Antalya Çevresindeki Antik Kentler |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Antalya Çevresindeki Antik KentlerANTALYA ÇEVRESİNDEKİ ANTİK KENTLER Antalya, güneşi, denizi ve doğa güzelliklerinin yanı sıra tarihi zenginlikleriyle de tüm dünya insanının ilgisini çekmiştir Bölgede binlerce yıl öncesinin görkemli uygarlıklarından kalan, geçmişten günümüze köprü olmuş çok önemli tarihi kentler vardır Bu kitabın esas amacı okuyucularına Antalyayı tanıtmaktır Antalya ve çevresindeki antik kentlerin tamamını etraflıca anlatmak kitabın kapsamını aşmaktadır Fakat Antalyadan söz edip de tarihe yapılacak eşsiz bir gezintiyi okuyucudan esirgemenin doğru olmayacağı görüşündeyiz Bu bölümümün eksiksiz bir turist rehberi ya da arkeolojik bir metin olarak kabul edilmemesi gerekir Geçmiş kültürlerin izlerini taşıyan ve her ziyaretinde insanları büyüleyen bu kentlerden başlıcalarını önce Antalyadan batıya sonra da doğuya giderek görelim:Termessos Antalya çevresindeki antik kentlerin en ilginçlerindedir Toros dağları üzerinde 1050 M yükseklikte kurulmuş bir Pisidya kentidir Termessos Ulusal Parkı içinde bulunması ve koruma altında tutulan çok sayıda bitki ve hayvan türü ile bir arada bulunup eşine az rastlanır bir senaaa oluşturması ayrı bir özelliğidir Termessosun Antalya-Burdur karayolunun 11 Kmsinden Korkuteli yönüne dönüldüğünde 14 Km Sonra Termessosun işaret levhası görülür Buradan Termessosun uzaklığı 9 Kmdir Termessosu gezmek için biraz zaman ve biraz da yürümeyi sevmek gereklidir Çünkü kent tamamen dağlık ve engebeli bir alanda kuruludur Termessos insanlarına Solymler denilmektedir Solymler diğer antik kentlerdekinin aksine denizden gelen kavimler değildirler Tamamen Anadolu kökenlidirler Termessosun bilinen tarihi Büyük İskenderin İ Ö 333 yılında Termessosu kuşatmasıyla başlar İskender, şahin yuvasına benzettiği bu kenti alamamıştır Termessos İ S V Yüzyıla kadar varlığını sürdürebilmiştir Kent Surları, Hadrian Kapısı, Su Sarnıçları, Tiyatrosu, Gymnasiumu, Agorası, Odeionu ve Hereonu kentin önemli yapılarından bazılarıdır Geniş bir alana yayılmış mezarlığı, Alketas, Agatemeros ve Arslanlı Mezar gibi anıt mezarlar herkesin hayranlığını toplamaktadır Termessosla yakından ilgilenen, bu kitabın Almanca metnini yazan ve yazarların değerli dostu Batı Alman Dr Med Dr Phil Otto Baur,, daha önce gezip gördüğü, Kuzey Afrika, Anadolu, Yunanistan, İtalya ve İspanya gibi ülkelerden hiçbirinde konumu Termessosdaki kadar muhteşem başka bir antik tiyatro görmediğini ve buradaki mezarlığın bir eşine daha rastlanmadığını belirtmekten kendini alamamıştır![]() Ariassos Antalya-Burdur karayolunun yaklaşık 48 Km sinde, Dağa gelmeden önce sola dönülerek 1 km lik bir yolla Ariassosa ulaşılır Antik bir dağ kenti olan Ariassos çevreye egemen bir vadide kurulmuştur Giriş kapısı, hamamları, kaya mezarları ve mezar anıtlarıyla görülmeye değer bir kenttir Phaselis Antalya-Kumluca karayolunun 57 Kmsinden güneye dönüldüğünde yaklaşık 1 Km sonra Phaselise ulaşılır Kent İ Ö VII Yüzyılda Rodoslular tarafından kurulmuştur Uzun yıllar Likyanın doğu kıyısının en önemli liman özelliğini korumuştur Phaselisin 3 limanı vardır Kuzey Limanı, Savaş Limanı veya Korunmuş Liman ve Güneş Limanı Bunlardan en önemlisi güneydekidir Kentin ortasında 20-24 metre genişliğinde muhteşem bir cadde vardır Bu caddenin güney ucunda Hadrian Kapısı bulunur Caddenin iki yanında gezinti yolları ve dükkanlar vardır Bunların da yakınında Hamamlar, Agora ve Tiyatro gibi kamu yapıları bulunur Bu yapıların tarihinin İ Ö I ve II Yüzyıla kadar uzandığı ileri sürülmektedir Kent merkezi ile 70 M yükseklikteki plato üzerine kurulmuş olan yerleşim yeri arasında su kanalları vardır Olympos ve Çıralı Antalyanın batısında Kemer ile Adrasan arasındadır Antalya-Kumluca yolunda Phaselisi geçtikten sonra Çıralı, ve Olymposa giden yolları gösteren iki işaret görülür Her iki yolla da Olymposa ulaşılır Çıralı, Olympos antik kentinin yakınındaki köyün adıdır Olympos İ Ö II yüzyılda kurulmuş bir liman kentidir İ S XV Yüzyıla kadar varlığını korumuştur Ünlü Bellerophontes efsanesi burada geçmiştir Antik kent eşsiz güzellikteki bir vadinin iki yakasındadır Vadi ve kentin denize ulaştığı yerde kumsal çok güzel bir plaj oluşturur Olymposa yaya olarak bir saatte ulaşılabilen Çıralı ilginç bir doğa harikasıdır Yerli halkın Yanar dedikleri bu dağda doğal gaz sızıntısının oluşturduğu ve binlerce yıldır hiç sönmeden yanan alevler yükselir gökyüzüne Buraya ilk kez gelenlerin Çıralı Köyünden bir rehberle birlikte Yanara gitmelerini öneririz ![]() |
|
|
|