Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Gezelim, Görelim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
diyarbakir

Diyarbakir

Eski 09-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Diyarbakir




Eğer Güneydoğu'yu gezmek üzere yola çaktıysanız nereye giderseniz gidin yolunuz Diyarbakır'a çıkacak İster doğrudan doğruya Diyarbakır'ı gezmek için gelmiş olun ister başka bir yere gitmek üzere geçerken uğamış olun Diyarbakır, son yıllarda çevre il, ilçe ve köylerden aldığı göç akınınn yolaçtığı bir dizi soruna karşın, Güneydoğ'nun gezilip görülecek güzel şehirlerinden biri

Diyarbakır dendiğinde, şu Çin seddinden sonra en uzun sur olmaları ile tanınan surları ve oyulduğunda içine bir çocuk sığacak büyüklükteki Diyarbakır karpuzu akla gelir Ama Diyarbakır yalnız bunlardan ibaret değil

Herşeyden önce Diyarbakır mimari yönden de ilginç eserlere sahip bir kent Nebi Camisi ve Ulu Cami tarihsel geçmişleri ve mimari tarzları ile birer şaheser Türkiye'nin en eski camilerinden olan Ulu Cami'nin avlusundaki güneş saatini ve güzel taş işçiliğini iyice inceleyin Taş işçiliği baktıkça zenginleşiyor

Milattan önce 700 yılında kurulan Diyarbakır beşiklik ettiği, Hurriler, Asurlular, Medler, Romalılar, Bizanslılar, Emeviler, Abbasiler, Oğuzlar, Selçuklular ve Osmanlılardan kalma zengin bir tarihsel mirasa sahip Bu eserler içinde camiler, medreseler, hanların yanı sıra çok sayıda kilise de var

Diyarbakır'ı gezerken göreceğiniz kiliseler arasında Mart Thoma, Meryemana, Kırklar Kilisesi ve Mart Pityon kilisesi de var Bu kiliselerden Mart Thoma kilisesi İslamiyetin kabulünden sonra 639'da bugünkü Ulu camiye dönüştürülmüşken, Meryamana kilisesi, şehirde kalan az sayıdaki Süryani cemaati tarafınan halen kullanılmaktadır

Diyarbakır'ı gezeren mutlaka uğrayacağınız yerlerden biri de, müzeye dönüştürülmüş Diyarbakır'lı şair Cahit Sıtkı Tarancı'nın evi olmalı Hem mimari tarzı hem Diyarbakır'ın sosyal yaşamının tipik simgesi olarak korunup düzenlenmiş olan evi gezerken Diyarbakır'ın sosyal yaşamı hakkında da bilgi edinebiliyorsunuz

Diyarbakır'ı gezerken Cahit Sıtkı Tarancı evine, Sipahi Çarşısından geçerek gidin Çünkü bu çarşı da düzeni ve halen yapılmakta olan alışverişleri ile çok ilginçtir Çarşı sanki yüzyıllar öncesininden kalmış gibidir Keçeciler, takunyacılar gibi pek görülmeyen zenaatlar ile çuvallar, sandıklar içinde içinde satılan şeyler

Tarihi İpek Yolu'nun merkezlerinden biri olması nedeniyle Diyarbakır aynı zamanda geçmişin ticaret mekezleri olan hanları ile de ünlüdür Diyarbakır'a geldiğinizde başta Deliller Hanı olmak üzere, Hasan Paşa, Çiftehan ve Yeni Han'ı gezin Bu hanlarda, geçmişte olduğu gibi günümüzde de halı, kilim ve gümüş işleme satan dükkanlar bulunuyor

Deliller Hanı'nı gezdikten sonra Mardinkapı'ya doğru yönelip burada yol üzerinde, yoğurtçular ve peynirciler çarşısını gezin Bu çarşının ne özelliği var derseniz, Türkiye'nin neresinde "Peynirciler ve yoğurtçular çarşısı var ?" deriz Çarşıyı gezerken Diyarbakır'da ne kadar çok peynir çeşidi olduğunu görecek ve bu kadar çok peyniri olan bir yerde Peynirciler ve Yoğurtçular Çarsışı olmasını doğal bulacaksınız Çarşıda yalnız peynir ve yoğurt da satılmıyor Burada çeşit çeşit bal da bulabilirsiniz

Peynir yoğurt ziyaret ve alışverişiden sonra Mardin Kapı'ya doğru yürümeye devam edin Yol üzerinde sağda eski Kervansaray'a geldiğinizde durun

Şimdi otele dönüştürülmüş olmakla beraber Kervansaray, mimarisi ve iç yapısı ile görülmesi gereken yerlerden biri İsterseniz avlusudaki kahveye oturup bir yandan kahvenizi içip bir yadan da o muhteşem yapıyı inceleyebilirsiniz

Aslında Kervansaray'ı gezmeye geldikten sonra buradan biraz daha yürüyüp Surların üzerine çıkıp hem Fırat'ı ve önünüze uzanan geniş yaylayı seyredebilir hem de MÖ 349 yılında Bizans İmparatoru Costantinus tarafından yenilenen surların üzerinde kısa ama hoş bir gezinti yapabilirsiniz Surların yapılış tarihi tam olarak bilinemiyor Beş km uzunluğunda 8-12 m yüksekliğindeki surlar çok iyi durumda Diyarbakır Kalesi'nin dört kapısı ( Urfakapı, Dağ (Harput) Kapı, Mardin ve Dicle kapıları), ile 82 burcu var İçkale 1524'de Kanuni Süleyman tarafından ikinci bir surla çevirtilmiş

Surları gezdikten sonra, Atatürk'ün Diyarbakır'a geldiğinde konakladığı, Gazi Köşkü'nü de ziyaret edebilirsiniz

Şimdi yeniden şehir merkezine dönüp önce bir yemek yiyelim derseniz size Selim Amcanın Sofrası'nda kaburga yemeği öneriyoruz Selim Amca'da yiyeceğiniz kaburgayla, eğer daha önce bu yemeği başka yerde yediyseniz o yediğinizin kaburga olmadığını anlayacaksanız Çünkü yalnız Diyarbakır'da değil, Güneydoğu'da en güzel kaburgayı Selim Amca yapıyor

Bu arada ister yemekten önce ister yemekten sonra gezerken yolda sırtındaki süslü koca güğümü ile dolaşıp elindeki çıngırakları şıngırtdatan meyankökü satıcılaranı göreceksiniz Meyenköküne orada ava sûse diyorlarYörenin özgün içeceklerinden olan meyankökü, aslında bilinen kolalı içeceklerin atası sayılabilir Fakat bölge halkı bu maddeyi daha farklı biçimde içmeye alışmış Akşamdan suya yatırılan meyankökleri sabaha kadar suyun içinde çözülüyor Çözülen bu su daha sonra süzülüp içine buz atılıp iyice soğutulduktan sonra, sırta alınan bakırdan yapılmış bir tür güğümden bardaklara dolurulup veriliyor Diyarbakır'a sıcak bir günde gittiyseniz size bol bol meyankökü içmenizi öneririz

Yaz günü yapıyorsanız geziyi Diyarbakır sıcağının çok bunaltıcı olduğunu hatırlatalım ve akşamüstünü tercih etmenizi önerelim Gene de ara sıra mola verip dinlenmekte yarar var Kaldırımlarda, iç avlularda, çarşı içlerindeki küçük meydanlarda kahvelerin kursi denilen küçük hasır iskemlelerinde dinlenin

Eğer akşam Diyarbakır'da kalacaksanız size güzel bir akşam yemeği ve yorucu bir günün ertesinde dinlendirici bir ortam olarak Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nin lokalini öneririz Cemiyet Lokali, açık avlusu ile Diyarbakır'ın sıcak yaz akşamlarında çölde vaha gibidir Gerçi Diyarbakır'da hemen hemen bütün lokantaların ya teraslarında ya da bahçelerinde açık yerleri var Akşam geç vakit çarşıya çıkarsanız ya da otelinize giderken yolda kaldırımlarda kurulmuş aaagahlarda pişirilen cartlak kebabı kokularını alacaksınız Gecenin bu vaktinde ciğer kebabı da ne oluyor demeyin, Diyarbakır'da gecenin geç vakti ciğer kebabı yemek bir tür sosyal etkinlik olarak kabul ediliyor İsterseniz siz de yol üzerindeki küçük masalardan birine yanaşıp önünüze konacak cartlak kebabının tadına bir bakın

Eskiden olsa size bir de "Japon Pasajı'na uğrayıp oradan birkaç kaçak eşya alın" diyecektik Ama şimdi oradaki eşyaların tümü artık "aşağı" diye adlandırılan Suriye, Irak, Kuveyt gibi ülkelerden değil, İstanbul'dan geliyor Dolayısıyla birşey almak için değil ama daha önceki özellikleri nedeniyle eskiden şehrin ticaret merkezi konumunda olan, kaçak eşya satılan pasajları da gezebilirsiniz

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.