Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > Bunları Biliyor Musunuz ?

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aydin, priene

AYDIN Priene

Eski 03-13-2009   #1
aksel
Varsayılan

AYDIN Priene




Tapınak

Priene (şimdiki ismi Samsun Kale) Mycale Samsun Dağı eteklerinde kurulmuş bir İyon (Antik Yunan) şehridir Şehir Menderes nehrinin 10 km kuzeyindedir Şehir kurulduğunda deniz kıyısındaydı Menderesin alüvyonu nedeniyle şehir şimdi kilometrelerce kara içerisindedir
Belus
un oğlu Aegyptus yönetiminde İyonlar tarafından kurulduğu kabul edilir Şehir sonra LidyaArdys tarafından alınırMO 6 yy in ortalarında şehrin "Bilge"si Bias yönetiminde, şehir tekrar canlandı ve zenginleşti MO 545 yılında Pers Kralı Cyrus (Kurash) tarafından ele geçirildi Şehir Perslere karşı İyon Başkaldırısı na (MO 499) 12 gemi ile katildi Komşusu Samos (Sisam) ile ortaya çıkan anlaşmazlıklar ve Büyük İskender in ölümünün ardından çıkan karışıklar dolayısıyla şehir güçsüzleşti Roma155 yılında şehri, Bergama (Pergamon) ve Kapadokya krallarının elinden kurtarmak durumunda kaldı


Tiyatro

Kapadokya kralının asi oğlu Orophernes, Romalıların şehri alması ile Priene’e gömdüğü hazinesine ulaştı ve adak olarak şehirdeki Athena tapınağını onardı Roma ve Bizans yönetimi altında zengin bir şehir olarak kaldı 13 yyda şehir Türklerin eline geçti
İngiliz (sanat ve eski eser ticareti yapan ve Francis Dashwood tarafından kurulan) Dilettante Sosyetesi 1765 ve 1868 de, taraçalanmış planlı şehrin kalıntılarını araştırma ile görevli bir grup gönderdi Bu grubun çalışmaları ve daha sonra Berlin Müzesinden Theodor Wiegand (1895-1899) ın çalışmalarından sonra şehrin tamamen soyulduğu ve harap edildiği görülüyor

Şehir, 4 yy da tekrar kuruldu Şehrin yeni planı, yolların birbirini dik açı ile kestiği bir dikdörtkendir Bu plan günümüzün modern şehir planı Grid in öncüsünü oluşturur Şehrin üzerine kurulduğu dik yamaç güneye bakar Şehrin Akropolis'i 230m yukarıdadır Şehir güvenlik kuleleri olan 2 metre kalınlığında taş duvar ile çevrilidir Şehre giriş, üç ana kapıdan yapılır

Akropolisin aşağısındaki yamaçta Demeter tapınağı bulunmakta idi Şehrin, 7m genişliğinde doğu-batı doğrultusunda altı ana yolu ve buları dik kesen genişliği 35m olan 15 tali yolu vardır Şehirdeki tüm kavşaklar arasındaki mesafe aynıdır Dolayısıyla şehir 80 eşit alanlı bloğa ayrılmıştır Özel evler, her bloğa sekiz ev seklinde düzenlenmiştir Şehirde temiz su ve kanalizasyon yapıları açıkça görülebilir Priene evleri ile eski Pompei evleri arasında benzerlikler vardır Athena Polias tapınağı, şehrin bati yarısında, ana yolun kuzeyinde yüksek bir terasa kurulmuştu Yüksek bir isçiliğin eseri bir merdivenle çıkılan bu tapınak ön yüzünde 6 kolonu bulunan (hexastyle) bir yapıya sahiptir Tapınağın mimarı aynı zamanda Dünyanın Yedi Harikasından biri Mausoleumun da mimari Pytheostur 1870 te Athena heykelinin kaidesinin altında, Kapadokya tarafından yapılan restorandan kalması olası, Orophernes resimli gümüş yirmi-drahmiler ve bazi mücevherler bulunmuştur(Büyük bir olasılıkla Dilettanti Sosyetesinin kazıları sırasında)


Prien'lilerin mermer çıkardıkları tepe

Ana yolun bir yanında, yüzü yola bakan bir seri toplantı binaları diğer yanında ise güzel bir alışveriş merkezi vardır Kuzeyde, Belediye binaları, Roma tipi gymnasium ve iyi korunmuş bir tiyatro vardır Şehir planının ortasındaki tüm yapılar gibi, Isis ve Asclepius tapınakları tamamen harap haldedir Büyük bir stadyum, şehrin en alçak yerinde, güneyde duvarların içinde kurulmuştu ve İyon zamanından kalan gymnasium ile bağlantısı vardı


Priene Afroditi,İstanbul Arkeoloji Müzesi

__________________
Hayat mücadeleden ibarettir
Bundan dolayı hayatta
yalnız iki şey vardır;
galip olmak, mağlup olmamak


MKemak Atatürk
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : AYDIN Priene

Eski 09-28-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : AYDIN Priene






Priene (şimdiki ismi Samsun Kale) Mycale Samsun Dağı eteklerinde kurulmuş bir İyon (Antik Yunan) şehridir Şehir Menderes nehrinin 10 km kuzeyindedir Şehir kurulduğunda deniz kıyısındaydı Menderesin alüvyonu nedeniyle şehir şimdi kilometrelerce kara içerisindedir Priene Anadolu’nun batı kıyılarında ki antiklerin en ilgi çekicilerindendir Kalıntılar günümüze oldukça korunarak gelmiştir ve ziyaretçilerin yararına en uygun şekilde kazılmıştır



Priene küçük bir yerdir, yapıları da küçüktür Çoğu kentin ilk dönemlerine aittir Birçok ören yerinde rastlanan Roma yapılarıyla Priene’de karşılaşılmaz Priene tam olarak bir Yunan kentidir Priene’nin ilk yerleşim yeri kesinlikle bilinmemektedir Priene, Atina’ yı daima ana kenti gibi görmüş ve ilk günden İon birliğine üye olmuştur Bir izine rastlanamayan eski kent hiç kuşkusuz Büyük Menderes’in çamurları arasında gömülüdür İki etken Priene’ ye önem kazandırır Bunlardan biri antik çağın yedi bilgesinden biri olan Bias’ ın Priene’ de yetişmesidirBias’ın ünü Priene’ ye de ün katmıştır İkinci etken , Panionion için seçilen yerin Priene toprakları içinde bulunması ve buranın yönetiminde de büyük hak sahibi olmasıdır Panionion’ un kurulduğu kıyı şeridinde Samoslularda hak iddia etmişler, iki kent arasında ki anlaşmazlık yüzyıllar boyunca sürmüş ve her seferinde Priene üstün gelmiştir




Bu arada Maiandros ( Büyük Menderes ) her geçen gün kenti doldurduğu için Priene’nin yeri bugün kü kalıntılarının olduğu bölgeye taşınmıştır Yeni kentin inşaatına Büyük İskender’ in MÖ 334 yılındaki ziyareti sırasında başlanmıştır İskender Athena Tapınağı’nın masraflarını ödeyecek , karşılığında ithaf hakkını kendisine almıştır Priene deki ilk kazılarda bu ithaf yazıtı ortaya çıkartılmıştır Ne yazık ki bugün bu yazıtlar Londra’daki British Museum’ da sergilenmektedir Kent yüksek bir kayalığın eteğindeki eğim üzerine kurulmuştur Yukarıda dağın tepesine antik çağdaki adı Telonia olan Akropolis kurulmuştur Akropolis de bir garnizon görev yapmakta, komutanların dört aylık görev dönemleri olmakta ve bu dönem içinde hiç bir şekilde akropolisi terk edemezlerdi Eski savunma duvarlarının bazı parçalarına günümüzde de rastlanmaktadır Akropolis’ e dar bir patikadan çıkılmakta olup yukarıda muhteşem bir manzara sizi beklemektedir


Priene MÖ 1200 yıllarında Batı Anadolu kıyılarına yönelik Dor göçü sırasında Atina Kralı Kodros’un torunlarından Aipytos tarafından kurulmuştur Ancak Priene’nin ilk kurulduğu yerin nerede olduğu bilinmemektedir İon yerleşmesinin başladığı yıllarda kurulan kentlerin başında da Priene gelmektedir Şehir sonra Lidya lı Ardys tarafından alınırMO 6 yy in ortalarında şehrin “Bilge”si Bias yönetiminde, şehir tekrar canlandı ve zenginleşti MO 545 yılında Pers Kralı Cyrus (Kurash) tarafından ele geçirildi Şehir Perslere karşı İyon Başkaldırısı na (MO 499) 12 gemi ile katildi MÖ334’de Büyük İskender Perslere karşı savaşa giderken buraya uğramıştır Yeni kentin yapımı Büyük İskender’in MÖ334’de İonla’ya gelişinden sonra büyük hız kazanmıştır Büyük İskender burada yapılmakta olan Athena mabedinin yapımına maddi katkıda bulunmuş, bunea karşılık Prieneliler de mabedi ona ithaf etmişlerdir Nitekim Priene kazılarında bunu açıklayan bugün British Museum ‘da olan bir ithaf yazıtında bu açıkça yazılıdır


Priene, MÖIIyyda Pergamon Krallığının yönetimine girmiştir Bu yıllarda Kappadokia kralı Ariarathes, kardeşi Orophernos tarafından tahttan uzaklaştırılmıştı Böylece Kappadokia Kralı olan Orophernos eline geçirdiği 400 talenti Priene’ye saklanması için göndermişti Ne var ki, Ariarathes Bergama Kralı IIAthalos’un yardımıyla yeniden Kappadokia tahtına geçince,kardeşinin gönderdiği bu parayı Prieneli yöneticilerden istemiştir Prienelilerin parayı ancak onlara veren kişiye iade edebileceklerini söylemeleri üzerine Ariarathes, Attalos’un da izniyle Priene topraklarına saldırmıştır Prieneliler Roma’dan yardım istemelerinin yanı sıra fırsatını da bularak parayı Orophernos’a geri vermişlerdi Bütün bu olaylar gelişirken Prieneliler epey güç günler geçirmişlerdir Priene,Bergama krallığından sonra MÖIIyyda Romalıların egemenliğini tanımak zorunda kalmıştır Ancak Maiandros nehrinin sürekli getirdiği toprak ve çamur birikimleri kentin denizden uzaklaşmasını gittikçe hızlandırmıştı


Bu arada kent halkı Roma’ya ödemek zorunda kaldığı vergilerden, Mitpridates zamanındaki savaşlardan büyük zarar görmüştür Siyasi baskılardan Neulokhos limanını kullanamamış,komşusu Miletos’un güçlenmesi sonucu onunla ekonomik yönden rekabet edemeyince de önemini yitirmeye başlamıştır Roma İmparatorluğunun sonlarına doğru çevresindeki kentlerin ilgisinden tümüyle uzaklaşan Priene Bizans çağında yalnızca bir piskoposluk merkezi olmasıyla yetinmiştir Komşusu Samos (Sisam) ile ortaya çıkan anlaşmazlıklar ve Büyük İskender in ölümünün ardından çıkan karışıklar dolayısıyla şehir güçsüzleşti Roma 155 yılında şehri, Bergama (Pergamon) ve Kapadokya krallarının elinden kurtarmak durumunda kaldı Kapadokya kralının asi oğlu Orophernes, Romalıların şehri alması ile Priene’e gömdüğü hazinesine ulaştı ve adak olarak şehirdeki Athena tapınağını onardı Roma ve Bizans yönetimi altında zengin bir şehir olarak kaldı 13 yyda şehir Türklerin eline geçti



İngiliz (sanat ve eski eser ticareti yapan ve Francis Dashwood tarafından kurulan) Dilettante Sosyetesi 1765 ve 1868 de, taraçalanmış planlı şehrin kalıntılarını araştırma ile görevli bir grup gönderdi Bu grubun çalışmaları ve daha sonra Berlin Müzesinden Theodor Wiegand (1895-1899) ın çalışmalarından sonra şehrin tamamen soyulduğu ve harap edildiği görülüyor Şehir, 4 yy da tekrar kuruldu Şehrin yeni planı, yolların birbirini dik açı ile kestiği bir dikdörtkendir Bu plan günümüzün modern şehir planı Grid in öncüsünü oluşturur Şehrin üzerine kurulduğu dik yamaç güneye bakar Şehrin Akropolis’i 230m yukarıdadır Şehir güvenlik kuleleri olan 2 metre kalınlığında taş duvar ile çevrilidir Şehre giriş, üç ana kapıdan yapılır



Akropolisin aşağısındaki yamaçta Demeter tapınağı bulunmakta idi Şehrin, 7m genişliğinde doğu-batı doğrultusunda altı ana yolu ve buları dik kesen genişliği 35m olan 15 tali yolu vardır Şehirdeki tüm kavşaklar arasındaki mesafe aynıdır Dolayısıyla şehir 80 eşit alanlı bloğa ayrılmıştır Özel evler, her bloğa sekiz ev seklinde düzenlenmiştir Şehirde temiz su ve kanalizasyon yapıları açıkça görülebilir Priene evleri ile eski Pompei evleri arasında benzerlikler vardır Athena Polias tapınağı, şehrin bati yarısında, ana yolun kuzeyinde yüksek bir terasa kurulmuştu Yüksek bir isçiliğin eseri bir merdivenle çıkılan bu tapınak ön yüzünde 6 kolonu bulunan (hexastyle) bir yapıya sahiptir Ana yolun bir yanında, yüzü yola bakan bir seri toplantı binaları diğer yanında ise güzel bir alışveriş merkezi vardır Kuzeyde, Belediye binaları, Roma tipi gymnasium ve iyi korunmuş bir tiyatro vardır Şehir planının ortasındaki tüm yapılar gibi, Isis ve Asclepius tapınakları tamamen harap haldedir Büyük bir stadyum, şehrin en alçak yerinde, güneyde duvarların içinde kurulmuştu ve İyon zamanından kalan gymnasium ile bağlantısı vardı

Athena Tapınağı

Priene’nin baş tapınağı Athena Tapınağı’dır Ayakta durduğu dönemlerde tüm kente hakim bir durumda idi Athena Polias tapınağı, şehrin bati yarısında, ana yolun kuzeyinde yüksek bir terasa kurulmuştu Yüksek bir isçiliğin eseri bir merdivenle çıkılan bu tapınak ön yüzünde 6 kolonu bulunan (hexastyle) bir yapıya sahiptir Tapınağın mimarı aynı zamanda Dünyanın Yedi Harikasından biri Mausoleumun da mimari Pytheostur 1870 te Athena heykelinin kaidesinin altında, Kapadokya tarafından yapılan restorandan kalması olası, Orophernes resimli gümüş yirmi-drahmiler ve bazi mücevherler bulunmuştur1868 – 69 yıllarında ingiliz kazıcılar tapınak duvarlarının bir insan boyu korunageldiğini gözlemlemişlerdir Ancak sonraki yıllarda buradan taş alan köylülerin geriye bıraktıkları temellerden başka bir şey değildir Tapınağın mimarı, daha önce Halikarnassos’taki Mausoleion’da çalışan Karialı Pytheos’tur Pytheos tapınak inşaası konusunda Athena tapınağını örneklediği bir kitap yazmıştır Bu kitapdan Roma döneminde bile yararlanıldığı bilinmektedir Antik çağda tapınaklar, günümüz ibadethanelerinden farklı olarak, cemaatin toplanmasına yönelik değildi Yapı tanrının barındığı bir yer olarak görülmüş ve sadece törenlerde rahipler ve özel görevli kişiler içeri giriyor, toplanan kalabalık dışarıda bekliyordu Tapınak MÖ 334 yılında İskender tarafından Athena’ya adanmıştır Daha sonra ikinci bir ithaf Augustus’a yöneltilmiştir Böylece aynı tapınakda Athena ve Augustus birlikte tapım görmeye başlamıştır

Hellenistlik Tiyatro

Priene’de erken zamanlara giden bir yapıdır, Roma dönemimde yapılan değişikliklere rağmen yunan özünü koruyan tiyatro, Hellenistlik tiyatro yapıları konusunda eşsiz bilgiler sunmaktadır Tiyatroda yapılan etkinlikler öncesinde Dionysos’a kurban sunmak bir gelenekti Sahne yapısı iki bölümden oluşmaktadır Birinci bölüm malzeme ve soyunma odalarını kapsayan iki katlı bir yapıdır İkincisi ise ileriye doğru taşan , tek katlı bir proskenionadır Başka hiçbir yerde böylesine koruna gelmiş hellenistlik bir proskeniona rastlanmaz Ön sıra orkhestranın çevresine aralıklarla dizilmiş beş adet mermer onur koltuğundan oluşur Bu koltukların rahipler için ayrıldığı bilinmektedir Beşinci sıranın ortasına önemli kişilerin oturduğu bir loca yerleştirilmiştir Fakat bu locanın sonradan eklendiği anlaşılmaktadır

Stadion







__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.