Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
din, eski, misirda

Eski Misirda Din

Eski 08-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Eski Misirda Din



Eski Misirda Din

Eski çaglarda olusan bütün dinlerin çogunda su dört madde, prensip olarak bulunmustur:
1-Tanri Kavrami
2-Mitoloji ve Efsaneler
3-Dini aInanislar “dogmes”
4-Dini Ayinler

Bu temel prensiplere göre, eski çagda Misir’in dini hayatini incelemek için iki çesit belgeye sahibiz
1-Hiyerogliflerle olan her türlü dini metinler, mabet ve mezar duvarlarindaki dini inanislar ve ayinlerin tasviri Klasik bazi tarihçilerin; Herodot, Sicilyali Diodor ve Strabon gibi, Misir’in eski dini hakkindaki gözlem ve rahiplerden duyduklarini yazmalaridir
2-Mabetlerde, mezarlarda her çesit ilahlarin heykelleri, heykelcikleri veya çizilmis, boyanmis resimleri Eski Misir medeniyetine ait mabet harabelerinde, mezarlarda bu çesit ilah heykel ve resimlerine rastlanmaktadir Bunlar bazalt ve granitten olan heykellerden baska, bronz ve altindan heykelcikler, çesitli hayvan baslariyla temsil edilen ilah ve ilaheleri göstermektedir
Misir’in din hayatinin eksik yönü, iman ve inanma kismidir Bir de çogu dinlerde esas olan mukaddes kitabin, burada bulunmayisidir
Misir’in tarih önceki devirlerindeki din düsünceleri, totem esasina dayanir Birer siyasi ve idari bölme olan eski Misir’in “Nom”lari, totem olan hayvan isimlerini tasirdi Mesela çakal, köpek, yilan, sahin normlari gibi
Klan halinde yasayan insan gruplari bir yere yerlesip siteler, (Nom) olusturduktan sonra sembolleri olan totemler, o yerin ilahi ve mabudu olmustur Eski din inanislari bunlara dayanmaktadir
Eski devirlerdeki bir halkin dini, oturdugu memlekete ve sürdügü hayat tarzina göre degisir Iste buna göre Misir dini de ilhamini muhitinden almistir

Misirlilar bir çok ilahlara sahiptiler Eski Misirlilarda bu Tanrilar önemli bir yer isgal etmislerdir Eski Misir dini, bir çok ve çesitli ilahlari mukaddes saymistir Onlarin heykellerini, resimlerini yaparak sekillendirmislerdir Misirlilar genellikle çok ilahli Tanri kavramina inanirlar Ancak 4 Amenofis devrinde tek ilahli bir düsünce reformu, devamsiz bir hareket olarak kaydedilmistir
Misir ilahlari konularini gökten, topraktan, sudan, bitkilerden, hayvanlardan ve insanlardan alirlar Misirlilara göre her seyin basi gök tanrisindadir ve bütün eski tarih boyunca, Gök ve Nil ilahlari daima en önemli Tanrilar olarak kalmislardir
Gök Ilahinin ismi ve sekli degismekle berber, gökyüzündeki yildizlar, günes ve ay en eski ve devamli ilahlar arasindadir Sonra yeryüzü ilahlari gelir ki, toprak, su ve agaçlar bunlarin sembolüdür
Hayvanlar alemi ise Misir ilahlari arasinda en kalabalik yeri isgal ederler Bu mukaddes sayilan hayvanlar, bazen bizzat kendileri veya bir özel isaret ile, bazen de sadece baslari ile insan vücudu üzerinde temsil edilmislerdir Mesela Osiris ölüler ilahidir
Misirlilarin ilah kavrami hakkindaki bilgileri sadece metinlerden ögrenebiliyoruz Mesela, piramit metinlerinde, bir firavun öldügü zaman nasil ve ne suretle ilah mertebesine yükseliyor? Bu metin de az da olsa bilgi verilmektedir

Rahipler - Ayinler - Mabetler:
Misir dininin tatbikatini rahipler yapar ve onlar bu teolojiyi düzenlerlerdi Rahipler krallar tarafindan çok zengin bir hale getirilmislerdir Rahipler, halk tarafindan ilahlara kesilen kurbanlar ve verilen hediyelerle bol bol geçiniyorlar ve mabetlerde genis yerlerde oturabiliyorlardi Ayni zamanda da devlete vergi vermekten muaftilar Angarya islerde çalistirilmadiklari gibi, askeri görevde görmüyorlardi Böylece halk içinde bir otoriteye sahiptiler

Mabetler, Misir sehrinde en önemli yeri isgal ettigi gibi, abide bakimindan da en büyük binalardir Mabet tanrilarin evi, heykel ve sembollerin saklandigi mukaddes ter, ayni zamanda da totem sayilan hayvanlarin serbestçe girebildikleri bir bina idi
Ayinler, büyük dini törenlerden baska, her gün mabetlerde gerçek formüllü dualarla ilah heykellerin önünde yapilir ve bunlari ya bizzat kral veya rahipler idare ederlerdi Mabedin içine güzel kokular yakilir ve rahibeler tarafindan müzik çalinarak dans edilirdi Ayinler her gün ve her mabette ayni sekilde icra edilirdi

Buna göre ilahlarin da krallar gibi, iki esasi vardir:
1- Vücut “Zet”ki yeryüzünde ilahi temsil eder
2- Ruh “Ka” ise ilahi ve semavi olan elmandir
Ilk temsil edilen ilahlar MÖ 4000 ortalarinda baslamistir Misir’in dini fikirleri belirten ilk belgelerden biri MÖ 2625 yilinda Saqqara piramitlerindeki, Kral Unas’in mezarinda olan yazidir Heliyopolis’te yer tutan ve Günes temeline dayanarak “Ra” adini tasiyan mabut bulunur

Misir’da bir de ayni kavrami ifade eden ilahlar, baska baska isimlerde de anilmislardir Mesela Hor, Ra, Aton isimleri hep Günes’i temsil eden ilahlardir Bunun sebebi siyasi merkezlerin degismesidir

Misir ilahlarini iki büyük grupta toplayabiliriz: Yerel Totemler “gök” ve Yer Ilahlari
Yerel totemler, göçebe kabilelerin yerlestikleri sitelerde, mukaddes saydiklari hayvan ve putlari insan vücudu ile de birlestirerek temsil ettikleri ilahlardir Bu suretle kabile ilahlari, yerel tanrilar olmuslar ve “sitenin hakimi” sayilmislardir
Ilahlar ilk zamanlarda erkek olsun kadin olsun yalniz yasar ve hakimiyetini korumada çok kiskanç davranirdi Fakat Misirli buna bir aile olusturmakta gecikmemis, evli düsünülen ilah çocugu ile beraber bir üçlü sisteme geçmistir
Bunda bas hakim olan baba degildir Bazen de kadin ilahe tamamiyla hakim durumdadir Mesela Dendara’daki Hathor gibi
Ilah ailesiyle beraber kendi sarayi sayilan mabette oturur, bazen de yanina baska ilahlarin girmesine izin verebilirdi Yeryüzünde yasayan ve Tanrinin sembolü temsil edilen Firavun da her vakit ilahin karsisina çikabilirdi
Fakat kral her mabette ayni zamanda bulunamayacagi gibi, kendisine vekil olarak rahipleri birakir ve onlar ilaha, mabede ve onun arazisine bakarlardi

Bazi yerel ilahlarin hakimiyet sahalari, zamanla da genislemistir Bunun en tipik örnegi Deltada Busiris eyaletinde bir agaçla temsil edilen bitki ve ölüler ilahi Osiris’in ta Güney Misir’a kadar gidisidir Buradan önce Memfis’e giderek, yerel ölü ilahi olan Anubis’in yerine geçmis, sonra da Yukari Misir’da Abidos’ta köpek sekline girerek ölüleri korumustur Sonraki devirlerde ise bütün Misir’da Osiris ölüler ilahi olarak yer almistir
Bu yerel ilahlarin esas ilk merkezleri kesin olarak pek tespit edilmemekle birlikte, bir çoklari daima malum olmustur Mesela Asagi Misir’da Horus, Busiris’te Osiris, Memfis’te Ptah, Dendara’da Hathor gibi

Eski fikirden kalmis olarak tarihi devirlerde de tapilan canli hayvanlar olmustur Bunlarin en baslicasi ve söhret sahibi olan , Memfis’te takdis edilen Apis Öküzü’dür Beyaz lekeleri olan siyah renkli bu öküzün, basinda üçgen seklinde beyaz bir alametin olmasi lazimdi Memfis’te beslenerek korunmustur Bu hayvan Ptah’in bir canli numunesi sayilir ve onun bu hayvanda yasadigini rahipler anlayabilir sanilirdi Alnindaki siyah üçgenden baska sirtinda akbabaya benzeyen bir sekil, sag yaninda bir hilal, dili üzerinde ise hamam böcegine benzeyen bir isareti bulunmasi gerekti Ayni zamanda da kuyruk tüylerinin çift olmasi gerekiyordu Bu sartlara uyan Apis Öküzü Ptah mabedinin karsisina yapilmis bir mabette, itina ile rahipler tarafindan bakilir ve beslenirdi Gündüzleri belirli zamanlarda avluya çikarilan mukaddes öküzün her hareketinde rahipler bir anlam çikarirdi Bu hayvan ölünce Misirlilar tarafindan büyük bir matem oldu Ama yenisinin meydana çikisi büyük sevinç olurdu Ölen öküzler mumyalanarak büyük cenaze törenleri yapilir ve Saqqara’da bulunan yer alti galerilerindeki lahitlere konulurdu Isis-Apis olan bu hayvan için, Serapeum denilen mabette ayinler yapilirdi Ölünce yerine yeni bulunan Apis geçer ve totem hayvan yasamis olurdu
Ilahlara bir takim kuvvetler de atfedilmistir:

1- Osiris : Ölüler Tanrisi
2- Ptah: Artistlerin ve Madencilerin Tanrisi
3- Hathor : Ask ve Nese Tanriçasi
4- Maat: Adalet ve Hukuk Tanrisi
5- Sobek: Sular Tanrisi
6- Seshet: Yazi Tanriçasi
7- Sekhmet: Savas Tanriçasi
8- Min: Çöllerdeki Seyyahlarin koruyucusu ve Hasat Tanrisi
9- Tot: Ay ve Ilim Tanrisi
10- Geb: Toprak Tanrisi
11- Set: Kuraklik ve Kötülük Tanrisi
12- Isis: Analik ve Bereket Tanriçasi

Gök ilahini çok büyük bir inek seklinde düsünen Misirlilar, ona “Hathor” adini vermislerdir Arz Onun ayaklari altinda durdugu farz edilir ve karninda ise yildizlar parlardi Diger taraftan bu Gök Ilahi’na bazi eyaletlerde “Sibu” adi verilmistir
Ay ilahina “Tot” adi verilmistir Fakat bunlarin içinde en büyük olarak Günes Ilahi “Amon-Ra, Horus” basta sayilir Misirlilarin “Yaradilis Destani” bu günes fikrinden dogar Onlar günesin dünyada ilk dogdugu günü “Yaratan” kabul ediyorlardi Bu ilah, bitkileri, hayvanlari ve insanlari yaratmistir Ilk yaratilan insanlar “Ra”nin dogrudan dogruya çocuklaridir
Bundan baska toprak ilahi da yer almaktadir Toprak Ilahi “Geb”dir Bazen de bu tanri “Isis” kabul edilirdi
Misir dini Natürizm dinidir Misir itikadinda en önemli olay günes kavramidir Misir’in günes ilahlarindan en meshuru Horus’dur Digerleri, Atun, Set, Ra’dir Bazi Misir ilahlari sunlardir:

Horus- Nur ilahidir ve günesi temsil eder Gökyüzünün burçlari üzerinde görünür ve bir atmaca seklinde göklerde uçar Atmaca da Hor adini tasimaktadir Günesle ay ilahin iki gözü sayilir Hor iki kuvvetli kanatla gösterilir Bu kanatlar semada uçtugunu gösterir Bu kanatlarda iki müthis yilan vardir ki agizlarindan ates püskürür Bu da günesin yakici, çarpici ve öldürücü kudretinin alametidir
Kainati aydinlatan ve canlandiran Horus kardesi zulüm ve tahrip ilahi olan Set ile devamli mücadelededir Hep Horus kazanir ama Set yok olmaz Bazen de Set geçici yenilgiler kazanir ve Horus’un bir gözünü çikarir ki günesle ay tutulmasi bundandir Bu durum yer ilahi Geb’in araciligi ile halledilir Güney Misir Set’e ve Kuzey Misir Horus’a verilir
Set- Garip bir tarihe sahiptir Misir; milli birligini oturtmadan evvel Horus kuzey Kraliyetinin ilahiydi Bu krallar kendilerine Hor unvanini almislardi Zaten her yerde krallar, gökten ve günesten unvan aldilar Set kuzeylilerce sahranin kavurucu, kisir ve buna benzer felaketlerin ilahi saymislardir Kuzeyliler basarili olunca Horus Misir’in kendi ilahi ve Hor unvanini tasiyan krallar Misir’in kendi hükümdari olunca yavas yavas Set sahra ilahi fikrinden, yabanci ilah (sahra yabanci sayilirdi) fikrine geçerek Suriye’nin Sotek ve Bal ilahina benzetilmistir Daha sonra Horus nuru hayatin ve Set zulmet ve tahribin ilahi olmustur
Ra- Günesi ifade den tanrilardan biridir Ra insanlar arasinda oturmaz, râkip oldugu kayigi ile ebedi bir tarzda semada yüzer durur Zulmetle devamli mücadele ederdi
Maat- Misirlilar indinde ay ile önemli ilahlardan biriydi Maat Uygurca ay anlamina gelmektedir
Tot- Aya ait bir ilahtir Aydan hariç bölünmüs zamana da hakimdi Diger taraftan ilahlarin müsavir ve katibi idi Hor’la Set arasindaki anlasmazlikta, Geb ile hakemlik yapmistir
Ptah- Misir’daki büyük ilahlardan biridir Ptah’i tavsiye ederken dokuz ilah manzumesinin kalbi ve dili gibi tarif edilmistir Ptah yaratma kelimesini Atun diliyle telaffuz etmis ve bundan sonra bütün olusum, ilahlar,sehirler ve kainatta iyi, kötü ne varsa her sey olusmustur Ptah Türkçe “put” demektir Mavi yani gök demektir Misir dilinde Pt =Gök demektir
Osiris- Misirda önemli bir kült halinde olan bu ilahin gerçekleri Misir rahiplerince son derece özenle saklanan bir sir halindedir
Horus’tan daha kidemli olan Osiris Misir’in bir kahramani, Misirin birligini kuran, medeniyeti ögreten, yaziyi icat eden akil ve hayirli bir hükümdardi Resimlerinde bir elinde çoban degnegi diger elinde öküz kamçisi vardir Bu daHor gibi Asagi Misir hükümdaridir Zulmet ve tahrip ilahi olan Setle devamli rekabettedir Set unvanini güney hükümdari ile mücadeleye girismistir Set bir ara itaat eder gibi görünerek, Osiris’in güvenini kazandiktan sonra beraberindeki 72 kisiyle Osiris’i pusuya düsürmüs ve bir tabut içine kapatarak denize atmistir

Dalgalar Osiris içinde bulundugu tabutu sürükleyerek Finike’de Biblos sahillerine atar Bu sirada Osirisin karisi ve kiz kardesi olan Isis aramaya çikar Biblos sahillerinde tabutu bulur ve Set’ten gizler Fakat Set bir zaman sonra isi kesfeder ve Osiris’in naasini tanir Ve bu naasi parça parça ederek her parçasini bir tarafa dagitir Isis bu parçalari toplamak için hazirlanir Anubi ve Hor’un iyilikleriyle parçalari bulur ve birlestirir Osiris böylece yeniden hayata gelir Oglu Hor pederinin intikamini alir Fakat Set hiçbir sekilde maglup olmaz Nihayet yer ilahi Geb hakem olur Bu da Misiri Hor ile Set arasinda bölüstürmek suretiyle ihtilafi halleder
Osiris’in bir diger safhasi daha sonuca varmistir, o da bitkilere ilah olmasidir Ölen, dirile, tekrar hayata gelen ilah hasatçilarin oraklar ile biçilen ve baharda tekrar canlanan ruhu bitkidir Anadolu ve Suriye’de bitki ilahi olan Atis ile Adonis de ölen ve dirilen bir ilahtir Bunu temsil için yapilan putlarda bir agaç gövdesi üzerine ellerinde çoban degnegi ile öküz kamçisi tasiyan bir insan basi görülür Bu agaç gövdesi bitki aleminin alametidir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.