![]() |
Eski Topraklar Nasıl Besleniyordu ? |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Eski Topraklar Nasıl Besleniyordu ?Hatırlıyor musunuz? Herkesin birbirine iyi niyetle yaklaştığı, ekmeğin ekmek, karanfilin karanfil gibi koktuğu, toprağın, yağmurun, ayın, güneşin, börtü böceğin, insanların birbirleriyle uyum içinde yaşadığı zamanları… Belki biz ucundan şahit olduk, belki de görmedik bile babaannemizin anlattığı mis kokulu domatesleri, hikâyesi olan insanları ![]() Doğada mertliği bozan çok şey oldu; kimyasallar, hormonlar, daha çok kazanma, daha güzel görünme, daha çok yeme, daha konforlu yaşama, daha çok şeye sahip olma hırsı ![]() ![]() ![]() ![]() Bu genel kopukluk tablosu içinde vücudumuza da yabancılaşıyoruz ![]() ![]() Çocukların durumu büyüklerden de vahim ![]() ![]() Bütün etrafımızı saran propagandaya, reklâmlara, yazılara ve alışkanlıklarımıza inat, başımızı iki elimizin arasına alıp düşünme zamanımız geldi ![]() Eski topraklar nasıl besleniyordu? Sorunun cevabını diyabet, kanser, tansiyon, kolesterol, depresyon, alerji, uykusuzluk gibi rahatsızlıklarla günümüzdekinden çok daha az karşılaşan 200 yıl önceki atalarımızın veya şu an “ilkel” dediğimiz toplulukların, neyi nasıl yediklerine bakarak bulmaya çalışalım: Mevsimin meyve sebzesi yeniyordu Çilek yemek için Haziran’ın, salçalık biber almak için sonbaharın gelmesi bekleniyordu ![]() ![]() ![]() Gıdalar “gerçek”ti, rafine edilmiyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Genetik müdahaleler yaparak insanın istediği şekilde canlıların özünün değiştirilmesi, Allah’ın yarattığını başkalaştırması yoktu ![]() Günümüzde ABD’nin başını çektiği ülkelerde, soya fasulyesi, mısır, buğday ve pirinç başta olmak üzere birçok tahıl, bakliyat, sebze ve meyvenin genleri ile oynanıyor ![]() Herkes kendi civarında yetişenleri yerdi ![]() Şu anda Arjantin’den armut, Şili’den üzüm, ABD’den pirinç ve çeşitli ülkelerden tropik meyveler ithal edilmekte ![]() ![]() ![]() Tarımsal üretimde kimyasal gübre, böcek ilacı veya hormon kullanılmıyordu ![]() Bu ilaçların tortuları meyve sebzenin kabuğunda kalabiliyor ![]() ![]() ![]() Katkı maddeleri kullanılmıyordu, gıda ve kimya endüstrileri gelişmemişti ![]() Kimya endüstrisinin de gelişmesiyle çilek kokusu veya haşlanmış tavuk kokusu laboratuarlarda üretilebiliyor; gıda üretiminde boyalar ve daha birçok katkı maddesi kullanılıyor ![]() ![]() ![]() Herkes kendi iç sesini dinleyebiliyor, kendisi için neyin daha iyi olduğunu onu hiç görmemiş doktorlardan daha iyi biliyordu ![]() İnsanlar, reklâm panoları, televizyon, medya, ilaç şirketleri, özel hastaneler tarafından henüz kuşatılmış değildi ![]() Yemek kalabalık aile sofralarında zevkle, muhabbetle yeniyordu ![]() Koşturmaca içindeyken, bir yandan televizyon seyrederken değil; yemeğin tadını çıkara çıkara, sadece yemeği düşünerek yediğimizde vücudumuz çok daha iyi sindirebiliyor ve yediklerimizden daha iyi faydalanabiliyor ![]() Hayatımızı güzelleştirmek zor değil! Daha sağlıklı olan atalarımız veya günümüzün “ilkel” toplulukları gibi beslenmeye geri dönmek, yelkovanı tersine çevirmek o kadar da zor değil ![]() ![]() Biz ilk adım olarak rafine gıdaları ve bunlarla yapılmış tüm ürünleri hayatımızdan çıkardık ![]() ![]() ![]() Peki, çoğu evde maalesef kullanılan rafine gıdalar olmaksızın güzel şeyler yapmak mümkün mü? Cevabımız “evet” ![]() ![]() Kitabı ana-kız birlikte hazırladık ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sevdiklerimizi ve kendimizi “temiz” yiyeceklerle besleyerek hastalıklardan ve tüm zayıflıklardan korunmamız dileğiyle ![]() ![]() ![]() Arzu Aygen (Beyaz Unsuz Şekersiz Hamur İşleri kitabından alıntıdır ![]() |
![]() |
![]() |
|