Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Aşk & Sevgi - Bayanlar, Erkekler > Aşk & Sevgi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
sevmekten, vazgeçtim, zaman

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?

Eski 08-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?




Kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim


Canın sıkıldığında benimle paylaşmadığını, kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim


Bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim


Gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını ve bana hala söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vazgeçtim


Her sabah benimle uyanmak istemediğini, geleceğimizin hiçbir yere gitmediğini anladığım zaman vazgeçtim


Düşüncelerime ve değerlerime değer vermediğin için vazgeçtim


Ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim


Sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın için vazgeçtim


Tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim ve tek neden "sen" olduğun için vazgeçtim


Bencil olduğun için vazgeçtim


Bunlardan sadece bir tanesi senden vazgecmem için yeterli değildi, çünkü sevgim yüceydi


Ama hepsini düşündüğümde senin benden çoktan vazgeçtiğini anladım


Bu yüzden ben de senden vazgeçtim


Alıntı Yaparak Cevapla

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?

Eski 08-26-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?






Uzattığın ellerinde

terli avucunda ölecek bir yer bulamıyorum


Biliyorum anlamaz ve sıkılmış gözlerle bana baktığını

Umursamıyorum

Biliyorum içindeki çıkmaz sokaklara bir soluk kapılar açamadığımı

Yoğun bir bataklık kıvamında derinime çektiğimi seni

Ve nefessiz kalışlarını biliyorum

Bu yüzden umursamaz bakıyorsun bana

Bu yüzden küskün bakıyorsun


Sana anlatacaklarımı bir bir unutmak için

büyük yutkunmalarımın üzerine

mataramdan ılımış ve kokmuş bir suyu içiyorum

Anlatırsam solumayacağını biliyorum

Kirletilmiş bir havayı soluyorum bu yüzden

Ve ırzına geçilmiş bir denizin ortasında arınacak bir damla suyu arıyorum

Kurak bereketsiz toprakların teyemmümüyle,

Ve sıcağıyla,

Lekeli kefenimi yamayıp, huzuruna çıkmaya hazırlıyorum kendimi


Uzattığın ellerinde

terli avucunda ölecek bir yer bulamıyorum


Nedir ürküten seni akşamın serininde

Gözlerini kaçırışını benden

Sıkılışın, medet umuşun

Biliyorum hep çok şey istedin,

Mahçubuyetin değil bu yüzden

Biliyorum iç çekişlerini,

Umursamadığımı düşündüğünü biliyorum


Aşkla ve yalansız yaşamadığımı,

Sahipsiz bıraktığım tenhalarında dolaşırken gecenin,

İçimin üşümediğini

Ama nedensiz havada kaldığını

Biliyorum

Bu yüzden kirletiyorum kendimi


Dönüp yine yanıma sokulacağını ah çekişlerinle,

Alışmaya çalışarak tenimin terli kokusuna

Ve mutlu olmaya çalışarak

Tek sığınağın olduğumu

Ama sığınamadığımı biliyorum


Sitemimin kendime olduğunu,

Seni bir yük gibi taşımak istediğimi biliyorum

Omuzlarımda ağırlığını hissetmezken

Kaçış nedenim olacağını,

sen uyumuşken sana sokulacağımı,

Sıcağında tövbeler edeceğimi biliyorum


Uzattığın ellerinde

terli avucunda ölecek bir yer bulamıyorum


Yaşama nedeni bulamıyorum koşuşturmalarım arasında,

Ölme nedenimi bulamıyorum,

Bu yüzden nedensiz yaşıyorum

Kirli parfüm kokuyorum

Bu kokuyu sevdiğini biliyorum

Güvende hissettiğini kendini,

Sabah işe gidişlerim olacağını hatırlatıyor sana sanırım

Uyanacağımı,

Sakalımı kökünden keseceğimi,

Budayacağımı kendimi biliyorum

Bir ceza olarak

İşbilir bir ifade takacağımı yüzüme

Sen de biliyorsun,

Bir hoşça kal bekliyorsun benden,

Söyleyemeyeceğimi biliyorum


Uzattığın ellerinde

terli avucunda ölecek bir yer bulamıyorum




Alıntı Yaparak Cevapla

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?

Eski 08-26-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?




Hiç bu kadar üşüdüğümü hatırlamıyorumhava mı soğukyoksa ben mi üşüyorum


Nefes alamıyorumhavasız kaldımnormalden daha çoğuna ihtiyacım var artık oksijen moleküllerinin


Problem ben de mi yoksa havada mı bilmiyorumhavayla bile iletişim kuramıyorum


Sadece havaylamı hayır hayatla problemim var


Yaşamla ben apayrı yerlerdeyiz şimdi


Yaşama uzaktan bakıyorumne görmem gerektiğini bilmiyorum


Mutlu muyum mutsuz mucanlı mıyım cansız mı


Haksız mıyım haklı mı inan bilmiyorum


İçimde bir sürü ben var, hepsi bir şey söylüyor


Üşüyornefes alamıyorum…


Ama hala yaşıyorumhayatın içindeyim


Nefes alamadan yaşar mı hiç insanyaşıyormuş meğer


İnsanlar soru soruyor onlara cevap veriyor, sonra kaldığım yerden devam ediyorum


Hep böyle değil midir zatensürekli kişiler-olaylar girip çıkar hayatımıza


Biz kaldığımız yerden devam ederizyaşamayakendimizle başbaşa


Yaşamla bir perde var sanki aramda aralanması zor


İçeri hiç ışık sızmıyorsanki gün hiç ağarmayacak gibi geliyor


Ağarmayan gün beni benden gizliyor


Kafamı kuma gömmek, hiç çıkarmamak istiyorum


Uyuyup hiç uyanmamak belki de


Biliyorum ki acıyla daldığım uykudan acıyla uyanacağım


Yine üşüyüp nefes alamayacağım


Halbuki fazla bir şey istememiştim hayattan


Belki de istemek lazımmış kimbilir


Yetinmemek mi lazımdı acaba bulduğunla


İstemek ısrar etmek İdare etmemek


Ne bilirdim kollarımın bir gün boşluğu saracağını


Hayata dair hiç bir şey bizden uzak değilmiş anlıyor insan


Hayatın içinde her şey yan yanaymış,her şey yaşanabilirmiş her an


Gözler gördüğünü gördüğünden ibaret biliyor


Kulaklar sadece duyduğuna inanıyor


Dudaklar ise her şeyi söylüyorhiç hesapsız


İnsanlar sadece beş duyusuyla davranıyor


Niçin verilmiş o halde insana manevi kimlik


İnsanlar bedenleriyle dolaşıyor ortalıktaruhsuz


Sonuçta ölümü tadacak aciz birer kuluz


Böyle avutuyorum işte kendimi malumunuz


Nasıl olsa hepimiz birgün aynı yerde buluşuruz…





Alıntı Yaparak Cevapla

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?

Eski 08-26-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?




“ Varlığın acı veriyor olsaydı bana;

Seni ölüme sevmez,



Gelmeyeceğini bile seni beklemezdim hala



Ben sensizlikte bile "seni yaşıyorum" sevgili




Mevsim, sonbahara akarken ben de sana geliyorum Elimde yokluğun yüreğimde suskunluğunla sana geliyorum sevgili Ilık bir Eylül gecesi kentin yorgun kaldırımlarında tanıdık kelimeler arıyorum sevdana dair Sana dair tek bir kelime yeterdi bana Tek bir nefes bile gülümsemem için yeterdi bana Sensizlikte kanarken sol yanım, ben hep seni düşledim zembereği kırılmış zamanın avuçlarında Seni aradım güneşin sıcak alnında, senin ellerini aradım yağmurun ıslak dualarında




Sana gelirken toprak yağmur kokuyordu sokaklar ise yalnızlık Sana çıkan tüm yollar arsız dikenlerle süslenmişti sanki Ayaklarım kan revanBir yanım uçurum bir yanım sensizlik ama her şeye inat sana geliyorum Hava puslu, etraf ise sensizlik Dikenlere aldırmadan yalınayak yürüdüm gecenin dar sokaklarında Yüreğimle ezdim tüm engelleri, ayaklarımla öptüm yollarındaki ikiyüzlü dikenleri Her şeye inat sana geliyorum bir elimde mevsimlerin koynundan çaldığım ılık bahar bir elimde bulutların saçlarından arakladığım rüzgar ile Bir ömür uzaktan sana geliyorum bir elimde bir avuç gülüş karakışlarda güneş bil diye bir elimde bir yudum umut zifiri karanlıklarda aydınlığa sımsıkı tutun diye Sana geliyorum sevgili




Unutmadan sevgili; gittin diye meteliksiz bir intiharın ayakuçlarına boynunu büken bir kukla olmadım hiçbir zaman Gittiğin gün kansız ve acımasız bir ihtilalin demir kelepçeli zamanlarından kaçıp sen diye ipsiz uçurumlara sığındım Yokluğunda kimi zaman bir çocuk gibi koynunda ağladım kimi zaman kirpiklerinden ıslak yağmurlara kaçtım Sensizlikte her gece arsız fırtınalarına göğüs gerdim ve esrarkeş yangınları sen diye koynuma alıp yüreğimde közledim yalnızlığının ıslak çığlıklarını Evet gittiğin gün sen kokan kelimelerim çıplak kaldı dudaklarımda Yüreğim gözyaşına asılı kaldı gözkapaklarımda Ama hiçbir zaman boynumu bükmedim yokluğuna Pes etmedim sensizlikte kıyılarıma vuran hasret dalgalarına Direndim, savaştım yalnızlığınla Kan revan içinde kalsam da, bilmediğim fırtınalarda sensiz savaşsam da ben hiçbir zaman “ yalnızlığına “ yenilmedim sevgili




Gittiğin günden beri tek bir kelime konuşmadık seninle Giderken seninle gitti taze baharlarım Yetim kaldım mevsimlerin koynunda Gözlerindeki sıcaklığı aradım güneşin sınırsız coğrafyasında Seni sordum memleketimden göçen turnalara Ama bulamadım seni Yüreğimin derinliklerinde kaybetmiştim seni Aldığım nefeste, hayata bıraktığım her gülüşte seni aradım Bulamadım işte Ucube binaların nemli duvarlarına dayanıp sana ağladım Dudaklarımı kapatıp kelimelerimle yalnızlığına ağladım Ama hiçbir zaman ne kadere ne de sana isyan ettim Gittin diye hiçbir zaman suçlamadım seni Varlığına küfürler edip arkandan beddualar savurmadım hiçbir zaman Gitmiştin beni “ sensiz “ bırakarak Gitmiştin aramızda yaşananları bir kibritle zamansız yakarak Ama gittin diye hiçbir zaman unutmadım seni Yokluğuna inat yaşattım seni Gittin diye bir ikindi vakti kefensiz satırlara gömmedim seni Varlığın bana hiçbir zaman acı vermedi ki ben seni gidişinle suskunluğuna gömeyim sevgili…Seni “ sen “ diye sevdim ben Varlığına inat yokluğunda bile sevdim seni Sana duyduğum sevgim bir günlük olsaydı eğer; seni “ sensizlikte “ bile yaşatmazdım sevgili Seni hiçbir zaman “ acılarımın metresi ” diye sevmedim ki ben Ben yüreğindeki sıcaklığı, tenindeki saklı baharları ve gözlerindeki ıslak gözyaşları sevdim Seni hep " aldığım nefes " bildim Yüreğime dokunduğun için, yarım bir adamı sevginle tamamladığın için sevdim seni




Satırlarıma sonvermeden bilmen gereken bazı şeyler var sevdiğim İyi dinle beni sevgili Cümlelere değil kelimelere örülmüş anlamları iyi algıla sevgili Yokluğunda seni aradım yorgun gecenin gri sabahlarında Yalnızlığında kanattım fakir kelimelerimi Dilimde birikmiş ve bir kaç cümleyi geçmeyen itirafım var sana canım İyi dinle beni şimdi Sensizlikte “ seni aldattım sevgili “ Yanlış duymadın sevgili Açık açık utanmadan sıkılmadan seni aldattığımı söylüyorum sevgili Sensizliğin soğuk gecelerinde seni aldattım Hem de defalarca… Başucumda bu imkansız sevdanın sevapları dururken ben seni “ günahlarınla “ aldattım sevgili Yokluğunda kanarken tövbesi yarım kalmış günahlarınla seviştim yalnızlığının buz tutmuş yatağında Her gece bedenimi ateşlere serip günahlarınla seviştim kan ter içinde Közlenmiş bedenimle, terkedilmiş yüreğimle tövbesi oldum en masum günahlarının Seni sensizlikte “ senin günahlarınla “ aldattım sevgili…Sen benden uzaklarda iken bensiz zamanlarda işleyeceğin her günaha bedenimle kefil oldum Körpe ve filizlenmemiş acılarını satın aldım ömür defterinden Evet, tüm günahlarını ve bensiz yaşayacağın tüm acılarını satın aldım karşılığını “ yüreğimle “ ödeyerek




Sen bu satırları benden uzaklarda okurken ben bir kelebek edasıyla baharın ince dallarından binlerce çiçeği yüreğimin eteklerine topluyor olacağım Bir gün Cennetin taze baharlarında buluştuğumuzda giyineceğin “ beyaz duvağı “ süslemek için en parlak yıldızları çalacağım gecenin kirpiklerinden Sen benden “ bir ömür “ uzaklıkta yaşarken sensizlikte bile sen varmışçasına sevdana nefes alıyor olacağım Her gece günahlarınla sevişip güneşle beraber perdelerine gelip yüzüne ilk gülümseyen ben olacağım sevgili Sen beni unutsan da ben seni yüreğimde yaşatacağım Uzaklarda bir yerde yaşıyor ve nefes alıyor olmanı en büyük mutluluğum bilip acılarına delicesine yanacağım Közlenmiş yüreğimle bir sonbahar gecesi ıslak saçlarına yağacağım avuçlarımda güller ile Gözbebeklerinden yuvarlanıp ayakuçlarına serileceğim Gülüşlerini nefesim bilip “ sensizlikte “ bile sana yaşıyor olacağım sevgili Adını yüreğime vurulmuş bir mühür bilip dudaklarında anılan dua olarak hep seninle nefes alacağım sevgili




“ Sen bana “ bir ömür “ uzakken ben sana bir nefes kadar yakınım sevgili




Gelmeyeceğini bile bile ben hala seviyorum seni




Gün gelecek,

Adımı unutmak zorunda kalacaksın

Puslu gecenin yorgun sabahında

Bir kibrit çakıp yaşananlara,

Tek tek yakacasın benli hatıraları

Ömür defterinin en masum günahında




Duvarlarında asılı takvimlerden düşen

Bir gün gibi,

Ağladığında yüreğine gömülen

Bir hüzün gibi

Yavaş yavaş eriyeceğim dudaklarında

Ama ben sana inat,

Yokluğuna inat,

Bedenimle közleneceğim günahlarında




Seni benden alan kadere,

Tek bir kelime etmeden

Seni içimde yaşatacağım

Çünkü ben senin;



“ Bedelini yüreğimle ödediğim

En masum günahındım…

Alıntı Yaparak Cevapla

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?

Eski 08-26-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?




~ Kimi zaman da bazı şeylere, bir gün sonlanacağını bile bile bağlanır inSan

Biterse gitmiş olur, herşeyi götürür; hele ki ömrünü ona adadıySan

Acırsın ta derinden, kalbin acır Sevgili, çivili ayakkabılarıyla koşar,

kaçmak iSter yüreğinden Bağlanırsın gideceğini bile bile,

o kalbini kanatır; çeker gider !

Oysa ki öyle miydik, böyle miydi ? Ne yaptın sen, beni yanlışlıkla mı Sevdin ?

Onu da beceremedin Ben sende birdim, oySa içinde değildim

Bak ben halâ birim, bu defa senden gittim

Şaraplaştı terk edişlerin, eskidikçe geldi içilesi;

ben sarhoş olacağımı bilerek içtim her seferinde,

şimdiySe üstüme kaldı çileSi

Söz gelişi ' HerŞeyim ' derdin, beni yakıp yıkarken de herŞeyin miydim ?

Maalesef sen artık bir hiçSin, çünkü herŞeyin seni kaybetti

Defalarca intihara teşebbüs ettim, içimdeSin diye defalarca vaz geçtim

Seni sana armağan edecektim, kendimi senin yerine koydum;

göz yaşına lâyık gördüm kendimi, bunu hak ettim

Defalarca hak ettim

Adımın yazdığı bir sürü muSalla taşı var gönlümün üStünde

Kaç kere öldüySem o kadar ağırlık düştü üStüne

Ah sevgilim, taşıyamaz oldum bir bilSen '

Ya da, ya da hiç bilmeSen

Dudaklarımda kırıntı boyunda bir kenet,

izin kalmış; geçmez de Ayak ucumda adım ve soy adım,

morG numaramSa sekSen beş ´

Ani bir patlama yaşandı gözlerimde Ruhum öyle bir hızla çıktı ki içimden,

şimdi bedenimi arar hâlde Bulamazsın boşver, o beden şimdi harabe !

Her günün sonunda buruk bir hüzünle bıraktım bir parçamı topraĞa,

Göz yaşlarım yardım etti, büyümeSi için bir yağrağa

MutluSundur, kim bilir ? Gözyaşımda boğarken beni

Kan oldu her yerim, umruma takmadım beni Seveni

Sen ! Halâ ' Sen ' dediğim hâlde, sen hiç beni sevmedin ki ´


* Zamanında şırıngaladığı sevgiSini, gün gelir göz yaşlarıyla idam eder geçen günler

Zoru severim derdim, öyle miymiş Sevgilim ?

Seni sevdim, zorladın tüm sevGilerimi, tüketmeye meCbur ettin Sen gittin,

bitmedim ama; bitmeye meyilli yaşamak, günlerimi ve tüm beyin hüCrelerimi yedi

Bir heyeCan başladı hikâyemiz Benim kalbim sende atardı, nefeSlerimi sana adamıştım

Bana kıyarSan eğer, şehadeti senin için getireCektim

Sende son bulaCaktı hayatım Bedenimi sana teSlim etmiş, bağlanmıştım

Gittin, anSızın Geriye kalansa, yaşananlardan arta kalan mutluluk tebessümleri

ve işlediğimiz günahlardı

Biz mutluluğu hak etmiştik lâkin kader bizi sınıyordu

Benim olman en büyük armağan ve ne kadar mutlu ettiySen beni,

terk edişin en acı; en üzücü olay ! Ve bu acı beni yorar

Tükendikçe yoruluyorum Hastalandım ve sen ilaCım değilken;

bütün tabelalar ölümü işaret eder

Biraz tattım sevGinden; bıraktığın acı emanetle son buldum

Hislerim soğuktu, morGta kalmıŞım sanki saatlerce

Sen ölürSen yaşam bana dar gelir, bir ceSet olması gereken şey;

beraber son nefeSi vermek

Aldığım nefes sayende değil artık; bitkilerden

Tenimdeki sıcaklık senden değil artık; güneŞten

Dökülen göz yaşlarım ? Evet, onlar senin eSerin



Alıntı Yaparak Cevapla

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?

Eski 08-26-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?






şiddetle ihtiyacim var beni öpmene

dudaklarin dudaklarimi hacize gelsin

dokun! dokun! dokun etime,

etimle süslensin ardiç gözlerin

akşam olup da delikanlilar siyah giydiler mi

(dişavurumcu zifir ve seni seviyorum)

turuncu soyundu mu ****** karilar ve dönmeler

bir şelale çalarim en yakin vitrin camini kirip

ceplerimde bahar şiirleri ve ilkokul ögretmenleri

en güzel sesleri çizip anahtarimin kenariyla

aglarim! aglarim ulan sana ne, sen

soyun -mumlari söndür- yatagina uzan!

süte aşki üfle!(*)


biyiklarimi kestim, kravatimi taktim, suyumu içtim

gittim(**)

gidiyorum(***)



(*) : sevda kafiyeleri arasindaki kivamli stoplazmik uzantilar degil miydi

saçlarini kizartip da seni gövdeni boşaltip çekip uzaklaşmaya mecbur

eden çekiç ugultusu ve kil buketleri--ki benim şahmerdanim senin

çocuk karanliginda yaşli bir alice'di ve harikalar diyarinda iskambil

adamlara poker borcum, sen, nasil, fakat

(**) : yagmur kadardin, prezervatiflerimizden kan emdi mesut yaşayan

meşhur yalnizlar ve meddah kronolojiler Agzinda kanarya lekesi

(***): muradim yaniyor Sen oyna hayatimi ey Robert De Niro Sen söyle

şarkimi ey hüzün: Newyork! Newyork!




Alıntı Yaparak Cevapla

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?

Eski 08-26-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sevmekten Ne Zaman Vazgeçtim?






Sevilecek adamlar;

Genelde insanlardan uzaklardır, almazlar yalnızlıklarına kimseleri, öyle herkesi de sevmezler, bir gün biriyle başka gün biriyle göremezsiniz onları Gecelerde, kalabalık arkadaş toplantılarında göremezsinizGörseniz de fark etmezsiniz Arada sırada çıkarlar, yalnızlardır Masalarında ikinci bir bardak çok olmaz Kirli sakallı, genelde dağınık halleri ile kendi başlarınadırlar Kahvaltı da etmezler, hazırlayacak kimseleri olmazsa eğer Çünkü birileri giydirmeli, çeki düzen vermeli, sabah kahvaltı için bir nedenleri olmalıdırÇok paraları olmaz, olsa da ceplerinde çok durmaz Hikayeleri vardır ama anlatmazlar, çünkü bilirler ki size masal gelir anlattıkları Ulu orta kahkaha atarken de göremezsiniz onları Kalabalık resimler içinde yer almazlar Aslına bakarsanız çok yakışıklı da değillerdir Genelde isimleri "serseridir", çok sevenleri de olmaz bu yüzden Severler ama sevdiklerine inanmazsınız, inanmamak her zaman kolay olanıdır çünki, çünki onların sevgileri, sizin sevgilerinize benzemez Sizin doğrularınız gibi sevmez onlar, severken doğruyu yanlışı ayırmazlar


Neden bu adamlar özlenir;

Çünkü kimse yaşatamaz size onların yaşattığını Katıksız, sorgusuz kuralsız sever bu adamlar Hatta tüm hayatlarını sizin için değiştirebilirler, sevmedikleri yemekleri bile sizin için yiyebilirler En basit yemekleri sizin için en güzel yaparlar Yiyemezsiniz onun yaptığı gibi bir daha, en lüks yerlerde yeseniz de En eğlenceli gününüz, onunla olduğu gibi olmaz artık


Her daim sizinle yola çıkmaya hazırdırlar, öyle pat diye akıllarına esen yere giderler Genelde bir dağ başı, ya da kimsenin olmadığı bir yol, en güzel yerlerdir onlar için Ama siz onun baktığı gibi bakamazsınız oralara Siz yeşili, maviyi görürsünüz, o sizi


Bir kere sevdi mi, olmazları yoktur sizin için Onlar sadece severler, "tek aşka" inanırlar çünkü Aslında sevmeyi de çok iyi bilmezler Çünkü ilktir onların sevgisi Ondan aşkta çok hata yaparlar Ama ne yapsalar sevgiye dairdir, size dair Hepinizin hayatından bir tane geçmiştir bu adamlardan, ama onların hayatından "tek" biriniz geçebilirsiniz Hiç ummadığınız anda mutlu edebilirler sizi Yaşamaları gibi, tesadüflerle çıkarlar karşınıza çünkü Hiç beklemediğiniz bir anda gözlerinin içinde eridiğinizi hissedersiniz Aynaya bakmak gibidir onlara bakmak, baktıkça kendinizden başka hiç birşey göremezsiniz Çok sever, çok özler, çok vefa gösterirler Her ihtiyacınız olduğunda çağırmasınız da yanınızdalardır


Öyle dakika başı, sulu aşklar yaşamazlar, her kelimeleri "aşkım, bitanem, pamuğum, balım" ile bitmez Size tek bir isim bulur, onla severler sizi Ne zaman hatırlasınız, yüreğinizi yakacak bir isimle Ne zaman hatırlasanız diyorum, çünkü onlarla evlenilmez Sevilirler sadece Siz ondan sonra da seversiniz, hatta mutlu olursunuz, sadece ufak zaman birimlerinde düşerler akıllarınıza O zaman hiç bir mutluluğunuz, kapatmaz işte acınızı


Ama üzülmeyin, dünyanın durduğunu hissetmeniz çok sürmez, tekrar yönelirsiniz maceralarınıza Seviyorum seni demek sizin için tek kuruş etmez çünkü, her gördüğünüze yeniden aşık olabilirsiniz!


Ne olur bu adamlar sizden sonra?

Gitme vaktiniz gelmiştir artık sizin, yeni bir macera zamanıdır vakit Biraz üzülürsünüz, vicdan azabı belki biraz Ama üzülmeyin, üzülmenizi istemeyecek kadar severler sizi Onlar mı ? İşte şimdi olur masalarında 2 bir kadeh, hiç içilmese de masalarında yer kaplarsınız Oturur acılarını yaşarlar Böyle bağıra çağıra değil sessiz akmayan gözyaşlarıyla anarlar sizi Biraz arasanız bulursunuz aslında onları, yine bir dağ başında, sizinle gittikleri bir yoldadırlar


Sizin yaptığınız gibi, yeni aşklara da yelken açmazlar Tek aşktır çünkü onlar için hayat Siz bırakıp gitmişssinizdir ama, yine de kızmazlar size, kadere vururlar öfkelerini Allah'a inançları varsa kaybederler, yoksa inanmadıklarında haklı olduklarını düşünürler


vlenilecek adamlar

Hayatta idealleri vardır onların, yeni bir araba, yeni bir üniversite gibi Sürekli planlarlar hayatlarını, yarın yapacakları işleri bile not kağıtlarındadır Hayatı saate göre yaşarlar, onların yatma, kalkma, hatta sevişmek için bile ayarlanmış zamanları vardır Gezecekleri günler bellidir, öyle birden pat diye çıkmazlar yola, 1 hafta önceden arabaları bakıma gider, alışveriş başlar Masalarında toz, üzerlerinde leke göremezsiniz bu adamların Traşlı yüzleri, bakımlı ciltleri vardır Çok para harcamazlar, ama cüzdanlarında her daim para bulabilirsiniz Ne zaman paraya! ihtiyacınız olsa onlarda vardır Her telefonlarını açışınızda yavşakca bir "aşkım, balım, böceğim, peteğim" cümlesi düşer dillerinden Oysa o arada masalarının üzerindeki sözleşmeyi imzalıyorlardır bir taraftan, ya da akıllarında birazdan girecekleri toplantının notları dolaşıyordur


İşte bu adamlarla evlenirsiniz

Ama unutmayın;

bu adamlar bir zamanlar "sevilecek adamlardır"

Ne zaman inancını yitirirlerse sevgiye, aşka,

"evlenilecek adam" olurlar


Sevilecek adamlar sizi hatırlamaz mı? Hatırlarlar tabi

Bir düşünün şimdi;

Sizin hatırladığınız gibi hatırlayabilirler mi?



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.