|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
basınına, bolşevik, ihtilalinin, osmanlı, yansıyışı |
![]() |
Bolşevik İhtilali'nin Osmanlı Basınına Yansıyışı |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Bolşevik İhtilali'nin Osmanlı Basınına YansıyışıBolşevik İhtilali'nin Osmanlı Basınına Yansıyışı İçinde bulunduğumuz yıl, "Kuzey Komşu"daki büyük dağdağanın, yani 1917 Şubat ve Ekim İhtilalleri'nin, 80 ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı erkân ve intelligentsiası, 1789 Fransız İhtilali'ni olduğu gibi, 1848 İhtilalleri'ni, Enternasyonel Kongreleri'ni, Paris Komünü'nü de kendince izliyor ve " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "İştirak-i emval ve iyal" yani mülk ve kadın ortaklığı, sosyalizmin temel paydası olarak uzun yıllar dillere pelesensk olmayı sürdürdüyse de, XIX ![]() ![]() "Bunlar iki ay kadar Paris'te hükümet ettiler ![]() ![]() ![]() Ve yine örneğin, Şemsettin Sami Bey, "menfur" bir eskiçağ mesleği ve mezhebi olan iştirak-i emval ve nisvan ile dünya için bir kurtuluş yolu olan sosyalizmi birbirine karıştırmanın büyük bir haksızlık olduğunu söylüyordu; "Sosyalizm ıstılahı Fransızca bir kelimedir ki, cemiyet-i beşer manasına olan sosyete (societe) kelimesinden müştaktır ![]() ![]() Ne var ki, Kamus-ı Alam ve Kamus-ı Türkî gibi büyük eserlerin yazarı olan Şemsettin Sami Bey gibi düşünenler azınlıktaydı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Halkın kendiliğinden isyanı": Şubat 1917 1917 yılının soğuk kışında kuzeyden gelmeye başlayan haberler, yukarıda aktarılan türden "akademik" bir tartışma ort***** değil, "Cihan Harbi"nin yenilgi, açlık ve perişanlığı ile boğuşan Dersaadet'in sıkıntılı günlerine rastladı ![]() ![]() ![]() Osmanlı Hükümeti Rusya'daki gelişmeleri Stockholm Sefiri Cevad Bey ve Berlin Sefir-i Kebir'i Hakkı Paşa kanalıyla izliyordu ![]() ![]() ![]() "Petersburg'da ihtilal!" Şubat ihtilaline ilişkin ilk haberler, dünya basını ile birlikte, Osmanlı basınında da 16 Mart 1917 Cuma günü yayınlandı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 17 Mart 1917 tarihli İstanbul gazetelerinin birinci ve ikinci sayfaları hemen hemen tümüyle Rus İhtilali'ne ilişkin haberlerle bezenmişti ![]() ![]() ![]() ![]() İlk iki günün heyecanı geçtikten sonra, daha kesin bir anlatımla, Şubat İhtilali'ne ilişkin haberlerin Osmanlı basınında yer alışının üçüncü gününde, ilk kez "Bu Nasıl Bir İhtilal? " sorusu gündeme geldi ![]() ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Bu nasıl bir ihtilal?" sorusunun en yetkin cevaplarından birisi, Tasvir-i Efkâr gazetesinin "Siyasiyat" köşesindeki Yunus Nadi (Abalıoğlu) imzalı yazıda kendini gösteriyordu ![]() "Herhalde Çarlığın, bir darbe önünde birdenbire sukut ve ricatı kabul edivermiş olması için ortada henüz malumumuz olmayan birtakım pek mühim şeyler bulunmak lazım gelir ![]() ![]() Yunus Nadi Bey, ihtilal ve inkılapların mantığı olmadığına da işaret ettikten sonra, yazısına, "Binaenaleyh, bekleyeceğiz!" diye son veriyordu ![]() Ne var ki, olaylar beklemeyecekti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Barış konusu İstanbul gazetelerinin, doğal olarak, en büyük özlemiydi ![]() ![]() ![]() İstanbul basınının ilgi odağındaki ikinci konu, Rusya'daki Slav olmayan ulusal / etnik toplulukların geleceği konusuydu ![]() ![]() ![]() İhtilalin "sol"a kayması sorununa gelince, bu konuda en fazla duyarlılık gösteren İkdam gazetesiydi ![]() ![]() ![]() İlkbahardan sonbahara "Yeni Rusya!" Rusya'da, Nisan'dan Kasım'a kadar geçen sürede olaylar hızlı yaşandı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şubat İhtilali'ni izleyen ilk 6-7 aylık gelişmeler karşısında Osmanlı yönetiminin (Meclis-i Meb'usan ve Hükümet) tutumuna da kısaca değinmek gerekirse, şu gözlemler yapılabilir: Şubat İhtilali patladığında Osmanlı Meclis-i Meb'usanı toplantı halinde idi ![]() ![]() ![]() Hükümet ise, diplomatik temsilcileri ve matbuat vasıtasıyla gelişmeleri izliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() "Bu inkılabın siyasi ilişkilerde derin değişikliklere yol açması kuvvetle muhtemeldir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sadrazam Paşa bu olumlu değerlendirmeden sonra temel çekincesini de dile getirmekten geri durmuyor ve şöyle konuşuyordu: "Maateessüf diyeceğim, Rusya'da fikr-i inkılab ve ihtilalin eski âmâl-i tecavüzkâraneye tamamiyle galebe edememiş olduğunu görüyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nisan başından Ekim İhtilali'ne, yani yeni takvimle Kasım başına kadar Osmanlı yönetimi olayları sessizce izledi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İkinci olarak, "Harb mi - Sulh mü?" sorusu gündemdeydi ![]() Üçüncü olarak, dağılan Rus imparatorluğu içinde Türk ve Müslüman toplulukların durumu ne olacaktı? Osmanlı basını - belki biraz mübalağalı bir benzetme ile - körlerin fili tarifi kabilinden yöntemlerle gelişmeleri izledi; Rusya'da olup bitenleri anlamaya çalıştı ![]() ![]() Amele takımının "sulhe" ilişkin tutumu takdir edilmekle birlikte, öteki niyet ve girişimlerinden de endişe duyuluyordu ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Bolşevik İhtilali'nin Osmanlı Basınına Yansıyışı |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Bolşevik İhtilali'nin Osmanlı Basınına Yansıyışı"Rusya'da hercümerc, kıyam ve suriş" Rusya'da Haziran ayı kongrelerle geçti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı basını, bütün bu gelişmeleri başlıca şu üç başlık altında verdi: "Rusya'da Hercümerc "; "Rusya'da Kıyam ve Suriş " (Ayaklanma ve Karışıklık) ve "Rusya'da Mukabil İhtilal " (Karşı Devrim) Bu arada, basında, Rusya'daki siyasal gelişmelere, ideolojik ve örgütsel oluşumlara ilişkin ilginç değerlendirmeler de görülmeye başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Barış konusu, doğal olarak, 1917 yılının başından beri en büyük ilgi odağı idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yeni Rusya'da Türkler ve Müslümanlar konusu esas itibariyle Ekim İhtilali sonrasında ve onu izleyen yıllarda gündemdeydi ![]() ![]() ![]() "Notadan müzik çalar gibi" gerçekleştirilen ayaklanma: Ekim 1917 Eylül ayının sonları, Ekim ve Kasım'ın ilk günleri, Rusya'da, bir buzdağının suyun içinde kalan kısmına benzetilebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Troçki'nin benzetmesine kulak vermek gerekirse, "Şubat İhtilali" baştan sona oynanan bir satranç oyunu iken, "Ekim İhtilali", büyük kısmı geçmişte oynanmış bir oyunu "iki hamlede matla sonuçlandırabilmekti ![]() ![]() ![]() Amerikalı gazeteci John Reed'in sözcükleriyle "Dünyayı Sarsan On Gün" başlamıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İkdam gazetesi, üç sütuna tam sayfa ve resimli haberinde şu başlığı atmıştı: "Sulhe Doğru Gidiyor muyuz? - Rusya'da Yeniden İhtilal Patladı: Sulh Taraftarları Hükümette ![]() Gazetenin kullandığı alt başlıklar ise şunlardı: "Kerenski'nin Firarı, Refikasının Tevkifi - Asker Yeni Hükümete Taraftar - Sovyet Meclisi'nin Sulh Şeraiti, Rus Cumhuriyeti'nin Resmi Sulh Şeraitidir ![]() Sabah gazetesi de Ekim İhtilali haberini şöyle vermişti: "Rusya'da Yeni İhtilal: Maksimalistler Hükümeti Ele Aldılar ![]() Dört sayfalık gazetenin yaklaşık yarısını ihtilal haberlerine ayıran Sabah'ın alt başlıkları da şöyle idi: "Kerenski Petersburg'dan Kaçtı - Yeni Hükümet Derhal Adilane Bir Sulh Akdini Teklif Edecek - Kabine Erkânı Tevkif Ediliyor ![]() Vakit'in haberi ise şu başlık ve alt başlıklarla okuyucuya sunulmuştu: "Rusya'da Kıyam: Kerenski'nin Firarı - Nazırların Tevkifi - Hemen Sulh Akdi Kararı - Avrupa'da Yeni Bir Vaziyet ![]() Tasvir-i Efkâr gazetesnin manşetleri de "refik"lerininkinden farklı değildi: "Kerenski'nin Sukutu - Müfrit Sulhperverler Mevki-i İktidarda ![]() ![]() Ekim İhtilali'ne ilişkin ilk yorumlar da yine 10 Kasım tarihli Sabah ve Vakit gazetelerinde yer aldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Dünyayı Sarsan On Gün" boyunca Osmanlı gazetelerinde Rusya'da cereyan eden olaylar gündemin baş köşesindeydi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Petersburg Amele ve Asker Cemiyeti ile temsil edilen yeni Rus Hükümeti en hakiki manasıyla bir ihtilal hükümetidir ![]() ![]() ![]() ![]() "Aferin Bolşevikler!" Rusya'daki yeni İhtilalin barışa, Osmanlı'ya ve dünyaya etkisinin ne olabileceği konusu, Kasım ayı sonlarına kadar hararetle tartışıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gizli anlaşmaların yayınlanması vesilesiyle barış konusu yeniden alabildiğine tartışılmaya başlandığı gibi, Bolşevik İhtilali'nin amaçları irdelenmeye, Lenin, Troçki ve diğer Bolşevik önderlerden gazete sütunlarında olumlu bir tonla söz edilmeye başlandı ![]() ![]() ![]() ![]() İkdam gazetesinin yukarıda değinilen "Aferin Bolşevikler!" başlıklı yazısında da şu görüşlere yer veriliyordu: "Lenin ve arkadaşları sözlerinin eri olduğunu isbat ettiler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lenin kimdir? Lenin ve öteki Bolşevik önderlerden bazılarının adları Osmanlı basınında ilk kez Şubat İhtilali'nden sonra duyulmuştu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bolşevik önderlerini tanıyan Osmanlı kamuoyunda, 1917 yılının son günleri çok güçlü bir barış beklentisi içinde geçti ![]() ![]() ![]() Gerçekten de 1918 yılı hem Rusya hem de Türkiye için bir karar yılı oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|