Kadinin Erkeğe Mesafesi

KADININ ERKEĞE MESAFESİ…

“Eğer yasaklandığınız büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin kusurlarınızı örteriz ve sizi güzel bir makama koyarız” ( Nisa Suresi, 31 Ayet)
Allah’ı azimüşşan mahlûkatı farklı şekillerde yaratmıştır Ancak bu farklılıklar içerisinde birbirini tamamlayacak, dünya hayatı içerisinde bir diğerinin eksikliklerini giderecek kabiliyetler de vermiştir
“Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratıp ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üretip yayan Rabbinizden korkun” ( Nisa Suresi, 1 Ayet)
Bu bağlamda kadın ve erkek olarak yaratılan insan için bu farklılık hem tamamlayıcılık hem de imtihan yönü taşımaktadır Kadın-erkek zıtlığı mübah çerçevesinde bütünlüğe dönüştüğünde ve evlilik dairesine dâhil olduğunda sevap getirecektir Aile müessesesi ile dünya genişleyecek ve mana kazanacaktır Ancak bu dairenin ve ailenin dışındaki her tür kadın-erkek ilişkisi dikkat gerektirmektedir Çünkü insana evlilik ile sevap kazandıran durumların tamamı, evlilik dışı durumlarda günah kazandıracaktır
Kadın ve erkek olarak bilhassa ev dışı hayat içerisinde belli ölçülerde bir münasebet gerektiği açıktır Bu münasebetin ölçülerinde bilinmesi gereken en önemli şey ise mesafenin korunması ve gereken miktarda münasebetin gerçekleşmesidir Sınırlar korunduğu takdirde ihtiyaçların karşılanmasında bir sakınca yoktur Mesela alış-veriş gibi zorunluluklarda taraflar, alma ve verme işi dışındaki konuşmaları sohbet boyutlarına taşımamalıdırlar
Helaller ve haramlar köşesinde bu konuya yer verilmesinin başlıca sebebi de bu söylediklerimize aykırı hareketlerin toplumda çok yaygın olmasıdır Markette, kasapta, sokakta ve daha birçok mekânda insanlar karşı cinse karşı hemcinsleriymiş gibi rahat davranmaktadırlar El şakası boyutlarına vardırılan ilişkiler, lafla ileri derecedeki atışmalar, mesafeyi epey aşmış sıcak cümleler artık çokça ve sıkça rastladığımız toplum hâlleri arasına girdi
Birbirlerini ziyaret eden komşuların kadınlı erkekli karışık gruplar şeklinde oturmaları gazetelerden, televizyonlardan ve daha birçok iletişim vasıtasından duyduğumuz aldatma olaylarında pay sahibidir Eşini iş yerindeki arkadaşıyla ve yahut sekreteriyle aldatan, komşusu ile kaçan ve hatta evlerine gelip giden akrabalık boyutu en yakın olan kişilerden birisi olan kayınbiraderlerle bile kaçma haberleri medyada yer almakta Bu olayların sebeplerinden biri de birlikte aynı ortamda bulunma, haddi aşan yakınlaşmalara girme ve neticede eşlerle çevreyi kıyaslamaktır
Komşular birbirlerinin eşlerini kendi eşleri ile kıyaslayınca farkında olarak ya da olmayarak bir etki altına girmektedirler Bu insan tabiatında mevcut olduğu reddedilemez bir durumdur Bu sebeple komşu ziyaretlerinde, akraba buluşmalarında en çok dikkat edilmesi gereken hususların başında kadın- erkek ayrı gruplar olarak oturmaya özen göstermek gelmelidir
Okul ortamları da bu açıdan karma eğitim sistemi çerçevesinde toplumu kadınlı erkekli yaşama alıştırmaktadır Ancak gençlik çağında karma yaşama alışan gençlerin, ahlakî büyük sorunlar yaşadığı gözlemlenmektedir Televizyonlar ve daha birçok vasıta ile normal görünüm kazandırılan kadın-erkek ilişkileri, insanın sadakat duygusunu kaybetmesine yol açmaktadır Bu da çözümlenemez insan problemleri meydana getirmektedir Yıkılmış yuvalar; ortada kalmış, parçalanmışlık duygusu ile büyüyen çocuklar…
Bu durumlar dışında kadınlı erkekli gruplarıyla dikkatleri çeken ortamlardan biri de düğünlerdir Günümüz düğünlerinin çoğunda kadınlar ve erkekler bir arada bulunmakta Aynı yerde yiyip-içip, oynayıp dans etmektedir Bu tür merasimlerin yapılması, düğünlerle evliliğin duyurulması sünnettir Ancak düğünlerde diğer sünnetlere de uyulması şarttır Kadınlar için ayrı, erkekler için ayrı bir bölüm oluşturmak gerekmektedir Çünkü Allah’ın kurallarına dikkat ederek gerçekleştirilen her tür toplantı bereketli ve huzurlu geçecektir Aksi takdirde karma ortamlarda ve ahlak dışı davranışlara şeytan, dostluğunu katacaktır Ortamın içinde bulunanları çeşitli oyunları ile İslam’dan uzaklaştıracaktır
Öyleyse evimizin içinde de dış dünyada da, kadın ve erkek olarak karşı cinse karşı mesafemizi korumalı; Allah’ın bize helal kıldıkları ile bu hususta haramdan sakınmalıyız İster kadın olsun ister erkek olsun; toplum içindeki giyimimiz, konuşmamız kısacası tüm hal ve hareketlerimiz kimliğimizi ortaya çıkarır Müslüman kişinin bütün fiil ve davranışları İslam’ın kurallarına uygun olmalıdır Takva üzere olmalıdır Misafirlikte de akraba ziyaretlerinde de eğitim hayatında da takva önceliğimiz olmalı
Görünmediğimizi sandığımız durumlarda dahi tesettürümüzde ve toplum içindeki davranışımızda göstereceğimiz dikkat, nefislerimiz üzerindeki irademizi güçlendirecektir Bu da hakikî insan ve dindar bir kul olma yolunda büyük bir mesafe demektir…
Ümmü Seleme radıyu anhâ anlatıyor:“Ben Resûlullah (sav)`in yanında idim Yanında Meymüne Bintu`l-Haris (ra) da vardı O sırada İbnu Ümmi Mektum bize doğru geliyordu -bu vak`a, tesettürle emredilmemizden sonra idi- ve yanımıza girdi Resûlullah (sav) bize:
"Ona karşı örtünün!" emretti Biz:
"Ey Allah`ın resulü! O, âma ve bizi görmeyen (ve varlığımızı tanımayan) bir kimse değil mi?" dedik Bunun üzerine:
"Siz de mi körlersiniz, siz onu görmüyor musunuz ?" buyurdu”
( Ebu Davud, Libas 37; Tirmizi, Edeb 29)