Allah İnancimiz |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Allah İnancimizŞeyh Mevlânâ Halid Diyâuddîn el-Müceddidî, Mektubât'ında muhteşem bir uslûpla Allah inancımızı anlatıyor: Rahman ve Rahim olan Allah'ın ismiyle ![]() ![]() Allah-u Teâlâ'yı, Meleklerini, Peygamberlerini, Velilerini, beden ve ruh olarak, hâzır ve gaib olanlarıyla insanları ve cinleri, bilinen ve Allah'tan başkası tarafından bilinmeyen O'nun bütün yaratıklarını şahit tutarak; bütün kalbim ve dilim ile kesinlikle şehadet ederim ki; âlemi yoktan var eden Allah Bir'dir Lizâtihi vâcibu'l-vücûd'tur (Varlığı kendisinden kaynaklanır ve varlığının aksi düşünülemez ) Bütün kemâl (sıfâtlar)ın sahibi olup, eksiklik ifade eden tüm (sıfatlar)dan uzak ve yücedir Yoktan var ettiği için âlemin gerçek sahibidir ve âlemde ibadete lâyık yalnız O'dur Uluhiyyet, Kıdem, Bekâ, Yaratma ve Kudret (sıfatları) sadece O'na aittir Ne zatı ne de sıfatları cisim, cevher ve araz değildir O'nun varlığında hiç bir şeyin (etkisi ve yeri) yoktur Hiç bir şeye hulûl etmez Cisim olmaktan ve cisme tabi olan şeylere dönüşmekten münezzehtür Her türlü cihet ve mekândan münezzehtir Her iki dünyada kalpler ile; sadece âhirette gözler ile görülür Başka bir varlığın bulunmadığı zaman da dahil olmak üzere O her zaman vardı Varlığının başlangıcı yoktur Sonra kendi iradesi ile âlemi yoktan var etti Bundan dolayı kendisine bir kemâl (herhangi bir fazlalık ve değişiklik) meydana gelmediği gibi yeni bir isim ve sıfat da almadı O, isimleri ve zâtî sıfatları ile ezelîdir Zâtında, sıfatlarında ve fiillerinde hiç bir benzeri yoktur Hayy (diri)dır; Kayyûm (her şeyi koruyan, ayakta tutan)dır Cisim, cevher ve araz olarak -kulların ihtiyârî fiillerine varıncaya kadar- yerde-gökte, denizde-karada (bulunan) her şeyi yaratan O'dur Allah her şeyi bilir Varlık âlemine çıkanları da bilir; çıkmayanları da ![]() ![]() Küllî olanları da bilir; cüz'î olanları da ![]() ![]() Şehâdet âleminde (görünürde) olanı da bilir, gâibte (görünmez) olanı da ![]() ![]() O'na göre gâib yoktur, her şey görünür durumdadır Gözlerin haince bakışını, kalplerde (saklananları) bilir Nasıl bilmesin ki? Onları yaratan O'dur �Hiç yaratan bilmez mi? O, en ince işleri görüp bilmektedir ve her şeyden haberdardır � (Kalem/14) Yer-gök (bütün) âlemde hiç bir şey Allah'ın iradesi dışında değildir İrade ettiği şey ilmi dahilinde olduğu gibi; bir şeyi irâde etmeden de kudreti ona taalluk etmez ?Dolayısıyle kâniâttaki bütün varlıklar, O'nun irâdesi ve kudreti ile meydana gelmektedir Her şeyi irâde eden Allah'tır Her şeye kâdir olan Allah'tır Her şeyi işiten Allah'tır Her şeyi gören Allah'tır Bilinenlerden -zerre ağırlığında da olsa- hiçbir şey O'nun ilmi dışında kalmaz; işitilenlerden -zerre kadarı da olsa- hiç birisi O'nun işitmesinden uzak olmaz Kişinin içinden geçirdiği düşünceleri, hatta bir elin yavaşça dokunması esnasında hasıl olan sesi bile işitir Görünen şeylerden hiç biri, O'nun görmesinin dışında kalmaz O Sübhanehu ve Teâlâ, karanlık bir gecede, siyah bir zemin üstünde bulunan siyah karıncanın yürüyüşünü görür Zifirî gece karanlığında, bin perde arkasında bulunan, en küçük varlığı dahi görür Allah için uzaklık ile yakınlık arasında fark yoktur Allah, kendisinden kaynaklanan bir ses veya düşünülebilecek bir sükût ile değil, diğer sıfatları gibi ezelî ve mukaddes olan kelâmı ile konuşur Mûsâ'ya (A S ) o kelâmı ile konuşmuş, Peygamberlerine o kelâmını indirmiş ve ona Kur'ân, Zebûr, İncil, Tevrât ve Sahifeler diye isim vermiştir Allah-u Teâlâ'nın hayatı ruh, cesed ve organlarla değildir O'nun ilmi, düşünmekten, daha önce bilememekten ve unutmaktan münezzehtir O'nun iradesi, tereddütten uzaktır O, bir şeyi irade ederken bir kalbe veya ruha muhtaç değildir O'nun kudreti, âlete ve başkalarının desteğine ihtiyaç duymaz O'nun işitmesi, işitme vasıtası ve kulak varlığı düşüncesinden berîdir O'nun görmesi için göz bebeği ve kirpikler düşünülemez O'nun konuşması da ağız, dil ve damak ile değildir Allah Sübhanehu ve Teâlâ, kerim bir Rabb'dır Saltanatı büyük, ihsânı geniş, nimetleri çoktur Sıfatlarından hiç biri, O'nda bir artışa sebep olmaz O'nun pek çok şeyle ilgilenmesi de sıfatlarında bir fazlalığı gerektirmez (O, nasılsa öyledir ) O'nun iradesi dışında hiç bir şey meydana gelmez; mülkünde ister hayır ister şer, sadece ve sadece dilediği olur Küfür ve isyân, O'nun iradesiyle meydana gelir Fakat onlarda, O'nun emri, rızası ve sevgisi yoktur Allah-u Teâlâ, kulların fiilleriyle ilgili olan ve olmayan, kulların mükâfat alacakları veya cezaya çarptırılacakları gelecekle ilgili bütün olayları ezelde bilmektedir Ayrıca bütün bunları yazmış ve zaptetmiştir O halde her şey Allah'ın ilmine uygun olarak meydana gelir ![]() KEMAL YILDIZ |
|
|
|