![]() |
Abdurrahman Şen |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Abdurrahman ŞenAbdurrahman Şen Sivas’ın Hafik kazasında 01 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() xxx SARMAŞIK SAYI 10, SOOON! Abdurrahman Şen www ![]() ![]() Gazetecilikte 2-3 yılı geride bırakmış, fakültede 4 ![]() O yıllarda yayınlanan edebiyat dergilerine de genel anlamda “sağ” ve “sol” olarak bakınca görüyorduk ki yayınlanan dergilerin sayfaları açısından 2000 sayfaya 150-200 sayfalık bir fark vardı ![]() İyi de… Bunca geniş bir kitleye sahip olan “sağ” niye daha çok ve daha kaliteli dergiler çıkaramıyordu? Sancılar çekiyor, şikâyetler ediyordum yakın çevreme… Fakültedeki arkadaşlarım da fakülte dışından kimi görüştüklerim de bana hak verenler kervanına katıldı giderek… O günlerin heyecanını yaşayanlardan sevgili Seyfi Şirin kardeşim, Türkiyat koridorundaki sohbetleri hatırlayacaktır ![]() İlk olarak, “neler yapabiliriz?” sorusuna cevaplar aradık… Bir komite bile kurduk bu sebeple Marmara Kıraathanesi’nde… Ve sonunda 3 kişilik temsilci grubu kurup, -merhum- Kemal Ilıcak ile konuşma kararı aldık… Nazlı Ilıcak ile konuşup randevuyu aldım ![]() ![]() Bu hatırlatmamız üzerine Kemal Ilıcak’ın yaptığı savunmayı, bizimle paylaştıklarını, o gün için anladığımızı söyleyemeyeceğim… Ancak meslekte ilerledikten ve o gün geçen isimleri biraz daha yakından tanıdıktan sonra Kemal Ilıcak’ın aslında haksız da olmadığını anladım… Ve işin başa düştüğüne karar verdim! O görüşmeden sonra bizim komitede de “sağ içi” çatlaklar oluştu ve dağıldık ![]() Ben hariç! “Abdurrahman… Görünen o ki bu işi senden başka yapan olmayacak… Bu senin boynunun borcu… Biz de elimizden geleni yapacağız, sana destek olacağız ![]() Devir sıkıyönetim devri… Başvurumuz üzerine valiliğin 19 Mart 1982’de sıkıyönetim komutanlığına yaptığı havaleye; “ İlgili yazıda konu edilen Kültüre, Sanata ve Edebiyat’a CEMRE isimli derginin basımı ve yayınına, sıkıyönetim yasaklama ve sınırlamalarının ihlal edilmemesine özen gösterilmesi koşulu ile izin verilmiştir…” cevabını aldık… 1 Ordu ve Sıkıyönetim Komutanı namına sıkıyönetim kurmay yarbaşkanı Tuğgeneral Celal Demirtel imzalı bu izin yazısı valiliğe 26 Nisan 1982’de gitti ve valilikten de 3 Mayıs 1982 günü resmî müsaadeyi almış olduk ![]() “Kültüre, Sanata ve Edebiyat’a CEMRE”nin ilk sayısını yayınladığımızda edebiyat dünyasındaki büyüklerimizden çok ciddî eleştiriler aldık ![]() ![]() ![]() ![]() Dergiye manevî moral verenler yanında kimse maddî destek vermeyince, biz de “daha geniş çevreye ulaştıralım” diye dergiyi bedava dağıtınca, Cemre 2 ![]() Dergicilik alanındaki eksikliğimiz, edebî ve kültürel alandaki zayıflığımızdan dert yanmayı sürdüren herkes; “Bak Abdurrahman kardeş… Sen niye kolları sıvamıyorsun?” diyorlardı… Ben de görevden kaçan konumunda olmamak için bir kere daha sıvadım kolları… Özellikle Hasan Aycın dostumun ciddi katkılarıyla birkaç sayı çıkarabildim ama… Arkasını getiremedim yine ![]() ![]() O günlerden bir-iki anımı burada paylaşmak isterim… İmam hatip okulundan sınıf arkadaşım olan biri müteahhitliğe başlamıştı ve işleri oldukça iyiydi ![]() ![]() ![]() O son kelimelerini söylerken çantamı açtım, dergiyi çıkardım, masasına koydum ve dedim ki; “Hah… Bak kardeşim… Ben üzerime düşeni yaptım ve aynen söylediğin gibi kolları sıvadım ![]() Önce bir ne yapabileceğini sordu dostum, kısılmış sesiyle… Reklâm verebileceğini, toplu dergi alabileceğini ve abone olabileceğini söyledim… Elcevap; “Ya Abdurrahman’ım… N’oldu biliyor musun? Geçen yıl umreye gittiydim ![]() ![]() ![]() Dergiyi masanın üzerinde bıraktım, “o ileri dediğin zaman geldiğinde bakalım dergiyi bulabilecek misin?” deyip çıktım ![]() Sosyal ve kültürel alanlarda ön saflarda olmayı seven, holding sahibi bir ağabeyim de üniversiteye giden kızına, güvenliği açısından yeni bir Mercedes aldığı için elinin dar olduğunu söyleyip, 90 liraya dergiye abone olamamıştı! Kısmet işte… Tam da o kapıyı kapatmanın kısa bir süre sonrasında bir başka kapı açıldı ve “Beyazsanat Şirketi”ni kurarak “Beyazsanat Dergisi”ni çıkardık 2 arkadaşla… O da yapılanmadaki aksaklıklardan kısa ömürlü oldu… Ayrıldım ![]() Ve meslekte 28 yılı geride bırakırken; Beyoğlu Gençlik Tiyatrosu’nun gençleriyle “Sarmaşık Kültür”ü yayınlamak üzere kolları sıvadık ![]() ![]() Kitap gibi hacimli ve dolu dolu bu 10 ![]() Buraya kadarmış dostlar ![]() “Sarmaşık”ı edebiyatımızın tozlu tarihine bırakıyorum 10 ![]() Bundan sonrasındaki çabalarım arasında – ben niyetlenmeyeceğim, başkası da dergisinin yönetimini bana vermeyeceği için- kolay kolay dergi olmayacak… İlk Cemre’den Sarmaşık’a kadar gelen dergicilik seyrinde her zaman desteğini gördüğüm ağabeylerime, arkadaşlarıma ve kardeşlerime buradan yürek dolusu teşekkürler… Her yıl umre yapan, Mercedes değiştiren dostlar gibi düşünenlere de –kısmetlerinde varsa- kültürlü günler diliyorum ![]() Arefe günü yazdığım bu yazıyla kültür dostlarını üzdüğüm için haklarını helal etmelerini diliyorum ![]() Bundan sonrasında sanatalemi ![]() ![]() Yazarıyla ve okurlarıyla, bütün sanatalemi ailesinin Kurban Bayramı’nı kutluyor, sağlıklı ve kültürle süslenmiş nice mutlu yıllar diliyorum efendim… Dergicilik seyrimiz içerisinde her ne kadar sürç-i lisan etmişsek affola… Adımız Hıdır, elimizden gelen budur! Omuzlarım çürüdü dostlar! Buraya kadar… Şimdi farklı alanlarda yeni şeyler söylemek zamanı bence… |
![]() |
![]() |
|