![]() |
A Harfi 2 |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() A Harfi 2âid: geri gelen, dönen, dair, ilgili ![]() ailevî: aileyle ilgili ![]() âkab: hemen sonrası ![]() âkabinde: hemen sonrasında ![]() akaid: akideler, inanılan hakikatlar ![]() akaidî: îmanla ilgili ![]() akâmet: kısırlık, verimsizlik ![]() akar: gelir getiren mal ![]() akarib: akrabalar, yakınlar ![]() akçe: eskiden para ![]() akd: anlaşma, sözleşme ![]() akdam: kademler, ayaklar ![]() akdem: en önceki ![]() akdes: en mukaddes ![]() âkıbet: son, netice ![]() âkıbetbîn: işin sonunu görebilen ![]() âkıbetendişane: sonu için kaygılanırcasına ![]() âkıl: akıllı ![]() akıl: zihnin anlama ve düşünme sıfatı ![]() âkılane: akıllıca ![]() akılfüruş: akıllılık taslayan ![]() akılsûz: akla aykırı gelen ![]() âkib: hemen sonra gelen, izleyen ![]() akid: söz, sözleşme ![]() âkid: aralarında sözleşme yapanların herbirisi ![]() akide: îman, inanma ![]() âkif: devamlı ibadet eden ![]() akîk: değerli bir taş cinsi ![]() akîka: yeni doğan çocuk için şükür niyetiyle kesilen kurban ![]() âkil: yiyen, yiyici ![]() âkilüllâhm: et yiyen ![]() âkilünnebat: ot yiyen ![]() âkilüssemek: balık yiyen ![]() akîm: kısır, verimsiz, neticesiz ![]() ak ![]() yansıma, yankı ![]() akl: akıl, anlama melekesi ![]() aklen: akılca ![]() aklî: akılla ilgili, akıl alanına giren ![]() akliyât: akıl alanına giren şeyler ![]() akliyyûn: aklı tek ölçü kabul eden felsefeciler ![]() akrabâ: yakınlar, hısımlar ![]() akrân: eş ve benzer olanlar, yaşıtlar ![]() akreb: daha yakın, pek yakın ![]() akrebiyet: yakınlık ![]() aks: yankı, yansıma, tersi ![]() aksâ: en son ![]() aksâm: kısımlar, bölümler ![]() aksisadâ: ses yankısı ![]() aksülamel: işin tersi, tepki ![]() aktâb: kutublar, büyük evliyalar ![]() aktâr: her yer ![]() aktrist: kadın oyuncu ![]() akvâ: en kuvvetli ![]() akvâl: sözler, konuşmalar ![]() akvâm: kavimler, ırklar ![]() âl: aile, sülale, soy ![]() âlâ: en yüce, daha iyi, pek iyi ![]() alâ: üst, üzere ![]() alafranga: Batı tarzında ![]() alâik: alâkalar ![]() alâim: alâmetler, belirtiler ![]() alâka: ilgi ![]() alaka: kan pıhtısı ![]() alâkadar: ilgili ![]() alâkadarane: ilgi gösterircesine ![]() alâküllihâl: her durumda, eninde sonunda ![]() âlâm: elemler, acılar ![]() alâmet: bellik, belirti ![]() âlât: âletler, gereçler ![]() alaturka: Türk usûlü ![]() alay: beş bölük erden oluşan askerî topluluk ![]() âlâyıîlliyyîn: yücelerin yücesi ![]() âlâyiş: gösteri, gösteriş ![]() aleddevam: devamla, devamlı olarak ![]() alelâde: sıradan ![]() alelamya: körükörüne ![]() alelekser: çoğunlukla, ekseriyetle ![]() alelinfirad: teklikle, bir olarak ![]() alelumum: genellikle, bütünüyle ![]() alelusûl: usûlen, öylesine, özen göstermeden ![]() alem: bayrak, sancak, nişan ![]() âlem: dünya, cihan, evren ![]() a'lem: en iyi bilen ![]() alemdar: bayrak tutan ![]() âlempesend: dünyaca ünlü ![]() âlemşümûl: âlemi kaplayan, dünya çapında ![]() alenen: açıkça, saklanmadan ![]() alenî: açık, gizli olmayan ![]() alerresivelayn: baş ve göz üstüne ![]() âlet: bir iş veya sanatta kullanılan vasıta ![]() âletiyet: aletlik ![]() alettahkik: araştırmayla ![]() Alevî: Hazreti Ali sevgisini meslek kabul eden ![]() aleyh: onun üzerine ![]() aleyhdar: onun tersi yönünde, karşı ![]() aleyhimüsselâm: Allahın selâmı onlara olsun ![]() aleyhissalâtüvesselâm: salât ve selâm onun üzerine olsun ![]() âlî: yüksek, yüce ![]() Aliaba: Peygamberimizin abası altına aldığı beş kişi ![]() Alibeyt: Peygamberimizin neslinden olan ![]() âlicenab: yüksek ahlâklı ![]() âlîcenabâne: yüksek ahlâklı birine yakışır biçimde ![]() âlihe: ilâhlar, tanrılar ![]() âlîhimmet: himmeti yüce ve gayreti çok kimse ![]() âlîkadr: kıymeti yüksek ![]() alîl: hasta, sakat ![]() alîlem: hastayım ![]() Alîm: sonsuz bilgi sahibi Allah ![]() âlim: bilen, bilgili ![]() âlimâne: âlimce ![]() âlîşân: şânı yüce ![]() âlîyat: yüce şeyler ![]() âliye: âletle ilgili âlîye: yüce, yüksek ![]() alîz: cılız ![]() Allah: bütün varlıkları yaratan Halıkımızın has ismi ![]() Allahüalem: Allah bilir ![]() Allahümme: Allahım! Allâm: herşeyi en iyi bilen, Allah ![]() allâme: pek büyük âlim ![]() Allâmülguyûb: dış duyular yoluyla bilinemeyenleri en iyi bilen Allah ![]() âlûd: bulaşık, karışık ![]() âlûde: bulaşmış, karışmış ![]() âlüfte: alışık, iffetsiz kadın ![]() âmâ: kör ![]() âmâde: hazır ![]() âmâk: derinlikler ![]() âmal: ameller, işler ![]() âmâl: emeller, beklentiler, istekler ![]() amame: sarık ![]() aman: yardım dileme sözü ![]() amazon: eski zamanlarda yaşamış savaşçı kadın ![]() amd: niyet, arzu, istek ![]() amden: niyet ederek ve isteyerek ![]() amed: gerekir, gelir ![]() amedî: gelme, geliş ![]() amel: iş, çalışma, uygulama ![]() amele: işçi, ırgat ![]() amelen: amelce, işçe ![]() amelî: iş olarak, uygulamalı ![]() amelisâlih: dine uygun iyi amel, güzel iş ![]() ameliyât: ameller, işler, bir tedavi biçimi ![]() amelmânde: iş yapamaz durumda ![]() âmennâ: inandık ![]() âmentü: îman esasları ![]() âmî: âlim olmayan sıradan kimse ![]() amîk: derin ![]() âmil: işleyen, etkileyen ![]() âmin: Allahım kabul eyle! âmir: emreden, iş buyuran ![]() âmirâne: emreden âmir gibi ![]() âmiriyet: âmirlik, emredicilik ![]() âmiyâne: bilgisizce, körü körüne ![]() âmm: umumi, genel ![]() âmme: herkes, kamu ![]() ammilgarâib: garipliklerin amcası ![]() ammizâde: amca çocuğu ![]() amûd: direk, sütun ![]() amûdî: dikine, direk gibi ![]() amyâ: tam kör ![]() |
![]() |
![]() |
|