Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Tıp / Biyoloji / Farmakoloji

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
sindirim, sistemleri1

Sindirim Sistemleri*1

Eski 04-26-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Sindirim Sistemleri*1



SİNDİRİM SİSTEMLERİ (1)
SİNDİRİM SİSTEMLERİ

Hayvanların tümü heterotroftur Heterotrof organizmalarda hayatsal faaliyetlerin devamı için
hazır besine ihtiyaç duyarlar Bu ihtiyaç, beslenme ile alınan büyük moleküllerin (yağ, karbonhidrat, protein, nükleik asitler) parçalanması ile açığa çıkacak olan, gliserol, yağ asidi, glikoz, aminoasit ve organik bazlardan karşılanır
Yağlardaki ester, karbonhidratlardaki glikozid, proteinlerdeki peptit, nükleik asitlerdeki fosfodiester bağlarının enzimler tarafından koparılmasına, sindirim (parçalanma, hidroliz veya hidrasyon) denir

Sindirim hücre içi sindirim ya da hücre dışı sindirim şeklinde olur
Hücre içi sindirim protista, süngerler ve bitkilerde görülür Besin hücreye fagositoz ya da pinositozla alınır Hücreye alınan besinler lizozom enzimleri yardımı ile yapıtaşlarına kadar parçalanır

Hücre dışı sindirim, besinlerin hücre dışına salınan enzimlerle parçalanıp hücre içine alınması olayıdır Sindirim sistemi gelişmiş canlılarda görülür Bu şekil sindirimde, enzimi hücre dışına salgılayan özel kanallar vardır Bütün hayvanlarda, böcekçil bitkilerde, ekmek küfleri ve bazı bakterilerde hücre dışı sindirim görülür

141 ÇOK HÜCRELİ ORGANİZMALARDA SİNDİRİM SİSTEMLERİ

1411 Bitkilerde Sindirim

Özel bir sindirim sistemi yoktur Organik besinler fotosentezle yapılır Besin yapımında kullanılan CO2, H2O ve diğer organik besinler bitkinin çeşitli kısımlarından difüzyonla alınır Yapılan besinleri bitki hayatsal faaliyetlerinde kullanır Fazla besinler de özel yerlerde depo edilir

Azotça fakir topraklarda yaşayan Drosera (böcekkapan), Nepehthes (ibrik otu) ve Dionea (kapanlı) da hücre dışı sindirim görülür Bu bitkiler özel sistemleri ile böcekleri yakalayabilirler Salgıladıkları sindirim enzimleriyle böceğin proteinli yapılarını aminoasitlere kadar sindirirler Açığa çıkan bu aminoasitler bitki tarafından emilerek azot ihtiyacı karşılanır Bu üç bitki hücre dışı sindirime örnektir

1412 Omurgasızlarda Sindirim Sistemleri

Sölenterler (hidra, denizanası, mercan) ve Planaria'da sindirim görevi yapan bir boşluk (gastrovasküler boşluk) vardır Bu boşluk ağız ve anüs görevi yapan tek bir açıklıkla dışarıya açılır

Gastrovasküler boşluğa alınan besinlerin sindirimi burada başlar (Hücre dışı sindirim) Birkaç parçaya ayrılan besin, sindirim boşluğunu çeviren hücreler tarafından pinositozla hücre içine alınır Sindirim burada tamamlanır (Hücre içi sindirim)




Şekil 14 1 Planaria, Amip ve Hidrada Sindirim Sistemi

Toprak solucanında besinler ağızdan alanır, sindirim kanalında sindirilir, artıklar başka bir açıklıktan (anüsten) dışarı atılır Sindirim sistemleri ağızla başlar, yutak, yemek borusu, kursak, kaslı kursak ve bağırsakla devam eder, anüste son bulur

142 OMURGALILARDA SİNDİRİM SİSTEMİ
1421 Kuşlarda Sindirim Sistemi

Kuşlarda sert taneleri almak için ağız gaga şeklinde özelleşmiştir Alınan besinler yutak, yemek borusu, kursak, 1 mide, 2 mide (taşlık), oniki parmak bağırsağı ve ince bağırsakta mekanik ve kimyasal sindirime uğrayarak emilir Sindirilemeyen maddeler kloak yardımı ile dışarı atılır Kloaktan önce iki tane kör bağırsak vardır




Şekil 142 Kuşlarda Sindirim Sistemi

Kuşlardaki 1 mide alınan besinleri ıslatır ve kimyasal sindirimi başlatır 2 mide ise alınan taş parçalarını öğütür Karaciğer ve pankreas kanallarla ince bağırsağa enzim gönderir ve sindirim burada tamamlanır

1422 Memelilerde Sindirim Sistemi

Memelilerde sindirim ağızda mekanik ve kimyasal olarak başlatılır Mekanik sindirim dişler, dil ve damak yardımıyla gerçekleşirken, kimyasal sindirim, dil altı, kulak altı ve çene altı tükrük bezlerinin salgılarıyla gerçekleşir Dişler canlının beslenme şekline göre değişik özellikler gösterir Otçul (herbivor) ların azı, etçil (karnivor) lerin de kesici dişleri gelişmiştir Ayrıca, otçulların sindirim sistemi, etçillere göre daha uzundur Bu özellik selüloz sindirimini kolaylaştırır Otla beslenen memelilerin sindirim sisteminde mutualist yaşayan bazı bir hücreliler salgıladıkları selüloz enzimi ile, selülozu sindirir



Şekil 143 Geviş Getiren Memelilerde Sindirim Sistemi

Memelilerin geviş getirenler grubunda sindirim sistemi bazı farklılıklar gösterir Mideleri şirden, kırkbayır, börkenek ve işkembe bölümlerinden oluşur
İşkembe ve börkenekte besinler bir müddet bekletilir Daha sonra besinler ağıza geri getirilerek çiğnenir ve tekrar yutulur Kırkbayır ve şirden yolu ile ince bağırsağa gönderilir Geviş getiren memelilerin midelerinde selüloz sindirimini gerçekleştiren bakteri ve protistler vardır
Kemirici memelilerde ise mide iki bölümden oluşur Diğer memelilerde ise mide tek bölümlüdür

143 İNSANDA SİNDİRİM SİSTEMİ

İnsanda sindirim sistemi ağız, yutak, yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak ve anüsten oluşmuştur Ayrıca tükrük bezi, karaciğer ve pankreas sindirime yardımcı organlardır

1431 Ağız

İnsanda sindirim ağızla başlar Ağızda dişler, dil ve sert damak mekanik sindirimi, tükrük bezleri de kimyasal sindirimi başlatır Dil sindirilmekte olan besinleri karıştırır, tadını alır ve yutağa doğru iter

A Dişler

Dişler besini tutmaya ve öğütmeye yarar Canlının beslenmesine bağlı olarak şekil ve büyüklüğü değişiklik gösterse de yapıları aynıdır



Şekil 144 Köpek Dişinin Kısımları

Diş etinin üstünde kalan kısım tac, diş etiyle çevrilen kısmı boyun, çene kemiği içindeki çukura gömülü kısım köktür Her diş çeşitli tabakalardan oluşur En dışta beyaz ve sert bir kısım mine, bunun altında o kadar sert olmayan dentin (fildişi) tabakası ve en içte kan damarları, sinir ve yumuşak doku ile dolu olan pulpa (dişözü) bulunur Diş çene kemiğine çimento denen bir madde ile bağlanarak oynamaz eklemi meydana getirir
Yetişkin bir insanda 16'sı alt çenede 16'sı üst çenede olmak üzere 32 diş bulunur Bu dişlerin öndeki 8'i kesici, 4'ü köpekdişi, 8'i küçük azı ve 12'si büyük azı dişleri olarak adlandırılır Kesici dişler besini keserek ağıza almaya, köpek dişleri parçalamaya, azı dişleri ise öğütmeye yarar

B Dil


Dil çeşitli yönlerde dizilmiş çizgili kas gruplarından meydana gelmiştir Bu kasların kasılması dili içeri-dışarı, yukarı-aşağı ya da bir yandan ötekine hareket ettirir
Dil besinin alınmasında, alınan besinlerin dişlerin arasına itilmesinde, çiğnenen besini yutmaya hazır bir, lokma haline getirilmesinde ve yutağa itilmesinde görevlidir Dil epiteli, çözelti halindeki maddelere karşı hassas olan, tat tomurcuklarını oluşturur Tat tomurcukları ağıza alınan besinlerin tadını ve tazeliğini kontrol ederek uygun besinlerin, sisteme girmesini, uygun olmayanların da dışarı atılmasını sağlar Bunlara ek olarak konuşma ile de görevlidir

C Tükrük Bezleri

Tükrük salgısı kulak, çene ve dil altına yerleşmiş üç çift bez tarafından salgılanır Bu üç çift bezden iki değişik tükrük salgılanır Salgılardan biri kuru özellikteki besinleri ıslatıp parçalar, diğeri parçalanan besinleri lokma haline getirir
Tükrük içinde pişmiş nişastayı parçalayan amilaz (pityalin) enzimi, parçalanan besinleri lokma haline getiren mukus, su, Na++ ve Ca++ iyonları bulunur Tükrükle ağız devamlı nemli kalarak konuşma kolaylaştırılır

1432 Yutak (Farinks)

Ağız ile yemek borusu arasında bulunan geçiş bölgesidir Sindirim sisteminin bu kısmında mekanik ya da kimyasal sindirim olmaz Yutağa ağız ve burun boşluğu, yemek ve soluk borusu ile östaki kanalları açılır
Yutma: Ağızda sindirimi tamamlanan besinlerin yutak üzerinden yemek borusuna geçmesidir

Yutma sırasında dil ağızın tavanına doğru kaldırılır Bu olayla lokma yutağa itilir Bu esnada burun boşluğu, küçük dil ile soluk borusunda gırtlak kapağı (epiglottis) ile kapatılarak besinin yemek borusuna geçmesi sağlanır Yutma esnasında soluk alma ve verme duru (Şekil 145)



1433 Yemek Borusu (Özofagus)


Yutak ile mide arasında bulunan kaslı bir borudur Uzunluğu 25 cm, çapı ise 2 cm'dir Yemek borusunun en dışında örtü epiteli, düz kaslar ve bağ doku tabakası vardır Düz kaslar kasılıp gevşeyerek lokmanın peristaltik hareketle mideye iletilmesini sağlar




Şekil 146 Yemek Borusunda Dalgalanma (Peristatik hareket) ile Besinin İlerleyişi
Peristaltik hareketin ters yönde olması ile kusma meydana gelir Kusma vücudun savunma refleksidir Kusma ile vücuda zararlı olabilecek besinler dışarı atılır

1434 Mide

Yemek borusu ile ince bağırsak arasında bulunan genişlemiş bir bölümdür Yemek borusuna yakın üst bölümüne kardia, bunun altındaki bölüme fundus, ince bağırsağa yakın bölgesine de pilor denir Kardia (mide ağzı) ve pilor (mide kapısı) besinlerin belli yönde ilerlemesini sağlar

Mide duvarının yapısında içten dışa doğru mukoza, alt mukoza, kaslı tabaka ve bağ dokusundan oluşan bir örtü (periton) bulunur
Mukoza tabakasında bulunan silindirik epitel hücreleri bütün midenin iç yüzeyini örter Bu epitel hücreleri mide duvarının içine doğru tüp şeklinde girintiler yaparak mide bezlerini meydana getirir

Bu bezler HCl, pepsinojen, yeni doğmuş bebeklerde lap enzimi ve az miktarda da lipaz içeren mide özsuyunu salgılar Mide özsuyu pH=2 değerindedir Mide iç yüzeyinin asitli ortamdan korunması mideden salınan mukus ile olur Mukus yeterince salgılanmazsa önce gastrit, sonra da ülser meydana gelir Midenin kas tabakası olağanüstü kalın olup boyuna, çapraz ve halka şeklinde konumlanmıştır Mide bu kaslar yardımı ile besinlerin parçalanmasını ve mide özsuyu ile karışmasını sağlar
Mide özsuyu ve kas kasılması ile iyice karışan besinler kimus (mide bulamacı) şeklinde piloru geçer ve ince bağırsağa gelir Mideye gelen besin, besinin miktarına ve çeşidine bağlı olarak 1-4 saatte boşalır Orta büyüklükte bir insanın mide kapasitesi yaklaşık olarak 2,5 litredir


Şekil 147 İnsanda Sindirim Sistemi

1435 İnce Bağırsak

Mide ile kalın bağırsak arasında bulunan ince bağırsak 3 cm çapında ve 7,5 metre kadar uzunlukta kıvrımlı bir borudan ibarettir İnce bağırsağın ilk 25 cm'lik bölümüne oniki parmak bağırsağı (duodenum), sonra gelen boş bağırsak (jejenum), en son kıvrımlı bölge ise kıvrım bağırsak (ileum) adını alır

Sindirim sisteminin yardımcı organları olan karaciğer ve pankreasa ait özsu oniki parmak bağırsağına dökülür İnce bağırsak mukozasında bulunan milyonlarca küçük bağırsak bezi çok sayıda enzim içeren bağırsak sıvısını salgılar Bu üç değişik organdan gelen özsu birbirine karışarak ağız ve midede başlayan sindirim sürecini tamamlar Ayrıca ince bağırsak duvarındaki goblet hücreleri mukus salgılayarak besinin sistem içindeki hareketini kolaylaştırır

İnce bağırsak iç yüzeyinde bulunan epitel doku, bağırsak boşluğuna doğru parmak şeklinde villuslar oluşturur Bu villuslar bağırsağın iç yüzeyini artırarak emilimi hızlandırır Bağırsakta bulunan 5000000 villus 10 mlik bir alan oluşturur


Şekil 148 Villus Genel Şeması


Ayrıca bağırsak epitel hücrelerinin üst yüzeyi yaptığı mikro seviyede çıkıntılar ile mikrovillusları oluşturur
(Bkz Fsk 3, Şekil 148) mikrovilluslarda bağırsak yüzeyini 150 kat artırabilir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Sindirim Sistemleri*1

Eski 06-05-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Sindirim Sistemleri*1



Besinler ve Sindirim Sistemi

I Besinler ve Özellikleri

Beslenme sırasında vücuda alınan yiyecek ve içeceklere besin denir Besin maddelerinin hücre ve vücutta kullanılmasına da beslenme denir Tüm canlılar beslenme özelliğine sahiptir
Beslenmede kullanılan besin maddeleri yardımıyla; vücudun büyümesi, hücrelerin çoğalması, yaralanan yerlerin onarılması yaşamsal enerji üretilmesi, organların çalışması… gibi canlılık faaliyetleri gerçekleştirilir
Alınan besinin kaynağına göre de 2 çeşit beslenme gurubu bulunur
Bitkisel Beslenme : Üretici canlılar olan bitkilerin tüketilmesidir Bitkilerin ürettiği meyve, sebze, yaprak, tohum… gibi besinler bu gruba girer
Hayvansal beslenme : Tüketici canlıların yenmesidir Et, süt, yumurta, bal… gibi besinler bu gruba girer

Not : Su, madensel tuzlar, protein, yağ ve vitaminler hayvansal ve bitkisel besinlerde ortak olarak bulunabilirken şeker ve nişasta sadece bitkisel besinlerde bulunur
  • Besinlerin Gruplandırılması

Enerji Verici Olanlar
Yapıcı – Onarıcı Olanlar
Düzenleyici Olanlar
Karbonhidratlar
Proteinler
Vitaminler
Yağlar
Yağlar
Su
Proteinler
Karbonhidratlar
Madensel Tuzlar

Su
Proteinler

Madensel Tuzlar



a)Enerji verici besinlerin hücrede yakılma sırası

IKarbonhidratlar
IIYağlar
IIIProteinler şeklindedir

b)Enerji verici besinlerin hücrede enerji oluşturma sırası

IYağlar (9,5 KCal)
IIProteinler (4,3 KCal)
IIIKarbonhidratlar (4,2 KCal) şeklindedir
  • Besin Çeşitleri ve Görevleri
  • Karbonhidratlar

Karbon, hidrojen ve oksijen elementlerinden (C, H, O) oluşmuştur İlk olarak fotosentez sonucunda üretilir Karbonhidratların fazlası bitkilerde nişasta olarak depo edilirken, hayvanlarda, glikojen olarak depo edilir Özel reaksiyonlarla yağ, protein ve vitaminlerin sentezinde kullanılabilir
Hücrelerde enerji üretmede şekerler öncelikle kullanılır Bitkisel besinlerde bol miktarda bulunur Fotosentez sonucu üretilen şekerler yapı ve kullanım yerlerine göre de çeşitleri oluşturulur

·Glikoz (C6H12O6)
Karbonhidratların en küçük yapı taşıdır Fotosentez ile bitkilerde üretilir Çok sayıda glikoz özel bağlarla birleşerek nişastayı, selülozu ve glikojeni oluşturur Kan sıvısında bulunan kan şekeri glikozdur

·Nişasta
Çok sayıda glikozun özel bağlarla birleşmesinden oluşmuştur Şekerin bitkilerdeki depo şeklidir Nişasta, ayıracı olan iyot çözeltisi ile mavi renge boyanır

·Selüloz
Yalnızca bitkilerde bulunur Bitki hücresinin çeperini oluşturur (Yapı maddesi) Hayvanlar tarafından sindirilemez (Bazı kuş ve geviş getirenler hariç)

·Glikojen
Yalnızca hayvan hücrelerinde bulunur Glikozun hayvanlar ve insanlardaki depo şeklidir Karaciğer ve kas hücrelerinde bol miktarda bulunur
  • Yağlar
Karbon, hidrojen ve oksijen elementlerinden (C, H, O) oluşmuştur En küçük yapıtaşı yağ asidi ve gliseroldür Yağlar, beyaz kağıt üzerine bıraktığı parlak leke ile tanınır
Vücudun ısı yalıtımını sağlar Hücre zarının, hormon ve vitaminlerin yapısına katılır Derinin esnek olmasını sağlar Kış uykusuna yatan canlılarla göçen kuşlarda depolanmış enerji ham maddesi olarak kullanılır Karın bölgesindeki iç organları darbelere karşı korur
  • Proteinler
Karbon, hidrojen, oksijen ve azot elementlerinden yapılmıştır En küçük yapıtaşı amino asitlerdir (aa) Amino asitler özel bağlarla birleşerek proteinleri meydana getirir

(C+H+O+N) → Amino Asitler → Protein

Proteinler, ayıracı olan Nikrik asit (HNO3) ile sarı renge boyanır Süt, et, yumurtada bol miktarda bulunur Hücrelerin ve vücudun temel yapıtaşıdır Enzimlerin yapısını oluştururlar Hücre zarının, kasların, antikorun, vitamin ve hormonların yapısına katılırlar
  • Vitaminler
Organların çalışma düzenini etkileyerek vücudun direncini artırırlar Vücuttaki kimyasal olayları düzenlerler Tüm tüketici canlılarca genellikle bitkilerden alınırlar Bazı vitaminler (B ve K) insan bağırsağındaki mikroorganizmalar tarafından üretilir Karaciğerde A, deride D vitamini üretilebilir Vitaminler sindirilmeden kana karışır ve enerji verici olarak kullanılmazlar A, D, E, K vitaminleri yağda eriyip vücutta depolanırken B, C vitaminleri suda eriyip vücutta depolanmaz Eksikliğinde çeşitli hastalıklar görülür

A Vitamini eksikliğinde → Gece körlüğü
B Vitamini eksikliğinde → Beriberi hastalığı
C Vitamini eksikliğinde → Diş eti kanaması
D Vitamini eksikliğinde → Raşitizm
E Vitamini eksikliğinde → Kısırlık
K Vitamini eksikliğinde → Kanın pıhtılaşmaması hastalıkları oluşur
  • Mineraller
Yeryüzünde, maden şeklinde bolca bulunurlar Canlılarca tabiattan hazır olarak alınır Sindirilmeden kana karışırlar Kemiklerin, dişlerin oluşmasında, kasların kasılmasında, sinirlerde uyartıların iletilmesinde, enzimlerin çalışmasında… görev yapar
  • Su
Vücutta en fazla ihtiyaç duyulan besindir Vücuttaki kimyasal olaylar ancak sulu ortamda gerçekleşir Su iyi çözücü olduğundan besinlerin sindiriminde, emiliminde, taşınmasında ve boşaltımında kullanılır Sıcak ve soğuk kanlı canlılarda vücut sıcaklığının yayılmasında kullanılır

II Sindirim Organları

Büyük yapılı organik besinlerin, su ve sindirici enzimler etkisi ile kendilerini oluşturan en küçük yapı taşlarına ayrılması olayına sindirim denir Bu olayı gerçekleştiren sisteme de sindirim denir Sindirim bir çeşit hidroliz (parçalanma) olayıdır

Enzim : Canlılardaki kimyasal reaksiyonlara girerek reaksiyonları hızlandıran ve daha kısa sürede gerçekleşmesini sağlayan canlılık yapılarıdır (Biyolojik katalizör) Proteinden yapılmış olup tekrar tekrar kullanılabilirler

Sindirime Uğrayacak Besinler ;

Büyük yapılı, hücre zarından geçemeyen karbonhidratlar, yağlar, proteinlerdir


A Sindirim Çeşitleri
    • Yapılma Şekline Göre Sindirim Çeşitleri
a)Fiziksel Sindirim : Büyük yapılı besin maddelerinin enzim kullanılmadan bazı organlar tarafından küçük parçalara ayrılması olayıdır
Örnek : Katı besinlerin dişler etkisiyle öğütülmesi… gibi

b)Kimyasal Sindirim : Besin maddelerinin enzim kullanılarak yapıtaşlarına kadar parçalanması olayıdır
Örnek : Proteinlerin mide ve ince bağırsakta aminoasitlere kadar parçalanması… gibi
    • Gerçekleştiği Yere Göre Sindirim Çeşitleri
a)Hücre içi sindirimi : Hücre içerisine alınan büyük moleküllü besinlerin lizozom enzimleri ile sindirilmesine denir Örnek olarak amipin beslenmesi gibi
b)Hücre dışı sindirim : Besinlerin hücre dışında ve organlar içerisinde enzimlerle sindirilmesi olayıdır Sindirilen besinler daha sonra porlardan hücre içine emilir Örneğin ince bağırsaktaki sindirim gibi

B İnsanda Sindirim Sistemi

İnsanda sindirim sistemi kanallı bir özellik taşır Ağızda başlar ve anüste biter
  • Ağız
Dil, diş ve tükürük bezlerinden oluşur ağza alınan besinler tükürük bezinden salınan tükürükle yumuşatılır ve dişlerle çiğnenerek küçük parçalara ayrılır Böylece besinlerin yüzeyi artırılır Bu olay besinlerin enzimler tarafından parçalanmasını kolaylaştırır Tükürük bezlerinden karbonhidratların sindirimi için amilaz (pityalin) enzimi salgılanır Dil ile, çiğnenen besin yutağa itilir
Dişler : Çiğneme olayı ile besinlerin parçalanması ve öğütülmesi işlemini yaparlar Büyük yapılı besinleri fiziksel olarak sindirip yutabilmesine olanak sağlarlar Dişler, boyuna kesit alındığında dıştan içe doğru 3 tabakadan oluşur
Mine tabakası : Dişin taş kısmı olup beyaz renkli yeridir % 98 oranında kalsiyum ve fosfor minerallerinden oluşur ve dişin en sert kısmıdır
Fildişi tabakası : Dişin kemik kısmı olup dişi çene kemiğine bağlar
Diş özü tabakası : Kan damarlarının, sinirlerin bulunduğu yerdir Dişin beslenmesini ve büyümesini sağlar
  • Yutak
Soluk borusu ile yemek borusunu birbirinden ayırır Besinleri, ağızdan yemek borusuna iletir Kaslı bir yapıya sahip olup yutkunmayı sağlar Dışarıdan alınan solunum havasını da nefes borusuna gönderir
  • Yemek Borusu
Sindirim borusunun yutakla mide arasındaki kısmıdır Burada kimyasal sindirim yapılmaz Yutulan besinlerin mideye taşınması sağlanır
  • Mide
Karın boşluğunun sol üst kısmında bulunur Yenen besinlerin bir süre depolanmasını ve parçalanmasını sağlar Mide, özsuyu ve tuz asidi (HCl) salgılar Tuz asidi proteinlerin sindirimini yapan pepsin enzimini aktif (çalışır) hale geçirir Pepsin enzimi de proteinleri parçalar
Mide duvarında güçlü düz kaslar bulunur Bu kasların kasılması ile besinler su ile karıştırılıp bulamaç haline (kimus) getirilir Ayrıca midedeki tuz asidi (HCl) besinlerle mideye ulaşan mikropları öldürür
  • İnce Bağırsak
Tüm besin çeşitlerinin kimyasal sindiriminin asıl yapıldığı ve tamamlandığı yerdir Mideden sonraki ilk kısmına oniki parmak bağırsağı denir İç yüzeyinde emilimi sağlayan çok sayıda villüs (Tümür) bulunur Villüsler sindirilen besinlerin emilmesini sağlar
Karaciğer ve pankreas organları özel kanallarla ince bağırsağa sindirici sıvı gönderirler İnce bağırsak ile kalın bağırsak arasında kör bağırsak bulunur Kör bağırsak, üzerindeki apandis ve lenf bezleri etkisiyle kalın bağırsaktan ince bağırsağa, çürükçül mikroorganizmaların ulaşmalarını önler
  • Kalın Bağırsak
Sindirim artıklarının depolanıp zaman zaman dışarı atılmasını sağlayan bölümüdür İhtiyaç halinde su ve minerallerin emilmesi sağlanır
  • Anüs
Sindirim borusunun son kısmı olup sindirilemeyen artıkların dışarıya atılmasını sağlar
  • Sindirime Yardımcı Organlar
a)Karaciğer : Ürettiği safra tuzları, ve sıvısı oniki parmak bağırsağına geçerek yağların sindirimini kolaylaştırır
Kan şekerini ayarlamaya yardımcı olur Glikoz ve vitamin depo eder Zehirli maddeleri etkisiz hale getirir
b)Pankreas : Hem iç hem de dış salgı yapan bir organdır Protein, yağ ve karbonhidratların sindirimi için enzim salgılar Salgılarını özel bir kanal ile onikiparmak bağırsağına döker
İnsülin ve glukagon hormonu salgılar Bu hormonlar yardımıyla kan şekerinin dengesini ayarlar ve kan şekerinin seviyesini sabit tutar

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.