![]() |
Allah Zalimlerden İntikam ALır.. |
![]() |
![]() |
#1 |
meLankoLik_asaLet
|
![]() Allah Zalimlerden İntikam ALır..Zulmün ne olduğunu, Kur’ân’da kimlere “zalim” denildiğini bilmeden, zulme karşı tavır almak ve zulme karşı durmak asla mümkün değildir ![]() ![]() Arapça’da zulüm; kelime anlamı itibariyle, "bir şeyi ait olduğu yerin dışında bir yere koymak" manasına gelir ![]() ![]() ![]() Öncelikle; Allah’ın âyetlerini yalanlayanlar, Allah’a iftira atıp Allah adına yalan söyleyenler zâlimlerdir (Yunus 17; Hûd 18; Saf 7) ![]() ![]() ![]() Zulüm kavramının bu anlamlarından yola çıkarak söylersek: Herhangi bir şeye Allah’tan daha fazla değer veren, onları Allah’ı sever gibi seven veya Allah’tan korkar gibi korkan zalimdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayrıca, bütün bu ve benzeri zulüm ve haksızlıkları ortadan kaldırmak için çalışmayan, bu görevlerini savsaklayan, sürekli mazeretler üreten, zulme rıza gösteren, zâlimleri değil hep mazlûmları suçlayan, giderek “zulmedenlere eğilim göstermeye” başlayan âmirler ve âlimler de zâlimler zümresine dâhildirler ![]() “Haksız olarak birisinin dövüldüğü yerde durmayın ![]() ![]() ![]() Dolayısıyla zulme seyirci kalmak da zulümdür ve lanete sebep olur ![]() Allah Teâla, zalimleri dost edinmeyi de ‘zalimlik’ olarak nitelemektedir ![]() ![]() “Sakın ola ki, Allah’ı, zâlimlerin yaptıklarından habersiz sanmayın!” (İbrahim 42) ![]() ![]() Rabbimiz Kitâb-ı Kerîm’inde zâlimlerden söz ettiği birçok âyetinde, sonuç hükmü olarak, “Allah zâlimleri sevmez” (Âl-i İmran 57, 140; Şûra 40) buyurur ![]() Zalimler, Allah’ın sevgisinden mahrum kalırlar; bu en büyük mahrumiyettir ![]() Bilinçli olarak başkalarına zulmedenleri ve üzerlerine düşen görevleri yapmayıp kendi nefislerine zulmedenleri Allah sevmediği için “zâlimler asla iflah olmazlar ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sebeple, “Allah zâlimlerden intikam alır ![]() ![]() ![]() ![]() Ama yine, Allah, zulüm yapsalar da bir kavmi hemen helak etmeyebilir; zira, Allah zalimlere süre verir (Hûd 100-102; İbrahim 42-43; Nahl 61) ![]() ![]() Yeryüzünde haksızlık ve zulüm yapan toplumlar, bu olumsuz davranışları nedeniyle çeşitli azap biçimlerini bu dünyada da hak ederler ![]() ![]() ![]() “De ki: Üstünüzden veya ayaklarınızın altından size azap göndermeye ya da sizi muhalif topluluklara bölüp bir bölümünüzün hıncını diğer bir bölümünüze tattırmaya kadir olan O’dur ![]() Tefsirler, ‘üstten gelen’ azabı şiddetli yağmur, sel, şimşek; ‘alttan gelen’ azabı da deprem, çöküntü, kuraklık şeklinde yorumlamakla birlikte Razi, İbn Abbas’ın şu görüşüne yer vermektedir: “Yukarıdan gelen azap yöneticilerin ve soyluların zulmüdür; aşağıdan gelen azap ise kölelerin ve alt tabakanın şiddet ve zulmüdür ![]() ![]() Bir toplumun bu tür azapları ve nihayet helaki hak etmesinin nedenleri arasında en çok dikkatimizi çeken olumsuzluk ise şu ayette tasvir ediliyor: “Biz bir ülkeyi helak etmeyi irade ettiğimiz zaman, o ülkenin bolluk içinde kolay yaşamaya alışmış seçkin(mütref)lerine son uyarılarımızı göndeririz ve (eğer) onlar taşkınca yaşamaya devam ederler(se) cezalandırıcı hüküm artık o toplum için kaçınılmaz olur ![]() ![]() Ayet mealinde yer alan ‘mütreflere son uyarılarımızı göndeririz’ ifadesi, Fahrettin Razi tefsirinde ‘mütreflerin yani bolluk ve refah içinde yaşamaya alışmış kimselerin sayısını artırırız’ biçiminde açıklanmıştır ![]() Bir eli yağda, bir eli balda lüks ve refah içinde yaşayan kesimin bu yaşam biçimlerini sürdürebilmeleri ve sayısal olarak çoğalmaları, o toplumda haksız kazancın, vurgun, soygun ve talanın artarak devam etmesi demektir ![]() ![]() ![]() İşin ilginç olan bir başka yanı da, zorbaların kendilerini ‘yenilmez’ ve ‘yıkılmaz’ zannetmeleridir ![]() “Ad kavmi de yeryüzünde haksızca büyüklük taslamış ve ‘bizden daha kuvvetli kim var?’ demişlerdi ![]() “Biz bunlardan önce nice kuşaklar helak ettik ki, onlar zorbaca yakalamak (baskı ve şiddet uygulamak) bakımından kendilerinden daha üstündüler; onlar bütün rızk yollarını tutmuşlar (ya da ölümden kurtulmak için kaçacak delikler aramışlar)dı ![]() Bu ayetler, sadece ‘ezici fizik güçlerine’ dayanarak ayakta kalacaklarını zanneden zorbalara ilahî bir tokattır ![]() Zira zulüm, hiçbir zaman pâyidâr olmaz ![]() Dolayısıyla, “zulmetmekte olanlar, nasıl bir inkılâba uğrayıp devrileceklerini pek yakında bileceklerdir ![]() İnkârcı zâlimlerin ise, “canı cehenneme!” (Mü’minun 41) onlar “cehennem odunu olacaklardır!” (Cin 15) ![]() ![]() Ve o zâlimler, azabı gördüklerinde; “geri dönmeye bir yol var mı?” (Şûra 44) diyeceklerdir ![]() O gün artık çok geçtir; orada o zalimlerin imdadına yetişecek hiçbir kimse de yoktur (Bakara 270; Âl-i İmran 192; Mâide 72; Hac 71; Rum 29) ![]() Şimdi tevbe edip zulümden vazgeçecekler içinse vakit vardır; af ve mağfiret kapısı da açıktır! “Rabbimiz, bizi zâlimler topluluğuyla birlikte kılma/sayma!” (A’raf 40, 150) “Rabbimiz, bizi bu zulmedenler topluluğuna dâhil etme!” (Mü’minun 94) Âmîn! *Araştırmacı- Yazar Abdullah Yıldız |
![]() |
![]() |
|