Fatih’İn Vakfiyesi |
08-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Fatih’İn Vakfiyesi‘’Ben ki İstanbul Fatihi abd-i aciz Fatih Mehmet Bizatihi alun terimle kazanmış olduğum akçelerimle satun alduğum İstanbul’un Taşlık mevkiinde kain ve malumu’l-hudut olan 136 bap dükkanımı aşağıdaki şartlar muvacehesinde vakf-ı sabih eylerim Şöyle ki: Bu gayrı menkulatımdan elde olunacak nemalarla İstanbul’un İstanbul’un her sokağına ikişer kişi tayin eyledim Bunlar ki; ellerindeki bir kap içerisinde kireç tozu ve kömür külü olduğu halde günün belirli saatlerinde bu sokakları gezeler Bu sokaklara tükürenlerin,tükürdükleri üzerine bu tozu dökeler ki yevmiye 20’şer akçe alsunlar;ayrıca 10 cerrah,10 tabip ve 3’de yara sarıcı tayin ve nasp eyledim Bunlar ki;ay’ın belli günlerinde İstanbul’a çıkalar, bilaistisnaher kapuyu çalalar ve o evde hasta olup olmadığını soralar…Var ise şifası,ya da mümkün ise şifayab olalar Değilse kendilerinden hiçbir karşılık beklemeksizin Darulacezeye kaldırılarak orada salah bulduralar MaazAllah herhangi bir gıda maddesi buhranı da vaki olabilirBöyle bir hal karşısında bırakmış olduğum 100 silah,ehl-i erbaba verile Bunlar ki; hayvanat-ı vahşiyenin yumurtada veya yavruda olmadığı sıralarda Balkanlara çıkıp avlanalar ki; zinhar hastalarımızı gıdasız bırakmayalar Ayrıca külliyemde bina ve inşa eylediğim imarethanede şehit ve şühedanın harimleri ve Medine-i İstanbul fukarası yemek yiyeler Ancak yemek yemeye veya almaya bizatihi kendüleri gelmeyup yemekleri güneşin loş bir karanlığında ve kimse görmeden kapalı kaplar içerisinde evlerine götürüle…’’ |
|