08-24-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
49-El-Hucurât
Bu sûrede müminlere bazı görgü kuralları, Peygamber'e ve birbirlerine karşı nasıl davranacakları öğretilmektedir Medine'de inmiştir 18 (onsekiz) âyettir Adını, dördüncü âyetteki "odalar" anlamına gelen "hucurât" kelimesinden alır
Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla
1 Ey iman edenler! Allah'ın ve Resûlünün önüne geçmeyin Allah'tan korkun Şüphesiz Allah işitendir, bilendir
2 Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin Birbirinize bağırdığınız gibi, Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın; yoksa siz farkına varmadan amelleriniz boşa gidiverir
3 Allah'ın elçisinin huzurunda seslerini kısanlar, şüphesiz Allah'ın kalplerini takvâ ile imtihan ettiği kimselerdir Onlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vardır
4 (Resûlüm!) Sana odaların arka tarafından bağıranların çoğu aklı ermez kimselerdir
5 Eğer onlar, sen yanlarına çıkıncaya kadar sabretselerdi, elbette kendileri için daha iyi olurdu Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir
6 Ey iman edenler! Eğer bir fâsık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz
7 Hem bilin ki, içinizde Allah'ın elçisi vardır Şayet o, birçok işlerde size uysaydı, sıkıntıya düşerdiniz Fakat Allah size imanı sevdirmiş ve onu gönüllerinize sindirmiştir Küfrü, fıskı ve isyanı da size çirkin göstermiştir İşte doğru yolda olanlar bunlardır
8 Bu, Allah'tan bir lütuf ve nimettir Allah alîmdir, hakîmdir
9 Eğer müminlerden iki gurup birbirleriyle vuruşurlarsa aralarını düzeltin Şayet biri ötekine saldırırsa, Allah'ın buyruğuna dönünceye kadar saldıran tarafla savaşın Eğer dönerse artık aralarını adaletle düzeltin ve (her işte) adaletli davranın Şüphesiz ki Allah, âdil davrananları sever
10 Müminler ancak kardeştirler Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki esirgenesiniz
11 Ey müminler! Bir topluluk diğer bir topluluğu alaya almasın Belki de onlar, kendilerinden daha iyidirler Kadınlar da kadınları alaya almasınlar Belki onlar kendilerinden daha iyidirler Kendi kendinizi ayıplamayın, birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın İmandan sonra fâsıklık ne kötü bir isimdir! Kim de tevbe etmezse işte onlar zalimlerdir
12 Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının Çünkü zannın bir kısmı günahtır Birbirinizin kusurunu araştırmayın Biriniz diğerinizi arkasından çekiştirmesin Biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz O halde Allah'tan korkun Şüphesiz Allah, tevbeyi çok kabul edendir, çok esirgeyicidir
13 Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık Ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık Muhakkak ki Allah yanında en değerli olanınız, O'ndan en çok korkanınızdır Şüphesiz Allah bilendir, her şeyden haberdardır
14 Bedevîler "İnandık" dediler De ki: Siz iman etmediniz, ama "Boyun eğdik" deyin Henüz iman kalplerinize yerleşmedi Eğer Allah'a ve elçisine itaat ederseniz, Allah işlerinizden hiçbir şeyi eksiltmez Çünkü Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir
15 Müminler ancak Allah'a ve Resûlüne iman eden, ondan sonra asla şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla savaşanlardır İşte doğrular ancak onlardır
16 De ki: Siz dininizi Allah'a mı öğretiyorsunuz? Oysa Allah göklerde olanları da bilir, yerde olanları da Allah her şeyi hakkıyla bilendir
17 Onlar İslâm'a girdikleri için seni minnet altına sokuyorlar De ki: Müslümanlığınızı benim başıma kakmayın Eğer doğru kimselerseniz bilesiniz ki, sizi imana erdirdiği için asıl Allah size lütufta bulunmuştur
18 Şüphesiz Allah, göklerin ve yerin gizliliklerini bilir Allah yaptıklarınızı görendir
|
|
|