KRDNZ
|
Cevap : 2. Dünya Savaşına Damgasını Vuran Komutanlar
ALMANYA
ERİCH VON MANSTEİN (1887 – 1973)
Nazi Almanyası Silahlı Kuvvetlerinin en şöhretli generallerinden biri ve ömür boyu bir profesyonel askerdi Kendisi Nazi Partisi üyesi olmadığı halde II Dünya Savaşı sırasında Mareşalliğe kadar yükselmiştir Von Manstein’ın, Fransa’nın işgali için düşündüğü plan daha sonra Sichelschnitt( Orak Darbesi ) olarak kabul edildi, daha sonra Doğu Cephesi’nde Kırım’daki ve Leningrad’daki birliklere komuta etti ve sonunda Güney Ordu Grubu’nun komutanlığına atandı
Stalingrad’da Kızıl Ordu tarafından kuşatılmış olan Alman 6 Ordu’suyla temas sağlayabilmek için oluşturulan Don Ordu Grubu’nun komutanı olarak Kızıl Ordu kuşatmasına taarruz etmiştir Kızıl Ordu’nun birkaç savunma hattını yarmış ancak, giderek sertleşen direniş karşısında taarruzu durdurmak zorunda kalmıştır
İzleyen dönemde Manstein, modern savaş tarihinin en büyük zaferlerinden birine imza attı Stalingrad zaferinin ivmesiyle ileri atılan Kızıl Ordu birliklerinin ikmal merkezlerinden fazlasıyla uzaklaşmış olmaları, kanat güvenliklerini ihmal etmeleri gibi zaaflardan yararlanan Manstein, Sovyet saldırısını durdurduğu gibi kendi karşı atağıyla Harkov’u ele geçirdi
Her ne kadar Adolf Hitler’in Başkomutan olarak otoritesine itiraz etmese de birçok durumda, diğer generallerin önünde Hitler’le tartışmıştır Normalde bu durum derhal görevden alınmayla son bulurdu ancak Manstein kendisini Hitler’in gözünde defalarca kanıtlamış bir generaldi Sonunda,strateji konusunda Hitler’le düştüğü farklılıklar nedeniyle görevden alındı (1944) Savaş sonrasında, bir Nurnberg Mahkemesi tarafından savaş suçları işlemek suçundan 18 yıl hapse mahkum edildiyse de sağlık nedenleriyle 4 yıl sonra serbest bırakıldı Daha sonra, Batı Alman hükümetine askeri danışman olarak yardımcı oldu ve Federal Ordunun (Bundeswehr) şekillendirilmesinde görev aldı
Azledilmesinin ardından Manstein Breslav’daki bir göz kliniğine yattı ve Dresden yakınlarında iyileşmesini tamamladıktan sonra emekliye ayrıldı
1944 Temmuzundaki Hitler’e Suikast girişimi ne katılmadı Daha 1943’te Henning von Tresckow ve diğerleri onunla temasa geçmişti ancak o, değişimin gerekliliğine inanmakla beraber onlara katılmayı reddetti O kendisini bir Prusya Mareşali olarak görüyordu ve "Prusya mareşalleri isyan etmez" prensibine bağlı kalıyordu Ayrıca bir iç savaş çıkmasından da endişe ediyordu Yine de tertipçilere katılmamakla birlikte onları ele de vermedi Ocak 1945 sonlarında ailesini Leigniz’ten alarak batı Almanya’ya götürdü İngiliz Mareşali Montgomery ye teslim oldu ve 23 Ağustos 1945’te İngiliz birlikleri tarafından tutuklandı
İngilizler Manstein’ı savaş suçları iddiasıyla defalarca sorgulamışlardı Sovyetler ise Manstein’ın S S C B de yargılanmasını istiyorlardı İngiltere, biraz da Sovyetlerin baskısıyla Manstein’ı yargı önüne çıkardı Savaş sırasında yayınladığı bir emirden dolayı 1949 yılında 18 yıl hapse mahkum edildi İngiltere’de, Manstein’a sempati ile bakan birçok insan vardı ve bunların arasında Mareşal Montgomery ve Winston Churchill de vardı (Hatta Churchill de dahil olmak üzere bunlar Manstein’ın mahkeme masraflarını karşıladılar) Manstein taraftarları kararı şiddetle protesto edince ceza 12 yıla indirildi Churchill mevcut hükümeti Sovyetleri memnun etmek için Manstein’ı mahkum etmekle itham etti 1953’te sağlık nedenleriyle serbest bırakıldı
Almanya Başbakanı Konrad Adenauer tarafından yeni kurulan Federal Orduya (Bundeswehr) danışmanlık yapmakla görevlendirildi Anıları 1955’te Almanca olarak, 1958’de ise İngilizceye çevrilerek "Kayıp Zaferler" (Lost Victories) adıyla yayınlandı Kitabında Manstein, eğer savaş stratejisini Hitler değil de generaller belirleseydi doğu cephesindeki savaşın kazanılacağını iddia etmiştir
Haziran 1973’te Irschenhausen’de öldü Askeri törenle gömüldü 13 Haziran 1973 tarihli The Times onun için: "Onun gücü ve nüfuzu askerleri üzerinde kurduğu baskı ve otoriter tavırlardan değil, zekanın gücünden ve bilginin derinliğinden geliyordu" demiştir
ERWİN ROMMEL (Çöl Tilkisi) (15 Kasım 1891 – 14 Ekim 1944)
2 Dünya Savaşı sırasında Afrika’daki Alman birliklerinin Deutsches Africa Korps komutanlığını da yapmış olan sıradışı general Kuzey Afrika’da İngiliz birliklerine karşı kazandığı başarılar nedeniyle "Çöl Tilkisi" (Wüstenfuchs) lakabıyla anıldı Sadece askeri başarılarıyla değil rakiplerine karşı olan şövalyevari tutmuyla da hatırlanır
Özellikle Fransa’nın işgalinde ünlendi Komuta ettiği tümene Hitler dahil birçok kişi “Hayalet Tümen” diyorlardı Çünkü komutanlığını yaptığı Yedinci tümenin nerede olduğu bilmezdi Rommel ilerlerken yüksek komutanlığıyla bağlantısını keserek rahatsız edilmemesini sağlardı Kendiside zırhlı arabasına binerek her zaman en ön saflarda ilerlerdi İyi bir kumandanın her zaman askerlerini onların yanından yönetmesi gerektiğine inanırdı
Kuzey Afrika cephesindeki zeka ürünü taktikleri ve cesareti sebebiyle düşmanları (Müttefikler) ona “Çöl Tilkisi” lakabını vermiştir Hatta bu savaşta İngiliz 8 Ordusu’nun askerleri Rommel’e kendi komutanlarından daha fazla saygı duyduğu söylenir
Uçaksavarları anti-tank olarak kullanması savaşta önemli bir dönüm noktası olmuştur Aldığı başarılar sebebiyle 50 yaşında Feld Mareşalliğe yükseltilerek bu alanda bir ilki gerçekleştirmiştir Gerek malzeme sıkıntısı çekmesi, gerekse Hitler’in Kuzey Afrika cephesine yeterli ilgi göstermemesi nedeniyle Müttefik kuvvetlere karşı direnemedi Ancak geliştirdiği zekice taktikler harp tarihine altın harflerle geçti
Kuzey Afrika’dan sonra bir süre merkezde dinlendi Ardından İtalya, Yunanistan ve Fransa’da bazı görevlerde bulundu
1944 yılında Hitlere başarısız bir suikast denemesi yapıldı Sanıklardan birisi sorguda Rommel’in adını verince Rommel de tutuklandı Rommel’in bu suikasttaki payı günümüzde bile bilinmemektedir Hitler Rommel’in Alman halkı için bir sembol olmasından dolayı onun suçunu gizli tuttu Onu yargılamamak için intihar etmesini istedi Rommel’de bunu yaptı Suçu halktan gizlenerek Hitler’in emriyle kendisine çok büyük bir devlet töreni yapıldı
Rommel sıra dışı metodları olan çok yönlü bir liderdi Aynı zamanda savaş suçlusu olarak itham edilmeyen birkac kumdandan birisiydi Kendisi düşmanları tarafından da çok saygı görerek “Son Şovalye” olarak adlandırılmıstır Afrika cephesinde savaşırken Rommel kendi askerlerinin suyundan keserek, esir İngiliz askerlerini susuz bırakmamıştır
GERD VON RUNDSTEDT (12 Aralık 1875 - 24 şubat 1953)
Almanya’nın Aschersleben kasabasında doğdu Soylu bir Prusya asker ailesinden geliyordu
Birinci Dünya Savaşı’nda General von Seeckt yönetiminde Osmanlı Genelkurmayı’nın yeniden örgütlenmesinde görev aldı Alman Doğu cephesine çağrıldı ve binbaşı rütbesiyle bir kolordunun kurmay başkanlığını yaptı Savaştan sonra orduda kaldı ve öğretmeni Seeckt ile birlikte Wehrmacht’ın yeniden silahlanmasını yönetti 1932’de Papen tarafından Berlin garnizonu komutanlığına getirildi ve onun Sosyalist Prusya hükümetine karsı yaptığı darbeyi destekledi Nazi rejimine karşıydı 1938’de ordu başkomutanı Fritsch’e karsı açılan cinsel suçlar davasının aslında bir Gestapo dalaveresi olduğu anlaşılınca emekliye ayrıldı; fakat savaş başlayınca üstün yeteneklerinden ve büyük saygınlığından yararlanmak isteyen Hitler onu yeniden göreve çağırdı A Ordu Grubu adı verilen kuruluşun komutasında Polonya ve Fransa’nın yıldırım istilalarını yönetti (Blitzkrieg) Feld-Mareşalliğe yükseltildi
Barbarossa Harekatı’nda Güney Ordu Gruıbu’na komuta etti 1941 güzünde kalp krizi geçirdiyse de görevini bırakmadı Kiev’i ve Kırım’ı aldı, tüm Ukrayna’yı temizleyip Donets havzasını ele geçirdi Kış taarruzuna karşıydı Ancak Hitler’in verdiği doğrudan emir karşısında taarruza devam etti Rostov’u aldıktan sonra Rus karşı taarruzu karsısında Mius nehrine çekilmesini Hitler yasaklayınca istifa etti Hitler Rundstedt’i Fransa’da bir müttefik istilasına karşı Atlantik Duvarı denilen kıyı savunma sistemlerini düzenlemesi için Batı Başkomutanı olarak görevlendirdi ve D Ordu Grubunun başına getirdi Batıda bulunan diğer bir ordu grubunun başında ise Erwin Rommel bulunuyordu Rundstedt ve Rommel çıkartmanın yapılacağı yerin Pas de Calais olacağı konusunda tam bir anlaşma içinde olsalar da çıkartmayı karşılama yöntemi konusunda anlaşmazlığa düştüler Rommel mobil kuvvetlerin kıyıda beklemesinden ve çıkarma başlar başlamaz karşı taarruza geçmesinden yanaydı Rundstedt ise birliklerin cephe gerisinde bekletilmesi böylelikle donanmanın kıyıdaki baraj bombardımanı tehlikesinden kurtarılması ve sonrasında bir karşı taarruz yapılması gerektiğini düşünüyordu Normandiya’ya yapılan çıkartma başarılı olunca Rundstedt azledildi ve yerine Kluge getirildi;fakat Hitler eylülde bir kere daha Rundstedt’i batı cephesinin başına getirdi Rundstedt hemen kuvvetleri iki önemli noktaya toplayarak Müttefik ilerleyişini durdurdu Aralık ayında Hitler’in Ardennes’de planladığı hücum planını uyguladı harekat başta müttefikleri gafil avladıysa da kaçınılmaz bir mağlubiyetle sonuclandı Hitler martta Rundstedt’i bir kere daha gorevden azletti
1 Mayıs 1945’de müttefik güçler tarafından yakalandığında kalp krizi geçiriyordu İngiltereye gönderildi ve burada tutuklu olarak 1948 temmuzuna kadar tutuldu Bu süre içerisine çok sayıda gazeteci ve tarihçiyle röportaj yapıp anlıarını paylaştı Serbest kaldıktan sonra Hannover’e döndü ve 24 şubat 1953’de öldü
Gerd von Rundstedt 2 Dünya Savaşı’nda Alman Ordusu’nun en kıdemli ve en saygın subayıydı Müttefik kuvvetleri başkomutanı D Eisenhower kendisini 2 Dünya Savaşının en yetenekli komutanı olarak gördüğünü söylemiştir Siyaset dışında kalmayı kendisine her zaman ilke edinen Rundstedt bu nedenle 20 Temmuz 1944 komplosuna da katılmamış, katılanları yargılayan askeri mahkemenin başkanlığını yapmıştır
HEİNRİCH HİMMLER (1900 - 1945)
Heinrich Himmler, 7 Ekim 1900’de Münih’te doğdu Ziraat eğitimi aldı 1923’teki Hitler Putsch’da (Hitler’in Darbe girişimi) yer aldı 1925’te Nazilerin güvenlik teşkilatı SS’e (Schutzstaffel) katıldı 1929’da ise SS’in başına getirilmişti 1933’te Nazilerin zaferiyle, Alman polisinin SS kontrolüne geçmesini sağladı Daha sonraları sıkı bir güvenlik ağı oluşturarak Nazi karşıtı birçok grubu ve kişileri yok etti, Aryan ırkından olmayan azınlıkların imhasını yönetti İkinci Dünya Savaşı sonunda, Almanya düştüğünde polis kılığına girerek kaçmaya çalıştı, fakat İngilizlerce yakalandı 23 Mayıs 1945’te intihar ederek öldü
HEİNZ GUDERİAN (17 Haziran 1888 - 14 Mayıs 1954)
Zamanının en iyi komutanlarından ve stratejistlerinden kabul edilir Tank savaşı üzerine geliştiridiği yıldırım savaşı taktiği ile düşman hatlarında sağladığı derin girmeler ve çevirmelerle büyük başarılar kazanmıştır Sonradan Adolf Hitler ile anlaşmazlığa düşünce görevden alınmıştır
26 Aralık 1941 de görevden azledilen Guderian, savaşta işlerin kötüye gittiğini gören Hitler tarafından 28 Şubat 1943’de oldukça geniş yetkilerle Zırhlı Birlikler Genel Müfettişi olmuştur
20 Temmuz 1944’teki Hitler’e yönelik suikast girişiminden sonra Hitler onu Zeitzler’in yerine Genelkurmay Başkanı yaptı Ancak Guderian’ın çabaları savaşın kötü gidişini değiştirmeye yetmedi, her şey için çok geçti 5 Mart 1945’de, Hitler’in giderek artan müdahaleleri sonucu, görevini yerine getirme olanakları kalmadığı gerekçesiyle istifa etmiştir
10 Mayıs 1945 günü Amerikan birliklerine teslim olan Guderian, kendisine herhangi bir savaş suçu yüklenmemesi nedeniyle savaş suçlarını soruşturmakla görevli Nuremberg Mahkemesi’nde yargılanmamıştır
HERMANN GOERİNG (12 Ocak 1893 - 15 Kasım 1946)
12 Ocak 1893’de Rosenheim’da doğdu Çok başarılı bir hakimin oğluydu ve bütün gençliğini sıkıntı çekmeden geçirmişti 1914 yılında Alman Ordusu’na teğmen olarak katıldı Çocukluğundan beri bir pilot olmayı istiyordu fakat şartlar onu Kara Kuvvetlerine teğmen yapmıştı Kısa zaman içerisinde Hava Kuvvetlerine geçmeyi başardı Derken Birinci Dünya Savaşı başladı Pilotluktaki marifetini fazlasıyla gösterdi ve Richthofen savaş filosunu yönetti Savaş sırasında 22 adet düşman uçağını düşürdü ve 1 Sınıf Şeref Madalyası (Pour le Merite) aldı Savaş kaybedilmişti fakat Herrman Goering halkın gözünde bir savaş kahramanıydı
Almanya’ya döndüğü yıllarda NSDAP içerisinde yer aldı Tüm halk tarafından tanınması ve sevilmesi onu parti içerisinde saygın bir yere getirmişti Hitler de 1922 yılında SA’nın sorumluluğunu Göring’e verdi 1922 yılı Göring’in en iyi yıllarıydı çünkü 1923 yılındaki başarısızlıkla sonuçlanan Münih Birahane Darbesi sonrası, gerek baskılar gerekse Hitler’in yokluğunun vermiş olduğu boşluk neticesinde Avusturya’ya oradan İtalya’ya ve son olarak İsveç’e kaçmak zorunda kaldı Bu kaçaklık dönemi içerisinde çeşitli ruhsal problemler yaşadı Bir zamanların efsane pilotu, şimdilerde bir kaçaktı ve bu durum onu çok etkiliyordu Kendisini içkiye verdi ve bir alkolik olmak üzereyken, iyi haber Almanya’dan geldi Hitler artık dışarıdaydı ve gerekli düzeni tamamen sağlamıştı Akabinde yapılan seçimlerde NSDAP büyük bir patlama yaptı Takip eden beş yıl içerisinde Göering, Hitler’in en büyük yardımcısı oldu Çevresi çok geniş olan Göering,bu zaman zarfı içerisinde bütün sanayici, iş adamları, ordu yetkilileri gibi önemli kişilerle Hitler için görüşüp yanlarına çekiyordu
Bu çalışmalar boşa çıkmadı ve Hitler iktidara geldi Hitler’in iktidarından sonra Prusya başvekili oldu ve akabinde Gestapo’yu kurdu Çok iyi organize edilmiş bir olay olan Reichstag yangınını kendisi planladı ve yönetti Yahudi görünümlü ve komünist slogan atan bir grup Gestapo subayı, Reichstag(Meclis)’i gece yarısı ateşe verip ortadan kayboldular Gestapo’nun yardımıyla oluşturulan görgü tanıkları sayesinde bütün Almanya bu yangını Yahudilerin çıkarttığını düşündü
Hitler’e toplama kampları fikrini verdi fakat bilinenin aksine toplama kampları Yahudileri için kurulmamıştı Göring’e göre bazı suçlular hapishanelerden başka daha tecrit edilmiş yerlerde tutulmalıydı Bunun için de en uygun proje toplama kamplarıydı Savaşın başlaması ve öncesinde toplama kamplarına Yahudi, Çingene ve savaş esirleri konulmaya başladı (bakınız Toplama kampları)
1934 yılında Gestapo’yu Himmler’e devretti Bu olaydan sonra önceleri gizlice, daha sonraları Versailles Antlaşmasının geçerliliğini yitirmesiyle Alman Hava Kuvvetlerini (Luftwaffe) kurdu ve geliştirdi
Savaşın başlamasıyla beraber Luftwaffe Dünyanın en etkili ve güçlü hava kuvvetleriydi Bunun tek sebebi Herrman Göering’in eski bir pilot olması ve gerek pilotluğun gerekse hava kuvvetlerinin sıkıntılarını yakından bilmesidir
Savaşın ilerleyen dönemlerinde Göring’in yapamayacağı görevleri kabul etmesi sonucu kendisini adeta soyutladı ve savaşın tek suçlusu gibi görmeye başladı Herrman Göring’in ilk büyük hatası 1940 yılındaki İngiltere’nin bombalanmasındaki zamanlama hatası, 1942’de Stalingrad’daki 6 orduya ikmal ve yardım desteğinin kötü hava şartları yüzünden başarısız olmasıdır Stalingrad’daki hava şarlarında hiçbir uçağın gerekli yardımı yapamayacağını kendisi de biliyordu fakat Hitler’e hayır dememek için bu görevi kabul etti
Savaş bittikten sonra,karısı ve çocuğuyla beraber bir Amerikan karargahına gidip teslim oldu Göring o kadar büyük bir isim yapmıştı ki Amerikan askerleri bile kendisine çok büyük saygı gösteriyordu Nürnberg mahkemesinde kendinden emin tavırları ve yöneltilen bütün suçlamalara verdiği akıllıca cevaplar sayesinde diğer Nazi subaylarını da etkisi altına almıştı Bunu fark eden mahkeme, Göring’in diğer mahkumlardan ayrı tutulmasına karar verdi Bazı Nazi subayları suçlarını inkar ederken, Herrman Göring çoğu suçlamayı kabul etti ve Hitler’e bağlılığını son dakikaya kadar sürdürdü Mahkemenin hakkında verdiği idam kararının infazından birkaç saat önce, kendisine bakan askerden özel kutusunu istedi, Potasyum Siyanür kapsülünü içti ve asılmadan hayatına son verdi
MİCHAEL WİTTMANN (22 Nisan 1914 - 8 Ağustos 1944)
Her yönüyle tam bir savaşçıydı Soluksuz aksiyon içerisinde yaşadı " (Sepp Dietrich, Wittmann’ın ölümünden sonra )
SS-Hauptsturmführer(Yüzbaşı) Michael Wittmann, 2 Dünya Savaşının en başarılı ve en ünlü tank komutanıdır Wittmann 22 Nisan 1914’de Oberpflaz yakınlarındaki Vogelthal’da dünyaya geldi Babası çiftçi Johann Wittmann’dı 1 Şubat 1934’de Wittmann RAD’e katıldı (Reicharbeitdienst:Alman Çalışma Birlikleri )Temmuz ayına kadar 6 ay boyunca burada çalıştı 30 Ekim 1934’de Alman Ordusunun 19 Piyade Alayına er olarak kaydoldu 30 Eylül 1936’da Unteroffizier (astsubay) olarak görevinden ayrıldı Kısa bir süre sonra, 5 Nisan 1937’de Leibstandarte SS Adolf Hitler’in 92 Alayının 1 Bölüğüne atandı 1937 yılı sonlarında Sd Kfz 222 (4 tekerlekli hafif zırhlı araç) kullanım eğitimine katıldı ve sonra Sd Kfz 232(6 tekerli ağır zırhlı araç) kullanım kursuna katıldı ve usta bir sürücü olduğunu ispatladı Wittmann sonradan 17 Bölüğe transfer oldu Bu bölük LSSAH’ın panzer devriye bölüğüydü 1938 yazında bölüğü Panzer Devriye Müfrezesine dönüştürüldü Eylül 1939’da SS-Unterscharführer(çavuş) Michael Wittmann Polonya’nın işgalinde LSSAH’ın devriye unsurlarındaki Sd Kfz 232’ye komuta etti
Ekim 1939’da Wittmann 5 Panzerpahkompanie’ye katıldı Birlik Berlin’deki hücum topu(StuG-kundağı motorlu top) akademisiydi Şubat 1940’da yeni kurulan SS Sturm Batterie’ye(Hücum topu bataryası) transfer oldu Batarya Sturmgeschutz Ausf A saldırı toplarıyla donatılmıştı Wittmann’ın buraya transferinin sebebi rütbesinin 3 yıl hizmet ve zırhlı araç tecrübesi yüzünden subay rütbesinden bir aşağı olmasıydı Bu sırada Wittmann bu birliğe mensup Hannes Phillipsen,Helmut Wenndorff, Alfred Günther başta olmak üzere diğer kişilerle arkadaş oldu Wittmann panzer savaşı kariyerine Balkanlarda başladı Yunanistan’da Sturmgeschutz III Ausf A lardan oluşan bir müfrezeyi(LSSAH’ın keşif birliğinin bir parçası) komuta etti 1941 yılının ortalarına kadar orada savaştı
11 Haziran 1941’de LSSAH, yaklaşan ve 22 Haziran’da başlayacak olan Barbarossa harekatı için doğu cephesine gönderildi LSSAH’ın görevi Güney Rusya’ya ilerlemekti 12 Temmuz 1941’de Wittmann Rus tanklarını yok ettiği için Demir Haç 2 Sınıfla ödüllendirildi Kısa zaman sonra Wittmann çatışmada yaralandı ancak savaşmaya devam etti ve Verwundetenabzeichen(Yaralanma madalyası) ile ödüllendirildi 8 Eylül 1941 yılında Demir Haç 1 Sınıf ile beraber Rostov yakınlarında tek seferde 6 rus tankını yok ettiği için Tank Savaşı nişanı ile ödüllendirildi Wittmann ayrıca SS-Oberscharführer(başçavuş) rütbesine terfi ettirildi Haziran 1942’ye kadar Wittmann Rusya’da savaştı Savaştaki inanılmaz başarıları sayesinde 5 Haziran 1942 yılında Bad Tölz’deki SS Junkerschule’ye (SS Subay Okulu) öğrenci olarak kabul edildi 5 Eylül 1942’de Panzer eğitmeni olarak buradan ayrıldı
21 Aralık 1942 yılında Wittmann’ın rütbesi SS-Untersturmführer’liğe(asteğmen) terfi ettirildi 24 Aralıkta LSSAH’ın 13 Bölüğüne katıldı Wittman Panzer III Ausf L/M müfrezesinin komutasını üstlendi Müfrezenin görevi arka sırada bulunan Tiger’leri düşman piyadeleri ve diğer engellerden korumaktı 1943 baharının başlarında Wittmann Tiger bölüğüne seçildi 5 Temmuz 1943’de Wittmann’ın Tiger tank kariyeri Zitadelle Operasyonu ile başladı LSSAH cephenin güneyine yerleştirlmişti Operasyonun ilk günü Wittmann 2 anti-tank topu ve 13 tane T-34 imha etti ve kötü durumdaki Helmut Wendorff’un müfrezesini kurtardı 7 ve 8 Temmuz’da Wittmann 2 T-34, 2 SU-122 ve 3 tane T-60/70 imha etti 12 Temmuz’da, Wittmann 8 sovyet tankı,3 anti-tank topu ve 1 topçu bataryası imha etti Bu operasyon Kahrkov ve Kursk muharebelerini kapsayacak şekilde 17 Temmuz 1943’de sona erdi Tüm bu süre boyunca Wittmann Tiger’i ile 30 Sovyet tankı ve 28 top imha etti 29 Temmuz 1943’de 101 SS ağır panzer birliği diye adlandırılan 13 Bölük tekrar LSSAH’a bağlandı LSSAH İtalya’ya gönderildi
101 SS ağır zırhlı birliğinde Wittmann’la birlikte başka panzer aslarıda görev yapmıştı Franz Staudegger (Tiger#1325), Helmut Wendorff (Tiger #1321) ve Jürgen Brandt (Tiger #1334) Birliğin komutası ise SS-Haupsturmfuhrer Heinz Kling’e (Tiger #1301) verilmişti Ekim 1943’deki Sovyet sonbahar taaruzunun ardından LSSAH tekrar doğu cephesine gönderildi Ayrıca Wittmann Ekim ayında Tiger#1331’ini Tiger#S21 ile değiştirmişti ve komutası altına da Jürgen Brandt’ı almıştı 13 Ekim’de Wittmann’ın Tiger’i 20 T-34 ve 23 tane anti-tank topu imha etmişti Aralık ayında Wittmann çok sayıda Tank ve top imha etmişti
13 Ocak 1944’de Wittmann ülkesi için yaptığı hizmetlerden ötürü Şövalye Haçı ile ödüllendirildi "Temmuz 1943’den Ocak 1944’e kadar düşmanın 56 zırhlı aracını yok etti 8-9 Ocak’ta o ve müfrezesi, bir Rus Tank tugayının yarma hareketini durdurmuş ve 10 aracını imha etmişlerdi 13 Ocak’ta 19 T-34 ve 3 kundağı motorlu obüs yoketmişlerdir Toplamda 88 tank ve kundağı motorlu topa erişmişlerdir " diyordu Alman radyosu 13 Ocak 1944’de 15/16 Ocak 1944’de SS-Rottenführer(Onbaşı) Balthasar (Bobby) Woll Şövalye Haçı ile ödüllendirildi Balthasar Woll çok yetenekli bir nişancıydı Hareket halindeyken bile isabetli atışlar yapabiliyordu
20 Ocak 1944’de Wittmann’ın rütbesi SS-Obersturmführer(Üsteğmen) oldu 2 hafta sonra 30 Ocak’da Wittmann, Adolf Hitler’den kişisel bir telgraf aldı: "Halkımızın geleceği için yaptığımız bu savaşta gösterdiğiniz kahramanlıklar için size minnetdarlığımı sunuyorum ve sizi Wehrmacht’ın Defne yapraklı Şövalyelik Haçını kazanan 380 asker olarak ödüllendiriyorum Adolf Hitler" 2 Şubat 1944’de Wittmann Şövalyelik Haçının defne yapraklarını Wolfschanze Karargahında yapılan bir törenle Hitler’in ellerinden aldı
28 Şubat 1944’de Wittmann’ın birliğindeki 5 kişi şövalyelik haçı kazanmıştı 29 Şubat-2 Mart tarihleri arasında birliğin büyük kısmı Belçika’da Mons’a nakledilmişti Wittmann’a, LSSAH’a bağlı 101 SS ağır panzer birliğinin 2 bölüğünün komutası verilmişti Doğu cephesini terk ederken Sovyet anti-tank toplarının tanklardan daha tehlikeli olduğunu ve vurulmalarının daha kolay olduğunu söylemişti 1 Mart’da Wittmann Hildegard Burmester ile evlendi Nikah şahitleri ise Wittmann’ın Tiger’inin nişancısı Balthasar Woll idi
Bu sırada Wittmann çoktan bir ulusal kahraman haline gelmişti Propaganda onu çok iyi bir malzeme olarak kullanmaktaydı Nisan 1944’de Wittmann Kassel’deki Henshel und Sohn fabrikasını ziyaret etmiş ve yaptığı konuşmada, işçilere Tiger I’i mükemmel bir şekilde yaptıkları için teşekkür etmişti Bu ziyareti sırasında son model Tiger I Ausf E tankını da görmüştü Mayıs 1944’de Normandiya’ya yerleşmiş olan birliğine geri dönmüştü
Bu sırada nişancı Balthasar Woll, gösterdiği başarılardan ötürü bir Tiger tankının komutanı olmuştu Kendisi Normandiya’da savaşmış ve bir hava saldırısında yaralanmıştır mart 1945’e kadar hastanede kalmıştır Savaşın sonlarında batı cephesindeki savaşlara katılmış ve savaştan sağ kurtulmuştur Savaş sonrası elektrikçi olarak çalışmış ve 1996’da ölmüştür
LSSAH, 12 SS Panzer tümeni "Hitlerjugend" ve PanzerLehr tümeni ile birlikte panzer ihtiyatını oluşturuyorlardı 6 Haziran(D-Day) günü Wittmann’a ileri model bir Tiger I verildi 6-12 Haziran tarihleri arasında Normandiyadaki istila bölgelerine ulaşmaya çalıştılar Yolda Wittmann’ın bölüğü hava saldırıları nedeniyle 6 Tiger’a düşmüştü Wittmann’ın bölüğü, 12 SS Panzer tümeni ve PanzerLehr tümeni Erwin Rommel komutasına dahildi 13 Haziran’da Bayeux yakınlarında çatışma başladı O sırada Wittmann’ın bölüğü Caen’in güneyindeki Villers Bocage’da bulunuyordu 13 Haziran’da Wittmann’ın bölüğü ,Villers Bocage’a doğru 175 karayolundan ilerleyen London Yeomanry Alayının 4 taburunun tamamını 213 nolu tepede imha etti
Wittmann Villers Bocage’da
13 Haziran 1944’de bir hafta süren bir yolculuktan sonra Wittmann komutasindaki 101 SS ağır panzer birliğinin 2 bölüğü Villers Bocage’a geldiler Yoldaki ağır hava saldırılarından sadece 6 Tiger kurtulabilmişti Bölük 213 tepeye konuşlandı Kendilerine verilen emir doğrultusunda İngiliz 7 Zırhlı tümenine bağlı 22 Zırhlı tugayın(Meşhur Desert Rats) kasabanın içlerine ilerleyip Alman birliklerini kanattan vurmalarını ve Caen’a doğru bir geçiş yolu kazanmalarını engelleyeceklerdi Wittmann’in bölüğü 200 metre kadar yakınlarından geçen bir düşman konvoyunu tespit ettiler Saat 8:00 sularında Wittmann konvoya anayoldan saldırıya geçti Bölüğünün geri kalanı(Toplam 4 Tiger) ise 213 tepe civarındaki İngiliz kuvvetlerine saldırdılar Wittmann, Sherman Firefly ve Cromwell IV’ün işini bitirdikten sonra güneye yönelip düşmanın geri kalan taşıma konvoyuna saldırdı 8 zırhlı taşıma aracı,4 Bren personel taşıma aracı ve 2 adet anti-tank topunu yokettikten sonra Wittmann Tilly sur Seulles yolu üzerinden yol ayrımına kadar ulaştı Burda devriye birliğinin 3 Stuart tankını yokettikten sonra Villers Bocage’in dış kısımlarına ulaştı Kasabada 4 Cromwell IV tankı ve bir zırhlı taşıma aracının işini bitirip Rue Pasteur’e yöneldi Kasabanın sokaklarında bir Cromwell IV ve bir Sherman OP tankının işini bitirdi Rue Pasteur üzerinde bir Sherman tankı Wittmann’ın Tiger’ini vurdu Wittmann şehir arazisinde piyade desteği olmadan ilerlemenin tehlikeli olacağını fark ederek geri döndü Bölüğünün geri kalanına ulaşmak için Caen tarafına döndü Yol üzerinde bir Cromwell IV tankının saldırısına uğrasa da işini bitirdi Yol ayrımına gelince İngiliz 1 Piyade tugayının saldırısına uğradı 6 poundluk anti-tank topları Tiger’i durdurdu ve yerinden kıpırdayamaz hale getirdi Wittmann ve tank mürettebatı olay yerinden yaya olarak uzaklaştılar ve 7 km ötedeki PanzerLehr mevzilerine ulaşmaya çalıştılar Bölüğünün geri kalanı da 213 nolu tepedeki İngiliz birliklerini imha etmiş ve 30 esir almışlardı Bu kısa süren çarpışmada Wittmann’ın bölüğü 4 Sherman Firefly, 20 Cromwell, 3 Stuart, 3 M4 Sherman OP,14 zırhlı taşıma aracı,16 Bren taşıma aracı ve 2 adet 6 poundluk anti-tank topu Wittmann’ın bu saldırısını SS-Haupsturmführer Rolf Moebius’un 1 bölüğünün Tigerleri ve PanzerLehr’in Panzerkampfwagen IV lerinin yaptığı saldırılar izledi ancak 21 Zırhlı tugayın anti-tank topları tarafından geri püskürtüldüler Ertesi gün İngilizler kasabayı terk ettiler Sonraki 2 ay boyunca kasabayı Almanlar ellerinde tutacaklardı
22 Haziran 1944’de bizaat LSSAH komutanı Joseph “Sepp” Dietrich’in kişisel önerisiyle Wittmann’ın Şövalye Haçına kılıçlarıda eklenmiştir 25 Haziran 1944 yılında Adolf Hitler’in bizzat katıldığı törenle Şövalye haçına kılıçları eklenmiştir Böylece Wittmann 2 Dünya Savaşının en çok madalya kazanan tank ası olmuştur
Aynı zamanda rütbesi de SS-Haupsturmführer’liğe(yüzbaşı) terfi ettirilen Wittmann’a tank okulunda eğitim görevlisi olması teklif edilmişse de o bunu reddetmiş ve 6 Temmuz’da Normandiya’ya dönmüştür Caen Savşına katılmıştır Wittmann Caen bölgesinde Ağustos’a kadar savaşmıştır Bu sırada kendisine yeni bir Tiger#007 verilmiştir Ağustos başında 101 SS ağır panzer birliği Cintheaux bölgesine sevk edilmişdi Caen’i geri almaya çalışan Alman birliklerinin tamamı imha edilmiştir 8 Ağustos 1944 yılında Cintheaux yakınlarında yeni bir çatışma başlamışdır Bu Wittmann’ın son savaşı olacaktır Gece 12:55’te (Witmann’ın Tiger’inin sağ arkasında bulunan Tiger#213’ün içindeki SS-Hauptscharführer(Üstçavuş) Höflinger ‘in raporuna göre ) Gaumesnil’de, Caen-Cintheaux yolunun yanında bir tarlada Wittmann’ın Tiger’i havaya uçmuş ve tüm mürettebat ölmüştür Çatışma sonrası Wittmann ve mürettebattan arda kalanlar Tiger enkazının yanına gömülmüş ve başlarına herhangi bir işaret dikilmemiştir
1983 yılına kadar Wittmann’ın Tiger’inin nasıl imha edildiği herkes için hatta 101 SS ağır panzer birliğinde savaşmış olanlar için bile bir sırdı Bir çok kaynak Wittmann’ın bir Firefly pususuna düşürüldüğünü söyler ancak birçok farklı kaynak Wittmann’ın farklı birlikler tarafından vurulduğunu söyler Bunlar arasında 1 Polonya zırhlı tümeni,4 Kanada zırhlı tümeni veya 33 Bağımsız İngiliz zırhlı tümeni vardır 101 SS ağır panzer birliği veteranlarından F R anılarında Wittmann’ın bir uçak tarafından vurulduğunu söyler 1945 yılında Serge Varin Wittmann’ın Tiger’ini buldu Tank çok ilgisini çekmişti çünkü tankın kulesi gövdeden ayrılmıştı Ayrıca tankın zırhında hiç mermi izi yoktu Tek mermi izi arka taraftaki motor bölümüne yakın olan büyük bir delikti Varin’in incelemeleri sonucu varılan sonuç merminin havadan geldiğiydi Bir roket arkadaki motor bölümünü vurmuş oradaki hava tüplerini patlatmıştı Mürettebat dışarı çıkamadan içerideki cephane de havaya uçmuş ve tüm mürettebatı öldürmüştü Patlamanın etkisi ile kule havaya fırlamıştı Varin’e göre bu roket RAF’in Typhoon saldırı uçaklarının birinden gelmişti Typhoon lar patlayıcı roketler fırlatıyorlardı ve Normandiya da bu roketlerle toplam 135 Alman tankı haklamışlardı
Sonunda Wittmann’ın tankının aslında İngiliz Northamptonshire Yeomanry’ye bağlı A taburu tanklarının açtığı ateş tarafından yok edildiği anlaşıldı A taburu resmi kayıtlarına göre 3 Tiger Firefly mürettebatları tarafından tespit edilmişlerdi ve ateş açılmıştı 12:40 , 12:47 ve 12:52 ‘de üç tank yok edildi İlk Tiger’in yok edilmesinden sonra ikincisi karşılık verdi ama o da şiddetli bir patlama ile havaya uçtu 3 Tiger ise 2 atışta yokedildi Wittmann’ın Tiger’i 2 vurulandı Vuran tank ise Çavuş Gordon tarafından komuta(Nişancı Er Joe Ekins) edilen İngiliz Sherman VC “Firefly” tankıydı Bu tanklar Tiger’lerin zırhını 800m mesafeden delebilecek 17 poundluk toplara sahipti Mermi kuleyi vurdu ve onu fırlattı Wittmann İngilizlerin bölgede Firefly bulundurduklarını bilmiyordu O yüzden Tiger ları ile rahatça ilerlemişti Eğer bilseydi başka bir yol izleyeceği kesindi Wittmann çatışmadan dönmeyince, onu arama görevi 12 SS Panzer tümeni Hitlerjugend’e verildi Arama çalışmaları 8/9 ağustos gecesi ve gündüzü devam etti
Wittmann ve mürettebatı 8 Ağustos 1944’de çatışmada öldüler Cesetleri olay yerine herhangi bir işaret koymadan gömüldü 1983 yılının Mart ayında yol inşaatı sırasında mezarları bulundu Wittmann’ın diş kayıtlarından ve tankın sürücüsü Heinrich Reimer’in künyesinden mezarların sahibi bulundu Wittmann ve mürettebatı resmi törenle Normandiya’daki De La Cambe askeri mezarlığına gömüldüler
8 Ağustos 1944 günü Tiger#007 tankı içindeki mürettebat şunlardı:
SS-Sturmmann(er) Rudolf “Rudi” Hirschel-Radyocu-3 1 24-8 8 44(20 yaşında)
SS-Unterscharführer(çavuş) Henrich Reimers-Sürücü-11 5 24-8 8 44(20 yaşında)
SS-Unterscharführer Karl Wagner-Gözetleyici-31 5 20-8 8 44(24 yaşında)
SS-Sturmmann Günther Weber-Cephane yükleyici-21 12 24-8 8 44(20 yaşında)
SS-Haupsturmfuhrer(yüzbaşı) Michael Wittmann-Kumandan-22 4 14-8 8 44(30 yaşında)
Wittmann’ın kariyeri LSSAH tümeni,101 SS ağır panzer birliği,2 bölüğünde son buldu 2 Dünya Savaşının en başarılı tank komutanıydı Arkadaşları onun çatışma anında bile sessiz ve sakin olduğunu söylerlerdi Düşmanın nereden çıkabileceğini hesaplayan bir çeşit 6 hisse sahip olduğunu düşünürlerdi Wittmann çok başarılı mürettebatlara komuta etti Hepsi ile de büyük başarılara imza attı
Wittmann üstleri tarafından da takdir edilen bir askerdi Onun kahramanlığı tartışılamazdı Ülkesi için sonuna kadar savaştı Askeri tarihteki saygın yerini ise sonuna kadar hakediyor
Savaştığı yerler:
Polonya 1938
Balkanlar 1940-1941
Doğu Cephesi 1941-1944
Normandiya 1944
Madalyaları:
Demir Haç 1 ve 2 sınıf
Şövalye Haçı
Şövalye Haçına Defne yaprakları
Şövalye Haçına Kılıçlar
Zaferleri:
141 tank
132 anti-tank topu
* Zaferlerini büyük kısmını doğu cephesinde kazanmıştır
Ölümü:
8 Ağustos 1944 Caen yakınlarındaki Gaumesnil,Fransa
|