Prof. Dr. Sinsi
|
1- Tevessül Nedir?
Tevessül: Vesile edinmek, yakınlık talebinde aracı koymak, yakınlaştıran sebeblere -amellere- yapışmak
Allame Zahidi Kevseri r aleyh, makalelerinde, tevessül hakkında uzun açıklamalar açıklamaları yapmıştır Biz sayfamıza özetleyerek alacağız
Mevla Teala buyurdu: "Ona -ulaşmak için- vesile edinin" (Maide:35)
Bu ayetteki tevessül, umum manada şahıslarla ve amellerle olanı da ihtiva eder Şeriatta anlaşılanı amellerle olan tevessüldür Diri ile ölü kimseler hakkında ihtilaf edenler, ruhların yok olduğuna itikad edip dirilmeyi inkar edenlerdir Bununla, bedenden ayrılan ruhun, cüz'i idrakinin olmadığını söylemektedirler
Ayetin mefhumundan anlaşılan şahıslarla olan tevessül sırf kuru bir iddia değil, bilakis hakkında delilin subutu vardır Hazreti Ömer radıyellahu anhu'dan şöyle rivayet edilmiştir Kendisi Abbas radıyellahu anhu ile, yağmur talebinde tevessül ettikten sonra şöyle demiştir:
-Şu! Vi Allah azze ve celleye tevessüldür -
Sünnetten, Osman bin Huneyf radıyellahu anhu'dan şöyle rivayet edilmiş:
-Ya Muhammed! Muhakkak ben, seninle Rabbime yöneldim -
Aynı şekilde Resulullah aleyhi ve sellem, gözleri görmeyen birine bu duayı öğretti Bunu zahirinden çevirmek (tevil etmek), hevaya uyarak kelimelerin mevzısını değiştirmek olur Hadisi şerif hafızlarından bir cemaat, bu hadisi şerifin sıhhatini açıkça beyan etmişlerdir
Aynı şekilde fatıma binti Esed radıyellahu anhâ hadisinde, -Nebinin hakkı için, benden evvelki nebilerin hakkı için - Bu hadisi şerifin ravileri, güvenilir kimselerdir Burdan ölü ve hayatta olanlar ile tevessülde fark olmadığı katiyetle anlaşılmaktadır
Ebu Said el Hudri radıyellahu anhu hadisinde: -Allahım! senden isteyenler hakkı için senden istiyorum- Bu hadisi şerif, umum müslümanlar ile -ölü veya diri- tevessülün cevazına delildir
Ümmet tabaka tabaka Nebiler ve salihlerle ister diri olsunlar ister ölü olsunlar, tevessül etmişlerdir Hazreti Ömer'in sözü, -Biz, Nebimizin amcası ile sana tevessül ediyoruz- yöneliyoruz- Bu rivayet, ashabın, ashab ile tevessülü hakkında nass tır Yani ashabı kiram efendilerimiz,hayatında iken Resulullah s a v ile tevessül ederlerdi, onun vefatında amcası ile tevessül etmişlerdir Bununla sadece tevessülün cevazını inkar edenlerin, nebilerin hayatlarından sonra tevessülün olmayacağına delil getirmeleri, Ömer r a ya iftiradır, zira o ve diğer ashab, hali hayatlarında iken Efendimiz s a v ondan sonra, onun hatırı ve akrabalarının hatırı için Abbas r a ile tevessül etmiştir, yoksa vefatından sonra nebi s a v ile tevessül olmayacağı manasında değildir Zira Ömer r a zamanında hicretten on yedi sene sonra büyük bir kuraklık olmuştu Ka'b r a dediki: Ya Emirel mü'minin! Beni İsraile böyle bir afet gelince peygamberlerinin akrabalarıyla yağmur taleb ederlerdi Bunun üzerine Ömer r a Abbas r a ya giderek: işte bu, Resulullah s a v in amcasıdır, Beni Haşim'in efendisidir, diyerek hali arzetti
Bununla, Ömer r a yağmur talebini Abbas r h ile yapması, -Resulullah s a v ölüdür, sesimizi duymaz, Allah katında hatırı yoktur- manasında değildir Bu gibi kötü itikattan Allah'a sığınırız
Hazreti Ömerin hılafeti döneminde Bilal ibni Haris r a , Nebi s a v in kabrine gelip: -Ya Resulellah! ümmetin için Allah'tan yağmur taleb et, zira onlar helak oldular- dedi Gece rüyasında Resulullahı s a v gördü, buyurduki, -Ömer'e git, benden selam söyle, ona haber ver, sulanacaklar -
Bu rivayet, vefatından sonra nebi s a v ile ashabın tevessülü hakkında nasstır Bu rivayet Fethul Bari'de olup sahihtir
İmamı Şafiinin, İmamı A'zam ile olan tevessülü, Hatıb'in tarihinde sahih senetle zikredilmiştir Hafız Abdul Gani Makdisi el Hanbeli, İmamı Ahmed'in kabrine dokunarak, doktorların aciz kaldığı hastalığının şifası hasıl olmuştur Bu rivayet ondan aktarılan eserlerden nakledilmiştir Bu sayılanlar kabir ehli değil mi?
meşhur imamlar Fahruddin Razi, Sadettin Taftazani, Şeyyid Şerif Cürcani gibiler, Nebiler ve salihler ile tevessülün -ölü olsun, diri olsun- cevazını açıkça beyan etmişlerdir Hangi sefih akıllı, bunların kabir ehline ibadet ettiğini ve Allah'a şirk koştuklarını iddia edebilir?
Bundan sonra -2 makalede- şu imamların, bu bahis hakkındaki açıklamalarını zikredeğiz
|