Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
fobi, sosyal, özgül

Özgül Fobi Ve Sosyal Fobi

Eski 09-06-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Özgül Fobi Ve Sosyal Fobi




Fobilerle ilgili yakin zamanlarda yapilan epidemiyolojik çalismalar, Birlesik Devletler'de en yaygin görülen mental bozukluk olarak tesbit edilmistir Populasyonun yaklasik %5-10 u zaman zaman bu hastaliga yakalanmakta ve bu problemlerle ugrasmaktadirlar Daha az ilimli yaklasimlarda bu oran, populasyonun %25 ve daha fazlasini içerdigi tahmin edilmektedir Sosyal fobide ortalama baslangiç yasi 19'dur (Amies ve ark 1983, Marks ve Gelder 1966) Özgül fobinin hayvan tipinde baslangiç yasi 44 olarak bulunmustur (Marks 1969) Fobilerle baglantili olan stress durumu (ki özellikle mental bir bozukluk olarak kabul edilmemis ve taninmamis olan) daha ciddi psikiyatrik komplikasyonlara neden olabilir Bunlarin arasinda diger anksiyete bozukluklari, majör depresif bozukluk, madde kullanimi bozuklugu özellikle alkol kullanim bozuklugu vardir (Heimberg ve ark 1990b)
Fobileri tanimanin altinda özellikle basarisizlik ve çaresizlik vardir Son zamanlarda yapilan çalismalarda fobilerin genellikle tedaviye cevap verdikleri bulunmustur Bu tedaviler arasinda bilissel davranissal psikoterapiler ve spesifik farmakoterapiler vardir Farmakoterapide trisiklik ilaçlar, MAOI leri ve b- adrenerjik reseptör antagonistleri kullanilmaktadir
Bir fobi, bilinçli bir sekilde korkulan objeden aktiviteden ve durumdan kaçma sonucu ortaya çikan irrasyonel bir korku durumudur Beklentisel olarak ortaya çikabilecek veya su anda olusabilecek fobik antiteler rahatsiz sahista ciddi stress kaynagi meydana getirecektir Böyle bir sahis uç reaksiyonlarla taninabilir Bununla birlikte, fobik reaksiyon kisinin yasam içindeki fonksiyon kabiliyetlerinin bozulmasi ile sonuçlanabilir
Agorafobiye ilaveten DSM IV e diger iki fobi çesidi, özgül ve sosyal fobi ilave edilmistir Özgül fobi DSM III da basit fobi olarak isimlendirilmistir Sosyal fobi ise, sosyal anksiyete bozuklugu olarak isimlendirilmistir Sosyal anksiyete bozuklugu, çesitli sosyal ortamlardaki sikinti duyma veya utanilacak duruma düsmeden asiri korkma ile karakterizedir Bu ortamlar arasinda toplumsal konusmalara katilma, toplu mekanlarda beklerken tuvalet hissi veya belirgin günlerde konusma zorlugu vardir Sosyal fobinin yaygin tipinde genellikle kronik bir durum ve yetersizlik duygusu vardir Bu durumdaki kisi çogu sosyal etkinliklerden bir fobik kaçinma ile karakterizedir Sosyal fobinin bu tipini çekingen kisilik bozuklugundan ayirt etmek oldukça güç olabilir
Yukarida da bahsedildigi gibi, fobiler en yaygin mental hastaliklardir Fobik sahislarin büyük bir kismi fobilerini tedavi ettirme için bir klinisyene gelmezler veya onlar tibbi yardim talep etmek için müracaat ettiklerinde de yanlis teshis ile karsilasirlar
Özgül Fobi
Özgül fobi, sosyal fobiden daha yaygindir Özgül fobi kadinlar arasinda en yaygin görülen mental bozukluktur Ikincil olarak erkekler arasinda yayginligi vardir Ikincil olarak sadece madde lkullanim bozukluklari mevcuttur Özgül fobinin alti aylik prevelansi her yüz kiside % 5-10 civarindadir Ömür boyu prevalansi % 125 'tir (Regier ve ark 1988) Kadin erkek orani ikiye birdir Kan, enjeksiyon ve yara tipinde bu oran bire birdir (Eaten ve ark 1991)
Baslangicin pik yasi, doga olaylari, kan, enjeksiyon ve yara tipinde 5 ila 9 yaslari arasidir Baslangiç daha sonraki yaslarda da olabilir Bunun tersi olarak, durumsal tipte (mesela yükseklik korkusu) baslangiç yasi daha yüksektir, ortalama 20'li yaslarin ortasidir Agorafobinin baslangiç yasi daha küçüktür Korkulan objeler ve durumlar, özgül fobide görünüm sikligina göre hayvanlar, yaralanma, firtinalar,yükseklik, hastalik ve ölümdür (Curtis ve Thyer 1983, Fyer ve ark 1990, Himle ve ark 1991, Ost 1987)
Sosyal Fobi
Sosyal fobinin alti aylik prevelans çalismasi ortalama olarak yüz sahista %2-3 civarindadir Epidemiyolojik çalismalarda, kadinlar erkeklere göre bu bozukluga daha çok yakalanmaktadirlarFakat klinik örneklerde bunun tersi de gözlemlenmektedir Bunun nedenleri bilinmemektedir
Sosyal fobinin baslangiç yasinin pik yaptigi dönem 13-19 yaslari arasidir Buna ragmen 5-35 yaslari arasinda da baslayabilmektedir
Etyoloji
Özgül fobi ve sosyal fobinin her ikisi de tiplere sahiptir Bu tiplerin kesin sebepleri birbirinden farkli gibi görünmektedirler Tiplerin hepsi bir grup altinda toplanmis olmasina ragmen, bütün mental bozukluklarda oldugu gibi heterojen bir nedensellige sahiptirler Fobilerin patagonezi baslangiçta anlasilmistir Fobilerin patogenezinde bir tarafta biyolojik ve genetik faktörlerin rolü varken, diger tarafta çevresel olaylarin rolü mevcuttur (Seligman 1971)
Kan, enjeksiyon, yara tipli özgül fobilere yakalanan sahislarda, özellikle kuvvetli vazovagal reflekslere sahiptirler Fobik emosyonlarla baglantilidir
Genel Prensipler
Davranissal Faktörler
1920 yilinda John B Watson "Sartlanmada Emosyonel Reaksiyonlar" isminde bir makale yayinladi Bu makalede, o , küçük Albert'le ilgili tecrübelerini nesretti Küçük Albert tavsanlardan ve siçanlardan korkan bir bebekti S Freud'un küçük Hans olgusunda oldugu gibi , onun gelisiminin tabi seyri içinde fobik semptomlara sahipti
Küçük Albert, laboratuar hayvanlarinda sartlanma cevabini basariyla temin eden iki psikologun bilimsel deneyimlerinin direk sonuçlarinin zorlugunu ve sikintilarini yasiyordu Bu dogal gelisen bir fobi degildi
Watson'un formulasyonuna göre, fobinin olusumunu açiklamak için sartli refleksin klasik pavlovien uyaran-cevap modelli uygulanmasi gerekiyordu Böylece de, anksiyete dogal korku verici uyaranla olusmaktaydi Dogal korku verici uyarani ikincil olarak ortaya çikarilan nötral stimulus vasitasiyla olusturuluyordu Böyle bir çalismada iki stimulus eslestirilir ve basarili bir sekilde tekrarlanirsa, nötral degere sahip uyaran bir müddet sonra anksiyete olusturan bir uyaran haline dönüsmektedir Bu sekilde anksiyete olusturmak için, nötral bir uyaran sartli bir uyarana dönüstürülmüs olmaktadir
Fobik semptomlarda, harici kuvvetler harici uyaranlarla ortaya çikmazsa, yillar içinde semptomun kayboldugunu görmekteyiz
Kosulsuz uyaranin, periyodik olarak tekrarlanmasi vasitasi ile o güçlendirilmemisse, klasik uyaran cevap teorisinde, bir müdddet sonra sartli uyaran büyük oranda potansiyel gücünü kaybeder
Kosullu sartlandirma teorisi fenomenlerini izah eden bir teori ortaya konmustur Kosullu sartlandirma teorisinde, anksiyete, aci verici, zarar verici etkilere karsi organizmanin olusturdugu bir dürtüsel cevap seklindedir Onun rastgele olusan davranisinin gelisim seyrinde, organizma anksiyete olusturan kaynaklardan kaçinmaya yönelik bir ögrenme süreci içine girer Bu kaçinma kaliplari, zamanin uzun periyotlari içinde stabilleserek kalir Bu durumda bireyler yapabilecekleri aktivitelerden kaçinarak, bu durumu kalici hale getirirler Bu model insanlarin fobileri nedeniyle niçin kaçinma davranislari sergiledigini bize izah eder
Öyle kaçinma davranislari vardir ki, hasta bu konularda fikse olmustur Çünkü hasta fobik anksiyeteden kaçinmak için bu sekilde kendisi için yararli kaçinma davranis kaliplari olusturmustur
Ögrenme teorisi, fobik semptomlarin çok çesitli görünümlerini basit ve mantikli olarak izah etmeyi saglar ve fobi ile iliskisini açiklar Bu teori semptomlarin yüzeysel anlamlarini izah etmede bize çok yararli bilgiler sunmaktadir Ancak bilinçaltinin kompleks psisik süreçlerini ve semptom olusumunu izah etmede yetersiz kalmaktadir Bu süreçleri psikanalitik teori ile daha iyi anlayabiliriz (Nemiah 1981)
Psikanalitik Faktörler
Sigmund Freud fobik nevrozun formülasyonunu bize sunmustur Sosyal ve özgül fobiyi analitik yaklasim tarzi ile izah etmistir (Freud 1895b[1894]/1962)
Freud'un hipoaaaine göre; anksiyetenin major fonksiyonu egoya ulastirilmaya çalisan bir sinyal niteliginde olmasidir Bilinçdisina baskilanmis dürtülerin, bilince çikmak için yaptigi baskinin ego tarafindan hissedilmesidir Içten gelen tehdit edici güçlere karsi, ego desarj mekanizmalarini gelistirir, onlari bir düzene kor ve kuvvetlendirerek degistirir
Freud'a göre fobiler (uzun anksiyete histerisi) çocukluk döneminde çözülememis ödipal sürecin üzerine oturmus çatismalarin sonucudur Çünkü, cinsel dürtüler, gençlik döneminde kuvvetli ensest duygularla devam eder Cinsel arzu ve istekler, bir kastrasyon korku özelliklerinin sahip olan anksiyete hissini alevlendirme egilimi gösterir
Represyon savunmasi yetersiz olursa, ego yardimci savunma düzeneklerini devreye sokar Fobik hastalarda birincil olarak gelisen savunma düzenegi yer degistirmelidir Kisideki cinsel çatismalar bu sekilde sahistan baska alanlara yönlendirilmistir Bu sekilde sanki sahis önemsiz gibi görünen çatismalarin etkisi altindadir Bu sekilde objelere, durumlara karsi bir fobi gelisir
Fobik obje veya durum, çatismanin primer kaynagi ile direk bu baglantiya sahip olabilir Böylece, içsel çatisma sembolizasyon savunma düzenegi kullanilarak objeye veya duruma dönüstürülmüs olur
Daha da ilerisi, durum veya obje genellikle kisinin ondan korunabilecegi seylerdir Bu sekilde de kaçinma savunma düzenegi ortaya çikar Sahis bu sekilde ciddi anksiyeteden korunmak için kaçabilir
Freud fobik formasyonun teorik formülasyonunu ilk defa meshur vakasi olan küçük Hans hikayesinde tartisti Bilindigi gibi Hans 5 yasinda olan ve atlardan korkan bir çocuktu (Freud 1909/1955)
Teoristler fobilerin kaynagini kastrasyon anksiyetesine baglamis olmalarina ragmen, (Michels ve ark 1985) yine psikanalist teorisyenler anksiyetenin daha baska kaynaklari olabilecegini de ileri sürmüslerdir Mesela agorafobide ayrilma anksiyetesi temel rolü oynarken, eritrofobi (yüz kizarmasi) ise süperego anksiyetesinin bir sonucudur
Klinik gözlemler fobilerle baglantili olan anksiyete olusumunun çesitli tipleri ve kaynaklari olabilecegini göstermistir
Fobiler, çevresel stressör etkenlerle, yapisal genetik faktörlerin birbirleri arasindaki iliskiler sonucunda ortaya çikmaktadir Longitudinal çalismalar da, fobilere yapisal olarak yatkinlik gösteren belirli tip çocuklarin bulundugunu telkin etmektedirler Çünkü, bu çocuklar, yabancilara karsi davranissal bir inhibisyon gelistiren bilinen spesifik bir özellikle dogmuslardir Bu çerçevede, kronik olarak devam eden çevresel stressörlerin bazi tiplerinde, yaratidilislarina uygun olarak fobi ortaya çikmaktadir Bu stressörler arasinda aile bireylerinden birinin ölümü, aileden ayrilma daha büyük kardesler tarafindan elestirilme ve utandirilma ve ev içinde zorlama ve siddete maruz kalma bulunmaktadir Bu sartlar çocuktaki gizli olarak davranis bozuklugunu aktive edebilmektedir Böylece çocuk semptomatik bir hale dönüsmektedir
Fobik Karsiti Davranis
Otto Fenichel, fobik anksiyete olgusunu, inkar savunma düzenegi vasitasi ile tutum ve davranis kaliplarinin saklanmis veya gizlenmis olabilecegini ileri sürdü Bu durumda da korkulan obje ve durumlarin korkunçlugunun veya onun korku boyutunun inkar edilmesi söz konusudur Bu fenomenin temelinde durumun ters-yüz edilmesi vardir Bu durumda dis çevrenin pasif gözlemine karsi, korkuya galip gelmek ve ona gögüs germek gibi aktif bir tesebbüs vardir
Fobik karsiti hareket eden sahis, tehlikeki durumlari arastirir ve onlara dogru korkusuzca saldirir Potansiyel olarak tehlikeli sporlara adanmislik veya müptela olmak, mesela parasütle atlamak ve kayaliklara tirmanmak konturfobik davranislara örnek olarak verilebilir Bazi davranis kaliplari fobik anksiyeteye sekonder olarak gelismis olabilir veya gerçekten tehlikeli durumlarin inkari normal anlami olarak kullanilmis olabilir Çocuklarin oyunlari fobik karsiti ögeler tasiyabilir
Özgül Fobi
Özgül fobinin gelisimi, panik ve korku duygulari olusturan spesifik durum ve objelerin bir araya gelmesi sonucunda olusabilir Bir birlesme için çesitli mekanizmalar üzerine hipoaaaler olusturulmustur Genelde, korku ve anksiyete spesifik olmayan bir takim davranis kaliplarinin bir takim olaylarla anlam kazanmasi sonucu ortaya çikar Mesela spesifik bir olgu olan otomobil kullanma eylemi, trafik kazasi gibi emosyonel bir deneyim ile bir araya gelirse o zaman bir sartlanma ortaya çikacaktir
Bu durumda sahis sürekliligi devam eden emosyonel bir baglantiya sahip olacaktir Bu baglanti otomobil kullanmak veya tasitlar ile korku veya anksiyete arasinda olusacaktir Emosyonel deneyim kendi kendine dis bir uyarana karsi cevap olarak da olusabilmektedir Dis bir olayi bir trafik kazasi olarak belirtirken, içteki internal bir olayida en yaygin sekilde panik atak olarak yasar
Herhangi bir sahis bir PA tekrar hiç yasamamis olabilir ve PB'u teshis kriterlerini karsilamamis olabilir Böyle bir sahis otomobil kullanmakla ilgili genel bir korkuya sahip olabilir Araba sürerken PA'a sahip olmakla ilgili ifade edilmis bir korkusu da olmayabilir
Fobik emosyonlar ve fobik objeler arasindaki baglantilarin diger mekanizmalari modelleme sistemini içerir Modelleme''e göre de bir sahis digerlerinin (mesela ailesinin) reaksiyonunu gözlemler ve bilgiyi transfer eder Artik bu sahis bazi spesifik objelerin (mesela yilanlarin) tehlikeleri hakkinda görüslere ve düsüncelere sahiptir
Genetik Faktörler
Özgül fobi aile içerisinde yaygin olarak görülme egilimindedir Kan, enjeksiyon, yara tipi özgül fobiler aile içinde yüksek bir egilime sahiptir (Fyer ve ark 1990)
Ikiz ve evlat edinme çalismalari bizlere yeteri kadar bilgi vermemistir
Sosyal Fobi
Bazi çalismalarda, davranissal inhibisyon içerikli kaliplarda karakterize bazi çocuklarda mümkün gözlenen özellikler rapor edilmistir Bu özellikler PB'a sahip ailelerin çocuklarinda belirgin olarak yaygin olabilmektedir ve çocugun ileri yaslara dogru gelisim çizgisinde ciddi çekingenlikler gelistirebildigi tesbit edilmistir En azindan, sosyal fobili sahislarin bazilarinda çocukluk döneminde davranissal inhibisyon gösterilmis olabilir Belki bu özellikle baglantili olarak, (biyolojik bir temeli de düsündürüyor) psikolojik bazi verilerin üzerine bu rahatsizlik bina edilmis olabilir SF li sahsin ailesinde, bir grup olarak, daha az bakim, daha çok dislama ve çocuklari üzerinde diger ailelere nazaran daha fazla korumaci bir tavir sergiledikleri tesbit edilebilir
Bazi SF arastirmalarinda, boyun egmek özelliginden hakim olmaya dogru olusan bir spektrumda tercih özelliginin bulundugu bildirilmistir Hayvanlar arasindada ayni özellikler görülmektedir Mesela, baskin insanlar çenelerini havaya kaldirarak yürüme egilimindedirler ve gözleri ile tesbit yaparlar Çekingen insanlar ise çenelerini düsürme ve gözlerini kaçirarak yürüme egilimindedirler
Nörokimyasal Faktörler
SF nin tedavisinde farmakoterapinin basarisi, SF in iki tipi ile ilgili olarak iki spesifik nöro kimyasal hipoaaa dogurmustur Özellikle, b-adrenerjik antagonistlerin (mesela, propranol) kullanildigi performans fobisi için (mesela, toplum içinde konusmama) adrenerjik teori gelitirilmistir Performans fobisi hastalar daha fazla NE ve E salgilamaktadirlar Her ikisi de ( NE, E ) merkezi ve periferik olarak salinmaktadir Diger normal bireylerde bu durum söz konusu degildir veya bu tip hastalar, adrenerjik uyarinin normal seviyesine karsi hassas olabilmektedirler MAOI'leri ile yapilan gözlemlerde, genellesmis sosyal fobinin tedavisinde trisiklik ilaçlardan daha yararli bulunmustur Bu durum preklinik verilerle birlestirildiginde, hastaligin patogenezi ile baglantili olarak dopaminerjik aktivite hipoaaalerine bazi arastirmacilari götürmüstür (Liebowitz ve ark 1984b)
Genetik Faktörler
Sosyal fobili sahislarin birinci dereceden akrabalari, mental hastaligi olmayan sahislarin birinci dereceden akrabalarindan, sosyal fobiye yakalanma riski yaklasik üç kat daha fazladir(Kendler ve ark 1992b)
Bazi çalismalarda monozigot ikizlerin, dizigot ikizlere göre hastalik konusunda daha fazla konkordans içerdikleri tahmin edilmistir
Teshis
Özgül Fobi
Özgül fobinin DSM III-R deki ismi basit fobi idi Bu isim ICD 10 daki degisiklikle birlikte DSM IV de degistirildi
Birkaç ilave degisiklik , özgül fobinin kriterlerinde DSM III-R ile DSM-IV arasinda yapilmistir (Tablo 9)
Tablo 9: 30029 Spesifik Fobi (Tipleri: Hayvan Tipi, Dogal Çevre Tipi, Kan-enjeksiyon-Yara Tipi, Durumsal Tip, Diger Tip)
A Özgül bir nesne ya da durumun (örn uçakla seyahat etme, yükse yerler, hayvanlar, enjeksiyon yapilmasi, kan görme ) varligi ya da böyle bir durumla karsilasacak olma beklentisi ile baslayan, asiri ya da anlamsiz, belirgin ve sürekli korku
B Fobik uyaranla karsilasma hemen her zaman birden baslayan bir anksiyete tepkisi dogurur, bu da durumu bagli ya da durumsal olarak yatkinlik gösterilen bir Panik Atagi biçimini alabilir Not:Çocuklarda anksiyete, aglama, huysuzluk gösterme, donaalma, sikica sarilma olarak disavurulabilir
C Kisi, korkusunun asiri ya da anlamsiz oldugunu bilir Not: Çocuklarda bu özellik bulunmayabilir
D Fobik durum(lar)dan kaçinilir ya da yogun anksiyete ya da sikintiyla bun(lar)a katlanilir
E Kaçinma, ansiyöz beklenti ya da korkulan durum(lar)da sikinti duyma, kisinin olagan günlük islerini, mesleki (ya da egitimle ilgili) islevselligini, toplumsal etkinlilerini ya da iliskilerini bozar ya da fobi olacagina iliskin belirgin bir sikinti vardir
F 18 yainin altindaki kisilerde süresi en az 6 aydir
G Özgül bir nesne ya da duruma eslik eden anksiyete, Panik Ataklari ya da fobik kaçinma, Obsesif-Kompulsif Bozukluk (örn bulasma ile ilgili obsesyonu olan birinin kir ve pislikten kaçinmasi), Posttravmatik Stres Bozuklugu (örn agir bir stres etkenine eslik eden uyaranlardan kaçinma), Ayrilma Anksiyetesi Bozuklugu(örn okula gitmekten kaçinma), Sosyal Fobi (örn utanacak olma korkusu yüzünden toplumsal durumlardan kaçinma), Agorafobi ile birlikte Panik Bozuklugu Öyküsü Olmaksizin Agorafobi gibi baska bir mental bozuklukla daha iyi açiklanamaz
Tipini belirtiniz:
Hayvan Tipi: Korkuyu hayvanlar ya da böcekler baslatiyorsa Bu alt tip genellikle çocuklukta baslar
Dogal Çevre Tipi: Korkuyu, firtina, yüksek yerler ya da su gibi dogal çevredeki nesneler baslatiyorsa Bu alt tip genellikle çocuklukta baslar
Kan- Enjeksiyon-Yara Tipi: Korkuyu, kan, yara görme ya da enjeksiyon, diger bin invaziv tibbi islem yapilmasi baslatiyorsa Bu alt tip ileri dercede aileseldir ve çogu zaman güçlü bir vazovagal tepki ile belirlidir
Durumsal Tip: Korkuyu, toplu tasima araçlarinda bulunma, tüneller, köprüler, asansörler, uçakla uçma, araba kullanma ya da kapali yerler gibi özgül bir durum baslatiyorsa Bu alt tipin baslangiç yasi dagilimi iki kez doruga ulasir; birinci doruk çocuklukta, diger doruk yirmili yaslarin ortalarinda olur Bu alt tip, cinsiyetler arasi oran, bozi ailelerde çok daha fazla görülme ve baslangiç yasi özellikleri ile Agorafobi ile Birlikte Panik Bozukluguna benzerlik göstermektedir
Diger Tip: Korkuyu diger uyaranlar baslatiyorsa Bu uyaranlar, korkmaya ya da solugun kesilmesine, kusmaya ya da bir hastaliga yakalanmaya yol açabilecek durumlardan kaçinmaya neden olabilir; "bosluk" fobisi (yani kisi duvarlardan ya da diger fiziksel destek kaynaklarindan uzak durursa asagi düsecek olmaktan korkar) ve çocuklarin yüksek seslerden ya da özel giysili masal kahramanlarindan korkmasi

Kriter A ve B, fobik uyaranla karsilasmanin bir PA'la sonuçlanacagi düsüncesine izin vererek yeni kelimelerle ifade edilmektedir Bunun tersi yönünden PB ise, özgül fobide panik atak özgül fobik uyarana bagli olarak durumsal bir sekilde bulunabilir denmistir
Fobinin özgül içerigi ve iliskinin siddeti (sirada beklemek veya beklememek gibi), uyaran ile PA arasinda bir baglanti bulunmasi ihtiyacini da gerektirmektedir
Çünkü özgül fobi ile ilgili literatür taramasinda çesitli baglantilarin bulundugu tesbit edilmistir Bu baglantilar arasinda;
Baslangiç yasinin çesitliligi
Cinsiyetlerin Orani
Aile hikayeleri
Fizyolojik cevaplar vardir
DSM IV özgül fobinin farkli tiplerini tanimlamistir Bunlar, hayvan tipi, dogal çevre tipi (firtinalar), kan-enjeksiyon yara tipi, durumsal tip (mesela, otomobiller) ve diger tipler (özgül fobinin dört tipinin disindaki tipler)
Elde edilen verilere göre dogal çevre tipi en yaygin olarak 10 yasin altindaki çocuklarda görülmektedir Durumsal tip ise 20 yasindan önce görülmektedir
Kan-enjeksiyon-yara tipi ise, bütün fobilerde yaygin olarak görülen tasikardiden sonra ortaya çikan bradikardi ve hipotansiyon ile digerlerinden farklilasmistir
Kan-enjeksiyon-yara tipi özgül fobili bir ailenin tamami veya üyelerinin çogu ayni rahatsizliga bulasmis gibi görünmektedir
Özgül fobinin özel bir tipide bosluk fobisidir Bu hastalar yaslanabilecekleri veya dayanabilecekleri bir destek yanlarinda olmadiginda düsüceklerinden korkarlar Onun için bir duvar veya sandalye ararlar
Bu hastalarin sag hemisferlerinde anormal bir fonksiyon bozuklugu tesbit edilebilir Viziospatial bölgede bir lezyon bulunabilir
Sosyal Fobi
DSM IV de sosyal fobi için teshis kriterleri DSM III R dan degistirilerek hazirlanmistir (Tablo 10)
Tablo 10: 30023 Sosyal Fobi (Dar veya Yaygin)
A Tanimadik insanlarla karsilastigi ya da baskalarinin gözünün üzerinde olabilecegi, bir ya da birden fazla toplumsal ya da bir eylemi gerçeklestirdigi durumdan belirgin ve sürekli bir korku duyma Kisi, küçük duruma düsecegi ya da utanç duyacagi bir biçimde davranacagindan korkar ( ya da anksiyete belirtileri gösterir) Not: Çocuklarda, tanidik kisilerle yasina uygun toplumsal iliskilere girebilme becerisi olmali ve anksiyete, sadece eriskinlerle olan etkilesimlerinde degil, yasitlariyla karsilastigi ortamlarda da ortaya çikmalidir
B Korkulan toplumsal durumla karsilasma hemen her zaman anksiyete dogurur, bu da duruma bagli ya da durumsal olarak yatkinlik gösterilen bir panik atagi biçimini alabilir Not: Çocuklarda anksiyete, aglama, huysuzluk gösterme, donakalma ya da tanidik olmayan insanlarin oldugu toplumsal durumlardan uzak durma olarak disavurulabilir
C Kisi, korkusunun asiri ya da anlasiz oldugunu bilir Not: Çocuklarda bir özellik bulunmayabilir
D Korkulan toplumsal ya da bir eylemin gerçeklestirildigi durumlardan kaçinilir ya da yogun anksiyete ya da sikintiyla bunlara katlanilir
E Kaçinma, anksiyöz beklenti ya da korkulan toplumsal ya da bir eylemin gerçeklestirildigi durumlarda sikinti duyma, kisinin olagan günlük islerini, mesleki (ya da egitimle ilgili) islevselligini, toplumsal etkinliklerini ya da iliskilerini bozar ya da fobi olacagina iliskin belirgin bir sikinti vardir
F 18 yasinin altindaki kisilerde süresi en az 6 aydir
G korku ya da kaçinma bir maddenin (örn kötüyekullanilabilen bir ilaç, tedavi için kullanilan bir ilaç) ya da genel bir tibbi bir durumun dogrudan fizyolojik etkilerine bagli degildir ve baska bir mental bozuklukla dapa iyi açiklanamaz (örn Agorafobi ile ya da Olmadan Panik Bozuklugu, Ayrilma Anksiyetesi Bozuklugu, Vücut Dismorfik Bozuklugu, Yaygin bir Gelisimsel Bozukluk ya da Sizoid Kisilik Bozuklugu)
H Genel bir tibbi durum ya da basak bir mental bozukluk varsa bile A tani ölçütünde sözü edilen korku bununla iliskisizdir, örn korku, Kekemelek, Parkinson hastaligindaki titreme ya da Anoreksiya Nervoza ya da Bulimia Nervozadaki yemek yeme davranisi ile iliskili degildir
Varsa Belirtiniz:
Yaygin: Korkular çogu toplumsal durumu kapsiyorsa ( örn söylesileri baslatma ve sürdürme, küçük topluluklara katilma, karsi cinsle çikma, üstleriyle konusma, partilere gitme) Not: Çekingen Kisilik Bozuklugu ek tanisini koymayi da düsününüz

Çünkü SF, PA'larla bagintilidir DSM IV ün B ve F tani kriterleri tekrardan düzenlenmistir
DSM IV SF'e yaygin tipi de ilave etmektedir Yaygin tip klinik seyir, prognoz ve tedaviye cevap için kullanilabilir
DSM IV'de G maddesinde psikiyatrik ve tibbi nedenlere bagli ortaya çikan korku ya da kaçinma davranislarini dislamaktadir
Klinik Belirtiler
Fobiler, spesifik durum veya obje ile karsilastiklarinda ciddi anksiyete hissinin yasanmasi ile karakterizedirler veya bu sikinti, durum ve objeyle beklentisel bir yüzlesme olabilme ihtimalin de ortaya çikabilir
DSM IV, sosyal ve özgül fobili hastalarda sikça meydana gelebilecek muhtemel panik ataklar üzerine de vurgu yapar Fakat, bu panik ataklar ilki belki hariç tutulmak kaydi ile beklenmedik bir sekilde ortaya çikmistir Fobik uyaranla yüzyüze kalma veya beklentisel olarak onun beklenmesi panik ataga egilimli sahislarda panik atagin daima degismez bir sekilde sonuçlarini ortaya çikarir
Fobili hastalar, fobik uyarandan kaçinmaya çalisirlar Bazi hastalar anksiyete uyaran durumlardan kaçinmak için büyük problemlerin içine girerler Mesela, fobik bir hasta uçaga binmek yerine bir otobüsle seyahati tercih etmeye mecbur kalabilir Çünkü hasta fobi olan bir uçak ile temas kurmaktan kaçinmaya çalismaktadir Fobik uyarandan kaçmanin belki de diger bir yolu, çogu fobik hastada oldugu gibi madde kullanimi bozukluguna yönelmesi, özellikle alkol kullanim bozuklugu olusturmasidir Herseyin üzerinde, sosyal fobili hastalarin üçte biri major depressif bozukluga sahiptirler
Mental durum muayenesindeki major bulgular, spesifik durum, aktivite veya objeye bagli olarak hissedilen korkunun ego distonik ve irrasyonel olmasidir
Hastalar, fobik uyaranla temas kurmaktan nasil kaçindiklarini tanimlayabilirler Depresyon, yaygin olarak mental durum muayenesinde tesbit edilen ve fobik hastalarin yaklasik üçte birinde gözlenebilen bir durumdur
Ayirici Tani
Özgül fobi ve sosyal fobiyi normal çekingenlik ve uygun korkudan ayirtetmek gerekir DSM IV, hastanin fonksiyonlarinin kabiliyetini bozan semptomlarin uygun olup olmadigini ayirabilmesine yardim eder Panik ataklarda çarpinti, gögüs agrisi ve basinç hissi daha fazla görülürken, SF'de terleme, yüz kizarmasi ve agiz kurumasi daha sik görülmektedir (Amies ve ark 1983, Reich ve ark 1988)
Fobi gelistirebilecek olan psikiyatri disi tibbi durumlar, madde kullanimini (özellikle hallüsinasyonlar ve sempatomimetikler) MSS i tümörleri ve serebrovasküler hastaliklari içermektedir Bu örneklerde fobik semptomlarda fiziksel, nörolojik ve mental durum muayenesi üzerinde ilave subjektif bulgular yoklugu tesbit edilir
Sizofreni de, özgül ve SF in her ikisinden de ayirici tanisi yapilmalidir Sizofrenik hastalarda psikozlarin bir parçasi olarak fobik semptomlara sahip olabilirler Fobik hastalar korkularinin anlamsiz oldugunu idrak ederler Ayrica sizofreni de görülen diger psikotik semptomlar ve bizar hezeyanlar yoktur
Özgül ve sosyal fobinin ayirici tanisinda klinisyenler PB'u, agorafobi ve çekimser kisilik bozuklugu üzerinde durmalidirlar DSM IV bu durumlarda PB, Agorafobi, SF ve özgül fobinin ayirici tanisinda bireysel vakalarin zor olabilecegi ve klinisyenin bu durumlarda klinik becerisini kullanmasini tavsiye etmistir PB'u ve atipik depresyonu da bulunan hastalarda MAOI'leri daha yararli bulunmaktadir (Liebowitz ve ark 1985b)
Genellikle, özgül fobili veya yaygin olmus sosyal fobilerde, fobik stimulusla karsilasir karsilasmaz ortaya çikan anksiyeteye egilim vardir Daha da ilerisi, onlarin anksiyete veya panikleri belirli durumlarla sinirlandirilmistir ve genelde, hastalar fobik stimulusla karsilasmadigi veya beklentisel bir uyaranin olusmadigi durumlarda anormal bir anksiyeteye girmezler
Agorafobik bir hasta ekseriya anksiyete uyaran durumda diger bir sahsin bulunmasi ile teselli bulur ve yatisir SF li sahis ise, diger insanlarin bulunmasi ile daha çok anksiyete içine girer
PB da ve agorafobide solunum düzensizlikleri, bas dönmesi, bogulma hissi ve ölüm korkusu hissederken, SF li sahislarda ise kizarmak, utanmak, kas segirmeleri ve dikkatle incelenmeye bagli semptomlari tasir
Çekimser kisilik bozuklugu ile SF in ayirici tanisi zor olabilir ve ilave görüsmeler ve psikiyatrik anamnez gerektirir
Özgül Fobi
Özgül fobinin ayirici tanisinda diger hastaliklarda gözönünde bulundurulmalidir Bunlar arasinda hipokondriazis OKB, ve paranoid kisilik bozuklugu bulunur
Hipokondriazisde bir hastaliga sahip olmaktan korkulurken, özgül fobide hastaliga yakalanmis olmaktan duyulan bir korku vardir
OKB'lu bazi hastalarda açik davranislar varken, özgül fobinin davranislari müphemdir, karisiktir Mesela, OKB'lu bir hasta, biçaklardan kaçinabilir Çünkü bu hastalar çocuklarinin öldürebilecekleri ile ilgili kompulsif bir düsünceye sahiptirler Özgül fobili hastalarda ise kendi kendilerini kesme korkusu nedeni ile biçaklardan kaçinirlar
Paranoid kisilik bozuklugu özgül fobiden ayristirilmalidir Paranoid kisilik bozuklugundaki hastalarin genellesmis bir korkulari vardir
Sosyal Fobi
Sosyal fobi iki ilave hastaliktan ayirici tani yapilmalidir Bunlar major depressif bozukluk ve sizoid kisilik bozuklugudur Sosyal uyaranlardan kaçmak, depresyonun bir semptomudur
Sizoid kisilik bozuklugunda, sosyalizasyon istenmez , sosyal olmaktan korkulmaz, bu durumda kisiye kaçingan sosyal davranislara götürür
Klinik Seyir ve Prognoz
SF ve özgül fobinin klinik seyri ve prognozuyla ile ilgili detayli bilgiler yoktur Çünkü bu hastaliklar son yillarda göreceli olarak önemli mental hastaliklar kategorisine alinmistir Fobilerin farmakoterapiler ve özgül psikoterapiler ile tedavi ile bilgilerden sonra klinik seyir ve prognoz hakkinda ancak bilgi sahibi olunabilecektir Maalesef ileri tedavi stratejileri için kontrollü çalismalar yoktur
Fobik bozukluklar, daha önceden kabul edilen daha çok morbiditeye sahiptir Fobik davranisin derecesi ile ilgili olarak, sahsin fonksiyon kabiliyeti ile yakindan iliskilidir Bu tip sahislar ekonomik olarak baskalarina bagimli olabilir Mesela adultler bu durumdadir ve bu ekonomik bagimlilik onlarin sosyal hayatlarinda beklentisel basarilarini, toplumla iliskilerini ve okul performanslarini çesitli derecelerde bozmaktadir
Madde kullanim bozukluguna bagli olarak da, prognoz ve klinik seyir degisiklikler arzetmektedir
Tedavi
Içgörü Yönelimli Psikoterapi
Psikanalizin gelisiminin baslangiç dönemlerinde ve dinamik yönelimli psikoterapide, teorisyenler fobik nevrozun tedavisinin ancak bu metodlarla yapilmasi gerektigine inanirlardi Çünkü bu bozuklugun kaynaginda ödipal çatismanin yattigini düsünmekteydiler
Son zamanlarda, hernasilsa, terapistler kabul ettiler ki, bilinçdisi çatismalarin analizi ve açiga çikarilma gelismeleri sürecinde, hastalar süratli bir sekilde fobik semptomlarindan kurtulmaktadirlar
Herseyin üzerinde fobik uyarandan kaçinmaya devam etmek suretiyle, anksiyetelerini hastalar belirli derecede disari da birakabilmektedirler
Freud ve Sandor Ferenczi'in her ikisi de bu durumu kabul etmislerdir Yapilanmis olan bu semptomlar analiz süreci içerisinde gelisirse, terapistler analitik rollerinin ötesine geçmeli ve aktif bir sekilde fobik hastalarini zorlamali ve içgörü ile sonuçlanan anksiyete tecrübelerini ve fobik durumlarin disini arastirmaya sevketmelidir O zaman, psikiyatristler genellikle terapistin rolünün derecesinin boyutlarini tartismislardir Çünkü terapist basarili sekilde fobik anksiyeteyi tedavi etmeyi istemektedir
Psikodinamik içgörü yönelimli psikoterapi tekniginin temel özelligi, olayin yalniz basina fobik semptom üzerine oturmamis olmasidir Fakat bu tedavi yönteminde tedavi metodunun kullanimi ile yasam kaliplari hastanin ego yapisini pozitif bildirimleri üzerine de yapilanmistir (Gabbard 1990)
Içgörü yönelimli tedavi hastanin fobisinin kaynagini anlamasina yardimci olur Ayrica elde edilen sekonder kazançlar, direncin rolünü ve anksiyete olusturan uyaranlarla birlikte saglikli yasam yollarinin arastirilmasini hastaya gösterir
Diger Terapiler
Hipnoz, destekleyici tedavi ve aile tedavisi fobilerin tedavisinde yararli olabilir Hipnoz, fobik objenin tehlikesiz oldugu ile ilgili terapistin telkinlerini güçlendirmesinde kullanilmistir Ayrica otohipnoz ile fobik objenin olusturdugu olumsuz duygular ortaya çiktiginda relaksasyon metodunun kullanarak düsüncesini degistirebilir
Destekleyici psikoterapi ve aile terapisi tadavi esnasinda fobik objeye karsi aktif bir sekilde karsi gelmek isteyen hastanin yardim istegine genellikle yardimci olmaktadir Bu terapi yönteminde sadece, hastanin tedavisine ailenin yardimini ortaya çikarmaya yönelik bir aile terapisi yapilmayip ailenin de hastanin problemlerinin tabiatini anlamasina yardimci olunmaktadir
Özgül Fobi
Özgül fobi için en yaygin olarak kullanilan tedavi yöntemi, Ekspojure (yüzlestirme) tedavisidir Bu tedavi Joseph Wolpe tarafindan gelistirilen davranis terapisinin bir tipidir Terapist hastayi duyarsizlastirir Bu asamali bir sekilde uygulanir ve fobik uyaranla kendi kendine yüzlesmesi saglanir Terapist hastasina anksiyete ile basetmenin çesitli tekniklerini ögretir Bunlar arasinda relaksasyon yöntemleri, solunumun kontrol edilmesi durumlarina karsi bilissel yaklasimlari içerir
Bilissel yaklasimlar, güvenlik içerisinde durumun realizasyonu ile kuvvet kazanmayi içerir Basarili davranissal terapinin temel anahtarlari sunlardir:
1-Hastanin tedavi için kesin kararli olmasi
2-Problemleri ve objeleri açik bir sekilde ortaya koymasi
3-Hastanin duygulariyla bas etmesi için alternatif stratejiler gelistirilmesi
Kan, enjeksiyon, yara fobisi gibi özgül durumlarda bazi terapistler, ekspojure tedavisi esnasinda hastalarin vücutlarindaki gerilimi hissetmelerini salik verirlerBu sekilde bu esnada bulundugu yerde oturarak ekspojure etkinliginin devam ettirmesinin ve bu esnada fobik uyarana bagli vazovagal reaksiyondan olusabilecek bayilmanin önüne geçilmesine yardimci olunur
Son dönemlerde yapilan bazi yayinlardan özgül fobinin tedavisinde b-adrenerjik antagonistlerin yararli olabilecegi bildirilmistir Özgül fobi, PA'la birlikte seyrediyorsa farmakoterapi veya psikoterapi PA'ya direkt olarak yararli olabilir
Sosyal Fobi
SF in tedavisinde farmakoterapi ve psikoterapi birlikte kullanilirlar (Mavissakalian ve Michelson 1986b, Telch ve ark 1985, Zitrin ve ark 1980) Performans durumuna bagli tabi ve yaygin sosyal fobi için çesitli yaklasim tarzlari gelistirilmistir Bazi çalismalarda, yalniz basina uygulanan psikoterapi veya farmakoterapi ile her ikisinin birlikte uygulandigi kombine terapiler karsilastirilmistir Kombine terapilerin daha yararli oldugu iddia edilmistir (Gelertnter ve ark 1991, Wlazlo ve ark 1990, Mattick ve ark 1989))
Bu sonuçlar bütün hastalar ve bütün durumlar için söz konusu degildir
Birkaç iyi kontrol edilmis çalismada MAOI leri, özellikle phenelzine(Nardil), sosyal fobinin yaygin tedavisinde yararli oldugu tesbit edilmistir (Liebowitz ve ark 1992) Diger ilaçlarin da iyi sonuçlar verdigi rapor edilmistir Bunlardan çok iyi kontrol edilmis çalismalar degildir Bunlardan alprazolam (Xanax), traylcypromine (Versiani ve ark 1988), klonezepam (Klonopin) ve SSRI (seratonin spesifik Reuptake Inhibitörü) ler mevcuttur Bu ilaçlarin dozu depresyonda kullanilan dozlarin aynisidir ve bu ilaçlarda cevaplar 4 ila 6 hafta içinde alinir Bazi bilgilere göre trisiklik antidepresanlar ve buspiron (Buspar) sosyal fobide etkin bulunmamistir Bu bilgiler de yetersizdir
SF in yaygin tipinde pikoterapi genellikle bilissel davranissal tedavi yöntemlerinin kombinasyonu olarak uygulanir Bu yaklasimlardan bilissel açiklama, duyarsizlastirma, seans esnasinda prova yapmak ve ev aaaaleri vermek teknikleri uygulanir
Performans durumu ile baglantili SF nin tedavisinde genellikle, fobik uyarana yüzlestirmeden önce kisa süreli b-adrenerjik reseptör antagonistleri kullanilmasi uygulanmaktadir En yaygin olarak kulanilan iki bilesik atenolol (tenormin) performansdan bir saat önce veya her sabah alinan 50-100 mgr major dozunda, propranolol ise 20-40 mg dozunda kullanilir
Bilissel, davranissal ve ekspojure teknikleri performans durumlarinda kullanisli olabilir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.