![]() |
Suskun Deniz |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Suskun Deniz![]() SUSKUN DENİZ Eşik Yayınları Faruk Gürbüz Kaybolan değerlerimize dikkat çeken, modern çağın tahribatlarıyla yüzleşmeyi öneren, maneviyat ile kültür arasında irtibatlar kuran yazılardan oluşuyor Suskun Deniz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Suskun Deniz |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Suskun Denizkitaptan bir alıntı Anladım ki, susmak bir cüsse işi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Derin denizlerin sükûtu büyüler beni ![]() ![]() ![]() ![]() Dalgalı denizler, durgun mavi denizler kadar heybetli gelmez bana ![]() ![]() ![]() ![]() “Ulvî olan sükûttur, gayrisi zaaftır” diyor Vigny ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kurdun gözlerinde sükûtun heybeti belirmiştir ![]() ![]() ![]() Bu asil hayvan, şaire, sevdiklerini yaşatmak için, hayattan feragat etmeyi, fedakârlığı da öğretmiştir ![]() Evet; hiçbir şiir ve söz, sükût ve amel kadar tesirli olamaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Konuştuğum zamanlar hep acze düşmüşümdür de ondan kelâma sarılmışımdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Allah’ın kelâmı var ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Öfkelerini mukaddes bir çığlığa dönüştüremeyenler, sükûtun o manalı ve mütevekkil zırhına bürünürler ![]() Zulüm karşısında hayretten fal taşı gibi açılmış gözler yuvalarında münzevileşir, derin ve ürkütücü bir sükûta bürünür ![]() Sükûtta tevekkülü, sükûtta cümle işlerin Allah’a havalesini okur gibi olurum ![]() Allah’ın varlığına birer işaret parmağı gibi, “O var” diye uzanan alemler konuşabilseydi, daha mı heybetli olurlardı? Denizler dile gelseydi, çağlayanlar ilâhiler mırıldansaydı mesela ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mukaddes nidalara karşı boynum kıldan ince olmakla birlikte, evrende Vigny gibi ben de hep sükûtu ulvî bulmuşumdur ![]() ![]() Sözden, riyakâr hitabelerden nefret ettiğim bir merhalede, sükûtun girdabına kapıldığım zamanları hatırlıyorum şimdi ![]() ![]() ![]() Şuursuz çığlıkların karanlık ormanlarında derin bir sükût içerisinde yol ararken, kalbime şu mısralar dökülüvermişti ![]() Uyur ızdıraplarım gönlümde bir yar gibi Ağlar, halime ağlar, düşüp eriyen karlar ![]() Kulaklarım gaibden bir davet duyar gibi Sanırım uzaklardan beni bir çağıran var ![]() ![]() ![]() Çok geçmeden o davet beni çekti ve sükûtun heybetini mübârek yüzünde bulduğum bir Allah dostunun kıyısına vardım ![]() Onun dudaklarından yıllarca tek bir sohbet işitemedim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gittim, gittim, denizin, Sınır yerine vardım ![]() Halin bana da geçsin! Diye ona yalvardım ![]() Bir çılgın vesvesede, İçim didiklense de, Olaydım o cüssede, O’nun gibi susardım ![]() ![]() ![]() Gerçekten de öyle olmuştu ![]() ![]() O zaman anladım ki, susmak bir cüsse işi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anladım ki, derin ve esrarengiz olan her şey susuyor ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|