Türbeden Çıkan İki Asırlık Mesaj

Türbeden çıkan iki asırlık mesaj Eyüp Sultan Hazretleri'nin türbesindeki gümüş muhafazayı tamir ederken nereden başlayacağını bilemeyen Aydın Can, “Tevafuken kaldırdığım bir parçanın altında III Selim'in sadekarı Ahmet ustanın yol gösterici şema bulunan notunu görünce dizlerimin üzerine düştüm” diyor

RECEP YETERTesadüf mü, tevafuk mu? Sevgili Mesut Uçakan'ın başörtüsüyle üniversiteye gidemeyenleri anlatan “Bize nasıl kıydınız?” isimli sinema filmini izleyenler hatırlar 'tesadüf mü tevafuk mu' repliğini O günden beri tevafuktaki yaratıcı izinin, tesadüfteki başıboşluğun daha bir farkındayızdır Bu anlatacağım hikayeyi karşıma çıkaran da baştan sona birincisiyle bezenmiş bir zincir Haftalık izin günümde kendime gümüş yüzük alayım niyetiyle Beyazıt'ın yolunu tuttum Biraz gezindikten sonra Şile Kuyumcusu'ndan iki model beğendim ve küçülttürmek için tamirci aramaya başladım Sorduğum herkes Kapalıçarşı'yı tarif ederken ben ısrarla 'buralarda bir yerde' deyip durdum Sonunda Yeni Han'da bir tamirci buldum Yüzüğü bırakıp çıkmak üzereyken elim gayri ihtiyari oradaki onlarca kartvizitin bulundugu bölüme uzandı ve aralarından bir tanesini çekti aldı Dizayn Gümüş yazıyordu Oyalanmak için han içinde dolanırken aldığım kartivizitin girdiğim tamircinin yan tarafındaki dükkana ait olduğunu gördüm Bir gümüş tasarımcısıydı Aklıma takı tasarımcısı kız kardeşim gelince bir iş imkanı olabilir düşüncesiyle içeri girdim Ve Aydın Can ile tanıştım… Konu konuyu açtı ve ben karşımda usta bir sanatkarın olduğunu keşfedip, kayıt cihazının düğmesine bastım Sonrası aşağıda

SOSYETE TAMİRCİSİ
Aydın Can, 13 yaşından beri gümüşçü atölyelerinin bulunduğu Tavuk Pazarı'nda gümüşün tozunu yutan bir sadekar Sadekar, gümüş tasarımı ve üretimiyle ilgili olarak kakma, çizim, cila, savaklama, kalemkarlık, mıhlama gibi yirmiye yakın branşın tamamını su gibi bilen ustalara verilen bir isim… Aydın usta da parmakla gösterilen sadekar ustalarından biri… Öyle ki benim dükkanında bulunduğum sırada özel yapım gümüş yüzükler isteyen epeyce hatırlı müşteriler, 'herkes sizi işaret ediyor' diyerek bir bir içeri girdiler Aydın usta, ortaokuldayken köhne bir atölyede başladığı bu meslekte önce Karslı Tuna ustanın, ardından da Kapalıçarşı'da Zarif ustanın yanında çalışmış Rahmetli diye andığı Zarif Ustayı “Kapalıçarşı'da sosyete tamircisi olarak bilinirdi, çok ağır ve ince işçilik gerektiren işler yapardı, Paris'ten tamir için mücevher gelirdi” diye anlatıyor Peşinden baba dostu ve komşusu Agop ustadan epeyce fırça yemiş Aydın Can Agop usta, yanına bir iki metreden fazla yaklaştırmazmış Sadekarlığın branşlarını izleye izleye öğrenmiş Cilacının yanına gidince hangi bezi, hangi taşı kullanıyor diye pür dikkat kesilmiş

MEZAR TAŞLARI TASARIM HARİKASI
Aydın Can şimdi 36 yaşında Genç yaşına rağmen 20 yıldan fazladır Tavuk Pazarı'nda Sadekarlığının yanında asıl mahareti ise tasarımda Birbirinden güzel tasarımlara imza atan Aydın Can, işin hikmetini sorunca önce ilham aldığı mekanları, ardından da herkese anlatılmayacak sırlarını paylaşıyor Aydın ustanın aynı zamanda Kültür Bakanlığı Türbeler ve Müzeler Müdürlüğü'ne kayıtlı bir restoratör ustası olduğunu söylesek sanırım biraz ipucu vermiş oluruz Evet bildiniz Son birkaç yıldır bir çok gümüş tasarımcısı gibi Aydın usta da Osmanlı'dan ilham alıyor Ama bizzat kalbine inerek “Mezar taşları benim için büyük bir hazine” diyor Osmanlı devlet armasını incece işliyor ve taklit edilmemesi için sırrı kendisinde saklı olan özel bir maddeyle kaplayıp yüzüklerin üzerine koyuyor “Bu maddeyi erittikleri zaman yaptığım işçilik de zarar görüyor O yüzden kimse taklit edemiyor” diyor Aydın usta… Ve söz dönüp dolaşıp en can alıcı noktaya geliyor Ticaret değil, muhabbet kısmına… Aydın Can, kendi deyimiyle Eyüp Sultan, Fatih Sultan Mehmet gibi bir çok önemli türbenin sandukasını, Abdülhamid Han'ın gümüş takunyalarını tamir etme şerefine ulaşmış Sırada manevi bir başka mekanın restorasyonu var Can, işlerin maddi karşılığını aldığını söylüyor ancak bir yandan da “Sahabeye, Allah dostlarına ve ecdada hizmetten daha büyük bir onur var mı?” diye soruyor

ÖLÜM VAR USTA
Ve Aydın usta efsane diye bildiğimiz hikayelerin bir benzerini de anlatıyor ama bir farkla Bizzat yaşayan olarak! Bir kaç yıl evvel Eyüp Sultan Hazretleri'nin sandukasının etrafındaki gümüş muhafazanın tamir işini yapan Aydın Can şöyle devam ediyor: “Biz işimize devam ederken muhafazanın en üst noktasındaki yelpazeleri yerinden sökmemiz ve tamir için götürmemiz gerekti Ama nereden sökeceğimizi bilemedik Çünkü doğru noktayı bulamazsak, yerine eskisi gibi yerleştirmemiz mümkün değildi Hiçbir ipucu bulamayınca, 'hayır' işlerine sağdan başlanır dedim ve bulunduğum noktanın sağındaki yelpazeyi kaldırdım Gümüş yelpaze, ahşabın üzerine sıvanmıştı ve ahşap ile gümüş arasında Osmanlıca küçük bir not vardı” Bunları söylerken gözleri dolan Aydın usta, kısa süreli bir şok yaşadığını dizlerinin üzerine düştüğünü söylüyor ve devam ediyor: “Küçük kağıttaki not III Selim döneminde gümüş muhafazayı yapan Ahmet ustaya aitti Bir şemayla yelpazeyi nasıl yerleştirmemiz gerektiğini anlatıyordu Çünkü iki milimetrelik bir kayma olsa bir daha aynı şekilde yerleştirmemiz mümkün değildi” Aydın Usta notu okuduktan “Ölüm var usta” dediğini söylüyor ve “Bir notta biz koyup kapattık Bu güzellik başka kime kısmet olur ki ” diyor

Gümüş artık takı değil mücevher
Tavuk Pazarı'ndaki gümüş toptancıları, son yıllarda altıncıları epeyce imrendiriyor Çünkü Osmanlı'yı keşfedince gümüş artık mücevher olmuş Eskiden Hac'dan gelenlerin hediyelik olarak getirdiği akik taşlı yüzükler hala değerli ama artık amatis, quartz gibi alternatif taşlar bol Bülent Ersoy, Erman Toroğlu, Sibel Can, Hüsnü Şenlendirici gibi bir çok tanınmış simanın parmağındaki yüzükte imzası olan Aydın Can'ın tasarımı olan Mevlana Tacı, Hu ve Vav motifli gümüş kol düğmeleri de büyük ilgi görüyormuş Aydın Can, Osmanlı'nın dünyada hala saygın bir yeri olduğunu, yabancı müşterilerin ecdada büyük saygı duyduğunun altını çiziyor Can tasarımlarının ABD, İtalya ve Dubai'de büyük ilgi gördünü de vurguluyor