|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
açısından, kısılık, psıkolojısı, yetıskınlık |
![]() |
Kısılık Psıkolojısı Açısından Yetıskınlık |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kısılık Psıkolojısı Açısından YetıskınlıkKISILIK PSIKOLOJISI AÇISINDAN YETISKINLIK Bu bölümde özellikle, kisiligin sürekliligi, yetiskin kisiligi ve kadin kisiligi sorunlari ele alinacaktir ![]() giden degismez bir kisilik yapisi var midir? Yetiskin kisiliginin kendine özgü nitelikleri nelerdir? Cinslere bagli kisilik özellikleri yaygin kalipyargilarin disinda nasil tanimlanabilir? 1) Kisiligin Sürekliligi Sorunu ![]() Genellikle yetiskin insanin, özel ve oldukça tutarli bir kisiligi olan karmasik bir varlik oldugunu kabul ederiz ![]() insanlarin düzenli iliskilere girebilmeleri için de gereklidir ![]() kavrami, benzer durumlara verilen tepkilerdeki bireysel farkliliklari ve farkli durumlarda oldukça tutarli olan davranislari anlamamiza da yardimci olur ![]() olusturur; bireyin geçmis deneyimlerine özel uyumunu ve simdiki toplumsal ve fiziksel çevresini degerlendirmesini saglar ![]() kisiligin geçmisteki ve özellikle çocukluktaki deneyimleri yansittigi ve degisik durumlar karsisindaki tepkide tutarli bir biçimde ortaya çiktigi kabul edilir ![]() bilinir ![]() psikoterapide degisebilecekleri umulur; yetiskinlik yillarinda yeni deneyimler ve roller edinerek degisebilirler, vb ![]() farkli durumlarda ve yasamlarinin degisik dönemlerinde ne ölçüde tutarli kaldiklari sorulabilir ![]() alisilmis tepkilerin verildigi, durumlarin seçici algilamayla benzer kilindigi söylenebilir ![]() ayni seyler degildir ![]() tepkileri veren içsel bir yapidir; benlik ise kisiligin odaginda yer alan bir yapidir ![]() dünyanin iliskisi oldukça karmasiktir ![]() çocukluk deneyimlerini yansittigi düsünülür; ancak, kisilik olustuktan sonra dis durumlardan çok içsel dinamigi yansittigi kabul edilir ![]() de kisilik dis durumlarla yogrulmustur ![]() ve çevrenle arada hiçbir zaman kesin bir ayirim yoktur ![]() senin üzerinde, seni degistiren, kaliplastiran ve yeniden olusturan bir etkide bulunur ![]() Genç yetiskinlik dönemi açiklanirken kisiligin -kimlik karmasasini çözmede, anababa olmada, mesleki toplumsallasmada- sürekli degisen yönlerine deginilmisti ![]() olaylarda önemli ölçüde degismedigini ileri sürmektedir ![]() kisilik uzun yillar degismez olarak mi kalmaktadir'? Degisme söz konusu ise kisiligin hangi yönleri degismektedir? Degisme yoksa kisilik belirli bir yasta donup kalmakta midir? Yirmi ya da otuz yasindan sonra kisilikte hiçbir degisiklikten söz edilemez mi? William James 1887'de söyle yaziyordu: "Çogumuzda karakter otuz yasin gelmesiyle birlikte alçi gibi katilasir ve bir daha asla yumusamaz ![]() de, temelde degismez kalan bir kisilik, bir iç benlik vardir ![]() Zick Rubin'e (1981) göre, kisiligin kararliligina iliskin bu görüs geçmis yüzyillarda psikolojik bir "dogma" olarak kabul edilmisti ![]() 1970'lerden sonra ise bu geleneksel görüs eskimeye basladi ![]() çocuklukta degil yasam boyunca degisme kapasitesi vardir ve bugün degisim ve büyüme sözcükleri atasözü olmus gibidir ![]() boyunca degisimi sürdürdügü görüsü Jung ve Erikson'un kuramlarindan destek alarak pek çok yandas bulmakta ve böylece yeni bir "dogma" olusmaktadir ![]() Rubin'in dedigi gibi, kisilik psikolojisinde simdi yeni bir "dogmalar savasi"yla karsi karsiyayiz ![]() (yöntemlere bagli), digeri ideolojik (dünya görüslerine bagli) iki kaynagi oldugu söylenebilir ![]() a) Yöntembilimsel yaklasim ![]() kesitsel yöntem kullanilir ![]() egemenligi, çocuklarin yetiskinlerden, yaslilarin gençlerden farkli oldugu görüsünün yerlesmesine yol açmistir ![]() Jack Block, "Kisilik arastirmalarinin belki yüzde doksaninin yöntembilimsel bakimdan yetersiz, kavramsal içerikten yoksun ve hatta aptalca oldugu" savini ortaya atmaktadir ![]() sinanmamis ölçmelerle (isteyen herkes yarim günde yeni bir "kisilik ölçegi" gelistirebilir), küçük örneklemlerle ve rastgele hedeflenmis stratejilerle ("bilgisayara ver, korelasyonlar al!") doludur ![]() ve özenli boylamsal arastirmalar yok denecek kadar azalmistir ![]() halde, insanlarin önceden kestirilemez oldugu görüsü, insan dogasinin degil, insan dogasini incelemekte kullanilan rastgele yöntemlerin ürünüdür ![]() Böylece, degisim ve kararlilik yanlilari arisindaki anlasmazligin çogunun yöntembilimden kaynaklandigi görülmektedir ![]() sürekliligini savunanlar genellikle kati kisilik testlerine, degisimi vurgulayanlar ise daha niteliksel, klinik betimlemelere dayanmaktadirlar ![]() Psikometrisyenler klinik verileri güvenilmez saymakta, buna karsilik klinisyenler de psikometrik verileri saçma bulmaktadirlar ![]() Simdi, her iki türden arastirmalari gözden geçirerek bir sonuca varmaya çalisalim ![]() Jack Block, denekleri ortaokul yillarindan baslayarak kirk yasina kadar izleyen arastirmasinda 20 yili askin bir sürede tutum listelerinden görüsme kayitlarina kadar çok zengin bir veri arsivi olusturmus, kisilik raporlarini derinligine çözümlemistir ![]() kisilikte dikkate deger bir kararlilik (stability) bulmustur ![]() ortaokul yillarindaki ve daha sonra kirk yaslarindaki puanlari arasinda istatistiksel bakimdan anlamli bir korelasyon vardir ![]() ergenler yine en özelestirici yetiskinler idiler, neseli gençler kirk yasinda da neseli yetiskinlerdi, okuldayken huylari dalgalanma gösterenler orta yaslarda da hala dalgalanma gösteriyorlardi ![]() Kisiligin kararliligi konusunda Baltimor'lu psikologlar Paul T ![]() Costa ve Robert R ![]() iliskin bulgulari da ilgi çekicidir ![]() erkek on yil arayla iki kez ve Baltimor'da 20-76 yaslari arasinda 200 erkek alti yillik aralarla üç kez testten geçirildi ![]() sözünden alinan baslikla yayinlandi: "Bunca Yildan Sonra Ayni" (1980) ![]() Bulgulara bir örnek olarak su verilebilir: "19 yasinda kendini kabul ettiren 40 yasinda da kendini kabul ettirmektedir, 80 yasinda da ![]() Minnesota Üniversitesi'den Gloria Leon ve arkadaslari, 71 erkegin 1947'de asagi yukari elli yaslarindayken ve 1977'de aaaaen yasindayken MMPI testi sonuçlarini çözümlediler ve on üç ölçekte yüksek korelasyon saptadilar ![]() 30 ve 70 yaslarinda yapilan görüsme sonuçlarini çörümleyerek içedönüklük-disadönüklük boyutlarinda yüksek korelasyon buldular ![]() Costa ve McCrae içedönüklük-disadönüklük ölçümlerinde yüksek derecede kararlilik oldugunu gördüler; "nörotiklik" alaninda da çok sabitlik buldular ![]() ![]() farkli seylerden yakiniyorlar (örnegin, genç yetiskinlikte ask konusunda, kirk yaslarinda orta yas bunalimindan, ileri yetiskinlikte saglik sorunlarindan), fakat hala yakiniyorlar ![]() olaylara daha yüksek bir ilimlilikla tepki gösteriyor ![]() yetiskinlik boyunca insanlarin coskunluk, etkinlik, düsmanlik ve içtepisellik düzeylerinde çok hafif bir düsüs oldugunu göstermektedir ![]() 25 yasinda içtepisel olan biri 70 yasinda birazcik daha az içtepisel olabilir, fakat hala yasitlarindan daha fazla içtepisel olmasi çok olasidir ![]() Insanlar belirli bir grup içinde ölçülen özelliklerini koruyorlar ![]() Fakat her biri yaslandikça degisiyor olabilir ![]() sonraki bölümünde de asagi yukari ayni derecede içe dönüyorsa içe dönüklük ölçümlerindeki korelasyon hala yüksek olabilir, dolayisiyla aldatici bir kararlilik görünümü verebilir ![]() psikolog Neugarten insanlarin yasamin ikinci yarisinda daha içe dönük olmaya genel bir egilim gösterdiklerini ileri sürmektedir ![]() yeni boylamsal arastirmalar insanlarin yaslandikça içedönüklükte pek az artis gösterdiklerini ortaya koymaktadir ![]() Costa ve McCrae bunun pratik anlaminin çok az oldugunu düsünmektedir ![]() Mischel kisiligin sürekliligi konusundaki arastirmalari gözden geçirmis ve belli basli bulgulari özetlemistir ![]() yönlerinden biri, insanin kendini tanimlamasinda ortaya çikmaktadir ![]() Boylamsal bir arastirmada, bireylerin 19,5 yasinda ve 44,5 yasinda kendilerini tanimlamalarinda degisiklik görülmüyor ![]() oldukça tutarli buldugu bir alan da "bilissel üslup" olmustur ![]() Örnegin, bilissel üslup ile bagimlilik-bagimsizlik iliskisi yüksek bir korelasyon göstermektedir ![]() süreçlerin tutarliligindan kaynaklaniyor olabilir ![]() style), bireylerin algilarini örgütlemede ve siniflamada ortaya koyduklari kararli tercihlerdir ![]() her birimiz özel bir bilissel üslup kullaniriz ![]() birbirinden farklilastigi boyutlardan biri sorun çözme yaklasimlaridir ![]() Kimileri bir soruna -dogrulugu konusunda hiçbir kaygi duymaksizin- çok çabuk yanit verirler, ayni zekaya sahip kimileri de çok zaman harcarlar; birincilere "içtepisel" (impulsive), ikincilere de "düsünceli" (reflective) kisiler denir ![]() içtepisel çocuklarin düsünceli çocuklardan daha geri olduklarini ortaya koymaktadir; öte yandan, içtepisel çocuklar karmasik görevleri düsünceli çocuklardan daha çabuk yerine getirmektedirler ![]() üslubun bir baska boyutu da bagimlilik-bagimsizlik alanidir ![]() kisiler bir sahnenin ögelerini çözümlemeye yöneliyorlar, ögeleri geri planindan ayirarak ele aliyorlar; buna karsilik, "alan-bagimli" kisiler bir sahneyi bir bütün olarak ele aliyor ve onu olusturan bireysel ögeleri görmezlikten geliyorlar ![]() üniversite ögrencilerinin matematige, doga bilimlerine, mühendislige ve yüksek düzeyde çözümleyici düsünce gerektiren konulara yöneldiklerini; buna karsilik, alan-bagimli ögrencilerin insan ve toplum bilimlerine, egitime ve bütüncü bir bakis gerektiren alanlara yöneldiklerini göstemmektedir ![]() Mischel, kendimize iliskin tipolojimizin ve dünyayi algilayisimizin da zaman içinde degismedigini belirtmektedir ![]() bireyin kendisini ve baskalarini tanimlamak için kullandigi "özel yapilar" zamana dayaniklidir ![]() bilissel ve zihinsel süreçlerin tutarliligidir ![]() sürekliliginden söz etmekte, zihin, gerçek dünyanin karmasikligini basite indirgeyen bir biçimde isledigini söylemektedir ![]() Özetle, zaman içinde en çok kararlilik gösteren kisilik özellikleri, bireylerin bilissel üsluplari ve benlik tanimlaridir ![]() saldirganlik, otoriteye karsi tutum gibi daha psikodinamik kisilik özellikleri, daha düsük düzeyde olmakla birlikte istatistiksel bakimdan anlamili korelasyonlar göstermektedir ![]() Kisiligi bir etkilesim sistemi olarak ya da bireyle durumun ortak ürünü olarak kabul edersek bu bulgular daha da anlam kazanmaktadir ![]() O zaman bu etkilesimsel sistemde bir süreklilik var demektir ![]() "bireyin herhangi bir durumdaki davranisi, o durumun özelliginin, onu bireyin algilayis biçiminin ve o zamanki özel davranis egiliminin ortak ürünüdür" der ![]() ayni anda yer alabilmektedir ![]() süreklilik, davranisçi yaklasimla bakildiginda degisim görmek olanaklidir ![]() ![]() b) Dünya görüsünün etkisi ![]() önemli oldugu konusundaki temel görüs farkliligi kisilik tartismalarina da yansimaktadir ![]() kisiligin degerini, kararli bir kimlik duygusunun temel ögesi olarak vurgulamaktadir: "Eger kisilik kararli olmasaydi gelecekteki yasamimiz konusunda seçim yapma yetenegimiz çok sinirli olurdu ![]() ya da arkadas konusunda akilli seçimler yapacaksak nelerden hoslandigimizi bilmek zorundayiz ![]() korunmasini yasamin degisiklikleri karsisinda insanin yasamsal bir basarisi olarak görmektedir ![]() Sosyolog O ![]() ![]() olarak görmektedir: "Insan, sürekli olarak çevresine egemen olmaya çabalayan ve gitgide oldugundan daha fazlasi olan dinamik bir organizmadir ![]() baskinin degil!" demektedir ![]() degismesi gerektigini, aksi halde ölecegini söylemekteydi ![]() insan kisiliginin temellerinin Freud'un ileri sürdügü gibi ilk çocukluk döneminde atildigini kabul etmez, kisiligin olusumunu belirleyen yasantilarin bu yaslardan sonra ortaya çiktigini savunur ![]() psikolojisinde de bugün artik Freud'çu anlamda kati ve sinirli bir kisilik olusumu görüsünü savunmaya olanak kalmamistir ![]() kisiligin sürekliligi sorunu psikolojinin en zor sorunlarindan biri olarak kalmaktadir ![]() Sorunun çözümsüz kalmasinin nedeni, Zick Rubin'in (1981) dedigi gibi, degisim ve kararlilik arasindaki gerilimin, sadece akademik tartismalarda degil, insan olarak her birimizin içinde de bulunmasidir ![]() Yetiskin kisiliginin gelisimi konusunda eksiksiz bir tablo, ayni kalma ve degisme arasindaki bu gerilimi kaçinilmaz olarak yansitacaktir, Brim ve Kagan söyle yazmaktadir: "Bir yanda kimlik duygusunu, süreklilik duygusunu koruma konusunda güçlü bir dürtü vardir, çok çabuk degisme ya da dis güçlerce degistirilme korkusunu yatistiran ![]() ![]() ![]() Öbür yanda, her insan dogal olarak, simdi oldugundan fazlasini olma istegiyle çabalayan amaçli bir organizmadir ![]() kisiligin bazi yönleri (huzurlu ya da sikintili olmaya egilim gibi) diger yönlerinden (çevreye egemen olma duygusu gibi) tipik olarak daha kalici ve kararli olabilir ![]() kararliligi hem degisimi yansitacagimizi kabul etmek gerekir ![]() akademik tartismanin her iki ucundaki kisiler de kisiligin her iki özelligi birlikte tasidigi görüsünde birlesmektedirler ![]() siddetle savunurken bile olasiliklari da bildirmektedirler ![]() Costa, "19 yasinda kendini kabul ettiren 80'inde de ettirir" derken, "bunu degistirecek herhangi bir sey olmadikça ![]() ![]() ![]() ![]() Brim de, insanlarin kisiliklerinin ve özellikle özdenetim ve özsaygi duygularinin yasam boyunca degisimi sürdürecegini vurgularken, "takilip kalmadikça ![]() ![]() ![]() ![]() c) Kisiligin etkilesen yönleri ![]() birlikte bulundugunu kabul etmek, bunlarin birbirleriyle etkilestigini de kabul etmeyi gerektirir ![]() arasindaki temel farkliliklari saptarken davranisçi, derinlikçi ve etkilesimci görüsleri ayirt eder ![]() süreci olarak görür ![]() ve kisiligi süreç (degisim) ve yapi (kararlilik) olarak ele almaktadir ![]() Kisilik ancak bu farkli yünlerin etkilesimiyle var olabilir ve kisiligin anlasilmasi ancak bu bütünlügün isiginda olanaklidir ![]() ![]() ![]() G ![]() ![]() ![]() ![]() sayisiz toplumsal etkilesimlerle yogrulmus, özel fizyolojik, algisal ve kavramsal sistemler içeren bir bütün olarak görür ![]() kisilik tanimi da böyledir: "Kisilik, insan yasamini niteleyen sürekli kisilerarasi durumlarin oldukça kalici bir örüntüsüdür ![]() etkilesen bu süreçlerin ortasinda insan organizmasi ayni oranda karmasik bilissel ve duygusal süreçlerle islev görür ![]() bireyin plan yapmasinin, bilgiyi islemesinin, geribildirimden yararlanmasinin ve gelecek islemler için kararlar almasinin karmasik yapisini açiklamaya çalismistir ![]() bu üslup hep korunur ![]() ![]() Mead'e göre benlik toplumsallasma süreci içinde ortaya çikmaktadir ![]() Insanda dogal olarak varolan etkilesim dilin ortaya çikmasina neden olmustur ![]() bir etkendir ![]() ve duygular da ögrenilir ![]() ve toplumsal anlamlar tasiyan bir dünyaya girebilir ![]() kendisi karsisinda takindiklari tutumlarin isiginda kendisi üzerinde düsünmeye baslar, böylece kendi özbilincine varir, toplumsal bir benlik edinir, sonuçta kendini baskalarinin yerine koyabilme ve baskalarinin rollerini üstlenebilme yetenegini kazanir ![]() Kisilik konusunda çok sey söylemek olanakli olmakla birlikte, sayisiz açiklamalar içinde kaybolmamak için son olarak temel bir kavramla ilgili açiklamalara yer vermekte yarar var ![]() kavrami niçin sorusuna yanit vermeye yarayan bir kavramdir ![]() insanlar çesitli roller alirlar, planlar yaparlar, bedelinden daha yüksek ödüller umarlar? vb ![]() kaçinma gibi çesitli güdülerden söz edilmistir ![]() olan bir varlik" olarak insan için en uygun güdü "kendini gerçeklestirme" ve "yeterlilik" güdüsüdür ![]() güdüsü, insan organizmasinin kendi gizilgücünü en üst düzeyde gerçeklestirmek için sahip oldugu egilimdir; belirli bir toplumsal çevrede organizmasini ve bütün kapasitelerini koruma ve gelistirme arayisidir ![]() girmesini saglar ![]() degisik noktalarda farklilik gösterecektir, yine de bunlar bireyin toplumsal ve fiziksel çevresiyle etkilesiminin amaçlarini belirler ![]() Sonuç olarak, önce kisiligin etkilesen yönleri var: Fizyolojik süreçler, kisisel üsluplar, toplumsal roller gibi ![]() içseldir, yani biz onlari içimizde tasiriz ![]() yönleri var: Toplumsal durumlar, davranislarin sonuçlari, toplumsal etkilesim agi gibi ![]() benlik var ![]() kalibi içerisinde kendini gerçeklestirme ve yeterlilige ulasma çabasi içindedir ![]() ugrar ![]() etkilenir, ayni zamanda geçmisle de baglantilidir, ama geçmis tarafindan belirlenmez ![]() bir bütündür ![]() özelliklerdir (D ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|