Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
anılacak, ezanlar, menderes, okundukça

Ezanlar Okundukça Menderes Anılacak

Eski 08-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ezanlar Okundukça Menderes Anılacak



Ezanlar okundukça Menderes anılacak

[url][/i]

1950 yılının 16 Haziran'ı, yakın tarihimizin kırılma anlarından biridir Türkiye, 1932 yılından beri "Tanrı uludur, Tanrı uludur" şeklinde okunan Türkçe ezanı o gün resmen bırakıp Arapça ezana dönecektir Gerçi yapılan yasa değişikliğinde Türkçe ezan okumak yasaklanmış değildir, sadece Arapça ezan okunması üzerindeki yasak ve ceza kaldırılmıştır, o kadar Ancak Türkçe okumak serbest olduğu halde 16 Haziran günü ikindi ezanından bugüne kadar Türkiye'de bir tek yerde Türkçe ezan okuyan ne duyulmuş, ne de görülmüştür Bu da gösteriyor ki, yasaklama boşunaydı Halkın gönlünde 'ezan' denilince Arapça veya Adnan Menderes'in o çok ustalıklı deyişiyle, "din dili"nde okunan ezan yatıyordu
Demokrat Parti'nin yaptığı değişiklik, halkın gönlünde mahfuz tuttuğu o asıl ezanı minarelerin şerefelerine taşımak olmuştu Zira o gün arefeydi, ertesi gün mübarek Ramazan ayı başlayacaktı
Bu yüzden yasanın bir an önce çıkması için milletvekilleri üzerinde ağır bir halk baskısı vardı Hatta milletvekilleri Meclis'in bahçesinde toplanan halk tarafından adeta kuşatılmışlardı Toplanan halka, belki de Meclis tarihinde bir ilk defa, dışarıya hoparlör uzatılarak görüşmeler dinletilmiş, konuşmalardan canı sıkılan halk, bir an önce oylamaya geçilmesi yönünde tezahürata başlamıştı
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde de heyecan had safhadaydı Yasa hakkında konuşmak isteyenler ister Cumhuriyet Halk Partili, ister Demokrat Partili olsunlar, kendi partilileri tarafından protesto(?) ediliyorlar, söz zamanı olmadığı hatırlatılarak bir an önce oylamaya geçilmesi için sıra kapaklarına vuruluyordu Sanırım böyle ilginç bir susturma ve 'protesto' yöntemi de ilk ve son kez görülüyordu
Nihayet madde ittifakla kabul edildi, ardından Cumhurbaşkanı Celal Bayar'a gönderildi Babam Rafet Armağan'ın hatırladığı kadarıyla Celal Bayar o sırada İstanbul'da bir vapur yolculuğundadır Yasa oylanır oylanmaz Bayar'a telsizle gönderilir Bayar da telsizle onayladığını bildirir ve yasa yürürlüğe girer
Şimdi iş yasanın duyurulmasına gelmiştir Aynı gün müftülüklere bildirilen Arapça ezan yasağının kalktığına dair bilginin ardından 'ilk ezan' beklentisi toplumda giderek yükselmeye başlar Vakit öğleyi geçmiştir İkindi ezanı hahişkâr bir şekilde beklenmektedir Hazırlıklar yapılır Yine babamın anlattığına göre, o saatlerde Urfa'da esnaf kendine göre kutlama hazırlıkları bile yapmıştır Bayrak, süs gibi şeyler asılmıştır çarşıya Belki de ilk kez vakit girse de bir an önce ezana kavuşsak diye sancılanmaktadır insanlar Ezan için sancılanmaktadırlar ki, bu çok önemli bir duygudur
Nihayet vakit girmiş, ezan beklenir olmuştur Urfa'da o zamanlar müezzinler âmâlardan seçilirmiş Hasan Padişah Camii'nin müezzinini -ezan şimdiki gibi aşağıdan hoparlörle okunmamaktadır henüz- minareye çıkartırlar İlk "Allahu Ekber" sesine kulak kabartılmıştır Pür dikkat Beklenmektedir

Bir, üç, beş, derken dakikalar geçer ama ezan sesi gelmez bir türlü Müezzini görürler şerefede ya, nedense okumamaktadır Seslenirler kendisine; cevap alamazlar Bunun üzerine 'Git bak bakalım' diye bir genci gönderirler şerefeye Genç birazdan soluk soluğa iner aşağıya Hep birlikte merakla sorarlar: "Neden okumuyor müezzin?" Genç cevap verir: "Ağlıyor da ondan!" Âmâ müezzin ağlamaktan okuyamamaktadır
Türkiye'nin muhtelif bölgelerinde böyle pek çok duygulu sahne yaşanmıştır o 16 Haziran günü Bursa'da bir camide o gün ikindi ezanının tam 7 defa okunduğunu öğrendim Halk bir türlü doyamamıştır ezan-ı Muhammedî'ye Umumi arzu üzerine müezzinler defalarca okumuş, okumuşlardır
Bu müthiş sahneyi en güzel anlatanlardan birisi, rahmetli Yaşar Tunagür hocadır Tunagür hoca, o gün Sultanahmet Camii imamı bestekâr Sadettin Kaynak'ın 16 şerefeye (kendisi 14 olarak hatırlıyor) 16 güzel sesli müezzin bulup çıkarttığını ve kendisinin aşağıda beklediğini, işaret verilmesi üzerine müezzinlerin sırayla (birinin bırakıp öbürünün okumaya başlaması şeklinde) ezanı tam yarım saatte okuduklarını, camiye toplanmış olan cemaatin dışarıya çıkıp ezanı ağlaya ağlaya dinlediğini, diğer camilerden yükselen ezan sesleriyle o saat, İstanbul'un ufuklarının dalga dalga ezan-ı Muhammedi ile çalkalandığını gayet etkileyici bir üslupla şöyle anlatmaktadır:
"[Sultanahmet Camii'ndeki müezzinler] 'Allahu Ekber, Allahu Ekber' diye haykırınca Beyazıt, Süleymaniye, Fatih derken İstanbul bir anda ezan sesleriyle dalgalandı Aynı makamda biri bırakıyor, öbürü başlıyor Herkes heyecandan tir tir titriyor, pür dikkat gözü şerefelerde ezanı dinliyorlardı Beyazıt, Sultanahmet ve Yenicami üçgeninden yükselen 'Allahu Ekber' sedasıyla ve bu arada etraftaki küçük cami ve mescitlerden yükselen ezan sesleri ile millet hıçkıra hıçkıra ağlıyordu Kimse camiye girmek istemiyordu Yarım saat süren ezanı iliklerine kadar gözyaşları içinde duymak, yudumlamak istiyorlardı Ezanlar bitene kadar millet avluda oturdu kaldı, adeta bir şaşkınlık içindeydiler"
1954'te Erzurumlu bir şoförle konuşan Hürriyet Gazetesi Ankara Şefi Emin Karakuş, şu anlamlı cevabı aldığını yazmaktadır:
"Değil mi ki bu parti bize 'Allahu Ekber' dedirtmiş, minarelerimizde bunu bize duyurmuştur, bu bize yeter Bunun dışında DP ne yaparsa yapsın, hiçbir değeri yoktur Bizi dinimize kavuşturan bu parti olmuştur Şimdi kimseden çekinmeden 'çok şükür Müslüman'ım' diyebiliyorum"
Not: Ezanın Arapçaya çevrildiği gün yaşanılan ve hissedilenleri bir kitapta toplamak üzere bir süredir gönüllü gruplarla ortak bir çalışma yürütmekteyiz Buradan bir çağrı yaparak, yakınlarından o tarihî günü hatırlayanlar varsa kayda alıp (sesli veya yazılı) göndermelerini, böylece tarihimizin bu dönüm noktasının hep hatırlanmasına yardımcı olmalarını istirham ediyorum

28 Mart 2010, Pazar MUSTAFA ARMAĞAN

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.