Prof. Dr. Sinsi
|
Kuran-İ Kerim
Kuran-ı Kerim İslamın kutsal kitabıdır İslam, Allah'ın insanlara Hz Muhammed (sav) aracılığı ile gönderdiği son ilahi dindir
Arapçada seleme (Allah'a tamamen bağlanmak) kökünden gelen İslam sözcüğünün Türkçe anlamı "Allah'a ve onun buyruklarına kayıtsız şartsız inanan" demektir Bu kelime aynı zamanda, Hz Muhammed aracılığıyla ilkeleri bildirilen ve Müslüman adı verilen (Arapça İslamlığı kabul eden anlamına, müslim'den) 600 milyon insanı bünyesinde toplamış büyük bir dinin de adıdır
Arapça bir sözcük olan "kuran", okumak, ezbere okumak, bir araya getirmek anlamına gelir Arapça olan ve 114 surede toplanmış 6200ün üstünde ayetten oluşan Kuran, Hami-Sami Dil Ailesi'nin Sami koluna mensup bir lisan Arap Yarımadası ve Kuzey Afrika'da halkın çoğunluğunca, Türkiye ve İran'da ise Arap azınlıklarca kullanılmaktadır
Hz Muhammede peygamberliğin verildiği 610dan 632deki ölümüne kadar parça parça indirilmiştir Vahiy denen bu olayda Kuran ayetleri Cebrail adlı melek tarafından Hz Muhammede iletilmiş, bazı ayetler de doğrudan Tanrı tarafından bildirilmiştir Hz Muhammed de gelen vahyi ezberlemiş, sonra da hangi sureye ait olduğunu belirterek vahiy katiplerine yazdırmıştır Ayrıca bu ayetler birçok sahabi (Hz Muhammedin yakın çevresinde bulunanlar) tarafından da ezberlenmişti Kuranın inmesi Hz Muhammedin yaşamı boyunca sürdüğünden kitap haline getirilmesi düşünülmemiştir Ama Hz Muhammedin ölümünden sonra elindeki ayetlerin dağılıp kaybolmasını önlemek amacıyla ilk halife Hz Ebu Bekir, vahiy katiplerinden Zeyd bin Sabit başkanlığında bir kurul oluşturdu Bu kurulun kitaplaştırdığı ve Müslümanlarca da onaylanan Kuran nüshasına Mushaf (bir araya getirilmiş sayfalar) adı verildi
Kur'an sözcüğü Hz Muhammed, Mekkenin soylu Haşimoğulları ailesinden gelir 571 yılında Mekkede doğmuştur Annesinin adı Amine, babasının adı Abdullah tır Hz Muhammed daha doğmadan babası öldü Yetiştirilmesini dedesi Abdülmuttalip üzerine aldı ve torununa o zamana kadar kimseye verilmemiş olan Muhammed adını verdi
Arapça'da ''QRE (qare'e/kare'e)'' (okudu) sözcüğünün sülasi (üç harfli kelime kökü sistemine göre) mastarıdır "Okumak", "okunan" "okuyuş" "okuma" anlamlarını ifade eder Bir başka tanıma göre ''QRE (qare'e/kare'e)'' (birkaç nesneyi biriktirip birbirine kattı, ekledi, derledi) ifadesinin sülasi mastarıdır Kerîm "soylu, asil" ve "eli açık, cömert" anlamlarına gelen Hami-Sami Dil Ailesi'nin Sami koluna mensup bir lisan Arap Yarımadası ve Kuzey Afrika'da halkın çoğunluğunca, Türkiye ve İran'da ise Arap azınlıklarca kullanılmaktadır
Arapça kökenli bir kelimedir TDK Sözlük, ''kerim''
Kur'an ayrıca Kelamullah Kitabullah Furkan Tenzil Mushaf Kitab Nur ve Ümmülkitap isimleriyle bilinir
İslam'a göre Allah Kuran'ı ikinci bir isim olarak "Kitap", olarak adlandırmak suretiyle, daha en baştan itibaren, bu metnin yazılı hale getirilmesinin önemine işaret etmiştir "Ana Hatlarıyla Kuranı Kerim", Prof S Yıldırım, s 56 MushafKuran'ın bugünkü haliyle kitap halinde toplanılmış şekline ''Mushaf'' denir "Hami-Sami Dil Ailesi'nin Sami koluna mensup bir lisan Arap Yarımadası ve Kuzey Afrika'da halkın çoğunluğunca, Türkiye ve İran'da ise Arap azınlıklarca kullanılmaktadır
Mushaf", "iki kapak arasındaki sayfalar" anlamına gelen bir kelimedir "Ana Hatlarıyla Kuranı Kerim", Prof S Yıldırım, s 65 Resim:Opened Qur`an jpgMushaf
Habeşçe ''mişhaf'' kelimesinden gelir
Kuranın Mushaflaşması, ancak vahyin tamamlanmasından sonra mümkündü O zamana kadar nihai düzeni içine konmamış olan bu metin, Ebu Bekir tarafından Mushaf haline getirtildi "Ana Hatlarıyla Kuranı Kerim", Prof S Yıldırım, s 65
Kuran'ın bugünkü dizilişi ile mushaflaşması Halife Osman zamanında toplanan Kur'an Hey'eti'nin Kur'an'dan olmayan bütün yazılı nesneleri imha edip, geri kalanlarının da Osman'ın veziri tarafından dizilmesi ile gerçekleşmiştir Bu dizilişe göre Kur'an 114 adet bölümden (Ebu Bekir-i Sıddık (r a) asıl adı Abdülkâbe olup, İslâmdan sonra Hz Muhammed (S A V )'in ona Abdullah adını verdiği kaydedilir Azaptan azad edilmiş mânâsına "atik"; dürüst, sadık, emin ve iffetli olduğundan dolayı da "sıddık" lâkabıyla anılmıştır Teymoğulları kabilesinden olan Ebû Bekir'in annesinin adı Ümmü'l-Hayr Selma, babasının ki Ebû Kuhafe Osmandır Künyesi Abdullah ibn-i Osman ibn-i Amir ibn-i Amir  ibn-i Murca   et-Temîdir
sure) oluşur Sureler genellikle surenin içerdiği ayetlerin konulardan birine göre verilen Arapça isimlerle anılırlar Sureler kronolojik bir sırada düzenlenmemiştirler (nüzul/iniş sırası) Bunun yerine genelde kabaca uzunluğun azaldığı bir sıraya göre yerleştirilmiştirler Yaygın hatanın aksine elde bulunan Mushaf Kur'an, 6666 değil, 6346 ayetfact barındırır Bu ayetlerin sayısı, Kur'an bir şiir metni gibi yorumlanmasından kaynağı alıp, kafiyeye göre belirlenmiştir Kur'an içindeki ayetlere göre her şeyin ayrıntılı açıklaması olduğunu yazar
İslam'a göre Kur'an son peygamber Muhammed'in mucizelerindendir Dil bakımından da Kur'an çoğu akademisyene göre Arapça'nın en güzel örneğidir
Rivayete göre Muhammed'in ashabından ilk Kuran-ı Kerim`de ayetlerden meydana gelen 114 bölümden herbiri Sözlük anlamı ``yüksek rütbe, şeref, yüksek olarak yapılmış bina`` demektir
halife Ebu Bekir hurma yaprakları, deri ve kemik üzerlerine yazılı olan Kur'an ayetlerini saklar sonra da toplardı Bu ayetler bir ciltde toplanırdı Bunu yine arkadaşlarından ikinci halife olan Ömer'in kızı ve Muhammed'in okuma-yazma bilen tek eşi Hafza muhafaza etmişti Bu mushaf, Hafza Yesrip'te ( Medine) öldüğünde vali Mervan bin Abdilhakem tarafından Hafza'nın evinden aldırtılıp imha edildi Cüz, sûre, âyet, vahiyKur'an'ın bölünmüş olduğu 30 parçadan (fasikül) her birine cüz denir
Kuran, " sûre" adı verilen bazı ana bölümden oluşur Kur'an 114 sûreden müteşekkildir Bu surelerin 86'sı Mekke'de, 28'i Medine'de gelmiştir Medine'de gelen sureler Bakara, ali imran, enfal, ahzab, maide, mümtahine, nisa, zilzal, hadid, muhammed, rad, rahman, dehr, talak, beyyine, haşr, nasr, nur, hac, münafikun, mücadele, hucurat, tahrim, cuma, tegabun, saf, feth ve berae'dir
Her bir sure de " ayet" adı verilen parçalardan müteşekkildir Ayetler bir kelime ila bir sayfa arasındadır
Tanrı tarafından peygamberlerine bildirilen buyruk ve düşüncelere vahiy denir TDK Sözlük, ''vahiy''
|