Toplumsal Cazibe Yanlılığı |
09-06-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Toplumsal Cazibe YanlılığıToplumsal Cazibe Yanlılığı Vikipedi, özgür ansiklopedi Toplumsal cazibe yanlılığı, bir kişinin başkaları tarafından benimsenmesi daha olası tutumu takınma eğiliminde olmasını açıklamaya yarayan bir bilimsel araştırma terimidir Bu durum genellikle "iyi" ve "kötü" davranışların abartılmasına varır Bu etkiye tıp, psikoloji ve sosyal bilimler alanlarında sıkça rastlanmaktadır Toplumsal cazibe yanlılığının varsayımsal bir örneği cinsel alışkanlıklar ya da madde bağımlılığına yönelik bir çalışma olabilir "Mastürbasyon yapıyor musunuz? Yapıyorsanız, hangi sıklıkla?" gibi bir soruyla karşılaşan biri mastürbasyonu toplumsal tabulardan biri kabul ederek yanlış yanıt verebilir (mastürbasyon yapmadığını öne sürebilir) ya da soruyu tümüyle geri çevirebilir "Uyuşturucu madde kullanıyor musunuz?" sorusuyla karşılaşan biri ise kullanım yaygınlığı bakımından en yüksek madde olan marijuananın toplum nezdinde olumlu karşılanmayacağı düşüncesiyle hareket ederek uyuşturucu madde kullanmadığını öne sürebilir ya da "Yalnızca arkadaşlarımla birlikteyken marijuana kullanıyorum" gibi bir yanıtla madde kullanım sıklığını düşük göstermeye çalışabilir Toplumsal cazibenin kişiler tarafından farklı yorumlandığı diğer alanlar şunlardır:
Psikososyolojide Toplumsal Cazibe Toplumsal cazibenin psikoloji ve sosyal bilimlerde gözlenme biçimi ankete katılan kişilerin toplumda genel olarak kabul gören eğilimleri sergilemeleridir Bu, insanların olabildiğince 'normal' görünmeleri isteğine sahip olduklarını göstermektedir Düzmece Değişkenler Toplumsal cazibe ve uysallık, düşünce anketi ve görüşme gibi yollarla yapılan araştırmalarda bulgulanan düzmece değişkenlerdir Bunlar, tahmin edilmesi ve ölçülmesi güç yanıtlar olarak tanımlanırlar "Toplumsal cazibe", toplumla olabildiğince barışık olma eğilimini ifade ederken "uysallık", kişilerin karşılaştıkları soruları içerikten bağımsız olarak olumlu yanıtlaması olarak bilinir Aygıtlar Gözlemsel ve psiko-sosyal araştırmalarda kullanılan deneysel yöntemler elde edilen yanıtlardaki sosyal cazibenin yarattığı bozulmayı farklı aygıtlarla ölçebilirler Toplumsal cazibeyi düşürmeye yarayan bu yönetim biçimleri kimliksiz özyönetim ve bilgisayar yardımıyla etkisizleştirilmiş yönetimi de içerir Deneklerin "bozma eğilimleri" ise bir psikometrik ölçekle saptanabilir Bu veri, araştırmada bulgulanan diğer değişkenlerle birlikte yorumlanabilir Kimliksiz Özyönetim Deneğin kişisel bilgilerinin gizli tutulduğu araştırmalar, deneğin sorulara verdiği yanıtlarda tümüyle dürüst davranamaması nedeniyle kimliksiz yönetim yöntemini öne çıkarır Kimliksiz özyönetim doğallık, ayrışma ve rahatlama sağlar Anket sorularının posta yoluyla ya da oy pusulalarına yazılarak dağıtılmasının daha iyi bir yöntem olacağı düşünülmektedir Etkisizleştirilmiş Yönetim McBurney'nin 1994 yılındaki bir araştırmayı kaynak göstererek öne sürdüğü aaae göre bilgisayar (özyönetim yazılımı) yardımıyla yapılan test yönetimi bilgisayarın kimliksiz oluşu nedeniyle toplumsal cazibeyi azaltmaktadır Genel anlamda bilgisayar, bu değişkenin etkilerini azaltmada etkili bir aygıt olabilir Bunun nedeni, bilgisayarın en iyi anketörden daha doğal davranmasıdır (bilgisayarın yargılayıcı bir biçeme sahip olmaması ve denekle duygusal bir etkileşime girmemesi nedeniyle) Psikometrik Ölçüm Toplumsal cazibe ölçümünde en yaygın biçimde kullanılan yöntem Marlow-Crowne Toplumsal Cazibe Ölçeği'dir 33 madde içeren bu yöntemin kısaltılmış sürümleri sıkça kullanılmaktadır Thompson ve Phua tarafından kullanılan 10 maddelik sürüm buna bir örnektir 1998 yılında konuyla ilgili araştırmalar yapan Paulhus Delroy, deneklerin sorulara verdikleri yanıtlardaki doğruluğu ölçmeye yarayacak bir psikometrik ölçek hazırlamıştır Test, araştırmanın ana konusunu belirlemek amacıyla bir ana aygıtla (test ya da görüşme) desteklenmelidir "Paulhus Aldatma Ölçeği (PDS)" adını taşıyan bu yöntem toplum tarafından daha kolay kabul edilen ve arzulanan yanıtları barındıran eski bir envantere dayanmaktadır 40 maddeden oluşan PDS iki konuyu irdeler Bunlar, denekleri yanlış yanıtlar vermeye iten biliçdışı sürecin boyutlarını ölçen ilk bölüm ve yanıtların denekler tarafından bilinçli bir biçimde saptırılmasını inceleyen ikinci bölümdür |
|