Atmosfer Ve Atmosferin Katmanları |
09-06-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Atmosfer Ve Atmosferin KatmanlarıAtmosfer ve Atmosferin Katmanları Atmosfer Dünya’yı çepeçevre saran gaz örtüsüne atmosfer denir Atmosferin alt sınırı, kara ve deniz yüzeyleriyle çakışır Üst sınırını ise yerçekiminin etkisi belirler Ekvator’dan kutuplara doğru yerçekimi arttığı için atmosferin şekli Dünya’nın şekli gibi küreseldir Atmosfer’in Katları Atmosfer kendini oluşturan gazların karışımı ve gidişindeki farklılıklar nedeniyle çeşitli katlara ayrılmıştır Bu katlar yeryüzünden yukarılara doğru troposfer, stratosfer, şemosfer, iyonosfer ve ekzosfer şeklinde sıralanır Troposfer Atmosferin, yeryüzüne temas eden, alt bölümüdür Tüm gazların % 75’inin bulunduğu bu katmanda yoğunluk en fazladır Troposfer, yerden havaya yansıyan ışınlarla alttan yukarıya doğru ısınır Bu nedenle alt kısımları daha sıcaktır Yerden yükseldikçe sıcaklık her 100 m’de yaklaşık 0,5°C azalır Su buharının tamamı troposferde bulunduğu için tüm meteorolojik olaylar burada oluşur Güçlü yatay ve dikey hava hareketleri görülür Yerden yüksekliği 6 – 16 km arasında değişir Stratosfer Troposferin üstündeki katmandır Yatay hava hareketleri görülür Su buharı hemen hemen hiç bulunmadığı için dikey hava hareketleri oluşamaz Bu nedenle sıcaklık dağılışı oldukça düzgündür Sıcaklık her yerde yaklaşık -50°C’dir Üst sınırı yerden 25 – 30 km yüksekliktedir Şemosfer Stratosfer ile İyonosfer arasındaki katmandır Stratosfer ile Şemosfer arasındaki 19-45 km’ler arasında oksijen azot haline gelerek ultraviyole ışınlarını tutar Üst sınırı yerden 80 – 90 km yüksekliktedir İyonosfer Mor ötesi (ultraviyole) ışınlarının, molekülleri parçalayarak iyonlar haline getirdiği katmandır Yerçekimi azaldığı için iklim üzerinde belirgin bir etkisi yoktur Radyo dalgalarını yansıtır Üst sınırı yerden 250 – 300 km yüksekliktedir Eksosfer (Jeokronyum) En üst tabakadır Yerçekimi çok azaldığından gazlar çok seyrektir Hidrojen ve helyum gibi hafif gazlar bulunur Atmosfer ile uzay arasında geçiş alanıdır Kesin sınırı bilinmemekle birlikte üst sınırının yerden yaklaşık 10000 km yükseklikte olduğu kabul edilmiştir Atmosferde Bulunan Gazlar Atmosferde bulunan gazların % 75’i ve su buharının tamamı troposferde bulunur İklim yönünden daha çok atmosferin alt katları önemli olduğundan burada troposfer ve stratosferin alt katlarının bileşimi incelenecektir Her zaman bulunan ve oranı değişmeyen gazlar; % 78 oranında azot, % 21 oranında oksijen, %1 oranında asal gazlar (Hidrojen, Helyum, Argon, Kripton, Ksenon, Neon) dır Her zaman bulunan ve oranı değişen gazlar; su buharı ve karbondioksittir Her zaman bulunmayan gazlar; ozon ve tozlardır Su buharı : Yere ve zaman göre oranı en çok değişen gazdır Yeryüzünün aşırı ısınıp, soğumasını engeller Yağış, bulut, sis gibi hava olaylarının doğuşunu sağlar Karbondioksit : Atmosferin güneş ışınlarını emme ve saklama yeteneğini artırır Havada karbondioksit (CO2) miktarının artması sıcaklığı artırıcı, azalması ise sıcaklığı düşürücü etki yapar Ozon : Hava içindeki oksijen (O2) mor ötesi (ultraviyole) ışınlarının etkisi altında ozon (O3) haline geçer Ozon gazı, içinde hayatın gelişmesine olanak vermez ancak atmosferin üst katmanlarında ultraviyole ışınlarını emerek yeryüzündeki yaşam üzerinde olumlu bir etki yapar Yeryüzünden 19 – 45 kilometre yükseklikler arasında bulunan ozon katının son yıllarda inceldiği hatta yer yer delindiği belirlenmiştir Özellikle buzdolabı, soğutucu, araba ve spreylerden çıkan gazların (kloroflorokarbon) neden olduğu anlaşılmış ve bu gazların kullanımına kısıtlamalar getirilmiştir Yeryüzüne ulaşan mor ötesi ışınlardaki artış, sıcaklıkların artmasına, buna bağlı olarak buzulların erimesine, bitki örtülerinde değişimlere neden olabilecektir Sıcaklık Güneş Işınlarının Atmosferde Dağılışı Yeryüzünün ısınmasında ana enerji kaynağı Güneş’tir Dünya, Güneş’in uzaya yaydığı enerjinin ancak iki milyonda birini alır Güneş’ten gelen bu enerji güneş sabitesi (solar konstant) ile belirlenir Atmosferin üst sınırında 1 cm2’ye 1 dakikada gelen kalori miktarına güneş sabitesi (solar konstant) denir Atmosferin etkisiyle, Güneş’ten gelen ışınların tamamı yere ulaşmaz Atmosfer güneş ışınlarını çeşitli oranlarda tutar ve dağıtır Bu nedenle yeryüzü Güneş’ten gelen ışınlardan çok atmosfer tarafından tutulan ışınlarla ısınır Sıcaklık Etmenleri Atmosferin ısınması çeşitli etmenlerin etkisi altındadır Güneş Işınlarının Yeryüzüne Değme Açısı Belirli bir yüzeye dik ve yatık gelen ışınların getirdikleri enerji miktarları arasında belirgin bir fark vardır Çünkü bir ışın demeti dik geldiğinde daha dar bir yüzeyi aydınlatırken, aynı ışın demeti yatık geldiğinde daha geniş bir yüzeyi aydınlatır Ancak ışınların yere değme açısı daraldığı için etkisi azalır Bu nedenle Güneş ışınlarının yere değme açısı büyüdükçe yeryüzünü ısıtma gücü de artar Güneş ışınlarının yeryüzüne değme açısını etkileyen etmenler şunlardır: Dünya’nın Şekli Dünya’nın küreselliğinin bir sonucu olarak, Ekvator’dan kutuplara doğru güneş ışınlarının yere değme açısı küçülür Buna bağlı olarak her iki yarım kürede Ekvator’dan kutuplara doğru sıcaklık azalır Bu durum enlemin sıcaklık üzerindeki etkisini gösterir Dünya’nın Eksen Eğikliği ve Yıllık Hareketi Dünya’nın eksen eğikliği nedeni ile Güneş çevresindeki dönüşü (yıllık hareket) sırasında güneş ışınlarının yere değme açısı değişir Yeryüzündeki bir noktanın güneş ışınlarını yıl içinde farklı açılarla alması ısınma farklılıklarına neden olur Dünya’nın Günlük Hareketi Dünya’nın günlük hareketi nedeniyle güneş ışınlarının bir noktaya değme açısı sabahtan öğleye kadar artar Öğleden akşama kadar ise azalır Günün en yüksek sıcaklığı, ışınların en büyük açı ile geldiği öğle saati değil, depolanan enerjinin en fazla olduğu 1300 – 1400 saatleri arası ölçülür Çünkü öğleye kadar yerde biriken enerji, ışınların gelme açısının daralmasıyla birlikte ışıma ile atmosfere iletilir Işıma gece boyu devam eder, yer soğur Güneş’in doğuş saatinde ışıma sona erer ve yerde enerji depolamaya başlar Işımanın sona erdiği anda günün en düşük sıcaklığı yaşanır Işıma Yeryüzü kazandığı enerjinin bir bölümünü atmosfere geri verir Buna yer ışıması denir Güneş ışınlarının yeryüzüne ulaşamadığı saatlerde (gece) ve güneş ışınlarının yere değme açılarının küçüldüğü aylarda yer ışıması artar Ayrıca, zeminin yapısı da yer ışıması üzerinde etkilidir Örneğin yeryüzünün bitki ile kaplı alanlarında yer ışıması az ve yavaşken çılak arazilerde ısı kaybı daha hızlı ve fazla olur Eğim ve Bakı Geniş bir bölgeye düşen birbirine paralel ışınların yere düşme açıları, yamaç eğimine ve bakı durumuna (Güneş’e dönüklüğe) göre değişir Bu durum yerel ısınma farklarına yol açar Kuzey Yarım Küre’de güney yamaçlar, Güney Yarım Küre’de ise kuzey yamaçlar güneş ışınlarını yıl boyunca daha büyük açı ile aldığından daha sıcak olur Ekvator çevresinde bakının etkisi tüm yamaçlarda görülür Bakının Etkisi Güneşe dönük olan eğimli yamaçlarda; Sıcaklık daha yüksektir Güneşlenme süresi daha uzundur Karların yerde kalma süresi daha kısadır Kalıcı karların başlama yüksekliği daha fazladır Tarım ürünlerinin olgunlaşma süresi daha kısadır Ormanların yükselti sınırı daha fazladır Yükselti Deniz seviyesinden yükseldikçe atmosferin yoğunluğunun ve içindeki su buharının azalması ile troposferin daha çok yerden yansıyan ışınlarla ısınması nedeniyle sıcaklık, her 100 m’de yaklaşık 0,5°C azalır Bu nedenle enlemi aynı olan iki farklı noktadan daha yüksekte olan, diğerine göre her zaman daha soğuk olur Örneğin deniz seviyesinden 155 m yükseklikteki Bursa’da sıcaklık 25°C iken aynı enlemde bulunmasına karşın 2543 m yükseklikteki Uludağ’da sıcaklığın 12°C olması yükseltinin sıcaklığa etkisini gösterir İndirgenmiş Sıcaklık Yeryüzünde sıcaklığın enleme bağlı dağılışını gösteren haritalar çizilirken yükseltinin sıcaklık üzerindeki etkisini ortadan kaldırmak için indirgenmiş sıcaklık değerleri kullanılır Bir yerin yükseltisinin sıfır (0 m) kabul edilerek hesaplanan sıcaklığına indirgenmiş sıcaklık denir Bir yerin indirgenmiş sıcaklığını hesaplamak için yükseltiden kaynaklanan sıcaklık farkı hesaplanır Bu fark o yerin gerçek sıcaklığına eklenir Örnek : 900 m yükseklikteki Ankara’da Ocak ayı ortalama sıcaklığı -2°C’dir Ankara’nın deniz seviyesine indirgenmiş sıcaklığı kaç °C dir? Çözüm : 100 m’de sıcaklık 0,5°C azalırsa 900 m’de X°C azalır X=900 x 0,5 / 100 = 4,5 °C’dir İndirgenmiş Sıcaklık = Gerçek Sıcaklık + Sıcaklık Farkı İndirgenmiş Sıcaklık = -2 +4,5 İndirgenmiş Sıcaklık = 2,5°C’dir |
|