08-24-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Uykuların Kaçarsa Geceleri!!
Uykuların kaçarsa gece,
işte böyle kalemi, kağıdı alırsın eline Geçmişi, acı-tatlı haliyle anımsarsın, damla damla dökülürcesine yazarsın Senin dünyandan göçen sevdiğin canlanır gözünde, yaşıyor gibi  Gözlerinde bir damla yaş olmadığı halde, kan basar sanki gözlerini, ağlıyor gibi   
Uykuların kaçarsa gece,
ölüm gelir aklına ister istemez Bir dal kırılır yüreğinde, başka denizlere akar ırmakların, hararetten kurur topraklar, şırıltısı kesilir pınarların
Uykuların kaçarsa gece,
hep kötü şeyler gelir aklına Ayrılıklar, özlemler, ihanetler gelir dikilir karşına; dalarsın dipsiz kuyulara uykusuz gecelerde Sevdiğini kaybetmekten korkarsın, ağlarsın hiç sebep yokken Karanlıkta bir çift ışık ararsın, koca ampüller tepende yanıyorken
Uykuların kaçarsa gece,
eski ama hiç eskimeyen sevdiğin gelir aklına Tutmak ister, tutamazsın, dokunmak ister, dokunamazsın  Yakınlar uzak olur, kalabalıklar yalnızlığın  Hayal mi gördüklerin,yoksa gerçek mi? Anlayamazsın  
Uykuların kaçarsa gece,
yastık diken olur batar yüzüne Eski hatıralar serilir gözlerinin önüne  Gece bitmez yıl gibi uzayıp gider Eski sevgililer gezinir gözlerinde bölünür yürekler  Derken, güneş koşar imdadına, pencerenden bir dost gibi girer Işığı yüzüne vurur rahatlarsın   Herkesin uykudan uyandığı saatte sen, derin bir uykuya yalnızlığın karanlık odalarına dalarsın 
|
|
|