı felâketinden sonra, donanma başkumandanlığına tâyin edilen, eski Cezayir Beylerbeyi Kılıç Ali Paşa, Osmanlı teşkilât ve müessesesini daha bütünüyle bilemediğinden, yeni donanmanın hazırlanmasından ümitsiz görününce;

“Paşa hazretleri, sen henüz bu Devlet-i Âliyyeyi (Osmanlı Devletini) bilmiyorsun Bevallah böyle itikad eyle (bilmiş ol ki) bu devlet ol devlettir ki, murâd edinirse (isterse) cümle (bütün) donanmanın lengerlerini (gemi demiri) gümüşten, resenlerini (iplerini) ibrişimden, yelkenlerini atlastan etmekte suûbet (zorluk) çekmez Her hangi geminin âlâtını (âletlerini) ve yelkenini yetiştirmezsem bu minval üzere benden al” târihî cevâbını verdi

Bu söz, Osmanlı Devletinin kudret ve azametini göstermesi bakımından çok önemlidir

Venedikliler, İnebahtı sonrasında, Osmanlı Devletinin, antlaşmayla Haçlılara tâviz vereceğini zannediyorlardı Venedik elçisi bir görüşme esnâsında bu hâl içine girince, Sokullu’nun verdiği cevap, Osmanlı teşkilât, müessese ve ordusu gibi diplomasi kuvvetinin de ifâdesidir:

“İnebahtı Muhârebesinden sonra cesâretimizin sönmediğini görüyorsun, Sizin zayiâtınızla bizimki arasında fark vardır Biz sizden bir krallık (Kıbrıs Adası) alarak, kolunuzu kestik; siz ise donanmamızı mağlup etmekle sakalımızı tıraş etmiş oldunuz; kesilmiş kol yerine gelmez, lâkin tıraş edilmiş sakal daha gür olarak çıkar” dedi

Gerçekten de bir kışta yeni bir donanma yapıldı ve bütün Avrupa hayretlere düştü Sefer mevsimine iki yüzden fazla yeni kadırga ve mavna bütün silâh ve teçhizâtıyla hazır edilerek, denize açıldı Müttefik Haçlı Donanması, Osmanlı Donanmasıyla muhârebeye cesâret edemeden çekilip gitti Mora ve Adriyatik sâhilleri, düşmandan temizlendi

Sokullu Mehmed Paşa, Sultan Üçüncü Murâd Han devrinde de beş yıl vezir-i âzamlık yaptı 30 Eylül 1579’da, bir meczup tarafından şehit edildi Sokullu’nun öldürülmesi, ülkede umûmî bir teessür uyandırdı Kabri Eyüp’te Şeyhülislâm Ebüssü’ûd Efendinin kabri yanındaki türbesindedir

Sokullu Mehmed Paşa, güzel konuşan, iknâ kâbiliyetli, nâzik, son derece ahlâklı ve Türk-İslâm âlemi için faydalı hizmetlerde bulunmuş bir zâttı Son derece de dînine bağlı olup, Halvetî tarikâtına mensuptu Sultan Selim Hanın kızı İsmihan Sultanla evlenip, dâmâd-ı şehriyârî oldu

Geniş vakıflar ve hayır tesisleri kurdu Sokullu, Azapkapısı Câmii ile Kadırga’da kendi ismiyle anılan câmi, medrese ve hayrat tesislerini yaptırmıştır Lüleburgaz’da câmi ve medrese; Edirne’nin Çavuşbey Mahallesinde dükkânlar, odalar ve çifte hamam; Erdel Beçkerek’te câmi, han, çeşme, Dârülkurrâ ve köprü; Vişegrad’da Mîmar Sinân’a yaptırdığı nâdide bir köprü; Vişegrad-Saraybosna arasına büyük bir kervansaray yaptırdı Bunlardan başka, ülkenin birçok yerinde câmi, han, hamam, imâret vs gibi hayır müesseseleri yaptırıp, bu tesislere de çeşitli vakıflar kurmuştu Sokullu âilesinden önemli devlet adamları yetişmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.